BIR AVUC TOZ. Turkce

Baska bir olayi hatirladim, - dedi Hridananda.

Eski caglardan biri. Hindistan. Yazin zirvesi. Yedi yasinda bir cocugum. Bugun saraydan kactim ve yalniz basima sokaklarda dolasiyordum. Bir tas uzerine oturdum, elime cubuk aldim ve ayaklarimin altindaki tozda daireler cizmeye basladim. Sokaktan bir adam geciyordu. Orta yaslarda, kisa sakalli, pesinden serbest birakilmis at geliyordu. Adam bana yaklasti ve sordu:

- Oglum sen bu sarayda mi yasiyorsun?

- Evet. Adim Ashoka. Senin adin ne? dedim ben.

- Bana Zonkapa derler, dedi adam. Ve sordu:

- Sen kralin oglu musun yoksa?

- Evet oyleyim, dedim ve tozda daireler cizmeye devam ettim.

Zonkapa bir sure yaptiklarima bakti ve sunu dedi:

- Sizin sarayda bir Bilge oldugunu duydum. Onunla sohbet etmeye gidiyorum.
 
- Ona bir sey mi soracaksin?

- Evet, ona soracagim sey su; Gercek nedir, Ozgurluk nedir ve Guzellik nedir?

- Iyi sorular, dedim. Yerden bir avuc toz aldim ve onun ellerine o tozu birakip sunu soyledim:

- Iste Gercek budur. Ozgurluk budur. Guzellik de budur.

Zonkapa saskinlikla bana bakarak donup kaldi. Yillar sonra bilge rahipler onu, Gautama Buddha’dan sonra gelen yeni Buddha ilan etmislerdi. Zonkapa ellerini acti ve ellerindeki toz bir esintiyle mekana dagilip yok oldu...

- Sagol, dedi bana. Bunu asla unutmayacagim. Ve atinin yularini cekip yoluna devam etti...


Рецензии