Nart syozle

/Язык текста турецкий/

Дорогие читатели!
Из-за того, что на сайте не активирован турецкий язык, текст испорчен, потому читать практически невозможно, за что прошу прощения. Просьбу послала администрации сайта, надеюсь будет исправлено. С уважением...
***
Eski atasozlerini toplayarak bu kitabin ortaya chikmasini saglayan, Nart Boyu Turkleri Hun-Karaylilari Halk shairi ve Bestecisi, Rusya Devlet Yazarlari Birligi uyesi,  Rusya Devleti Edebiyat odulu ve Kizil Bayrak Nishanin sahibi, babam ISMAIL SEMENOV’un anisina armagandir.
***
SOFI TRAM-SEMEN

NART BOYU TURKLERI
HUN-KARACAYLILARIN
ATA SOZLERI
(NART  SOZLE)

TERCUMANLAR:
ARAS SOZIER
HAYRIYE GOZAR
DILEK GUNULTASH


OKUYUCUYA
Atas;zleri alfabeye g;re s;ralanmadan mana gruplar halinde sunulmakta, ;;nk; i;eri;indeki eski deyi;ler ;o;unluk taraf;ndan bilinmemekte bu da harfe g;re aranmas;n; zorla;t;rmaktad;r.
***
Nart-Kara;ayl;lar';n T;rk;e'si genellikle direk anlam; haricinde soyut tarzda, g;nderme manada, ;a;r;;;ml; olarak da anla;;ld;;;ndan, atas;zleri kelimesi kelimesine ;evrildi;i haricinde, soyut tarzdaki manas; da sunulmakta. Ayr;ca ek a;;klama ;eklinde, baz; eski s;zlerde, tan;mlay;c; a;;klamalar da verilmektedir.
***
Kitaptaki yaz;l;; fark; (iki yumu;ak harfin yanyana yaz;lmas;) tamamen Hun-Kara;ayl; T;rk;esinin gere;i olarak do;ru yaz;lmu;t;r. T;rkiye T;rk;esindeki gramer sistemi Hun-Kara;ayl; T;rk;esinde anlam; k;kten zedelemekte veya s;zleri anlams;z k;larak, manay; ortadan kald;rmaktad;r. O y;zden, Hun-Kara;ayl; dilindeki metnin al;;;k yaz;l;; tarzda olmad;;; i;in bu belirti T;rkiye T;rkleri okuyucular;n dikkatine sayg;larla sunulur.
***




GIRISH
Halk;n tarihte var olmas;n; onun manevi ve maddi k;lt;r; sa;lar.
Tarih, bazen ger;eklerden uzakla;a biliyor: tarafl; yorumlar, kas;tl; tan;mlamalar, yetersiz bilgiden olu;an yanl;;l;klar halklar;, devletleri, ki;ileri ve olaylar; farkl; y;ne ;eke biliyor, ama k;lt;r, kendini dokunulmaz k;lan, onun yarat;c;s; halk hakk;nda sapt;r;lamaz, silinemez, saklanamaz bilgi i;eren bir e;siz manevi varl;kt;r. Her hangi bir halk tarihi bilgilerinden yoksun kalsa bile, k;lt;r; onun ge;mi;ine i;aret eder ve atalar; hakk;ndaki bilgilere ula;t;r;r.

Nice halklar iz b;rakmadan silinmi;-gitmi;, ahvatlar; da ba;ka halk ve k;lt;rler taraf;ndan sindirilmi;tir!..
T;rk halk; ise ;ansl;, ;;nk; kahraman tarihin sahibi, orijinal k;lt;r;n yarat;c;s;, insano;lunun medeniyetine vazge;ilmez katk;da bulunan bir halk;n k;lt;rel mirasc;s;d;r.

O y;zden, yeni ku;aklara manevi de;erlerimizi tan;tmak, y;ce atalar;m;z;n an;c;na yap;lacak en g;zel arma;and;r.

Ne yaz;k ki, Hun galibiyetini ve kendi yenilgisini i;ine sindiremeyen baz; Bat; d;;;n;rleri, zaman;n konj;kt;r siyasetine ba;l; kalarak, as;rlarca T;rk'ler hakk;nda as;ls;z tarihi nitelemede bulunmu;, ger;e;in tam tersine "barbar" k;l;;; olu;turulmu;, ;yle de Hun (Gun) halk;n;n Bat; ;zerindeki medenile;tirici etkisi yeni nesillere sapt;r;lm;;, hatta bir korkun; masala d;n;;t;r;lerek aktar;lm;;, oysa Bronz Devri'nde bocalamakta olan geri kalm;; Bat;'ya Demir Asr; getirerek, medeniyetini h;zland;ran T;rkler'di.

Hun halk;n;n y;ce ve f;rt;nal; tarihinin "Hunnu" ve "De;t-i-Kip;ak" devletlerinin par;alanmas;yla sonu;lanmas;, T;rk boylar;n;n bir birinden koptu;u, geli;mi; k;lt;r;m;z;n korunmas; a;;s;ndan a;;r bir tarihi darbe olmu;tu. K;s;m k;s;m d;nyaya da;;lm;; T;rk halklar; yeniden isimlendirilmi;, "yeni yarat;lm;; halklar" s;n;f;na girmi;, sindirilmeye y;z tutmu; durumda ya;amaya devam etmi; ve her t;r bask;lara ra;men kendi k;lt;r; ve tarihini, "a;;zdan a;za" denilen orijinal T;rk y;ntemiyle, ;ifahi halk k;lt;r; ;er;evesinde, gen; ku;aklar;na aktarmaya devam ederek, bug;nk;l;kte gurur duydu;umuz renkli T;rk k;lt;r;n; bizlere ula;t;rm;;t;.
Bizim ahlaki borcumuz da bu de;erli emaneti korumak, ya;atmak, katk;da bulunmak ve gelece;e g;t;rmekti.

Nart boyu T;rkler'i Hun-Kara;ayl;lar';n ;ifahi halk k;lt;r;nde, Arap, Fars ve di;er halklar;n k;lt;r;yle renklendirilmemi;, orijinal, eski T;rkler'e ait, bir manevi varl;k bulunmaktad;r. "NART EFSANELER;'NDE", "B;YN;GER'DE","NART MASALLARI'NDA", "NART S;ZLER;'NDE", "TANRISAL M;TOLOJ;S;'NDE", TAR;H; ;ARKILAR, B;LMECELER, KARAKTER OYUN MASKELER;'NDE, FELSEF; F;KR;N DER;NL;;;, cO;RAF; TABLOLARININ GEN;;L;;;, K;;;LER;N PS;KOLOJ;k ;NCELENMES;N;N TAMLI;I; OLAYLARIN TRAJ;K, DRAM, KOMED;,FARS JANRI ;er;evesini bozmadan ;zg; bir uslupla anlat;lmas;, misti;i ve ger;e;i bir araya getirerek, "Ayd;nl;k" ve "Karanl;;;n" ebediyen varl;;;n;, onlar;n bitmez t;kenmez rakipli;ini yorumlayan felsefi d;;;nceleri, ;a;;rt;c; bir geli;mi; manevi k;lt;r seviyesini g;stermekte ve bizlerin gurur kayna;;n; olu;turmaktad;r.

Ata s;zleri-k;sa c;mlelerde kodlanm;; tecr;be, g;zlem, t;re, fikir, e;itim y;kl; halka ;zg; bir s;yleyi;, belli bir tarzda milleti temsil eden, uzak ge;mi;i bug;nk;l;;e ta;;yan, k;;;k eserlerdir.

Her Ata S;z;n;n i;erdi;i mana soyut tarzda alg;lan;r, geni; alana uzan;r, birey ve toplumun davran;; bi;imini, ya;ama ;zelliklerini ayd;nlat;r. O y;zden, ;ifahi k;lt;r; t;rlerinin en etkileyicisi olan Ata S;zlerini bilmek, her ;a;da; insan i;in bir tarihsel, t;resel ve k;lt;rel kazan;t;r.

Bu kitapta, Hun halk;n;n milattan ;nce 2600 y;l;ndan, milattan sonra 1 asra kadar uzanan tarihi, k;sa tan;t;m bi;iminde anlat;lmakta. Bunun yan; s;ra, s;z; edilen manevi hazinemizin bir par;as; olan "Ata S;zleri"("Nart S;zle"), "Eski T;rk S;zleri S;zl;;;" da okuyucuya sunulmaktad;r. Ayr;ca, Ata S;zlerinin "Yayg;n Nasihat'lar ;zerinden Anlat;lmas;" b;l;m;, baz; eski ata s;zlerinin anla;;lmas;nda kolayl;k sa;lar.

T;rkiye'de ilk defa yay;nlanmaktad;r.
T;rk boylar;n;n bir birini tan;mas; ve yak;nla;mas; a;;s;ndan bu kitab; ;nemli bulup yard;mlar;n; esirgemeyen T;rkiye T;rk karde;lerime, ayr;ca de;erli terc;man Aras S;z;er’e i;ten ;;kranlar;m; sunmaktay;m.
Yazar
Sofi Tram-Semen







HUN HALKININ KISA TAR;H; TANITIMI


Nart boyu T;rkler'i Hun -Kara;ayl;lar';n; ;ifahi halk k;lt;r;nden s;z etmeden ;nce, atalar; Hun'lar hakk;nda k;sa tarihi bilgi vermek, konuya ;;;k tutar d;;;ncesiyle, say;n okuyucunun dikkatine "Hun halk;n;n k;sa tarihi tan;t;m;" sunulmaktad;r.Kimdir Hun'lar? Onlar;n ilk vatan; nerede, etnik k;keni kimlerdendir? Hangi halklarla kom;u ya;ad;, hangi etnik unsurlar;n; benimsedi? ;; farkl; antropolojik ;zellik ta;;yan bu halk, nas;l tarihi arenaya ;;kt;? Orta Asya'da hayvanc;l;kla u;ra;an bir g;;ebe halk, nas;l oldu da, d;nyan;n g;z ard; edemedi;i bir orijinal k;lt;r;n ve galibiyetlerle belirlenen, medenile;tirici etkisi olan bir tarihin sahibi oldu? Hunlar';n sava; uzmanl;;;n;n, galibiyetinin ve trajik yenilgilerinin nedenleri nedir? Hangi co;rafi alanlar;nda Hun egemenli;i var oldu ve nas;l silinip gitti? Bronz Devrindeki Bat;'ya Demir Asr; getiren galiplerin son devleti nas;l ya;maland; ve halk; k;s;m k;s;m d;nyaya nas;l da;;ld;? Hun halk;n;n par;alar;ndan hangi halklar olu;tu, hangi etnonimlerle (halk isimleri) tarihe ge;ti?..

;in Tarihi Kronolojisi'nde, S;ma Tsyan , Tan Hua ve sonraki d;nya tarihi kaynaklar;nda (Yakinf,Gumilyov
vb.) Hun halk;n;n"HUAN;N" ve "HUN;Y" isimli iki etnik grubun olu;turdu;u belirtilmektedir. Bu iki grup,bir halk olu;turduktan sonra ortak isim olarak "D;NL;N" isim ge;mektedir.

;in Sya Hanedanl;;;'n;n s;n;r d;;; etti;i, isyanc; bir ka; ;in asil soyunun da "Dinlin" adland;r;lan halka kat;ld;;; ;in Tarihi Kronolojisi kaynaklar;nda bulunmaktad;r. Dolay;s;yla, Hun halk;n;n etnik temelini ;; unsurun olu;turdu;u d;nya tarihince kabul edilmi; bir bilgidir.
"HUAN;N"-"HUN;Y"-"SYA ;;NL;'LERi" Hunlar';n atalar; say;lmaktad;rlar. ;syanc; ;in asiliyetinin ;nderi ;UN VEY';, ;in tarihi kaynaklar;nca "Hu Atas;" adldnd;r;ld;;; da, ba;taki bilgileri do;rulamaktad;r. (Eskiden ;inliler Hunlara "HU" demi;, ;un Vey'in "HU ATASI" takma ad; da ondan kaynaklanmakta.)
Milattan ;nce 18 as;rda ;in halk;, " Sya" Hanedan;n; y;karak, taht;na ";an" hanedan;n; yerle;tirdikten sonra,;in yaz;s; olu;turulmu; (M.;.1764 y;l) ve d;zenli olarak tarihi kronoloji kay;tlar; ba;lam;;t;. Bu kaynaklarda ;in'in ;m;rl;k d;;man; say;lan Hun'lar hakk;nda bilgiler de verilmekte.
Hun halk;n;n tan;mlamas; a;;s;ndan, o bilgiler, d;nya tarihince e;siz bilgi kayna;; kabul edilmektedirler.
Tarih bu kay;tlara dayanarak, "HU" (HUN) halk;n;n ilk vatan;n;n ;in oldu;unu, "sar; ba;lar ve kara ba;lar sava;;" " adland;r;lan i; sava;
s;ras;nda Gobi ;;l;n;n g;neyine ;ekildi;ini, orada bir ;ok etnik grubuna sahip ;;karak halk olu;turdu;unu, "Dinlin" ad;yla tan;mland;;;n;, sonra M.;. 1200 y;l;nda, Gobi ;;l;n;n g;neyinde "HUNNU" isimli devlet kurdu;unu, onu da, ;in Hanedanl;k sisteminin aksine, "SOYLAR TOPLUMU" olarak adland;rarak, "Soy Temsilcileri Kurulu" ve "Ya;l;lar Kurultay;'yla" y;netmi; oldu;unu ortaya koymakta. Bu d;nya tarihince kabul edilmektedir.
Orta Asya halklar;n;n daha eri;emedi;i bir ahlak anlay;;;n; i;eren, orijinal y;netim sistemini yaratt;;; da, Hun halk;n;n kendine ;zg;, temel insan; ahlak;na dayal; bir k;lt;rel y;n;n;n varl;;;n;n kan;t;d;r, ;;nk; ta o zamanlarda, bug;n "demokrasi" denilen toplumsal ya;am;n;n temelini atm;;t;.
Hun halk;n;n genetik atalar; say;lan "Huan;n" ve "Hun;y", milattan ;nce 2600 y;l;nda ;in'in k;zeyinde ya;am;;, sonra tarihte "sar; ba;lar ve kara ba;lar sava;; " olarak bilinen i; ;at;;malar s;ras;nda, Gobi ;;l;n;n g;neyine ;ekilerek, ;;l topraklar;na yerle;mi;lerdi. ( "Sar; ba;lar" -"Huan;n" ve "Hun;y", "kara ba;lar"- ;inli'ler).
Bulunan bilgilere g;re, ;in Hanedanl;;; o topraklar; "D;NL;NLER MEMLEKET;" adland;rm;; ve oraya sokulmaktan ;ekinmi;ti.
;yle de, ;in tarihinde "Dinllin" etnonimi (halk ismi) ge;mekte ve "Huan;n" ve "Hun;y", "Sya ;inli'ler" ;;geninden "Dinlin" isimli bir halk;n olu;tu;u, onun da "HU" (Hun) halk;n;n atas; oldu;u anla;;lmaktad;r.
(Dinlin'ler d;nya etnoloji ve antropoloji ilimleri taraf;ndan - Avrupa tipi, a;;k tenli, renkli g;zl;, sar; sa;l; olarak tan;mlanmakta).
D;nyaca ;nl; Rus tarihci Gumilyov, uzun ara;t;rmalar; sonucu, Dinlin halk;n;n b;yle tan;tmakta:"...orta veya uzun boylu, sa;lam kudretli beden yap;l;, y;z kemikleri dar, a;;k tenli, yanaklar;nda pembelikler, sar; sa;l;, orta veya b;y;k burunlu d;z veya hafif kamburlu, a;;k mavi veya koyu mavi g;zl;..."
;lk tarihi kaynaklar;na dayal; bu niteleme, zamanla de;i;ime u;ram;;, ;;nk; Hun etnik unsuruna kat;lan Sya ;inli'ler, antropoloji tablosunu mutlaka etkilemi;ti. Dolay;s;yla Hun halk;n;n Asya-Avrupa tipi i;erikli g;r;n;;; da, anlat;lan genetik kayna;;mdan meydana gelmi; say;lmaktad;r.
Milattan ;nce 2000 y;llar;nda, Merkez Asya di;er yerle;im b;lgelerinden geli;iminde ;st;n de olsa, halklar;n kendi alan;n; belirleme, toprak benimseme, kendini kan;tlama iste;i ;zerine yap;lan sava;lara sahne olmu;tu. Bu sava;larda Hun halk;n;n ismi de ;n s;ralarda ge;mekte, kudretli ;in'e denk, hatta ;st;n bir rakip oldu;u da belirtilmektedir.
Hun tarihini incelerken "at;n belinde do;mu;" denilen ata s;z;nde gibi, g;z ;n;ne ;yle bir tablo gelmektedir. Denilen do;rudan uzak de;il, ;;nk; ;in Tarihi Kronolojisi kaynaklar;nda "gurur", "cesaret", "kibir","u;an atl;lar", "g;kten gelen atl;lar" kelimeleri s;k kullan;lmakta ve bu halk;n "yakalanamaz", "atla biti;ik", "esir d;;mez","yenilgisiz" , "g;kten gelen kibirliler" olarak ;a;da; d;nyas; taraf;ndan tan;mland;;; ger;e;ini
ortaya koymaktad;r. Sava; alan;nda eri;ilemez bir g;; olan Hunlar ;yle tan;mlamalar;n oda;; hal;ne bo;a gelmemi;: ;in vatan;ndan kovularak ;;kan atalar;n;n ;i;nenmi; onuru ve haklar;n; d;nyaya kan;tlarcas;na, yeni bir ki;ilik, askeri uzmanl;;;, toplumsal ahlak;n; olu;turmu; Hunlar, ya;ad;;; devrinin geli;im s;n;rlar;n; a;m;;, ;nderli;iyle de Orta Asya halklar;n;n hakimi ola bilme konumuna gelmi;ti.
Ak;ll; ;in Ba;kanl;;;n;n, yenilgilerini her seferinde "Dostluk ve Karde;lik" anla;mas;yla ;rtpas etti;i de, Hun halk;n;n di;er halklar taraf;ndan otorite sahibi olmas;yd;. Kar;; koyamad;;; zaman d;;man;ndan darbe yemektense, g;; kazan;ncaya kadar "karde;lik" le idare etmek zorunda kal;yordu.
O d;nemlerdeki sava;lar tamam;yla ;;kar u;runa yap;lm;;, menfaat halklar aras;ndaki ili;kilerin temeli olmu;tu. Ama burada, Hun sava;lar;yla ilgili, ilgin; bir rastlant;y; dile getirilmesi gerekmekte.
Hu'lar fethettikleri halklar; sindirmeye, kendi kimli;inden etmeye kalk;;mam;;. "Halklar;n y;neticisi", ";an sahibi" olma u;runa sava;an Hun'lar, yenilen halklardan y;ll;k vergi anla;mas;yla yetinmi;, sonra serbest b;rakm;;t;. Tarihi kaynaklar;ndan okundu;u gibi, belki de ;inli'ler gibi ";inlile;tirmeye" zorlamad;;;ndan, Hunnu devletine ;ok halklar;n temsilcileri ka;ak ak;n etmi;ti. Hunlar';n bu tutumu, Orta Asya'da kabul edilmi; galibiyet kurallar; d;;; bir davran;; olarak, ;in'in "sindirme" al;;kanl;;;na darbe vurmu; ve ;evre halklar;n;n "ba;l;l;k" tercihini Hunnu devletinden yana k;lm;;t;.
"At;n belinde sava;ma hakk;" ve "Halklara egemen olma" Hun halk;n;n d;sturu olmu;, bu da tarihi incelerken a;;k;a g;ze ;arpmaktad;r.
Hunlar';n bu ;zelli;i d;nya tarih;ileri taraf;ndan ;ok defa kaleme al;nm;; ve Hun halk;n;n k;lt;rel ilerlemesinde, ahlaki kurallar;n;n a;;r bast;;; ;ok tarafl; kan;tlanmaktad;r. "Hun ;erefi" adland;r;lan manevi kanunu, toplumu ;stten alta ahlaki kurallarla kapsam;; ve yenilen halklarla davran;; bi;imini olu;turmu;tu.
Ger;ekten de, Hun tarihinde yenilen halklara kar;; yap;lan i;kence, a;;r; gaddarl;k olaylar;na, ;in ve Syanbi (Ta;inhay) tutumuna nazaran, rastlanmamakta. ;l;m cezas;nda veya sava; s;ras;nda kurban;n a;; ;ekmemesi "Hun ;erefi" nin vazge;ilmez kural; olmu;. Bu bilgilere Hunlar'la ilgili tarihi kaynaklarda s;k s;k rastlanmakta.
Ele ge;irilmi; halklar a;;r darbe ya;amam;;, "hunla;t;r;lmam;;", s;zerene ba;l;l;;;n kan;t; olarak ba;;na bir Hun g;zlemcisi koyulmu;, halk da y;ll;k vergisini ;deyerek, kendi topraklar;nda ya;am;n; s;rd;rm;;t;.
Ola bilir, T;rk'lerin farkl; etnik, antropolojik ;zelliklerine sahip olu;u ve ;ok leh;ede konu;tu;u bundan ortaya ;;km;;t;. Zengin, ;ok renkli, g;rsel ;ifahi k;lt;r; de, bu fikrin bir kan;t; say;la bilir.
Bilindi;i gibi, Hun bayra;; ( be; renkli), Orta Asya'da galibiyetin simgesi haline gelmi;ti. ;in'in ta;lanm;; imparatorluk sistemi art;k antipati ;ekti;inden, ba;;ms;zl;;;ndan olmu; ;evre halklar;, ;in'dense Hun'lara
ba;l; olmay; ;o;unlukla tercih etmi;. Atalar;m;z;n f;rt;nal;, i; ;at;;malarla sars;lan trajik tarihi de, bundan ba;lam;; ola bilir.
;in Tarihi Kronolojisi'nde ve ";ark;lar Kitab;'nda" - yakalanmas; m;mk;n olmayan "u;an atl;lar", "g;kten gelen atl;lar", "g;kten gelen kibirliler" gibi tan;mlamalar, d;;man davran;;;n; i;eren tarihi kaynaklarda bile, bu halka kar;; olan sayg; anla;;lmakta, galip yap;s; tablolanmaktad;r. Hun ahvat; olan her hangi bir halk;n bunlar; okurken gurur duymamas; m;mk;n de;il.
;in felsefeci S;ma Tsyan';n, M.;. 3-c; y;z y;l;nda olup ge;en olaylar;n anlatt;;; yaz;s;ndan, Hun askerlerinin ona sald;rmayan halka veya askere dokunmad;;; anla;;lmaktad;r. Bunun do;rulu;unu sunulacak tarihi olay da kan;tlamakta.
Hun'lar;n "dokunmayana dokunma" ahlaki kanunu iyi bilen ;in Ba; Komutan; L; M;, askerlerinin sa; salem kurtulmas; i;in, Hun'lar; g;r;nce hemen "savunma pozisyonuna ge;ilmesini" emretmi;, "sald;rmak veya Hun'u esir almaya kalk;;mak-yasak" ilan etmi;ti. Vatansever S;ma Tsyan bu milli rezalete ve Li Mi'nin korkakl;;;na i;ten isyan etmi; ola bilir, bu y;zden belki de, kelimesi kelimesine Li Mi'nin emrini tarihe mal etmi;ti.
;in Ba; Komutan;n;n emri ;uydu: "Hun'lar bizim s;n;rlar;m;z; ge;erek ya;mac;l;k yapmaya ba;lay;nca, hemen k;;lalar;n;za geri d;n;n, savunma pozisyonuna ge;erek, kendinizi koruyun. Hun'u esir almaya kalk;;ana ;l;m cezas; verilir". ;;te tarihi ger;ek ve davran;;!..
Korkakl;k m; yoksa so;uk mant;k m; y;netmi; Li Mi'yi, art;k bilinemez, o d;nemler zaman;n ula;;lamaz derinli;inde g;m;lm;;t;. Bir ger;ek var, o da, Li Mi o ;ekilde askerini ayakta tuta bilmi; ve mant;kl;ca, kar;; koyamayaca;; g;ce kar;; direnmemi;ti. Bu yorum ;in so;uk mant;kl;l;;;na uyar, ;;nk; Orta Asya'da Hun'lar ve "u;an atlar;" eri;ilemez bir sava; g;;t;.
Bu "u;an" k;l;k o d;nemin halklar;n; ;yle bir etki alt;na alm;; ki, Hun milli otoritesi, ;in'in perde arkas; siyaseti sonucu, Hunnu devletinin i; ;at;;malarla par;alanmas;na kadar, ;ansl; Ta;inhay';n d;nemine
dek s;rm;; ve bir ebedi kurala d;n;;m;;t;.
Hun'lar hakk;nda ;in tarihinde karalay;c; tan;mlamalar da mevcut, ama nedense "korkun;", "acaib", "kibirliler" gibi ;rk;tmeler ;in halk;n; etkilememi; ve "ka;aklar" Hunnu devletine as;rlarca ak;n etmeye devam etmi;ti. Tarihi kan;tlara g;re ka;akc;l;k ;yle bir boyutlara ula;m;; ki, ;in Saray; "Ka;aklara ;l;m" kanununu y;r;l;ye koymak zorunda kalm;;.
"Ka;;;" nedenlerini ara;t;ran ;in ayd;nlar;, bu olay; -"orada hayat ne;elidir" s;zlerle ifade etmi;lerdi.
Neden ;evre halklar; Hun'lara sempati duymu;, yerini yurdunu b;rakarak, ;l;m cezas;n; da g;ze alarak, Hunnu'ya s;;;nm;;t;? Hangi unsurlar Hun'lara kar;; sempatiyi olu;turuyordu?
D;nya tarih;ilerin ara;t;rmalar; sonucu, Hunlar'da, o zaman;n halklar;nda daha olu;mam;;, bireyin haklar;n; tan;yan bir toplumsal yap; mevcuttu. Temelli insani ahlak;na dayal;, toplumun ve bireyin birbirinden sorumlulu;u a;;rl;k kazanan davran;; bi;iminin temel ;zelli;i - ba;ta s;ylenen "Hun ;erefiydi". ;erefsiz olmaktansa ;lmek daha da sayg;n bir se;im oldu;u, bu halk;n ahlaki geli;imini k;r;klemi;, milli gururunun temeline konmu; ve insanlar aras; davran;;lar;n; etkilemi;ti.
Nart Boyu T;rk'leri Hun-Kara;ayl;lar';n Ata S;zleri de s;yleneni desteklemekte. ";EREF CANDAN ;ST;N", "EG;LEN BA; KES;LMEZ", "SANA SI;INAN D;;MAN ARTIK DOST", "D;;EN KALDIRILIR", "UZATILAN EL ;EVR;LMEZ" gibi nasihat i;eren s;zler ve onlara uygun davran;; t;releri, Hun halk;n;n ;nderli;inin sadece sava; alan;nda bilinmedi;ini, manevi y;n;nde de ba; oldu;unu, o zamanki ilkel gaddarl;;;na z;dd, insancilli;e dayal; bir milli kimlik olu;turmay; ba;ard;;;n;n bir g;stergesidir.
Milattan ;nce 1764 y;l;nda, ;AN Hanedan;'n;n y;netime ba;lamas;yla, ;in'de uyan;; ;a;;na benzer bir d;nem g;zlenir, yaz; i;aretleri olu;turulur, kesintisiz tarihi kay;tlar; s;rd;r;lmeye ba;lar.
Orta Asya'daki t;m halklar;n tarihini dolayl; olarak da olsa ayd;nlatan bu eser, d;nya tarihi i;in paha bi;ilemez bir ger;ek kaynakt;r. Bundan dolay;, ara;t;rmac;lar o bilgilere dayanarak Hun halk;n;n tarihini ayd;nlatmaktad;rlar.
;in tarih;ileri, "atalar;n;n devletten kovuldu;u i;in intikam almaya doyamayan sar;ba;lar" (Hun'lar) hakk;nda sitemli yazmakta ve ;in devletini s;regen gerginli;i i;erisinde ya;ad;;;n; anlatmakta. Hi; bir ya;anan; g;zden ka;;rmayan, yorumsuz b;rakmayan, titiz ara;t;rmac; SIMA TSYAN, Hun devletinin daha kurulmad;;; d;nemindeki Hun ya;ant;s;n; b;yle bir s;zlerle dile getirmi;ti:
"HUN'LAR SOYLAR TOPLUMU OLARAK YA;AMI; VE HAYVANCILIKLA U;RA;MI;TI. YAZI-YAZLIKLARA, YAZLIK MEKANLARINA G;; ETM;;. MERALAR ;SE HER SOYUN KULLANIMINA ;; ANLA;MALARA G;RE VER;LM;;T;. KI;IN, SOYLARIN ;ZEL MALI SAYILAN KI;LIK MEKANLARINA D;NM;;LERD;. AT, MANDA, ;NEK, E;EK, DEVE VE K;;;K BA;LI HAYVAN ;RETM;;LERD;. T;M ERKEK N;F;S; YAY ;LE SAVA;AN ASKERD;. SOYLARIN MERALARI M;RAS OLARAK SOYUN YEN; NESL;NE GE;E B;L;YORDU. GE;;M
KAYNA;I-HAYVANCILIKTI." "...HER ERKEK YAY TUTMU;, ATLI OLMU; VE HEPS; DE HAR;KA ASKERD;..."
Bu milattan ;nceki tan;mlama ba;ta s;ylenenlere ;;;k tutmakta. S;ma Tsyan';n yaz;s;nda da - Soylar Toplumu, Askercilik, Hayvanc;l;k Hun milli ;zellikleri olarak ortaya ;;kmaktad;r.
O tarihi d;nemlerde hayvanc;l;kla t;m halklar u;ra;m;;, fakat Hun hayvanc;l;k bilgisi o kadar ilerlemi; ki, sava; sahalar;nda ;ok etkisini ya;atan "u;an atlar;", GOB; ;;l;n; ge;e bilecek kadar dayan;kl; ;k;z t;r;n; ;rete bilmi;. Finikiyler'in deniz ;zerinden Avrupa'y; a;t;;; gibi, cans;z Gobi ;;l;n; ge;erek, Hunlar';n Sibirya'y; a;t;;;, insano;lunun medeniyetinde e;siz bir olayd;r ve o da hayvanc;l;k uzmanl;;;na dayanmakta. Bu iki olay;n ;nemi ;ok b;y;k, ;;nk; geni; co;rafi alanlar;n tan;nmas;, halklar;n birbiriyle kayna;mas;, k;lt;rel al;; veri;inde bulunmas;, insanl;;;n geli;imini h;zland;rm;;t;.
Gobi ;;l;n;n ge;i; nedenini d;nya tarihi "yeni meralar arama" olarak tan;mlamasa da, sadece bu nedene dayanarak yorum yapmak do;ru olmaz, ;;nk; Hun halk; yeni d;;;nce ve davran;;;n kayna;; olarak Orta Asya'da bin y;llarca tan;nm;; ve merakl;, ara;t;rmac;, hatta macerac; bir milli huy sahibi olmu;tu. Bulunan tarihi bilgilere dayanarak, Hun'lar;n
yenili;e, zorluklar; a;maya, geni; co;rafi alanlar;na yay;lmaya, halklar sahip ;;kmaya yatk;n bir yarat;l;;a sahip olduklar; s;ylene bilir. Dolay;s;yla Gobi'nin ge;i;ini (M.;.1200 y;l) sadece "mera aray;;lar;yla" ba;da;t;rmak sa;l;kl; bir yorum say;lamaz.
Kim bilir ki, ;st; kapal; arabalar; (kibitk) kendine ayakl; ev yapm;;, dayan;kl; hayvanlar yeti;tirmi; ve ge;ilemez ;;l; ge;meye cesaret etmi; atalar;m;z;n hedefi neydi?.. Ama sonu; bug;n de gurur verici-Sibirya ve Orta Asya halklar; bir birini tan;m;;, ba;lanm;;, kayna;m;;t;. Hun atalar;m;z;n sava; ;an; hi; an;lmasa bile, tarihin en ;nemli sayfas;nda bulunmak i;in, Gobi ;;l;n;n ge;i;inin ;an; yeterlidir. O olay, erken geli;mi;, ;st;nl;;;n; her alanda g;stermi; halk;n medenile;tirici giri;iminin bir kan;t;d;r.
Hunlar';n Orta Asya'daki kom;ular;n;n ;o;u, egemen halka kendi iste;iyle kat;lm;; ve bir etnik unsur olarak sindirilmi;ti. Ama bu ger;ekle;meden ;nceki "halklar tablosu", ele al;nan Hun halk; tan;t;m;n; tamamlar, dolay;s;yla Orta Asya halklar;n;n;n M.;. 2000 y;l;ndan M.S. 1 asra kadar k;saca izlenmesi, konuya daha da a;;kl;k kazand;r;r.
*"D;" halk;, d;nyadaki antropolojik bilgilere dayanarak, Avrupa tipi olarak bilinmekte. Hun'lar;n en yak;n kom;ular; olmu;, sonra onlara kat;larak sindirilmi; say;lmaktad;r. Tarihte M.S. 4 asra kadar g;zlenmektedir.
*"JUN" halk; Asya tipi antropolojik ;zelliklerin sahibi g;;ebe halk. "JUNLAR'DAN" "DUNHU" halk;n;n yarat;ld;;; tarihince kan;tlanmaktad;r.
"DUNHU" ise "UHUAN" halk;n;n genetik atas; say;lmakta, "UHUAN" da "MOGOL" halk grubunun olu;turucu genetik unsuru olmu;tu.
*"BEYD; ;;YA;;" halk;n antropolojik ;zellikleri tarihe ;eli;kili ge;mi;, be; farkl; kabileden olu;mu; bir halk say;lmakta. ;in tarihi kaynaklar;na g;re bu kabilelerin isimleri-;;D;, FAYU, GU, BAYD;Y, ;;JUN.
*"JUND;Y" adl; Hun kom;ular;n;, bilindi;i gibi, dokuz kabile olu;turmu;tu. ;in tarihcilerinin verdi;i isimlere g;re, onlar - DAJUN, L;JUN, S;ENJUN, S;OJUN, MAOJUN, S;YANTZUN, LU;;, L;S;Y, DOGEN halk guplar;d;r.
Ba;ta getirilen halklar Hun'lar;n ilk kom;ular; olarak bilinmekte, ama Hun zaferleri ve geni; co;rafi alanlar;n;n benimsenmesiyle, ele ge;irilen, RAK;PL;KTE VEYA DOSTLUKTA KADER;N; PAYLA;AN halklar;n say;s; da artm;;t;.
"LEUFAN", "DUNHU", "BAYAN", "GYANGUN"(hAKAS), "K;P;AK" (K;YE;E), "BEYAZ D;NL;NLER", "KUAN", "TUGUS", "TANGUT", "KIRGIZNOR KIRGIZLARI", ";E;J;"(AR;YLER), "USUN", "UYGUR", "K;ZEYL; BOMALAR", "HORA'LAR", ";RG;L; TOBA'LAR", "SYANB;Y" Hunlar'a kat;lm;; halklar oldu;una dair ;ok say;da tarihi kan;t bulunmaktad;r. ;nce sava;, sonra bar;; ve birle;me yoluyla ilerleyen Orta Asya halklar;n;n davran;;lar;, Hun temelinde ;ok etnik grubun birle;mesine imkan vermi;ti. Bu ;e;itli genetik kayna;;m;ndan, Hun halk;n;n ;zelli;ini olu;turan, ;; antropolojik tip meydana gelmi;ti.
Tarihcileri baz;lar;," T;rk halk; diye bir milletin olmad;;;n;", di;erleri- Hunlar;n tamamen tarihten silindi;ini ve ahvat b;rakmad;;;n;, bir ba;ka d;;;n;rler ise "T;rk soyunun farkl; halklar;n toplulu;u olup hi; bir genetik ve k;lt;rel yak;nl;;;n;n olmad;;;n; ", bu;;nk; "T;rk" k;kenli halklar; "yeni yarat;ld;;;n;" ( Rusyan;n baz; tarihcileri) ispatlamaya ;al;;salar da, yetersiz bilgiden olu;an bu tutum, tarihi ger;eklerinin yan;nda kan;ts;z kalmakta ve bo;a ;;kmaktad;r, ;;nk; b;t;n T;rk halklar;nda g;zlenen Hun (T;rk) k;lt;r; bir birinden yararlanm;;, kayna;m;; ve b;t;nle;mi; k;lt;r;n g;stergesi ve ahvatl;;;n;n kan;t;d;r. Ortak maddi manevi k;lt;r halk; tan;mlayan, ;;phe ge;irmeyen, genetik atalar;na i;aret eden, g;z ard; edilemez bir kan;tt;r. Bug;nk; T;rk halklar;n;n k;lt;r;n; dikkatli ara;t;ran her kimse, onlar;n bir k;lt;r;n par;alar; oldu;unu g;r;r. E;er T;rk'ler, baz; tarih;ilerin kan;tlamaya ;al;;t;;; gibi, ayr; ve farkl; halklardan olu;mu; olsayd;, T;rk boylar;n;n bir birinden kopmu; oldu;u halde, bin y;llarca ;zelli;ini koruya bilecek kadar geli;mi; bir k;lt;r ortada olmazd;. Demek, hem co;rafi, hem toplumsal birliktelik uzun zaman devam etmi; ki, ;yle bir k;lt;r olu;sun!..
Bunu inkar etmeye ;al;;anlara kar;; ancak ;z;nt; duyulur.
Hun halk;n;n "atas;" say;lan "D;NL;N'LERE" benzer antropolojik ;zellikler ta;;yan halklar olarak - "K;R;AK'LAR"(K;YE;E), "K;ZEYL; BOMA'LAR","USUN'LAR", ";E;J;"(AR;YLER), "EN;SEY KIRGIZLARI" B;L;NMEKTE. Bunlardan sadece "Enisey K;rg;zlar;" (Hakaslar) antropoloji ;zelliklerini de;i;tirmi;. "Enisey K;rg;zlar;n;n" memleketinin y;netimi, L; L;N isimli ka;ak ;in subay;na Hun'lar taraf;ndan hediye edildikten sonra, onunla birlikte gelen ;inli'ler, yeni genetik kar;;;m olu;turarak, bu halk; Asya tipi antropoloji y;n;ne ;ekmi;lerdi.
;yle de, bug;nk; Hakas halk;, mavi g;zl;, a;;k tenli "EN;SEY KIRGIZLARI'IN" Asya antropolojik ;zelliklerini benimsemi; ahvat;d;r.
Hun'lar da ba;ka halklar; etkiledikleri kadar kendileri da onlar taraf;ndan genetik y;nlendirme ya;am;;lard;. Sadece biraz ;nce s;ralanan halklar Hun etnik unsurunda bulunmakta demek do;ru olmaz. T;rk'lerin hem Avrupa hem Asya antropolojik tablosunun yans;tmas;, Orta Asya halklar;n;n genetik partnerli;inin de etkileyici ;l;;de oldu;unun kan;t;d;r.
;in tarihi bunu ;;yle a;;klamakta: "Hun'lar Dinlinler'den - yi;itli;i, ;inliler'den - i;i sona erdire bilme direncini, Mo;ollar'dan da g;c; miras alm;;". ;;te bu genetik kar;;;m; T;rkler'in yegoneli;ini, e;siz antropoloji k;l;;;n; ve milli ki;ili;ini olu;turmu;tu.
;in ve Hunnu, d;;man da olsa, birbirine sayg; duydu;u korunmu; tarihi bilgilerde okunmaktad;r. ";ark;lar Kitab;nda" Hun'lar hakk;nda b;yle bir yaz; ge;mekte:
"Nas;l da bir ;at;;ma oldu alt;nc; ayda:
Askeri arabalar; muharebeye haz;r,
Her birine d;rt at ko;ulmu;,
Her zamanda gibi, haz;r ve naz;r
Hun'lar kibirlice girdiler..."
;vg;y; ;l;;l; kullanmakta uzman say;lan ;inli'ler bile, Hunlar'; anlat;rken sayg;l; davran;;;n; kapatamam;;. ;inli'ler ve Hun'lar, her ikisi de ;in vatan;n;n evlad;, rakiplikte direnmeye devam ederken bile, genetikten gelen bir sesle, bir birine s;cakl;k da hissetmi;ti. Bu duygu sayesinde ;in tarihcileri Hun'lar hakk;nda o kadar yazm;;, yoksa bug;nk; tarih, atalar;m;z hakk;ndaki bilgilerden tamamen yoksundu. ;;nk; "a;;zdan a;;za" denilen T;rk tarihi "ezberleri", sadece yaz;l; belgelere dayanan ;a;da; tarihe bir ;ey kan;tlayamazd;.
Bir vatan;n iki halk;n;n bir birine yak;nl;k hissetmesi do;ald;, ama Hun atalar;n;n ;in'den Gobi'ye itildi;i ger;e;i, bunlar;n davran;;lar;na d;;man duygulu renk katm;; ve onlar; ;m;rl;k rakip konumuna getirmi;ti.
;in ana vatan; olan "Huan;n" ve "Hun;y", ;;lde hayata tutuna bilmek i;in sert m;cadele vermi; ki, her zorlu;a ra;men ba;ar;l; olma arzusu, kodlanm;; gibi, uzak ahvatlar;na kadar uzana bilmi;ti. ;inliler'e kar;; rakiplik de Hunlar';n genetik sesi gibi i;ten ve ;l;ms;zd;. Bu y;zden y;z y;llarca s;ren sava;lar, devaml; etki alanlar; i;in verilen m;cadele, k;skan;l;k ve perde arkas; ;in giri;imleri...
Eski T;rk Ata s;z; der-"Yanmayan ayd;nlatmaz". Hun'lar da "yand;," yak;ld; ve "ayd;nlatt;".
Vatan kay;b;, s;r;lm;; millet konumuna gelmesi, ;;ldeki a;;r ya;ama ;artlar;, yenilmi; gururu bu halk; zorlam;; ve ;elik gibi Hun milli karakterini yaratm;;t;. Yok olaca;; say;lan halk, ;;l hayat;n; ba;armi;, sava; ;nderli;ini kazanm;;, vatan;n; sahiplenen ;inliler'i defalarca yenilgiye u;ratm;; ve M.;. 1200 y;l;nda "HUNNU" devletini kurarak, Orta Asya'da lider halk konumuna gelmi;ti.
Hun devletinin topraklar; geni; alana uzanmaktayd;. "T;insi", "Hebey", ";ansi" i;inde olmak ;zere, ";amo", "K;zey Dinlin", "K;rg;z", "Hingan", ";; Mogolya","Lobnor"g;l;, "Hotan", ";er;en Darya", "Alt;nda;"da;;,"Beydi" kabilesi topraklar; aras;ndaki g;rkemli co;rafi alanlar, art;k bir zamanlarda vatans;zl;k ya;ayan Hunlar';n kudretli devletiydi.
Fakat topraklar;n geni;lemesi yan;nda y;netme sorunlar;n; da getirmekteydi. Bilin;li k;r;klenen ayaklanmalar, k;;k;rtmalar Orta Asya'daki iki otoritenin (;in ve Hunnu) davran;;lar;n; etkilemekteydi, ;iddetli sava;lar da durmadan s;rd;r;l;yordu. ;in hari;, Dunhu, Syanbi'ler, hatta akraba Usun'lar ve K;zey Dinlin'leri bile Hunlar'; sava;a s;r;klemi;, ;e;i halk; ise, Gyangun'larla (Hakas'lar) birle;erek, sava; alan;n; geni;letmek zorunda b;rakarak, Hun devletini y;pratm;;lard;.
;in diplomasisinin halklar aras; kurnaz ;al;;malar;, Hunnu'ya kar;; ;evre halklar;n tepkisinin temelini olu;turmu;, bir taraftan da, Syanbi adland;r;lan Mogol halk grubunun g;;lenmesini sa;lam;; ve Hun devletini i; sava;lar ve d;; bask;larla sars;lmak zorunda b;rakm;;t;.
Tarihi kaynaklarda, b;t;n Hun sava;lar; hakk;nda bilgi bulunmad;;;ndan, tarih sadece ;in bilgilerinden ve gezginlerin k;sa tan;mlamalar;na dayanmaktad;r. Ondan dolay; bu y;ce halk;n ya;ad;;; olaylar; tam ayd;lata bilmek zor, ;;nk; en etkili bilgi kayna;; ;in Tarihi Kronolojisi, sadece kendisiyle ilgili olaylar;, kendi menfaatlerini etkileyen sava; ve davran;;lar; kaleme alm;;. Hun halk;ysa, bilindi;i gibi, yaz; k;lt;r;n;n oldu;u halde, tarihi bilgileri kayd; alan;nda da ;inliler'den farkl; y;n bularak, "a;;zdan a;za" denilen metodla, tarihi bilgilerini ";ark;-efsanelere" d;n;;t;rm;;, orijinal m;z;kle birle;tirmi; ve ;ifahi halk k;lt;r; ;er;evesinde, yeni nesillerine ge;mesini sa;lam;;t;. E;er d;nya tarihi bu kadar materyalist olup, sadece g;r;len kan;tlara tutunup durmadan, T;rk Halk; K;lt;r;ndeki tarihi bilgileri de;erlendire bilseydi, bug;nk; fantezi ;r;nlerini and;ran tarihi masallar ortadan kalkar, ger;ekler ayd;nlat;l;rd;.
Ne yaz;k ki ;imdilik b;yledir, belki de gelecek, trajik bir kaderin alt;nda m;cadele vererek, ya;ad;;; zaman;n s;n;rlar;n; a;arak, ;a;da; ortam;ndan ileriye giden, yarat;c; Hun halk; hakk;nda daha da geni; bir bilgi verir.
Sadece Hun-Kara;ayl;lar';n k;lt;r;nde bulunan "Nart Efsaneleri", "Biyn;ger", "Tanr;c;l;k Mitolojisi", "Nart Astrolojisi" (Culduzlama), "Ata S;zleri" (Nart S;zle)," Masallar" (Nart Tauruhla), tarihi olaylar;n; anlatan ;ark;-efsaneler - "K;ule", "Eji; C;rla","Samarkaula", ";narla", ";am-Nak;rdala", oyuncu maskeleri - "Teke", "Aksakal", ";;yreton", "Silti Hizen", " Han Balattu", e;siz toplumsal birlikteli;i d;zeni, genetik derinli;inde, art;k toplumsal kimli;inin bir par;as; olan genel insani ahlak; anlay;;;, Hun halk;n;n ;zel yap;s;n; tan;mlamak i;in yeterlidir. Bu eserleri bilerek bu halka hayranl;k duymamak elde de;il.
En ;st;n insani de;erlerinin hi;e say;ld;;; bir tarihi d;nemde ya;amakta olup, Hun ahvatlar;n;n aras;nda da ;z;c; ;;k;nt;y; g;zlemek m;mk;n.
Ama, ata s;zlerinde s;ylendi;i gibi, " Kan;n sesi -sel"(Kan tau;u – ;rh;). T;rk halk; atalar;n;n ;an;na ge; erken sahip ;;kacakt;r. Bir ;ok tarihi eserlerinde belirtildi;i gibi, M.;. 3-c; y;zy;la kadar Hunnu devleti "Soylar Toplumu" olarak hayat;n; s;rd;rm;;, "Soy Temsilcileri Kurulu" ve "Ya;lilar Kurultay;'yla" y;netilmi;ti. ;in tarihi yaz;lara g;re, "Hunlar';n kullan;mda-kolay, net manal; kanunlar;" varmi;. Di;er devletlerde gibi, esirleri, ka;aklar;, k;t; haber getiren el;ileri ;ld;rme gibi kanunlar; olmam;;. Kendisine s;;;nan d;;mana, Hunnu'da veya s;zerene ba;l; halklar aras;nda ya;ama hakk; tan;nm;;, gereken destek sa;lanm;;t;. Bu y;zden di;er devletlerden gelen "ka;aklar" Hunnu devletinde hayat bula bilmi;.
Tarihe ge;mi; "Hun ;erefi" kanunu, anne s;t;yle sindirilmi; olup, kimsenin ondan vazge;mek gibi bir kalk;;;m; olmam;;. S;;;nan, misafir ve g;;s;z d;;man Hun halk; taraf;ndan korunmu;tu.
Hun kanunlar;, ba;ta s;ylendi;i gibi, bireyin-toplum ;n;nde, toplumun da bireye kar;; sorumluluklar;n; i;erdi;inden, su; i;lemi; ki;i kendi soyuna rezaletle teslim edilmi; ve cezas;n; akraba kurultay; vermi;ti. "Hun ;erefine" leke koyanlar, ;l;mden beter olan "rezaleti" ya;am;;, ailesi, soyu, toplum taraf;ndan da ;mr; boyunca t;;lanm;;t;. Bulunan bilgilere g;re, "rezalet" ya;am;; her kimse, art;k Hun halk;n;n i;erisinde utanc;ndan ya;ayamam;;. Ancak sava; alan;ndaki cesaret ve kahraman davran;; bu beladan kurtara bilmi;. Vicdana, ahlaka, toplumsal itibar; de;erleri temeline dayal; bu kanunlar, ko;u;a sokmak, i;kence etmekten daha da etkili olmu;, ;;nk; yapt;;;n; ki;inin ve soyunun vicdan;na b;rakarak, cezay; fiziksel de;il, ruhsal olarak ;ektirmeye y;nelikti. Bu da, di;er Orta Asya halklar;n;n tutumuna nazaran, Hun toplumunun geli;imindeki ilerlemesinin a;;k kan;t;d;r.
Hun tarihinde, ;in tarihinin aksine, cinayet olaylar; az bilinmektedir. Ola bilir, vicdana a;;r basan kanunlar onu sa;lam;;t;.
S;ylenene kan;t olarak da bir tarihi olay; getirelim.
M.;. 2-ci as;rda Hun ;an;y; (Han) ;;isiye'den taht; miras alan o;lu, ;in el;isinin kabul;nde, onun Hunnu'ya bask; niteli;indeki teklifini dinledikten sonra, k;zg;nl;;;ndan kendinden ge;mi;, fakat kan;na, can;na i;lemi; "Hun ;erefi" t;relerini ge;emeyerek, el;iye dokunmadan, ama onun g;z; ;n;nde, d;;man; kendisiyle g;r;;t;rd;;; i;in, Saray';n t;ren ba;kan;n; ;ld;rm;;t;. El;inin dokunulmaz oldu;u, onu ;ld;rmek "rezalet" verece;i, kendinden ge;mi; ;an;yu durduracak kadar etkili olmu;. Bug;ne kadar korunmu; "Kele;ige ;l;m cok" (El;iye ;l;m yok) ata s;z;, Nart- Kara;ayl;lar'da atalar;m;z;n an;s; olarak s;ylenmekte ve ona ba;l; davran;; tarz; bozulmamaktad;r.
Tarihe ge;mi; bu olay Hun halk;n;n manevi kanunlar;n;n ne kadar kudretli oldu;unun g;stergesidir. Misafir ev sahibine sald;r;da bulunsa bile, ona kar;;l;k vermek utan; verici su; say;lm;;t;. Gen; bir toplulukta ;yle bir ahlaki t;relerinin o kadar kuvvetli ola bilmesinin m;mk;nats;zl;;;, sosyoloji ilmi taraf;ndan bilinir. Bu t;r kanunlar ancak, binlerce y;l; toplum halinde ya;am;; eski halklarda g;zlenmektedir.( Burada T;rkler'i "barbar" adland;ran s;zde tarih;ilerin an;lmas; yerli ve "yaz;klar olsun" s;zc;;; uyumludur.)
Hun halk;n;n kanunlar; ve t;relerini incelerken, halka sayg; duyduran bir ;ok olaya rastlanmaktad;r. ;rne;in, sava; durumunda bulundu;u devletin t;ccarlar; dokunulmaz olmu;. Onlar Hunnu topraklar;nda i;ini rahat yapm;;, onlar; eksik al;; veri;e s;r;klemek, zorlamak, ya da a;; ya;atmak "rezalet" olarak nitelendirilmi; ve ceza i;ermi;ti. ;kinci bir olay M.; 129 y;l;nda ger;ekle;mi;. ;in Saray; "S;n;r Pazarlar;n;n Kapat;lmas;" kararnamesini ilan ederek, pazar yerlerini kapatmak amac;yla 10 bin se;kin askerini s;n;rlar;na g;ndermi;, onlar da, ekme;i derdindeki fakir fukara ;in'li halk;n; peri;an duruma sokmu;. Bu olaydan haberdar olan Hun'lar, s;n;ra gelmi;, ;in askerlerini darmada;;n ederek, pazarlar;n ;al;;mas;n; sa;lam;;t;. ;in saray; ise, olay; g;rmez olup, art;k s;n;r ticaretini kald;rma giri;imlerinde bulunmaktan ;ekingen kalm;;t;.
;in tarih;ilerinin de yazd;;; gibi, Hun kanunlar; net manal; ve olay; farkl; y;ne ;eke bilecek altyap; i;ermemekte. ;nsan ;ld;rme, silahl; sald;r;, asker ve vatan ;erefine leke d;;;rme, ya;l; insana hakaret gibi su;lar;n cezas; ;l;m olmu;. H;rs;zl;kta yakalanan insan, mal; ve ailesini soyunun eline teslim ederek, Hun devletinden ayr;lmak zorunda kalm;;, ufak su;lar i;in ise, y;z;n belli bir yerinde ;izikler yap;lm;;. Mahkeme ;abuk sonu;lanm;;t;.
Bile;ik hukuki mekanizmalar;n alt;nda zorluk ;eken ;inli'ler, tabii ki hafif Hun kanunlar;na g;ptayla bakm;;, fakat Hun hukuk sistemi ;in'e uymazd;, ;;nk; K;lelik Devri'ni ya;ayan devlette, birey hi; say;lmaktayd;, o y;zden vicdana, "toplum-birey" denilen iki tarafl; sorumlulu;una hitap etme gibi bir kanunlar;n ge;erli olmas; m;mk;n olamazd;. Toplumsal d;zenle ba;l;yd; Hun kanunlar;. Soylar Toplumu denilen, e;itli;in temelinde kurulan bir devlet d;zeni onlar; ortaya ;;kmas;n; sa;lam;;. Hanedanl;k ;in sisteminde onlar ge;ersizdi.
Asl;nda Hun soyunun ta o zamanlarda, ;imdiki d;nyan;n demokrasi ve ahlak anlay;;;na ta; ;;karta bilecek adaletin, e;itli;in sa;land;;; bir devlet d;zenini kura bildi;i ;a;;rt;c;d;r. Bilim adamlar; ;oktand;r bu konuya de;inmi; ve Hunnu devletinde bask; uygulay;c; kurumlar;n;n olmad;;;n; ortaya ;;karm;;t;. Bask; olmay;nca da, vicdan, davran;;lar;n ayar; haline gelir, ;yle de toplumun t;m;nde genel insani ahlak;na dayal; bir davran;; olu;turulur. Hun'lar bunu ba;arm;;t;. O y;zden tarihi kaynaklar;nda Hun cinayetlerine nadir rastlanmakta, nedeni bu olsa gerek..
Ceza evleri ve i;kence zindanlar;yla donat;lm;; ;in'de ise cinayetin kol gezdi;i, cellatlar;n da sayg;n devlet adamlar; konumunda oldu;u, ;ok tarihi kaynaklar;nda mevcuttur. ;;te, "Bask; tepki olu;turur" denilen ata s;z;n;n ;z;!.. Bask;, ge; erken kar;;s;nda kendini sarsacak kar;;l;kl; bask;y; bulur. S;n;rlay;c;, bask;c; bile;ik devlet kurumlar;, bireyin anlayamad;;; bi;imde ;zelle;tirilmi; hukuk dili, adaleti sa;layan kurumlarla arac; (avukat) sayesinde konu;a bilmek, hukukun sat;l;k ve tarafl; olmas;, adaletsizli;in ta kendisi olarak, bireyin isyan;n; meydana getiriyordu. "Gen; Yaramazlar" olarak tarihte bilinen ;in cinayet;iler, asl;nda insana kar;; kurulmu; devlet d;zeni ve labirinti and;ran adalet sistemine kar;; tepkiyle aya;a kalkm;;, sonra da anar;i serbestli;ine kendini kapt;rm;; gruplard;. Onlar; da zindanlar durduramazd;. ;;z;m devlet sisteminin bireyden yana olmas;yd;. ;in o zamanki tarihinde bunu anlayamam;; ve ;;zememi;ti, ama Hun'lar bunu ;;zecek kadar manevi y;n;nde ilerlemi; bir halkt;. Sonu; da tarihe mal oldu: "U;an atl;lar", "G;kten gelen gururlular" d;nya galibiyetine imza att;.
Birey ;;kt;;;nde, toplum da mutlaka ;;ker, halk olarak da tarihte ;nemini s;rd;remez. Bu Hunnu devleti d;zeninin temeliydi, bulunan tarihi bilgiler bunu g;stermekte.
(Ne yaz;k ki, ;imdiki d;nya da ;in yanl;;lar;na benzer yanl;;lar;na tak;lmaktad;r).
B;REY - A;LE - SOY - SOYLAR B;RL;;; - SOYLAR BA;KANLARI KURULU - YA;LILAR KURULTAYI ;eklinde yap;land;r;lan y;netim sistemi adaleti ve toplumsal huzurunu destekleyen bir yap;ydi. Kanunlar; da, ba;ta s;ylendi;i gibi, bask;ya de;il, vicdana, ahlaka dayal;ydi. Orta Asya'da Hun devletinin di;er halklar i;in ;ekici k;lan da bu nedenlerden olu;uyordu.
Hunnu devletinde toplumsal s;n;fland;rma mevcuttu.
Birinci s;n;f:
Hun halk;n;n temelini olu;turan ;st d;zey asiliyet -"HUYAN", "KOYAN"( anlam; Tav;an), "LANA"(anlam; Orkide), "S;NOL;N" "SENSEN;EN", (anlam; Ara;t;rma;;), "S;YBU", "S;YBA", "S;YMA"( anlam; Sonundaki).
;kinci s;n;f:
B;rokrasi asiller kitlesi. Bu s;n;fa soylar;n oylar;n; kazanm;; yetenekli insanlar girmi;. Asil olmad;klar; halde, do;al yetenekleri sayesinde g;reve gelmi; bu ki;iler, devletin ;nemli g;revlerini ;stlenmi;ti.
Askeri y;netimi de bu s;n;fta yer alm;;t;.
;;;nc; s;n;f:
Bu s;n;f soy prenslerine ait olmu;tu.
D;rd;nc; s;n;f:
Halk. Asker.
Be;inci s;n;f:
Sava;larda ele ge;irilen haklar;n temsilcileri ve g;n;ll; "ka;aklar".
Bu s;n;fland;r;lma, bilindi;i gibi, M.;. 1200 y;l;ndan M.;. 3-c; y;zy;la kadar bozulmadan s;rm;;. M.; 3-c; y;zy;l;n sonunda ise, ";an;y" (Han) y;netimine ge;ilmesiyle birlikte, Hunnu Saray;'n;n, i; d;zeni alan;nda b;y;k de;i;ikler ya;ad;;; g;zlenmektedir.
;an;y'un tahta ;;kmas;yla toplumsal d;zeninde ;nemli de;i;ikler yerli olmakta, yeni unvanlar, ;an ;d;lleri, ;an;y soyu i;in yeni s;n;f ve g;revler ortaya ;;kmaktad;r. Yeni de;i;imler ;unlar; getirmi;ti:
Birinci s;n;f:
"Do;ulu ;juki Prens" unvan; valiant prensine verilmi;ti.
;kinci s;n;f:
"Bat;'l; ;juki Prens" unvan; valianttan sonraki ikinci prense verilmi;ti.
;;;nc; s;n;f:
"Luli Prens" unvan;.
D;rd;nc; s;n;f:
"Y;ce Duyuy" unvan;.
Be;inci s;n;f:
"Duyuy" unvan;.
Alt;nc; s;n;f:
"Danhu" unvan;.
Yedinci s;n;f:
"Guduhe;" unvan;. ( Bu halk;n aras;ndan se;ilerek g;reve getirilen ki;ilerin s;n;f; say;lm;; ve asillere yard;m ama;l; s;n;fa al;nm;;lard;).
;an;y'un tahta ;;kmas;yla, ;an;y soyunun ;nem kazanmas; ve eski devlet d;zeninin de;i;imlere u;ramas;, ;st d;zey asiliyetinin tepkisine neden olarak, toplumsal bunal;mlar;na yol a;m;;t;. Ger;ekten de, ;an;y yonetimine ge;i; ile birlikte, Hunnu devleti ;;k;;;ne do;ru giden yola koyulmu; demek m;mk;nd;r.
;an;y sistemiyle ilgili ilgin; bir nokta var: ;in ;mparatoru gibi, ;an;y devlette birinci ki;i de;ildi. "Nart" (En ;st. ;at;) boy say;lan ;st d;zey asiliyeti soylar;, ;an;yden ;st;n konumunda olarak, onun i;ini denetlemekteydi. Eli kolu ba;l; ;an;y ve durumu i;ine sindiremeyen onun soyu, ;st asil soylar bask;s;ndan kurtulmak i;in elden geleni yaparak, biny;llarca s;r;p gelen toplumsal uyuma darbe vurmu; ve iki y;z y;l sonra, kudretli devleti par;alaya;ak trajik i; sava;lar;n temelini atm;;t;.
Ba;ta, ;an;y y;netimi fikri, tam hakimiyetini i;ermeyen, d;; d;nyas;na g;rsel uyum sa;lanmas; ama;l; kabul edilen bir kukla resmiyetiydi. Fakat o ger;ekle;tikten sonra, ;in diplomasisinin ;ng;r; yetenekleri ve ;an;y soyunun hakimiyet arzusu bir araya gelince, Soylar ve ;an;y';n aras;nda kopma noktas; olu;mu;tu. Sonu;ta Hunnu devletinin i;erisinde iki iktidar olu;makta: bir tarafta-;st d;zey asiliyet ve eski ;an;na d;;k;n askeri ba;kanl;;;, di;er tarafta ise- ;an;y ve onun soyuyla yak;n ;evresi. ;; ;eli;kiler art;k devletin temeline kaz;nmaya ba;lad;;; ve par;alanmaya do;ru s;r;kledi;i bir ger;ekti. Sadece sava; ;an;na d;;k;n askeri ba;kanl;;; bir taraftan, kibirli soy prensleri di;er taraftan, ;st d;zey asiliyeti de, hastal;;a d;n;;m;; "Hun ;erefiyle", tam hakimiyetini kazanmakta kararl; ;an;y'a sert rakip ;;karak toplumda gerginlik art;yordu. Bu durumda di; ili;kilerini sa;l;kl; y;r;tmekte zorluk ;eken ;an;y, baz; d;; "dostlar;n" ;nerilerine de ba; vurmak zorunda kalmaktayd;. Uzun zaman a;amas;nda, "Soylar Kurulu", "Y;ksek Prensler" ve "Ya;l;lar Kurultay;" karar;n; onaylamadan, ;an;y giri;imde bulunamam;;, soy ba;kanlar;n;n ;n;nde bir b;rokrat de;erinde kalmaya devam etmi;t;ti.
Yine de, yava; yava; ;an;y iktidar; ba;;ms;zl;;;n; kazanmakta ve onun ;evresinin zorbal; otoritesi, toplumda huzursuzluk ya;atmaya ba;lam;;t;.
;an;y ne kadar kuvvetli olursa olsun, onun soylarla ba;a ;;ka bilmesi zordu, bu y;zden, d;; "dan;;manlar" ;an;y'a g;r;lt;s;z ad;mlar;, ok;ay;;l; davran;;lar; ;nermi;, ;;nk; mal ve toprak hepsi soylar;n elindeydi, ;st d;zey asiliyet ise mahvedici temelli g;c;n sahibiydi. Bu y;zden ;an;y, bu y;netim sisteminin Hunnu'da k;kl; ola bilmesi i;in, soylarla iyi davran;;lar i;erisinde bulunmal;yd;.
;in Tarihi Kronolojisinde bulunan bir ;ok olay; incelerken, ;a;;rt;c; olaylara rastlanmaktad;r. ;rne;in: ;an;y'e ;st d;zey asiliyeti temsilcisi taraf;ndan hakaret edildi;inde, ;an;y susarmi; ve hakaret;i cezaland;r;lmazm;;. Bu da, ;an;y y;netim sisteminin Hun halk;na nas;l bir yabanc; geldi;ini ve d;; g;;ler taraf;ndan meydana getirildi;ini g;stermektedir.
Serbest hareket edemeyen ;an;y ise, pes etmeden, soylara kar;; direncini g;;lendirmek i;in, kendi soyu ve ;evresini g;;lendirmekteydi.
;in de uykuya dalm;; de;ildi, ;;nk; kader ona ;m;rl;k rakibi ve kendisini defalarca yenilgiye u;ratarak, rezalete sokan Hunlar'dan kurtulma f;rsat;n; veriyordu. ;an;y sistemiyle birlikte, bu devleti y;nlendirme konusunda kolayl;klar ortaya ;;kmaktayd;. ;in de bu y;n;ndeki giri;imlerini etkinle;tirmi;ti.
Ama Hun ;an;yler'in kavrayamad;;;, ;in'in ise i;ine gelen, bir problem vard;: o da, devletin tamamen soylar birli;inden olu;mas; ve kar;;l;kl; sayg; ve e;itli;e dayal; olmas;ydi. Bu iki de;erin ortadan kalkt;;;yla Hun toplulu;undaki t;m davran;;lar;n bozulaca;; ka;;n;lmaz ger;ekti. ;in hanedan;n;n yans;mas; olan bir Hunnu'da , biny;llarca h;rr;yetli bir toplum d;zeninde ya;am;; asiliyet, kesinlikle ya;ayamazd;. ;in diplomasisi bunu ;n;;re bilmi; ve y;celik duygular;na kap;lm;;, ;i;e;i burnunda, ;an;y sisteminin yerle;mesi ve g;;lenmesini k;r;klemi;ti. Hun ;an;y'leri ve soylar; da vatan;n nas;l bir u;uruma s;r;klendi;ini fark edememi;ti.
Kendi vicdan;na dan;;maya al;;m;;, halk;n;n geleneklerine, soyun kurallar;na ve Soylar Birli;inin olu;turdu;u kanunlara tamamen g;venen, o d;zeni de;i;tirmeye akl;na bile getirmeyen basit Hun halk; da, ;an;y y;netimine s;cak bakm;yor, unvanlar ve g;revleri haks;z buluyordu. ( Bu konudaki tepkiler tarihi kaynaklar;nda mevcut.) Eskiden Hunnu'da herkesin hakk; soyu tarf;ndan korunuyordu, devlet kurumlar; olup bireye bask; yap;lam;yordu. Ki;iyle ilgili her t;r sorumlulu;u soyu ;stleniyordu. O y;zden ;st d;zey asiliyet temsilcisi de, orta soyun temsilcisi de ayn; konumda ve ayn; haklara sahipti. " Bireyin ki;ili;i-toplumun kimli;i" tutumu izleyen Hun toplumsal birlikteli;inde, bir ki;inin-toplumdan, toplumun da-bireyden sorumlulu;u de;i;emez bir manevi kurala d;n;;m;;t;. Soy unvanlar;, g;revler, yetkililikler kabul edilmi; s;rayla, d;r;stl;k ;er;evesinde veriliyordu. Zay;f d;;enlere soylar; bakmaktayd;, ;;nk; hastas;n;, fakirini, ihtiyar;n; bak;ms;z b;rakan soylar "rezalete" u;rayarak, toplumdan kopma tehlikesindeydi. Bu y;zden eski d;zen her kesin ho;una gidiyor ve ;an;y d;zenine ;;phe uyand;r;yordu, ;;nk; eski Hunnu'da devlet bask; mak;nesi de;il, insan;n hayat;n;n kolayla;t;rmak i;in d;zenlenmi; bir ortamd;. ;an;y ise, soylar se;imi sonras; tahta ;;ksa da, art;k soylar;n kontrol;n; istemiyordu, kendi tam egemenli;ine do;ru d;zen yapmaya devam ediyordu. Ak;ll; ;in ise, gizli ve a;;k "el;ilerini" Hunnu'ya sokarak, d;;man;n; mahvedecek i; ;at;;malara yol a;arak, bir taraftan-;an;y'u soylara kar;;, di;er taraftan da soy b;y;klerini - ;an;ya kar;; k;;k;rtmakla me;guldu.
S;ylendi;i gibi ;an;y sistemine M.;. 3-c; y;z;lda ge;ilmi; ve ilk, tarihte bilinen ;an;y da TUUMAN olmu;tu. Tuuman-;an;y'un d;neminin sonunda, ba;ta getirilen nedenler sonucu, Hun devletinin i; ve d;; davran;;lar;nda dengesizlik ya;amaya ba;lam;;t;. Bu ;an;y'un d;neminde, Hunlar'la art;k kayna;m;; halklar bile ba; kald;rm;;, ayaklanmalar d;zeni sarsm;;, ;anl; Hun askeri de, yenilgi ard;ndan yenil;i ya;amaya ba;lam;;t;.
Hun tarihinde ilk defa, ;e;ji'le (ariy'ler) onlarla ba;a ;;km;;, ;in ayarl; Tuuman da onlara, y;ll;k ver;iyle birlikte kendi o;lunu da esir (amanat) vermi; oldu;u, Hun asiliyeti ;ileden ;;karm;;t;. Giderek artan tepkiler taht; ve halk; sarsm;;, rezalete katlanamayan Hun asiliyeti de radikal giri;imlerine ba;lam;;t;.
Yenilgisiz "u;an atl;lar;" rezalete u;ratan ;an;y Tuuman tahta uzun s;re hakim olamam;;. ;e;jiler'e ver;iyle birlikte teslim edilen valiant MODE, gurururun isyan;na kar;; koyamam;;, d;;man;n elinden ka;arak devletine d;nm;; ve babas;n; ;ld;rerek, tahta oturmu;tu. Tarihte "MODE D;NEM;" en sert y;netim tarz; olarak ge;mekte. Hunnu i;inde ve d;;;nda bu ;an;y ;yle bir sert tutumla yola ;;km;; ki, babas;n;n d;neminde Hunnu'ya ba; kald;ran halklar, aya;;na gelmi;, ;in susmu;, ;e;ji'ler sert yenil;iye u;ram;; ve Hun egemenli;i tekrar kabullenilmi;ti.
;an;y'un i; bask; olu;turdu;una pek ho; bakmasa da, Hun asiliyeti halk;n eski ;an;na kavu;tu;undan memnundu, o y;zden ;an;y y;netimini kald;rma gibi giri;imler giderek azalmaktayd;.
M.;. 203 ve 202 y;llar;nda, ;an;y Mode, K;zey Altay'da ya;ayan Kip;aklar'; (K;ye;e) ele ge;iriyor. Dinlin k;kenli akraba halk, pek de direnmeden, Hun egemenli;ine ba; e;iyor. Hun'lar taraf;ndan da Kip;aklar'a karde;lik muamelesi yap;l;yor ve kader onlar; kopamaz ba;larla ;m;rl;;e ba;l;yor.
( Sonraki zamanlarda Bat;'da zafer kazanan Hunlar';n (Gun) Kip;ak olarak adland;r;lmas; bu birle;imden meydana gelmi;ti. ;ki akraba halk bir kaderi payla;m;; ve ortak zaferlere imza atm;;t;. Avrupal;'lar i;in "Gun "ve" Kip;ak "ayn; anlam;n; ta;;r ve" T;rk" say;l;r).
M.;. 202 y;l; Hunlar' ; ba;ka zaferler sahibi de k;lm;;t;. Sayan da;; ve Angara aras;nda ya;ayan K;zey Dinlinler de Hun egemenligine ge;iyorlar, pe;inden de "K;rg;znor" g;l;n k;y;lar;nda oturan Gyangun'lar (K;rg;zlar) Hunnu devletine ba;alan;yorlar.
Bu olaylar tarihte a;;r olaylar olarak girmemi;, ;;nk; hepsi akraba halklard;. Ama ;in hakk;nda bu s;ylenemez, ;;nk; eski d;;manlar "sar;ba;lar" ve "karaba;lar" kanl; sava;lar;n; s;rd;rmekteydi. Hun gururuna d;;k;n gaddar Mode tahta ;;kmas;yla, ;in'in Tuuman ;an;y zaman;ndaki zafer hevesini s;fra indirerek, g;z; d;nm;; eski du;man;na haddini bildirmekten memnundu, Hun halk; da, t;m olumsuzluklara g;z yumarak, Modenin ;an;ylu;unun arkas;ndayd;.
;in askeri art;k Hunlarla ba;a ;;kam;yordu, o y;zden, paral; asker adland;r;la bilecek, genellikle ;l;me mahk;m cinayetcilerden olu;an bir asker gruplar; da, Hun askeri ile sava;mak i;in ;in ba;kanl;;; taraf;ndan acelece olu;turuluyordu, fakat o da zafere getirm;yordu. Sava; olaylar;n; ;nceden planlayarak, yan yatarak emirlerini veren ;in Asker Ba;kanlar;, ;im;ek gibi h;zl;, duruma g;re atak takti;ini h;zla de;i;tirebilen, ;erefi u;runa sava;an Hunlarla ba;a ;;kam;yordu. Nas;l bir haz;rl;k yapsalar da ;inliler ku;at;lma ve yenilgiden kurtulam;yorlard;. Bin y;llarca Hunlarla sava;m;; ;in, Hun askeri takti;inin ;;zmekte zorlan;yordu, ;;nk; her ;at;;mada farkl; y;ntemlerle ayn; sonucu elde edebilen Hunlar, ;inin g;rkemli askerini darmada;;n etmeye devam ediyordu. ;zellikle Mode ;an;y;n d;nemi ;ine a;;r darbe vurmu;tu. Sava;la zafere ula;;lamayaca;; ve Hunlar;n zay;flatma y;ntemi diplomasiye dayal; oldu;unu yarat;c; ;in ba;kanl;;; farketmi; ve Mode ;an;y ile "Bar;; ve Akrabal;k" anla;mas; teklifinde bulunarak, Orta Asya Halklar; aras;nda, zay;f noktas;n; a;;;a vurmadan, itibar;n; korumak, s;zerene ba;l; halklar;n;n ;zerinde de etkili olmaya devam etmek istiyordu. Fakat durumu bilen ;evre halklar;, ;in ve Hunnu aras;ndaki ba;l;l;k tercihini Hunnudan yana ediyorlard;. Bu da ;ini, Hunlar;n e;menin yeni yollar;n; aramaya zorluyordu.
M.;. 200. Hunlar, artan kuvvetlerle ;in topraklar;n;n i;galine ba;l;yor. Hunlar;n eline ";eu;ju", "K;zey ;ansi", "Tsinyan" topraklar; k;sa s;rede ge;mi;, sava; zaferleri ta " Pin;er" ;ehrine dek uzanm;;t;. Bu ;ehrin yak;n;ndaki "Bayd;n" k;y; topraklar;nda ger;ekle;en sava; ise, Hun silah;n;n - ;an;, Hun insanl;;;n ahlak; ;rne;i olarak, d;nya tarihine ge;mi;ti.
"Bayd;n Muharebesini" kaydeden ;in yazarlar;, tarih i;in paha bi;ilemez bilgiler b;rakm;;. O kaynaklar rakip taraflar; detayli anlatmakta.
Mode'nin askerini d;rt ;st d;zey asil soyunun alaylar;n;n olu;turdu;u, her d;rt grubunun kendine ait asil cins at;n;n oldu;unu bu yaz;lardan ;;renmekteyiz. At cinslerinin ren;i bile bizlere ula;m;; - koyu, kestane rengi, gri ve beyaz. (Bug;n Nart Kara;ayl;lar'da - Kantor, Genca, Sucor;a, Toru). (Ala;a-i;;i t;r). "Bayd;n Muharabasinin" ;nemi sadece bununla s;n;rl; de;il. O yaz;larda Hun ahlak;n;n ;a;;rt;c;, o zaman;n al;;kanl;klar;na z;dd, bir ;rne;i de verilmektedir.
Muharebe s;ras;nda ablukaya (ku;atmaya) ;in imparatoru ve t;m askeri ba;kanl;;; da al;nm;; ve Mode ;an;yun eline inan;lmaz f;rsat ge;mi;ti. Ama ;in ba;kanl;;;n; rahatl;kla ortadan kald;rma ve tahta ula;ma imkan; varken, Mode bundan yararlanm;yor, rezaletli ku;atmay; 7 g;n s;rd;r;yor, sonra ise askerinin aras;nda yol a;arak, ;ekilmi; vaziyette yaylar;n; tutan Hun askerinin ;n;nden ;in ba;kanl;;;n;n sa; salem ge;mesine izin veriyor. Rezaletten d;rt b;kl;m ablukadan kurtulan ;in ba;kanl;;; s;n;r;na u;urlan;r u;urlanmaz, Mode askeriyle kendi topraklar;na ;ekiliyor. Bu olay; y;ce S;ma Tsyan anlatmakta ve tabii ki, Hunlar hakk;nda hi; bir yorum yapmamakta. Belki de yapmaya hakk; yoktu, nas;l olursa-d;;man. Fakat tarihe mal etti;i bu olay yorumsuz da, Hun halk;n;n manevi geli;iminin di;er halklardan ileride oldu;unun g;stergesidir. Esiri ;ld;rmeyen Hun ahlaki kural; bu tarihi bilgide okunmakta. Ya;ad;;; devrin genel tutumuna kar;;n, ahlaki kurallar; maddi de;erlerden ;st;n bilen bir halk;n k;l;;; ortaya ;;kmaktad;r.
Milattan ;nce 177 y;l;nda Modenin askeri, ;inden sonra en sert d;;man; olan, ;e;ji (Ariy) halk;n; darmada;;n ederek, kalkamaz yenilgiye u;rat;yor. Kinci ve gururlu ;e;jiler, Tuuman;n zaman;ndaki zaferlerini unutamadan, Hunnuya ba; e;meni i;ine sindiremeden, Hun emrindeki halklar aras;nda ayaklanma moralini yaymaya ba;l;yorlar. Fakat hedefe ula;mak kolay olmuyor, ;;nk; Hun zaferleri Merkes Asyay; sarsmaya devam etmekte ve onlara kar;; tepkiyi engellemekteydi. M.;. 177-176 y;llar;nda, Hunnu devletine Do;u T;rkistan, Tibet halklar;-Kyanlar, Usunlar kat;l;yorlar. Kyanlar;n kat;l;m;yla Hun topraklar; Sar; Su nehrin ba;;na kadar uzan;yor, Tangutlar;n atalar; say;lan Jun halk;n;n Bat; ;indeki topraklar;yla s;n;rla;;yor; Usunlar ise, karde;lik anla;mas; ;er;evesinde Hunlara kat;larak, onlar; (;jan Tsyan';n yazd;;;na g;re) "Dunhuan" ve "Tsian;an" aras; topraklar;na hakim k;l;yor. Kyanlar
usunlar da, s;ylendi;i gibi "karde;lik anla;mas; ;er;evesinde Hun egemenli;ine ge;iyorlar. (Tarihi bilgilere g;re, Usun halk; Hunlara akraba say;lmakta, avrupa tipi antropolojik ;zellikleriyle tan;mlanmakta. Siratori yaz;lar;nda bu halka yer vermi; ve ahlaki d;zenini dile getirerek, iki ayr; hanl;;;n, anla;mal;, s;rayla topra;; kullanarak, bar;; ve huzur i;inde ya;ad;;;n; belirtmektedir. Usunlar Hunlarla da bar;;c;l ya;am;;, ancak M.S., Hunnunun i; sava;lar sonucu da;;lmas;ndan sonra, zorunlu ;in egemenli;ine ba; e;mi;ti. Usun halk;yla, Hunnu devletindeki ;iddetli i; sava;lar s;ras;nda m;lteci ak;n;yla karde; halka s;;;nm;;, 58 Hun soyu birle;mi;ti).
;ylece Mode Orta (Merkes) Asyada atalar;n;n tavr;n; koyuyor ve ;in devleti "vergi" s;zc;;;n; "hediyeyle" de;i;tirerek, Hunnu'yla "Akrabal;k ve Bar;;" anla;mas;n; imzal;yor. Her senelik vergiyle birlikte, Hun ;an;yun soyunda gelin olmak ;zere ;in prensesinin verilmesi de kabul ediliyor.
Tabii ki, bu tamamen ba; e;me anlam;na gelmiyordu. ;in ba;kanl;;;, ak;ll;ca r;;veti, gizli ajanlar; ve her t;r "arka yollar;" kullanarak, vergiyle gelen ;in prenseslerini de i;ine katarak, d;;man;n; zay;f noktas;n; aramaya devam ediyordu. Daha "daha ;;;ldayan yay kur;unlar;", "u;an Hun alaylar;" ve "yenilgisiz Hun kibiri" g;;l;yd;, ;in de nefretini g;l;mseyle kaplayarak, susuyor ve uygun zaman; kolluyordu.
Belki de ;yle bir d;nemlerde yay;lm;; ve kaleme al;nm;; "HUN'U KOVMAK M;MK;N, DARMADA;IN ETMEK ZOR, MAHVETMEK ;MKANSIZ" ;in s;zleri.
"Rezalettense-;l;m" slogan;yla sava;an, ;zg;r ruhlu Hun, zaman;n;n ger;ekten de kar;; koyulamaz bir g;c;yd;.
Milattan ;nce 174 y;l; Hun tarihinde d;n;m noktas; say;l;r ve Mode ;an;yun ;l;m;yle tan;mlan;r. Bo; taht;n beceriksiz mirasc;lara b;rak;ld;;;, d;;manlar i;in b;y;k bir ;anst;.
Yeni ;an;y, Modenin o;lu Lao;an, eski Hun tutumundan yoksun, ki;isel yap;s;ndan eksik bir gen;, babas;n;n otoritesini k;sa zamanda bast;r;yor ve kinci d;;manlara yol a;;yor. Art;k Modeden etkilenmeyen ele ge;irilmi; halklar, ba;ta intikam duygusunu ta;;yan ;ye;ji'ler (Ariy) olmak ;zere, ayaklanmaya meyelli davran;;lar sergilemeye ba;l;yor. Gerginli;in h;z kazanmas; i;in, ;ye;ji halk;n;n bir grubu, Hun mezarl;klar;n; (Kurgan) pisleyerek, d;;man;na meydan okuyor. Buna dayanamayan Hunlar ;ye;jileri tamamen rezaletli bir yenilgiye u;rat;yor, ;ye;ji ba;kan; ;ld;r;l;yor ve vandall;k yapan halk, ;evre halklar taraf;ndan da nefrete u;rayarak, ana topraklar;ndan kovularak, menfi vaziyette Orta (Merkes) Asya'dan ayr;l;yor.
;ye;ji halk;n par;alar;, ;ld;r;lm;; ba;kan; K;dal';n o;lunun etraf;na toplanarak, S;r-Darya nehrinin kar;; taraf;na ge;ip, Amur nehrinin k;y; topraklar;n; ele ge;irerek, Aleksandr Makedonskiy'in sava; zaferi sonucu kurulan eski bir prenslik b;lgesinin sahibi oluyor, yerli halk; ise ;iddetli sindirilmeye maruz kal;yor. D;nya tarihinde bu olay;n ger;ekle;mesi M.;.165. y;l;yla tarihlendirilmektedir. (fethedilmi; devletin ismi-Baktriya. Birle;mi; halk;n ismi-Menfi.)
Hun'lar ise, hakaret;i kom;ular;ndan kurtulmu; olup, bo;alt;lan topraklara ;ye;ji halk;n kalan k;s;mlar;, Saklar; ve Usunlar;n bir k;sm;n; yerle;tiriyorlar.
Tarihte ;ye;jiler ;zerindeki zafer Lao;an ;an;ya ait k;l;nsa da, zafer ondan de;il, daha etkili lan Hun asiliyetin ve Soylar;n geleneksel tutumundan kaynaklanmi;t;. Lao;an ise ba;ar;s;zl;;;n; k;sa zamanda kan;tlam;; ve halk;n tepkisini bolca kazanm;;t;.
;in Hunnu devletinin ortadan kald;ra bilece;i zamann; g;r;yor ve ;in taraf;na hassas bakan, s;slere, tatl;lara merakl;, konforuna d;;k;n Lao;an; tatl; dilli bask; alt;na almay; ba;ar;yor. Bunlar; g;ren Hun Soy B;y;kleri eskide gibi ;an;ye bask; olu;turamad;klar;n;n ac;s;yla, i; tepkinin yarat;lmas;na y;nelik bir moral olu;turuyor ve i; d;zenin bozulma noktas;na s;r;kl;yordu. ;an;y Saray; ise, ;in astrolo;, dan;;man, y;neticilerle dolup ta;arak, devlette olup bitenlerden habersiz veya ilgisizdi.
Hunnu devletinin bu d;nemde d;rt kitleye b;l;nd;;;, anar;i moralinin halkta hakim olmaya ba;lad;;;, her kitlenin kendi askeri kuvvetlerinin olu;turdu;u ve rakiple;meye ba;lad;;; tarihi bilgilerden okunmaktad;r. ;st d;zey asil soylar (Huyan- Koyan-(Tav;an); Lana- Lanu-(Orkide); Senbse;en-Sensen;i-(Ara;t;rma;;) -( M.;.96.y;l;nda-;an;y soyuna ge;mi;); S;ybu-S;yba-(Sonundaki), askeri ba;kanl;;; ve Soylar Birli;i, kendi aralar;nda anla;mazl;klar da olsa, Hunnu'nun ;in'den uzakla;mas; konusunda fikirda;d;, o y;zden nostalji duygularla g;;lendirilen "eski Hunnu" arzusunu hayata ta;;yordu, di;er tarafta ise, i; sallant;n;n ortaya ;;kard;;;-macerac;lar, f;rsatc;lar, haydut gruplar ve onlar; kendi lehine kullanan ;inle;mi; ;an;y ;evresi, kudretli devleti u;uruma s;r;kleyordu. ;in de k;;k;rtma faaliytlerinde ba;ar;l;yd;, ;;nk; kukla haline gelmi; ;an;y k;r ve sa;;rd;.
Hunnu i;in trajik olaylar;n ba;lamas;, ;in hareminin a;as; ;ye'nin Hunnu'ya ka;mas;yla ba;da;t;rmak m;mk;n, ;;nk; ;an;y taraf;ndan s;n;rs;z faaliyet ve her t;r imkanlara sahip olan bu ki;i, ekonomik konularda uyan;kl;l;;;yla Lao;an ;an;yu etkileyerek, Hunnu devletinde g;r;lmemi; bir olay; kabul ettirerek, halk;n vergilendirilmesi tedbirini ald;r;yor ve duruma uygun kanunu da y;r;l;ye koyduruyor. Vergiyi Hun h;rriyetini k;s;tlayan, gurur incitici bir hakaret gibi alg;layan Hun halk;, Hun ;erefinden olmu; ;an;ydan kurtulmak ama;l;, askeri g;;le destekli uyar;c; ayaklanmalara ba;l;yor, bunun sonucu olarak da, ;iddetli i; sava;lar; Hunnu devletini ciddi sarsmaya ba;l;yor.
Bu d;nem tarihte Hunnu devletinin ;;kmesinin ba;lang;c; olarak bilinir.
;in ajan;n;n "vergi" maceras; hedefine ula;m;;t;. Vergi ;an;y soyunu zenginle;tirerek ve g;;lendirerek, onu Hun asiliyetine kar;; ba;ar;l; kuvvet haline getirdi;i, art;k eski kurallar;n i;lemedi;i, devlet i;inde de iki kuvvetli grubun mecbur ;at;;mas;n; gerektiriyordu. Bir tarafta-;st d;zey asiliyet, soylar birli;i, eski askeri ba;kanl;;; ve ya;l;l;ar dan;;manl;;;, di;er tarafta da, ;in destekli, vergiden g;;lenmi; ;an;yun soyu ve ona kat;lm;;, yeni geli;imleri f;rsat bilen her t;r halk gruplar;.
Trajik olaylar art;k ka;;n;lmazd;.
;an;yun soyu, Soylar Kurulu ve Ya;l;lar Kurultay; ile dan;;m;yor, k;;k;rt;c; bir ba;;ms;zl;kla, ;in al;;kanl;klar;na uyarak, soyunun temsilcilerine s;sl; takma adlar (;;k ve Yer'in do;urdu;u), (Y;ce ;an;y) vb., ;zel ;nvanlar ve tan;mlama i;aretlerini vererek, al;akg;n;ll;, ki;isel ve soy e;itligine al;;k;n Hun halk;n; ;ileden ;;kar;yor. G;reve adama s;ralar
bozuluyor, ;nvanlar kurals;zca da;;t;l;yor, ;an;y sistemi kriz olu;turmaya ba;l;yor. Tahttan, ba;ar;s;z Lao;andan sonra, daha G;n;en-;an;y ( M.;.161-126), ;;isiye-;an;y ( M.;.126-114), ;ybiy-;an;y (M.;.k;sa s;reli hakimiyet, y;l belirlenmemekte), ;ybey-;an;y (M.;. 114-105), U;ilu-;an;y (M.;. 105-102), ;smi belirlenmeyen ;an;y, Guylihu (M.;.102-101),
Czuyduhey (M.;. 101-96), ;smi tarihe ge;memi; ;an;y, ;smi belirlenmemi; ;an;y, Senbsen;en (k;sa s;reli hakimiyet, tarihi belirsiz), Huluguy ( M.;. 95-85), Huandiy (M.;. 85-68) ge;iyor ve hepsi de ;an;y soyunun y;kselmesine ve soylar;n sessiz kalmas;na y;nelik tutumunu s;rd;r;yor.
Patlak veren ve Hunnu devletinin mahvolmas;na neden olan olaylar ise H;yl;y isimli ;an;yun (M.;.68-60) tahta ;;kmas;yla ba;lamakta. Nedeni de basit: reddedilen bir krali;enin, hakaret;i ;an;yu (H;yl;y) tahttan atma arzusunun kara plana d;n;;mesi, onun etraf;nda da, ;an;y sisteminden kurtulmak veya tahta uygun ki;ini getirmek isteyenlerin toplanmas;, olaylar;n da soylar;n askeri kuvvetleriyle desteklenmesi, devleti dengeden tamamen ;;kar;lmas;na ve zay;f d;;mesine neden oluyor. Huandi-;an;yun dul krali;esi, t;relere g;re tahtla birlikte, H;yl;y ;an;yun krali;esi konumuna gelemedi;i ve reddedilerek hakarete u;rad;;;, halkta geleneklere tam sayg;s;zl;k olarak alg;lanarak, olaylar; h;zland;r;yor, krali;e yanda;lar;n; kuvvetlendiriyordu. Sonu; olarak da, H;yl;y ;ld;r;l;yor, yerine de, eski krali;eye tapan, orta s;n;f, ;ahsiyetsiz Uyan-G;ydi (Tusitan) oturtuluyor. Ya;l; krali;e (Cuan K;y Yan;ji) solgun a;k; ve devleti y;netme fantezilerini sessiz tutsa;; f;rlama ;an;ye yans;tarak, devleti eskiden de beter duruma getiriyor.
Uyan G;ydi'nin ilk uygulad;;; kanun, soylar;n s;rayla g;rev, unvan, toprak ve servet alma haklar;n; ortadan kald;rarak, "babadan-o;la" her ;eyin ge;mesini savunuyordu. ;an;yun ilham kayna;;-krali;e de, o kanunla vatan;n;n temelini sarst;;;n;, tarihte kara nokta olarak isminin ge;ece;ini, Hunnu'yu y;kan kad;n olarak,lanetle an;larak, ;ark;-efsanelere kodlanaca;;n; bilemiyordu...
Ve devlet ayakland;. ;in "dan;;manlar" da zevkle el s;vayarak, iyi haberleri ;ine ula;t;rmakla me;;ul olup, olaylara h;z verilmesini sa;l;yorlard;.
;inden y;z bulan, s;rekli k;;k;rt;lan, M.;. 209 y;l;nda tamamen Hun e;emenli;ine ge;mi; Dunhu halk;n ahvat;-Syanbiy'ler, Hunlara ba; kald;r;yor, i; ;at;;malarla y;pranm;;, toplumsal ba;lar; kopmu; Hunnu ise, bir el, bir kuvvet olmay; ba;aram;yor, d;;mana kar;; da zay;f kal;yor.
Anar;inin genel kanuna d;n;;t;;; bu d;nem, pani;e kap;lm;;, kuvvetli bir ;nderi olmayan, i; anla;mazl;klar nedeniyle bir araya gelemeyen ve devletin var olmas; u;runa gururundan vazge;erek birle;emeyen bir halk tarihin sayfalar;ndan bug;ne yans;maktad;r. B;lgelere ve gruplara b;l;nm;;, kendili;inden" ba;kanlara", ";an;ylere" d;n;;m;; ki;ilerin ortaya ;;kt;;;, onlar;n etraf;na da sava; mesle;i hari; bir ;ey bilmeyen askerlerin toplanmas;, gelecekteki ac; olaylar;n belirtileriydi.
Hunnu k;;;k prenslik b;l;elere b;l;n;yordu. Anar;ik isyana ilk imza atan ;;gan soyu, ";juki-;an;y" ismini vererek, kendi soy taht;na Bos;ytan isimli ;ah;s; oturtuyor, Hakas kom;usu Hu;e-prens de, kendini "Hu;e-;an;y" ilan etmekte ge;ikmiyor, ;yge soyun prensi ise ";eli-;an;y" oldu;unu ;evreye duyuruyor, hatta bir orta r;tbeli subay bile, kendini "Utsi-;an;y" ilan ederek, ba;; bo; gruplar; toplayarak, onlar;n ba;;na ge;iyor.
T;m bu geli;meler ;an;y soyundan ayr; oldu;u, halk; kurtarma ve Hunnu'yu eski kuvvetine d;nd;rme ama;l; halk ;;rp;nt;lar;n;n g;stergesiydi. Cungarya, Tarba;atay, Saur topraklar;nda, ;yle ce, ;an;ya kar;; g;;ler bar;nmaya ba;lad;lar.
Tahtta ise, kanl; olaylar sonucu ;an;yler ;ld;r;ld;, yeni ;an;y Huhanye de, (M.;. 58-31) art;k i; sava;lar;n;n ;nleyemez hale geldi;ini g;rerek, ;in'e el;iyle dilek;e g;ndererek, s;zerene ba;l;l;;;n; kabul etti;ini belirtti. ;yle de, "u;an atl;lar" ba; e;mi; vaziyette eski d;;man;n;n kanat; alt;na s;;;n;yorlar."ya;l;lar Kurulunun" ve "Soylar Kurultay;n;n" ;iddetli muhalefetine ra;men, M.;. 47 y;l;nda bu trajik olay ger;ekle;iyor.
Huhanye-;an;yun o;lu "g;revlendirme" ;rt;s; alt;nda ;in'e rehin gidiyor ve ;anl; Hunnu, ;in'e ba;l; hale geliyor. (Tarihte s;zerene ba;l; Hunnu "G;NEY HUNNU" olarak ge;er).
Ama ;in zafer dovullar;n; erken ;al;yordu, f;rlama "G;ney Hunu'yu Hun soyuna rezalet olarak alg;layan, ba;;n; e;meden ;lmeye haz;r Hun'lar daha vard;. Onlar Huhanye'den hefretle ;ekilerek, ;iddetli i; sava;lar; s;ras;nda hayatta kalmay; ve Hun ;an;na ger;ek;i kalmay; ba;aran, ;ji;ji-;an;y olarak ilan edilen ;nderin etraf;nda toplanarak, G;ney Hunnu'dan ka;m;;, etraf;na asker toplam;; ;limi-;an;yu darmada;;n edip onun askeriyle de g;;lenerek, ;erefini unutan, ;in yalakas; say;lan Huhanye-;an;ya meydan okuyorlard;.
Fakat arkas;nda ;in'in bulundu;u G;ney Hunnu ile sava;mak, daha kendini toparlayamam;; g;;lerinin y;pranaca;;n; bilen ;ji;ji, askerin Cungarya'ya yerle;tirip, ;evre halklarla destek ama;l; ili;kilerine ba;l;yor. ;in ve G;ney Hunnu'dan ;ekinen halklar ise, bu ;a;r;ya olumlu cevap vermekte zorlan;yor, Usun'lar ise ;ji;ji'nin el;isini idam ederek, kendini sava; alan; k;l;yor. Kendinden ge;en ;ji;ji'ci Hunlar, Usun karde;lerine haddini bildirerek, ;iddetli ;at;;ma sonucu, topraklar;n; ele ge;iriyorlar.
Usunlar;n k;zey taraf;nda yerle;mi; Ugye halk; da, Hunlara kat;l;yor. M.;. 46 y;l;nda ;ji;ji, Hun egemenli;inden yeni kurtulmu; Hakaslar'; (Enisey K;rg;zlar';) tekrar Hun e;emenligine sokuyor ve onunla da kalmadan, ba;;ms;zl;;;na yeni kavu;an Dinlin karde;lerine de ba; e;diriyor. Ele ge;irilmi; halklar;n birikmesi sonucu olarak, tarihi arenaya "Hunnu" isimli ;kinci Hunnu ;;k;yor.
Eski tutumlu, h;rsl; ;kinci Hunnu'ya sava; a;maktan ;ekinen ;in, yeni Hunnu'nun varl;;;n;n g;rmezden gelerek bir s;re dirense de, sava; zaferleriyle rakip ;evresini olu;turmaya ba;layan yeni devlete ciddi davran;; gerekti;ini kabul ediyor ve s;sl; diplomasi y;ntemleriyle, ;ji;ji'ye ula;maya ba;ar;yor. Fakat talihsiz bir olay (el;inin Hunnu'da ;ld;r;lmesi) iki devletin aras;n; a;;yor ve ;in ;l;m kal;m sava;; ba;lat;yor. Acaib askeri bask;lara maruz kalan ve kan ka;b eden ;ji;ji, dost bildi;i Kang;ylere halk; ile birlikte s;;;n;yor, birle;mi; g;;lerle ;in'e kar;; koyarak, Hun ismini ya;at;yor. G;ney Hunnu'lular ise, karde;lerine kar;;, ;in taraftar; olarak sava;;yorlard;.
(Kang;y halk; hi; bir zaman ;in egemenli;inde olmam;;, Hunlarla karde; davran;;lar i;erisinde ya;am;;t;).
;ji;ji halk;n;n ve askerinin Kang;ylere s;;;nmas;yla, bo;alt;lan topraklara G;ney Hunnu'nun halk; yerle;iyor. ;yle de, kukla Huhanye-;an;y eski Hunnu topraklar;n; elde etmi; oluyor.
;in taraf;ndan kendi karde;lerine kar;; nefretle beslenen G;ney Hunnulu'lar, ;anl; atalar;n; unutarak, ba;l;l;;;ndan memnun bir tarihi uykuya dal;yorlar. Yeni Hunnu (;ji;jiciler) Kang;y'le birlikte, ;in' kulak as;p duran Usunu tekrar vuruyor, bir k;sm; ka;arak da;;l;yor, di;er k;sm; ise Hunlara kat;larak, sonuna kadar kaderini birle;tiriyor. Art;k kuvvetlenmi; ;ji;ji-Kang;y birli;i, Fergan vadisinde, Talas nehrinin k;y;s;nda, Parfyan halk;n yard;mlar;yla kale kuruyor ve yeni hayata ba;l;yor. Kalenin kulesine de, Huhanye-;an;yun ve G;ney Hunlar;n unuttu;u, be; rengi Hun bayra;; as;l;yor. Ama kader bunlardan yana olm;yor. ;in, ba; e;meyen, ;o;unlukla asiliyetten olu;an Hun g;;lerinin var olu;undan rahats;zd;, onlar; mahvetme yollar;n; da ar;yordu. ;yle de, ;l;m cezas;n; kald;r;lmas; vaadiyle, ;en Tan isimli cinayet;iyi Fergana'ya yolluyor, o da kaleye gizlice sokularak, ;ji;ji'yi ;ld;rmeyi ba;ar;yor. Pe;inden ;in askeri, ;iddetle Hunlar ve Kang;yleri kattediyorlar. Tarihi kaynaklarda o sava; hakk;nda yaz;lanlar, Hun halk;na sayg; uyand;rmakta. (Erkekler ;ld;r;ld;kten sonra kad;nlar, ;ocuklar da sonuna kadar sava;m;;. )
Bu olay cinayet;i ;en Tan'; kahraman yap;yor, be; rengi Hun bayra;; t;renle indiriliyor, G;ney Hunlar da, Huhanye'nin arkas;nda, yaz;klar olsun denilecek kadar suskun kal;yorlar. ;yle de, ;anl; HUNNU tarihten siliniyor.
M.;.31. y;l;nda Huhanye-;an;y ;l;yor, tahta da birbirinden k;le ruhlu ;an;yler (Fu;julay-Jodi,Seysye-Jodi, G;ya-Jodi, ;;j;l;-Jodi) pe; pe;e oturuyorlar. Onlar;n nas;l bir Hun oldu;unu ise, ismine kat;lan "jodi"-(sayg;l;) s;zc;k a;;kl;yordu. "G;kten gelen atl;lar" art;k ;in'e "jodiler" di.
;ji;ji ve onun kederli taraftarlar;, t;m a;;rl;klara ra;men Hun ;erefine de;er ya;am;; ve ;ld;r;lmi;t;, G;ney Hunnulular ise, ;in'de sindirilmeye mahk;m olmu;tu. Ama atalar;n;n kan; damarlar;nda bulunan, olup bitenlerden rahats;z olan, ;in'e kin besleyen Hunlar da vard;. Yava; yava; G;ney Hunnu'nun i;inde, ;nce "jodi" ;an;ylere, sonra da ;in ba;kanl;;;na kar;; sesler y;kselmeye ba;l;yordu.
;in ise, zafer heyecan;yla, yeni topraklar;na halk da;;t;m;yla me;guldu. Bat; b;lgesi tamamen art;k onun emrindeydi, orada burada ayaklanmalar da olsa, onlar hafiften bast;r;l;yordu. Usun G;ney Hunnu egemenli;inde de say;lsa, ;in'e tap;yordu ve Hunnu'dan izinsiz kendi ba;;na serbest ili;kilere giriyordu. T;m Orta (Merkes) Asya art;k ;in saray; ile birlikte nefes al;yordu.
Bu d;nemde ;in Merkes Asya halklar;n;n hi; biriyle dostluk anla;mas;na girmiyor, fakat kendine ba;l; konumundaki G;ney Hunnu ile anla;maya var;yor. Belki de, ba;l; devletin halk;ndan, onun yenilemez gururundan ;ekindi;inden, yat;;t;r;c; belge olarak b;yle bir anla;ma yap;l;yor: "Bu zamandan itibaren ebedice HAN ve HUNNU bir EV olu;turacak, nesilden nesile bir birini aldatmayacak, ya da bir birine nefret duymayacak. H;rs;zl;k olursa bir birini haberdar edecek, idam; birlikte ger;ekle;tirecek. D;;man sald;r;s; olursa askerler bir birine yard;m edecek. Bu anla;may; kim bozarsa G;KTEN cezas;n; als;n ve onun ahvatlar;, nesilden nesle bu ant;'n bozulmas; lanetini ta;;s;n"
;in ;yle de, ba;l;l;;; s;s anla;mayla ;rtm;;, e;itlik hikayesiyle de eski d;;man;n;n gururunu yat;;t;rarak rahatlam;;t;. G;ney Hunnu halk; ise o kadar rahat de;ildi. Durumu k;r;klenmesi i;in ufak bir neden yeterliydi, ;yle bir nedeni de ;in kendisi yarat;yor.
;; isyan sonucu ;in taht;na zorla oturan Van Man, t;m ba;l; devletleri "prenslik" stat;s;ne sokarak, tek imparator olma hayallerine kendini kapt;rm;; olup, emrini duyurmak i;in, her tarafa el;iler g;ndermi;. G;ney Hunnu'ya da duyurucu gelmi;. (M.S.9. y;l). Yetkili G;ney Hunnu ;an;y;n kulland;;; "HUNNU ;AN;Y S;" yaz;l; devlet m;h;r;n; alarak, yerine "S;N HUNNU ;AN;Y" yaz;s;yla, s;n;r prensli;i stat;s;n; belirleyen ka;ay; verince, ortal;k sava; alan;na d;nm;; vepatlamak ;zere bulunan Hun ki;ili;i ortaya ;;km;;t;. Sakin sayd;klar; Hunlar ayaklan;yor, ;in'e nefret duyan ;e;i de isyanc;lar; destekleyerek, ;ofan kalesini
darmada;;n ediyor, pe;inden de Bat; B;lgesinde bulunan ;in askerlerini esir al;yorlar. Van Man yanl;;;n; anl;yor, yeni el;iler yolluyor, fakat tav;r alm;; ;;j;l;-;an;y (M.;. 8.- M.S.13.) bar;;a yana;m;yor. ;in s;n;r b;lgeleri yine "u;an atl;lardan" nasibini al;yor. Bu da ;;j;l; ;an;yun ;l;m;ne dek ( M.S.13. y;l) devam ediyor.
Uyumsuz ;an;yun ;l;m;yle, ;in saray; G;ney Hunnu taht;na pe; pe;e kendine yatk;n ;an;yleri oturtarak, art;k sabr; ta;m;; "gururlular;" yat;;t;rmaya ;al;;;yordu, ama art;k ;ok ge;ti. Hun halk; art;k rezaletli uykusundan uyanm;;t;.
Han-;an;yun d;neminde (M.S.13-18.) ;in'e kar;; Uhuan halk; ve Bat; B;lgedeki Hara;ar ayaklan;yor ve yine Hun egemenli;ine ge;iyor. Bat; B;lgesi halklar; (Ku;a ve Yrkent hari;) ;in'e kar;; ;;karak, Hunnu'yu g;;lendiriyorlar. Be; rengi Hun bayra;; yine Hunnu saray;n;n k;lah;na as;l;yor, ;in de ;l; sayd;;; d;;man;n;n canland;;;n; g;rerek, durum de;erlendirilmesini acelece yap;yordu.
Milattan sonra 44-45 y;llar;nda, tam ;in'i dize koyma imkan; elde iken, Hunnu'nun ( G;ney Hunnu ;ine y;z tutarak Van Man d;neminde koptu;undan sonra, "Hunnu" ismini tekrar kullanm;;) i;inde, ;in yanda;lar; ve ;in d;;man;-"Hun Birli;i" aras;nda ;iddetli ;at;;malar ba;l;yor bu da devleti yeniden sars;yor. Bu ;at;;malar sonucu, k;sk;n sek
z soy, ortak karar;yla, tahttan uzakla;t;r;lan veliaht BEY'i "HUHANYE-;an;y-2" adland;rarak, "G;ney Hunnu" ismini de koruyarak, onun ;nderli;inde, ikinci defa ;in'e veriliyorlar. 8 soy tabii ki devlet olu;turam;yor, yine de ;in taraf;, d;;man tutumlulara inat, reklamla g;zel kar;;lan;yor.
( Bu gidi;le onlar tarihi arenadan ;;k;yor, ;ok say;l; Hun soylar; ;in halk; taraf;ndan tamamen sindiriliyor).
;ylece Hunnu ikinci defa b;l;n;yor, bu sefer de karde;lerin yollar; ebediyen ayr;l;yor. Devlet kudretini kay;b etmeye devam ederken, Uhuan halk; ayaklanarak, Hun tesilcilerini topraklar;ndan kovarak, ba;;ms;zl;;;n; ilan ediyor. Hun'lar K;zeye do;ru ;ekiliyorlar, ama orada da, ;ine giden 8 soyun yeniden olu;turdu;u "G;ney Hunnu"nun ;an;yu Huhanye-;an;y-2 ile ve ;in askerleriyle sava;mak zorunda kalarak y;pran;yorlar.
(8 soyun koptu;undan sonra geriye kalan Hun halk;n k;sm; "K;zey Hunnu"lular olarak adland;r;lm;;. ;yle de "G;ney Hunnu" ve "K;zey Hunnu" iki farkl; y;n; izleyerek, ortak tarihine son vermi;ti).
M.S. 46 y;l;nda G;ney Hunlar; ;in deste;iyle durmaks;z;n K;zeyli karde;lerine d;;manca sald;r;yor ve Punu-;an;y halk;yla birlikte, ;a;resizce Halkaya s;k;;t;r;l;yor. Karde; kan; ile ;slat;lan topraklara, G;neyli Hunlar yay;l;yor, bu olaylar; g;rerek moral bulan Uhuan ve Syanbiy halklar;, G;ney Hunlar; da yanda; yaparak, M.S.58 y;l;nda K;zey Hunlar; Man;juriya'dan ;;kar;yorlar. G;neyliler ve K;zeyliler aras;ndaki sava;, tarihte bilindi;i gibi tam 30 y;l s;rm;;t;.
S;ylendi;i gibi G;ney Hunnu bir ka; zamandan tarihten silinip gidecek, K;zey Hunlar'a ise kader hem a;;, hem de ;anl; yolu haz;rl;yordu. Zaferlerin ba; d;nd;r;c; heyecan;, yenilginin can; ruhu ;;kerten rezaleti, ana vatan;n;n kaip etmenin trajedisi ve yeni yollara koyulma, yeni co;rafi alanlara yay;lma, yeni zaferlerden mutlu olma K;zey Hunlar;n gelece;iydi.
M.S. 1 y;zy;l;n aras;nda K;zey Hunnu toplumsal d;zenini de;i;tirerek, i; demokrasinin etkili oldu;u bir ordu devletine d;n;;;yordu, ;;nk; d;;man ;evresi bunu gerektiriyordu. Eski gelenekler ortadan kald;r;l;yor ve yetenekli insanlar, s;ra, soy karar; da olmadan toplumsal hayattaki hak etti;i yere gele biliyordu. yeniliklerin etkili olmas;n;, K;zey Hunnuya kat;lan ;nder g;r;;l;, becerikli, hatta macerac; insanlar, devletin eski raylardan kopmas;n; ve d;; etkenlerine kar;; koya bilecek bir toplumsal birlikteli;in yarat;lmas;n; sa;l;yorlard;. Fakat bu yenilenmenin, iyi taraflar; hari;, Hun soyunu zay;f k;lan bir yetersizli;i de vard;: art;k "Hun
;erefi" i;in sava;an asker yoktu, ;;nk; halktan gelen yetenekli ve becerikliler, Hun asiliyetinin sloganlar;n; ;nemsemiyordu. Eski Hunnu'nun art;k olmayaca;;n; g;ren Hun soy ba;kanlar; (Gilos Ya;l;lar Kurulu ;yesi), soyda;lar;n; da yan;na alarak (36 bin) ;in'e G;ney Hunnu'ya ge;iyor, onlar; da diger soylar;n temsilcileri (73 soy) izleyorlar.
K;zey Hunnu d;rt tarf;ndan d;;man halklarla ku;at;l;yor, milletinin gitti;iyle g;; kay;b;na u;ruyor. G;ney Hunnu, ;in, Syanbiy'ler, Dinlin'ler, Hunlara s;rt ;evirmi; Bat; B;lgesi hepsi de K;zeyli Hunlara sald;rma haz;rl;;;nda bulunuyorlard;. Onlarla ba;a ;;kabilmenin yolunu bulamayan, di; ve i; sava;larda y;pranm;; K;zeyli Hunlar, ;ekilme yollar;n; ar;yorlard;.
M.S. 87. y;l;nda Hun tarihinin en kanl; sava;; ba;lamakta. ;in deste;iyle cesaret bulan Syanbiyler, K;zey Hunnu'ya do;u tarf;ndan girerek, devleti alt ;st edip, inan;lmaz gaddarl;kla halk; kendinden ge;iriyor ve canl; canl; ;l;-;an;yun derisini halk;n ;n;nde kopar;yorlar. Pani;e kap;lm;; halk (50 soy) ;in'e ka;arak s;;;n;yor, 6 y;l sonra ise, 10 binden fazla arabaya s;;an Hun aileleri, bask;lara dayanamadan, Syanbi halk;na kat;l;yor ve "syanbiy" etnik ismini kabulleniyorlar.
K;zey Hunlar arkaya ;ekilme yollar;n; ar;yor ve Altay ve Tyan-;an';n aras;ndan ge;erek, Karaganda'ya kadar ula;;yorlar, zamanla da eski kuvvetine kavu;uyorlar.
Hunlardan kurtulman;n mutlulu;unu ya;ayan ;in, M.S. 2-ci y;z;lda Bat; B;lgesinin Hun elinde oldu;unu ;;renerek, temelden sars;l;yor. ;l; sayd;;; halk;n ya;ad;;;, daha da fazlas;, g;z; oldu;u Bat; B;lgesinin elinden al;nm;; oldu;u, ;in'i alarma ge;iriyor.
Hunlar ise, Mode mirasc;lar;n; uzakla;t;rarak, ;st d;zey asiliyet Huyan (Koyan) soyunu Hun taht;na oturtmu; bulunmakta ve yeni zaferlerine haz;rlanmaktayd;. Eski Hun asiliyetin t;m geleneklerini de tahta ta;;yan Huyan (Koyan) ( manas;-Tav;an) soyu, "Hun ;erefi" kanununu toplumsal davran;;lar;n temeli k;l;yor, Hunnu'nun eski ahlaki de;erleri de ;ste ;;k;yor. "Rezalettense-;l;m" slogan da "u;an atl;lar;n" vazge;ilmez kural;na d;n;;;yor.
Hun asiliyetinin yenilgisiz tutumunu iyi bilen ;in, a;;r sava;a haz;rlanmaya ba;l;yor. Eskiden Huyan soyunun ba;kan;na, kendi soy ba;kanlar;na gibi "GUN"(Prens) diyerek de;il, "VAN" (Kral) diye hitap etmek zorunda b;rak;ld;;;n; ;in ;ok iyi hat;rl;yordu. O y;zden yeni Hun taht; t;m imkanlar; biriktiren bir ciddiyeti gerektiriyordu, ;;nk; Huyan soyunu ne r;;vet, ne ;in ipe;i, ne de k;;k;rtmalar etkilerdi. G;z-kulakc; ve gizli ajanlar; sokmak da zordu, ;;nk; ;in ba;kanl;;;n;n t;m perde arkas; siyaseti marifetlerini, Hun asiliyeti ;oktand;r biliyordu. Can;n; hi;e sayarak "Hun ;erefi" u;runa sonuna dek sava;aca;;n;n da fark;ndayd; Bu
nedenden dolay; ;in ba;kanl;;; kara kara d;;;n;yordu.
( ;in'e kat;lm;; G;ney Hunnu ise, art;k an;msanm;yordu bile.)
(;st d;zey Hun asiliyetine ;in -"VAN" (Kral), orta prens soylar;n temsilcilerine- "GUN" (Prens) diye hitap etmi;lerdi. Hunlar';n Avrupal;lar taraf;ndan "GUN" adland;r;lmas; ondan gelmektedir).
K;ZEY HUNNU'nun yeni topraklar; BARK;L g;l;nden Hazar denizine (KASP;Y), Aral'a (Aralskoye more) kadar uzan;yordu. Ya;ad;;; tarihi a;;lar;ndan ciddi dersler alan Hunlar, art;k i; birlikteli;inin k;ymetini biliyordu, belki de " birey-toplum, toplum- birey" ata s;z; o zamanlara aittir.
Tarihi kaynaklarda bulunan eksik yans;malarda bile, Hunlar;n kendi can; pahas;na olsa bile, yaral;s;n;, ;l;s;n; b;rakmad;;; okunmaktad;r. O da birey de;erinin artmas;n;n g;stergesidir. Zor zamanlarda toplumsal bunal;m;n;n sonucu olarak ortaya ;;kan "Ordu Devleti" art;k yokdu. ;anl; HUNNU art;k tarihe geri d;nm;;t;.
M.S. 107-109(10) y;llar;nda iki eski d;;man Hunnu ve ;in uzun, y;prat;c; bir sava;a ba;l;yor. Bu arada Bat; Sibirya (UGR halk;n;n topraklar;) Hun eline ge;iyor. Bar;;sever ve Hunlara yattk;n tutumlu UGR'lar, Hunlarla tamamen birle;iyor. G;;lenen Hunnu ;in'e meydan okumaya, davran;;lar;na nokta koymaya haz;rken, SYANB;Y halk; ;n;ne set ;;k;yor.
Syanbiy halk; hem Hunnu hem ;in emrinde s;rayla bulunarak, as;rlarca her ikisine de kinliydi, o y;zden her ikisine de sald;rma f;rsat;n; ka;;rmazd;. Hunlar; i;ten bilen, askeri ba;kanlar; Hun askeri takti;iyle yeti;tirilen Syanbiy'ler, ciddi rakip say;l;rd;. Onlardan ;in bile ;ekingen durmaya ;al;;;yor ve dost s;fat;yla Hunlara kar;; f;s;lt;yla k;;k;rt;yordu.
;yle de, tam ;in'e haddini bildirilece;i zaman, g;;lenmi; Syanbiy'ler Hunlar; engelliyor.
Durumu g;zden ge;iren ;in, Syanbiyleri k;;k;rtmaya devam ederken, Ban Yun isimli (asker ba;kan; Ban ;ao'nun o;lu) subaya Bat; B;lgesini Hunlardan kopar;lmas;n; emrediyor.
( Bat; B;lgedeki devletler: HAM;, ;AN;AN, ;E;;, HARA;AR, KA;GAR, HOTAN, YARKENT, KU;AN).
"Kara sava;" takti;ini temelli bilen Ban Yun, entrikalar, kan davalar, kara halk; Hun ba;kanl;;;na k;;k;rtma, ajanlar; ka;ak s;fat;yla Hunnu'ya sokma y;ntemleriyle, ele ge;irilmi; halklar aras;nda "hay;rsever" ;al;;malar;yla, Hunlara kar;; moral olu;turmay; ba;ar;yor ve yerli halklarla g;;lenerek, Hunlar; Bat; B;lgesinden ;;kar;yor. Hunlar da Kara
;rt;; nehrinin (Hava) k;y;s;na s;k;;mak zorunda kal;yorlar. Bat; B;lgesi art;k geri al;namazd;.
Tam bu zamanda, kendilerine ;nceki kanl; sava; s;ras;nda zorla ge;irdikleri ve Syanbiy etnik ismine dahil ettikleri Hunlardan asker olu;turarak, kendileri de kat;larak, TA;;NHAY isimli bir h;rsl; gencin (14 ya;;nda olmu;) ;nderli;inde, ;in ve Hunnu'nun aras;nda dengeleyici g;; olma talibiyle, arenaya ;;k;yor, "SYANB;Y DEVLET;" kuruluyor. ;i;e;i burnunda yeni devlet ba;kan; Ta;inhay, g;n;n; ge;ikdirmeden, Dinlinleri, Fuyuylar;, Usunlar; ;iddetle vurarak, t;m eski Hunnu topraklar;n;n sahibi oluyor. Hunlar ise sald;r; ;st;ne sald;r; ya;ayarak, ciddi karar almak zorunda kal;yor. Hunlar;n bir k;sm; (orta ve halk s;n;f;) YED; SU (Semire;ye) k;y;larunda tutunmak ama;la bir prensli kuruyor (;YEBAN), ba;;ms;zl;;;n; candan ;st;n g;ren asiliyet ise, rezaleti ya;amamak i;in, son g;c;n; toplayarak, bilinmeyen kadere kendini vererek, Avrupa taraf;na y;nleniyor.
;yle de ;in Hunlarla s;rd;rd;;; 3 bin y;ll;k (bilinen tarihe g;re) rakipli;ini kendinden yana bitirmi; oluyor.
M.S. 2-ci y;zy;lda "GUN" adland;r;lm;; Hun'lar, K;zey Kaspiy (Hazar denizi) ;evresinde ve Skifya'da (K;zey Kafkas) egemenli;ini s;rd;ren ALAN ve SARMAT halklar;n; yenilgiye u;rat;yor. Bronz devri askeri giysi ve manevralar;yla sava;an Alan ve Sarmatlar (;ran k;kenli halk oldu;u tarihte bilinmekte) Hunlar;n ;zel sava; takti;i ve demir silahlar;na kar;; koyam;yor ve karde;lik anla;mas; ;er;evesinde Hunlarla birle;erek, "KAFKAS (SK;FYA) HALKLARI B;RL;;;" olarak tarihte bilinen bir federasyon yap; olu;turuyorlar.
Demir Devri getiren Hunlar';n geli;mi; k;lt;r;, yerli halklar;n k;lt;r;n; temelli etkileyor. Yerli k;lt;r de Hun k;lt;r;ne yans;yarak, Kafkas k;lt;r; denilen, Hun (T;-K;ye) temelli, ;ok renkli, orijinal k;lt;r; ortaya ;;kar;yor. ;u anda g;zlenen Kafkas halklar; k;lt;r;n;n benzerli;i o zamanlardan gelmektedir.
D;nya tarihinde bilindi;i gibi, M.S. 3. as;rda, Hunlar;n Tanr; dini zay;flayarak, Kafkas arkas;nda ya;ayan halklardan yans;yan Hristyanl;k toplumda yanda;lar bulmaya ba;lam;;t;. Bu konuda tarihte k;s;tl; bilgiler bulundu;u i;in, konuyu ayd;nlatma imkan; azd;r, ama Atilla d;neminde Hristyanl;k kabul edilmi; demek m;mk;n, ;;nk; karde; e;itli;inde Hunlara kat;lan Alan ve Sarmatlar';n (Oset halk;) ;oktand;r hrityan oldu;u tarihi bir ger;ektir. ;yleyse i; i;e ya;ayan iki karde; halk;n yar;s;n;n daha ilkel Tanr;c;l;k dininde bulunmas;, pek inand;r;c; gelmiyor.
Hun atalar;m;z;n f;rt;nal; tarihi M.; b;yle s;rm;;t;. "GUN" adland;r;lan Hunlar;n Avrupa ve d;nyadaki zaferleri ve yenilgileri, geni; ve derin tarihi kaynaklara dayanmakta ve okuldan her kes taraf;ndan bilinmektedir. Atilla-Han Hun silah;n;n yenilgisiz ;an;n; d;nyaya kan;tlam;;. Hun-T;rkleri hakk;nda as;ls;z yazan baz; Bat; tarih;ileri ne derse desin, ortada onlar;n bile g;zard; edemeyece;i bir tarihi ger;ek vard;r- Bronz Dvirde bocalayan, gerikalm;; Bat; D;nyas;n;n medeniyetini h;zland;rarak Demir Devri getiren, ;anl; atalar;m;z HUNLAR'd;.

Diyaleksinin genel kanununun kodland;;; "YAKILMAYAN AYDINLATMAZ" ata s;z;, tarihin ate;inde yak;lan ve ;elik gibi ayarlanan Hun halk;n;n tarihine tam uyar. F;rt;nal; kaderi kahramanca omuzlayan Hunlar (T;-K;ye) art;k ba;kalar;n; "ayd;nlatabilecek" kadar "yak;lm;;" ve geli;mi;ti. O y;zden Hun ismi d;nya tarihinin ;n s;ralar;nda okunacak isimlerden birisi olarak, insano;lu ya;ad;;; s;rece an;lmaya ve ahvatlar;-d;nya T;rklerinin gurur kayna;; olmaya devam edecektir.


ORTA (Merkes) ASYA HALKLARININ TAR;HTE B;L;NEN M;LATTAN ;NCEK; ;S;MLER;


Huan;n, Hun;y, Jun, Livu, Kyan, Usun, Dunhu, Uhuan, Syanbiy, Sya-;in, Leufan, Muvan, Mogol, Parfyan, Massaget, Sarmat, Toba, ;ye;ji, Ku;an, Gaoguy, Tsayli, Bot, Alan, Dinlin, Alak;in, Boma, Han;n ,Gusi, Gyangun-(Hakas) (Enisey K;rg;zlar;), ;yeban-Hunlar, Yugan, ;anjuan, Tohar, Tanhu, Tangut, Ugye, Ugr, Uygur, Siju, Skif, Sak Man, Tsin, ;anjuan, ;e;i, Kip;ak, Karasuk, Hionit, H;;juy, Hun;e, Hude, Hi, Dili, Bayan, Dansyan, Bilkin,, ;in, Hun - ( lakaplar; - Hu, Dinlin, T;-K;ye (;inlileri Hunlara takt;;; lakap), Van, Gun, Pe;eneg, Sar;k).


D;NYA TAR;H;NDE HUN S;Z; OLDU;U KANITLANMI; S;Z


**SA;ADAK**(T;rk s;z; ";izme sada;;" olarak Rus tarih;isi GUM;LEV taraf;ndan ve t;m "HUNCU" tarih;ilerce kabul edllmi; olup resmi tarihte yerini alm;;, kan;t halinde, iddaa olmaktan ;;km;;t;r.)
Nart boyu T;rkleri Hun-Kara;ayl;larda g;n;m;zde kullan;mda bulunan Ata S;z;n; (Nart S;z) yorumsuz, sunal;m: "Sa;adak tolu bolsa sadak at;ul bolur" (Sadak ok dolu olunca, yay sald;rganla;maya meelli).

HUNLARIN G;N;M;ZDEK; AHVATLARI

Kara;ayl; Hunlar-Nart boy.
Malkarlar(Balkarlar)-Nart boy.
Kumuklar-Nart boy.
Azerbaycanlar-O;uz boy.
Gagauzlar-Nart boy.
Rus Kazaklar;-Nart boy.
Karakalpaklar-Syanbiy boy.
Altay T;rkleri-Sya boy.
;uva;lar-Sya boy.
Yakutlar-Sya boy.
Bulgarlar-Nart boy.
Avarlar- Nart boy.
Macar-Sekeli-Nart boy.
Bekudanlar-?
Kalmuklar- Sya boy.
No;aylar-Syanbiy boy.
Kazahlar-Syanbiy boy.
T;rkmenler-O;uz boy.
Uygurlar-Sya boy.
K;r;m Tatarlar;-Nart boy.
Kazan Tatarlar;-Syanbiy boy.
Ba;kurtlar-Sya boy.
K;rg;zlar-Sya boy.
Tuvinler- Sya boy.
Ukrayna T;rkleri-Nart boy.
"Gunnar" adland;r;lan Alman k;sm;-Nart boy.



D;NYA TAR;H;NDE B;L;NEN HUN ;AN;YLER;N ;S;MLER;
VE HAKiMiYET TAR;H;


Tuuman-m.;. 3. as;r., Mode-m.;.209-174y;l;, Lao;an-m.;.174-161, G;n;en-m.;.161-126, ;;isiye-m.;.126-114, ;ybiy-m.;. y;l; belli de;il, ;vey-m.;.114-105, U;ilu-m.;.105-102, G;ylihu-m.;.102-101, Czuyduhey(u)-m.;. 101-96, Sebbsen;en m.;. ?, Hulugu-m.;.96-85, Huandiy-m.;.85-68, H;yl;y Tz;ank;y-m.;.68-60, Uyan-G;ydi-m.;.60-?, ;ji;ji-m.;. ?, Huhanye-m.;.58-31, Fu;juley-m.;.31-20, Susiye-m.;.20-12, G;ya-m.;.12-8, ;;c;l;-m.;.8 ve m.s. 13, Hyan-m.s.13-18, ;Y-M.S.18-46, Udadihey(u)-m.s. 46-?, Punu-m.s.46-? ;jiya;;-m.s. --?, Biy-m.s.48-55. ;yl;-m.s-?....-87.


D;NYA TAR;H;NCE B;L;NEN "HUNNU" DEVLET;N;N B;L;NMES;NDEN SONRA,
;;N'E BA;LI "G;NEY HUNNU"NUN
;AN;YLER;N;N ;SM; VE HAK;M;YET TAR;HLER;


Mo-m.s.55-56, Han-m.s.56-59, Di-m.s.59-63, Su-m.s.63-?, ;jan-m.s.63-85, S;yan-m.s.85-88, Tuntuha(e)-m.s.88-93, Ango-m.s.93-94, ;iyg;-m.s.94-98, Than-m.s.98-124, Ba-m.s.124-128, H;li (i)-m.s.128-142, F;nheu-m.s.-?, Dzule;u-m.s.143-147.

HUNLARLA KAN AKRABALI;I OLAN HALKLAR
A;in, K;rg;z, Syanbiy, Jujan, Alan, Sarmat, ;in, ;ye;ji, ;idi, Ugr, Kip;ak, Tele, Usun, Di, Dinlin, Jundi, Hora, Kyan, Gyangun(Hakas), Sak, ;an;un.

HUN HALKININ TAR;H; YOLLARI TABLOSU

*M.;.3. bininci y;l:
"Sar;b;lar-Karaba;lar" i; sava;;n sonu. Rusya tarihine g;re bu sava; M.;. 7 bin y;l;ndan itibaren s;rm;;t;. (L.Gumilyov).
*M.;. 2600 y;l:
"Huan;n" ve "Hun;y" olarak ;inliler taraf;ndan adland;r;lm;; "sar;ba;lar" Gobi ;;l;n;n g;neyine itilmi;ler ve orada ya;am sava;; vererek, vah;i do;ay; e;meye, ;ol; de ya;anacak alana d;n;;t;rmeyi ba;arm;;lard;. Bu iki halk k;sm;n temel oldu;u etnik unsurlar, Hunlar; yaratm;; say;lmakta. (D;nya tarihince kabul edilmi; bilgi).
*M.;.1200 y;l:
"Hunnu" devletin yarat;lmas;. ;; Asya'da ilk olarak SOYLAR TOPLUMU tarihe girmekte. (Soy ba;kanlar; KURULU ve YA;LILAR KURULTAYI ile y;netilmi;tir).
Toprak benimseme ve zaferler d;nemi. Hunlar taraf;ndan S;B;RYA'n;n a;;lmas; ve insanl;;;n ilerlemesindeki yeni d;nem.
*M.;.6-5 as;rlar:
;iddetli sava;lar. "K;;;k G;;". Hun halk;n;n bir k;sm;n;n Bat; y;n;nde ilerlemesi. Sava;lar sonucu halklar;n birbirine kat;lmas;. (;jou d;nemin ;iddetli ;at;;malar;ndaki "sariba;lar" ve Hunlar;n rol;). ;ye;jiler'in ;; Asya'ya giri;inin ba;lang;c;.
*M.;. 3 as;r:
;in destekli olu;turulan ;an;y y;netiminin ba;lamas;. Tarihe ge;mi; ilk ;an;y - TUUMAN (TUMAN).
*m.;. 2-1 as;rlar:
;; sava;lar;n ba;lamas;. Par;alanma. Hunnu devletin ikiye b;l;nmesi. M.;.47 y;l;nda; ;in egemenli;i alt;nda "G;NEY HUNNU" devletin olu;turulmas;. "G;ney Huhnnu"nun ilk ;an;y'u -HUHANYE.
M.;.46 y;l:
;ji;ji-;an;y'un y;netiminde yeni "HUNNU" devletin olu;mas; ve onun "G;ney HUNNU" 'yla olan rakibiyeti. Kan;;y halk;n;n destegiyle, TALAS'ta "HUNNU" devletinin varl;;;n; s;rd;rmesi ;in taraf;ndan mahvedilmi;tir.
M.S.9 y;l:
;;j;l; -;an;y Hunlar; ayakland;rarak yeniden "Hunnu" devletini kuruyor ve "G;ney Hunnu" isimden temelli vazge;iyor.
M.S.44-45 y;llar:
;; sava;. Tekrar par;alanma. "K;zey Hunnu" devletinin merkes konumda kalarak g;;lenmesi.
Bi veliagt;n kendini "Huhanaye-2" ilan ederek b;y;k Hun k;sm;yla ;ine verilerek yeniden "K;zey Hunnu" devletini olu;turmas;.
M.S.87 y;l:
Dunhu ve Uhuan halklar;n ahvat; Syanbilerle (Mogollar) kanl; sava;lar. Hunnlar;n b;y;k k;sm;n; onlara kat;lmas;.
M.S.87-89 y;llar:
;; anla;mazl;klar nedeniyle Usun halk;na Hunlar;n kat;lmas;.
;in protektorat;ndan kopmu; "G;ney Hunnu" devletinin "K;zey Hunnu" devletiyle birle;mesi ve "Hunnu" isimli b;y;k devletin olu;turulmas;.
M.S.89-107 aras;:
Durmaks;z;n s;ren Syanbiy ve ;in sald;r;lar;. Hunlara kar;; ittifak;n olu;turulmas;. D;rt taraftan s;k;;t;r;lm;; Hunlar;n Bat; y;n;nde ilerlemesi ve Ugr halk;nda yanda; bulmas;.
M.S.2-3 as;rlar:
K;zey Kafkas (Skifya) alanlar;nda Hunlar;n (o d;nemde Gunlar olarak tan;mlanm;;lard;r) Alan-Sarmat egemenligini y;karak "Kafkas Halklar; Birli;i" olarak d;nya tarihinde bilinen halklar birli;ini kurmas;. Alan ve Sarmatlar;n Hunlara kare; s;fat;yla kat;lmas;. "De;t-i-Kip;ak" devletinin temelinin at;lmas;.Bat;'ya yay;lma.
M.S.14 as;r:
" De;t-i-Kip;a;;n Mogollar sonra da Ruslar taraf;ndan par;alanmas;.


Nart Boyu T;rkler'i Hun-Kara;ayl;'lar Hakk;nda K;sa Bilgi

Son d;nemde, tarih;iler Hunlar';n tarihini ara;t;rarak ve onlar;, Hun-Kara;ayl; halk;nda korunmu; tarihi ve k;lt;rel bilgilerle kar;;la;t;rarak, Nart'lar (Hun'lar) b;y;k g;;ten ;nce olu;an, M.;. 6-5 as;rlarda ger;ekle;en g;; d;neminde Merkes Asya'dan ayr;lan bir Hun boyudur, fikrini ileri s;rmektedirler. Bunu ara;t;ran bilimadamlar;, halk;n geleneklerini, Hun- Kara;ayl; halk;n;n i;inde bulunan ve bulunmu; y;ksek Hun prens soylar;n; ("S;ybu"S;yba", "S;yma"), ";an;y"(";ana", ";ani"), "Senbsen;in ",("Senmen;i"), "Lana", "Koyan" (;in tarihi kronolojisinde-"Huyan", Rus halk;na ge;tikten sonra-"Zaytsev")) bulundu;unu, Tanr; dinini, ;ifahi halk k;lt;r; ;zelliklerini, Nart efsanelerini ;rnek getirmektedirler. ;lim daha tart;;maktad;r, ama Kara;ayl; halk;, Hun asiliyeti-"Nartlar'dan koptu;unu, "Lan;" ("Lana") soy grubundan oldu;unu, Hun (Gun) halk;n;n Bat; dal; olarak tan;mlanan bir T;rk halk; oldu;unu, Kafkas ;n; ovalarda, sonra da da;lar;nda ;oktand;r ya;ad;;;n; ku;aktan ku;a;a aktarmaya devam etmektedir.
;ifahi halk k;lt;r;nde korunmu; ve d;nya tarihindeki bilgilere dayanarak, Nart boyunun bir k;sm;n;n Orta Asyadan M.;. zamanlarda ayr;ld;;;n; s;ylemek m;mk;nd;r, ;;nk; k;lt;r;nde, ;an;y y;netiminin ba;lad;;; zamanlara (M.;.3 as;r) ait de;i;imler g;zlenmemekte.
Bilindi;i gibi, maddi k;lt;r, manevi k;lt;r;ne nazaran, her t;r yans;malar; hemen i;ermektedir. E;er onlar bu topraklara M.S. 1,2 as;rda Gunlarla (Hunlar) birlikte gelmi; olsalayd;, ;an;ylu;un getirdi;i ;nvan isimler, kat;lm;; halklar;n genetik y;nlendirmesinin antropolojik tablosu ve g;mme t;releri mutlaka de;i;irdi, oysa Kara ;ay';n, Terek'in, Koban';n, ;dil'in (Volga), Don,un k;y;lar;nda ve da; tepelerinde ya;ayan T;rkler'in, M.S. 14 as;ra kadar, d;nya tarihinde bilinen, M.;. 1200-600 y;llar;ndaki g;mme t;relerini korunmu;tu. Bu fikri Kafkas da;lar;ndaki yer ;st; mezarl;klar (kurgan) ve aile, yer ;st; mezarl;klar-"ke;eneler" do;rulamaktad;r. ( Nartlar ;l;lerini yer;st; ta; mezarl;klarda "ke;enelerde"g;mm;;).
Nart boyu, Hun halk;ndan, "Hunnu" devletinin
;in'le, ;yecjiler'le (ariyler), Dunhular'la sava;t;;; zor zamanlarda ayr;larak, D;; Asyaya ;;km;;, sonra Kafkas ;n;ndeki ovala;;na ula;arak, orada ya;am;n; kurmu;du. Zamanla K;zey Kafkas';n (Skifya) yerli halklar;yla sava;arak, da; tepelereine ;ekilip, ula;;m; zor olan topraklara, Elbrus da;;n;n ete;ine yerle;mi;lerdir.
Bu olaylar;n M.;. olup olmad;;;n; inceleyen bilimadamlar;, Elbrus da;;n;n eteklerinde ;ok say;da bulunan Tanr;'n;n ta; eserlerini, m.;. zamanlara ait tarzdaki yer ;st; "ke;eneleri" ve "kurganlar;" delil olarak kullanmaktad;rlar. Nartlar';n bu da;a yak;n yerle;en ilk halk oldu;u fikrini, Elbrus da;;n ismi de g;;lendirmektedir. Da;;n eski ad; "BURU; TAU" T;rkkiye T;rk;esinde "SERT DA;" da; demektir. ("BURU;" eski T;rk;esi'nde "Buru;uklu", "Hi; g;l;msemeyen" "Sert", "Tau" ise "Da;" s;z;d;r). Zamanla "Celbru;" ("cel"-f;rt;na, "buru;"-;evirici) ismi de ortaya ;;kmakta. ("Ceburu; tepesi" ad "Biyn;ger" efsanesinde ge;mektedir.)
M.S. 1 as;rda, Kafkas halklar;ndan zafer kazanarak ;nder olan Alan'lar ve Sarmat'lar d;neminde, da;a yeni ad verilir: "Ass; Tau" "Asslar';n da;';". ("Ass" tarihte bilinen Alan ve Sarmat halk;n;n ismidir.) Eski ismi ise "Buru; Tau", sadece Nartlar';n efsane ;ark;lar;nda ya;amaya devam ederek, ba;ka halklar taraf;ndan tarihe ge;er. Alan'lar ve Sarmat'lar (M.S. 1. as;r) Kafkas'a gelirken, Nart'lar yerle;mi; k;lt;r; ve dini geli;mi; bir halk olarak Kafkas';n tepesi olan da;a ad vererek, ba;ka haklar aras;nda varl;;;n; ispatlam;;, yerli halk konumunda olmu;tu. Bunu t;m Kafkas (Skifya) halklar;n;n T;rk k;lt;r;n; benimsedi;i ve yerli halklar;n k;lt;r;n;n temelli etkilendi;i de g;stermektedir. Bu da Nart Hun'lar-Kara;ayl;lar';n bu co;rafi alanda ;oktan yerle;mi; oldu;unun kan;t;d;r. (Eski etnik ismi Bul;ar, Kuman).
M.S.II. Asr;n ortas;nda Hunlar';n, Alan'lar ve Sarmat'lar; s;k;;t;rarak , "Kafkas Halklar; Birli;ini" kurduktan sonra, ;ifahi k;lt;rde "Eski Nart'la", "Cann; Nart'la" (Eski Nart'lar", "Yeni Nart'lar" s;zleri "Nart ;akalar;nda" g;zlenmektedir. Bu da "eskilerin" oldu;u yere "yenilerin" geldi;i fikrini do;rulamaktad;r. ;kincisi de, Gun hakimiyeti ba;lad;;;nda, Alan ve Sarmatlar d;neminde "Ass;" ismi verilen Kafkas;n en y;ksek tepesine, yine eski ad;-"Buru; Tau" ve "Celbru;" isimleri konmakta, daha sonra, "Minni tau" (Ebedi da;) ad; tak;lmaktad;r. Gelen Hunlar'la yerli Hunlar';n bir halk oldu;unu bu olay anlatmakta. Bir grup tarihcinin kan;tlamaya ;al;;t;;; gibi, Kafkasta T;rk unsuru "hi; olmasayd;", eski isimleri yine verilemezdi. Neden galibiyetini elde eden Gun'lar,(Hunlar) M.;. ki zamanlarda bir ba;ka halk taraf;ndan verilmi; isimleri, zaferlerinin simgesi olan da;a tekrar verirdi?..
;zellikle, her ;; isim de T;rk s;zlerdir. Da;;n d;nya co;rafyas;na giren ad; da T;rk ad;d;r- "Cel-Bru;". "Elbrus" ise, tarih;iler taraf;ndan yanl;; yaz;lm;;, T;rk ad; "Celbru;"tur. Kafkas ve Kafkas on;ndeki toprak isimleri de T;rk izlerini a;;k;a ta;;makta.
Rusya'da, T;rk s;zlerinin haf;zalardan silinmesi y;n;ndeki imparatorluk tutumunun sonucunda, onlar; yazarken tan;nmayacak kadar de;i;tirilmesi bug;nlerde bile s;z konusu.
(;rne;in: "C;getey"-Cetuta, "Dommay"- Danbay, "Kobuba;;"-Kuva, "Teberdi"-Teberda, "Yrum"-Urup, ";;k;ken"- U;keken, "Kardan;k"-Kardonik, "Calanc;k"- Zelen;uk vb.Kara;ay-;erkes Cumhuriyetindeki yer isimler).
Nart boyu Hunlar'a "Kara ;ayl;" ad;n; 16 as;rda, "Kara ;ay" adl; da; nehrinin ad;n; uydurarak , tarih;iler vermi;lerdir. 14.as;rda "De;t-i K;p;ak" devleti Mo;ol'lar ve Rus'lar taraf;ndan par;alan;p ele ge;irildikten sonra, ;nderli;i kazanan Rus ba;kanl;;;, T;rkler'i hat;rlatan her ;eyin silinmesi ve "rusla;t;r;lmas; " plan;n; kanl; y;ntemleriyle ger;ekle;tirmi;tir. Baz; T;rk boylar;n;n farkl; adlarla adland;r;lmas; bu y;zden olmu;. B;ylece de, ger;ek tarihi bilgilerine yasak konulmu;, T;rk k;kenli halklar da, "Yeni yarat;lm;; halklar" olarak Rusya tarihine ge;mi;lerdir.
Ama halklar par;alansalar bile, kendi ;zelliklerini ta;;maya devam eder. Hun halk; par;a par;a d;nyaya da;;lsa da, dili, k;lt;r;, farkl; renk alsa da, atalar;n;n manevi servetinin korundu;unu, T;rk ruhunun ya;ad;;;n; g;r;lmektedir.
B;t;n T;rk halklar;nda k;s;m k;s;m korunarak, yeni nesiller taraf;ndan as;l manas; bilinemeyen bir ;ok tarihi Hun eseri bulunmakta. 20 Asr;n ba;;na dek "Nart ;akalar;",Nart-Culduzlamas;", "Tanr;sal Mitolojisi", tarihi ;ark;-efsaneleri , "Nart Efsaneleri","Biyn;ger", "A;ey ulu A;emez", vb. T;rk eserleri, "a;;zdan a;;za" denilen y;ntemle nesillere aktar;l;yordu. 40 senelerde Kafkas T;rkleri bilimadamlar; "Nart Efsanelerini" yaz;l; eser haline getirdiler, tarihi ;ark;-efsaneleri de (Kara;ay Halk C;rla) halktan toplayarak, yeni nesilleri atalar;n;n k;lt;r;yle tan;;t;rd;lar.
Ama ne yaz;k ki, sert sans;rden ge;en bu eserlerde, olaylar;n "gen;le;mesi" g;zlenmekte, Hun Kara;ayl;lar;n tarihini 14 as;rdan ba;latma ;abalar; g;ze ;arpmaktad;r. Eserleri kitaba d;n;;t;ren bilimadamlar; da, devlet tutumunu her y;nde yans;tmas;n; kabul etmeyenlerin kaderini bilerek, yerini kaybetmemek ama;la, bile bile baz; tarihi efsaneleri "gen;le;tirmi;lerdi". Asl;nda Rus ;ovinizmi devletin temeline oturmu;, ;ifte standart olu;turmu;, Rus olmayan halklar;n g;reve gelmesini, istedi;i co;rafi alanda ya;amas;n;, ;al;;mas;n; engelleyecek kadar, sokaktaki basit halk;n kan;na can;na i;lemi; durumda oldu;undan, d;nya tarihine M.S.11 as;rda giren "Rus y;celi;i" u;runa, M.;.4 biny;ldan tarihi izlenen T;rk halklar "yeni yarat;lm;;" durumdad;rlar. Kafkasta ;yle bir ;aka yayg;n - "Rus kad;n;na nikah k;yal;m, general olal;m" ("Orus kat;n alay;k-general bolay;k"). Trajk bu ;aka asl;nda ;;r;k eski Rus ;mparatorluk sisteminin b;g;n de etkili olu;unun kan;t;d;r. Rus olmayan bir kimse, tam haketse bile, kendi memleketi hari; Rusyan;n her han;i bir ba;ka yerinde, ;nemli devlet g;tevine adanamaz, yapma Rus tarihine uyum sa;lamadan da, hi; bir tarihci de "profesor" ismini alamaz. Bu y;zden tarihimiz, k;lt;r;m;z biraz zor durumda. Di;er halklar; "barbar" olarak tan;tarak yeni nesiller yeti;tirmeye devam eden Rusya tarihi, asl;nda kendi halk;nda yersiz kibiri yaratarak, ba;ka halklara kar;; nefret ve sayg;s;zl;k besleterek, Rus halk;n; zora sokmakta, ;;nk;, ata s;z;nde gibi "do;ru ate;te yanmaz, g;m;lse de ;;r;mez". Ge; erken, Rusya'n;n-De;t-i-Kip;ak, (Moskovya hari;), Rus halk;n;n da yar;s;ndan fazlas;n;n , ate;le, kanla "rusla;t;r;lm;;"oldu;u ger;e;i t;m Rus halk; tarf;ndan da bilinecektir.
1941 y;l;nda Kafkas T;rk halklar;na uygulanan s;rg;n, (Kazakistan, K;r;;zistan, ;zbekistana) k;lt;re a;;r darbe vurdu. S;rg;nde Hun-Kara;ayl;lar;n yar;s;ndan fazlas; hayat;n; kaybetti, hayatta kalmay; ba;aranlar da, a;;r psikolojik ;;k;nt;ye u;rayarak, uzun s;re kendine gelemedi ve kendi k;lt;rel varl;;;na sahip ;;kamad;. Stalin ba;kanl;;;n;n, art;k T;rklerin Kafkasa d;nmeyeceklerini ilan etti;i, topraklar;n;, ortada b;rak;lm;; maddi varl;;;n;, en ;nemlisi de manevi k;lt;r;n;n di;er halklar taraf;ndan benimsendi;inin nedeni oldu. Ne yaz;k ki, bug;n "Nart Efsanelerindeki", kahramanlar;n isimlerinin, co;rafi terimlerinin manas;n; kendi dilinde anlayamayan halklar bile, eseri benimsemi; ve as;l sahibi-T;rkler'e y;z tutmaktad;rlar. Rusya tarihi ve k;lt;r adamlar; da, bile bile buna g;z yummakta: yeter ki bir ;eli;ki var olsun ve her zaman arabulucu istenilsin... Rus imraratorlu;un pas tutmu; tutmu-b;l ve hakim ol...
"TM;F;S" K;lt;r Sanat Te;kilat;, y;llard;r ara;t;rmalar; sonucu, halk;n k;lt;r;nde bulunan, unutulmu; ve ;lmeye y;z tutmu; Hun eserlerini par;a par;a bir ;ok ;lkede toplayarak, i;aretleri hari; bir ;eyi kalmayan "Culduzlama'y;" ortaya koydu. ";akalar kitab;", ";okka'n;nn f;kralar;", "Karakter oyun maskeleri"(Z;kk;l Teke, ;;yre Ton, Silti H;zen, Ban-Balattu, Aksakal), "Halk oyunlar; ve spor" yay;na haz;rlanmakta. Ayr;ca "Kalay ulu APPA", "Ba;;r Ulu KASBOT", "Emen ulu Emender-Han- SEMENDER"kitaplarda, APPA'n;n mizah olaylar;, KASBOT'un a;k ;ark;lar;, ;SMAL'in m;zik defteri ilahileri, ;iirleri ve esprileri T;rkiye T;rklerine tan;t;lacak.
Bu kitapta ise, ;imdilik ;o;unlukla kullan;m d;;; bulunan Ata S;zleri (Nart S;zle) sunulmaktad;r.
Yazar
Sofi Tram-Semen





ATA S;ZLER;
Nart S;zle



*Nart tohalan;r, ocak ocalan;r: Sat;ralt; terc;mesi "Once ;at; yap;l;r, sonra ocak bacas;". Fakat sat;ralt; terc;me onun de;i;ken soyut tarzdaki mans;n; a;;klayam;yor. ("Nart" ;at;, y;ksek, en ;st, ;st kaplama, asil anlam;nda bir s;z olup, Hun ;st d;zey asiliyetinin toplu lakab;d;r. Hunlar;n bilinen boylar; "Nart"; Sya; Syanbiy(Tan;ihayl;); "O;uz". "Nart';n" soyut tarzdaki anlam; geni; alan; kapsar ve her c;mlenin manas;na g;re de;i;ir. ;rne;in: "Nart ;amlansa tarh tayar" (Nart (;st d;zey asil) k;zarsa taht d;;er); "Nart nal;a can sal;r"(Nart nala can katar).

*Nartn;-k;y;m;, erni-t;y;m;: ;at;n;n s;s; - sahibin maddi durumu. ;kinci manas;-Asalet erke;in tan;mlay;c;s;, ;z;. (Sat;ralt; terc;mesi biraz zay;f kalmakta. "K;y;m" eski s;zd;r, sert maddeler ;zerindeki i;lemelerin anlat;lmas;nda da kullan;lmaktad;r. Anlam;-"kesilerek yap;lan s;s", "t;y;m" ise "ekonomik hal" anlam;n; ta;;maktad;r ve "kiri" s;z;ne e;de;erdir. ;yle de atas;z; ;;yle okunur: ";at;daki s;s i;lemelerin kalitesi ev sahibinin ekonomik durumunun g;stergesidir" ;kinci manada- Asalet erke;in kan izi ve ki;isel birikiminin g;stergesidir).

*Nart ;amlansa tarh ;aykal;r: Nart k;zd;;;nda taht sallan;r. (Bu s;z ;ok eski zamanlar;n an;s;d;r ve Hunnu’da ;an;y y;netimin ba;lan;c;ndaki olaylara i;aret etmektedir. Zira ;st d;zey asiller ( Nartlar) ;an;ya her an haddini bildirecek kadar yetkili olmu;tu.
Tukumnu s;yl;s; -Nart, adamn; s;yl;s; – Kart. Soyun sayg;n; – Nart, insan;n sayg;n; – Ya;l;.
( Bu eski dey;; Hunlar'da "nart" (;st, ;at;) anlay;;;n;n soylara nas;l yans;d;;;n; g;stermekte e;sizdir ve "Nart" boyu denilenin ne oldu;una ;;;k tutmaktad;r. Ya;l;l;;;n sayg;n olu;u ise g;n;m;ze kadar ta;;nm;; bir manevi kural olarak Hun-Kara;ayl;larda kusursuz i;lemeye devam etmektedir).

*Nartn; at;-can;: Nart';n at; can;d;r.

*Nart sada;;- cau;a;ar, Nart cor;as; -ku;u;ar: Nart';n yay; d;;man da;;t;c;, Nart';n at; ku; gibi u;ucu.
(G;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;me manas;n; veremiyor. Bu atas;z;nde "ku; u;ar" ve "cau ;a;ar" kelimeleri birlikte yaz;lmakta, zira yaz;l;;tan dolay; mana de;i;mekte. "Ku; u;ar" (ku; u;ar) bir ku;un u;tu;unu anlat;r, "ku;u;ar" ise soyut tarzda anlam ta;;yarak "di;er t;rlerden ;st;n marifetli d;rtnalc; ko;u at;" olarak anla;;l;r. "Cau ;a;ar" (d;;man; da;;t;r) "cau;a;ar" olarak yaz;ld;;;nda "ebediyen d;;man; mahvedi;i, yenilgisiz" olarak ;evrilir.Ata s;z; ;;yle okunur: "Nart';n yay; yenilgisiz, Nart';n at; u;an at".

*Nart k;z;a k;y;ml; tarhl;k: Nart k;z;na i;lenmi; ayakkab;.
(Sat;ralt; terc;me tamamen yetersiz. "Tarhl;k" Hun asil kad;nlar;n;n giydi;i boyu uzatan s;sl; deriyle a;a;tan yap;lm;; y;ksek ayakkab;lard;r. Krali;eler (Yanciy) de onlar; giymi;lerdir. ;yle de atas;z; geni; anlam ta;;makta ve Nart k;z;n;n tahta lay;k oldu;unu da manaya katmaktad;r).

*Nart uu;alay sadak bla oynar: Nart avc;c;k (;ocuk) yayla oynar.
("Uu;alay" ok;ay;;l; "avc;c;k" kelimesidir, g;n;m;zde kullan;m d;;; bulunmaktad;r).

*Nartn; kart; da art bolmaz: Nart;n ihtiyar; da g;zard; edilemez.

*As;l Nart'da-;z, kara halkda-k;z: Asil Nart'ta ;z var, kara halkta g;z var. (Atas;z; soyut tarzda anla;;lan t;rlendendir. Anlam; ;;yle okunur: "Asil Nart'ta kudretli ;z var, kara halkta ona kar;; k;skan; g;z var").

*Nartda oyma etgen halk;a oyumun tan;t;r: ;at;s;n; i;lemeyle s;sleyen d;;;nce tarz;n;, zevkini halkka tan;t;r.

*Nart atlansa-kan kayt;r: Nart ata binerse kan ;evrilir.( Kelimesi kelimesine ;eviri anlam veremiyor. Kullan;lan anlam; - "Nart yollan;rsa kanl; d;;mandan ;; al;n;r").

*Nart tou;a kirse kobuz;u ;rge kobar: Nart ;;len yerine girerse m;zisyen aya;a kalkar.

*Sa;adak tolu bolsa sadak at;ul bolur: Sat;ralt; terc;mesi "Sadak ok dolu olunca yay sava;maya meyelli olur". Soyut tarzdaki anlam; "Bedeni enerji dolu gen; her t;r kavgaya, maceraya at;l;r".

*S;rt sa;adak;a-uzun kol, ;;;m sa;adak;a- ;inke bel: ( Bu atas;z;n;n manas; sat;ralt; terc;mede "S;rt sadak i;in uzun el, ;izme sadak i;in b;k;l;c; ince bel" dir. Ama anlam; biraz geni; gelmekte. Soyut tarzda ;;yle okunabilir. "S;rt sadaktan ok almak i;in becerikli el laz;m, ;izme sadaktan ok almak i;in esnek bel laz;m". "Uzun kol" (uzun el) burada "becerikli" manaya denk gelir, ";inke" ise "ince", "esnek" manalar; i;erir. ";inke bel" eski dilden kalma "ince esnek bel" demektir).

*Artmak sa;adak;a sal, s;rt sa;adakdan al: Heybe sada;a doldur, s;rt sadaktan al. ( Bu atas;z; heybe sada;;n sava; s;ras;nda zor kullan;ld;;;n;, s;rt sada;;n ise daha da kullan;;l; oldu;unu hat;rlatmakta. Ata s;z; ;;yle anla;;lmakta: "Heybe sadak-depo, s;rt sadak-sava;t;ran").

*Sadak tarthan ok cutar-yay ;eken yay kur;unu yiyer.

*K;yausuzma degen k;y;l;r-Eksiksizim diyen eksik olur.

*Bir alimge min zalim: Sat;ralt; tec;mesi "Bir ayd;na bin z;l;mc;". Kullan;mdaki anlam; "Bir ayd;nla bin z;l;mc; g;ptac; u;ra;;r".

*Alim cansa-ayt;r, cahil cansa-urur: Ayd;n;n can; incindi;inde konu;ur, cahilin can; incindi;inde sald;r;r. ("Cansa" (yak;l;rsa) s;z; burada soyut tarzda mana ta;;makta ve "can; incindi;inde" anlam;nda gelmektedir).
Alim ayt;r-terk kayt;r: Ayd;n s;ylerse halk y;nlendirilir. ("Terk kayt;r" (b;y;k g;;, ;ok, ;o;unl;k geri ;evrilir) kelimeler burada soyut tarzda okunur ve "y;nlendirilir" manada gelir. Sat;ralt; terc;mede mana korunamamakta. "Terk" (pek ;ok, ;abuk kelimesi burada" halk" anlam;nda gelmektedir. Kullan;mda anla;;ld;;; mana "Ayd;n;n ayd;nlat;c; konu;mas; ;ok say;l; halk; ba;ka y;ne ;evirebilir". ;rnek deyi;ler: “Asker terk-tekin k;nay;kn; bashan edi.” (“Kar;a”efsanesi. ;ok say;l; asker ufugu kapatm;;t;; “Terk suu oya, k;ra-c;ra cay;l;and;”(g;n;m;zde Rus telafuzunda ve co;rafide-“Terek”) B;y;k su enkazlar yaparak, ;ld;rerek, ezip ge;erek yay;lm;;t;r.

*Terkge kerk uralmazsa – Sat;ralt; manas; anlam;n; zedelemekte. “Kerk” a;ac; ve di;er maddeleri kemirerek ;ekillendirici bir alettir. “Kerk ur;an”-bir ;eye ;ekil vermek veya bir hadde koymak anlam;n; ta;;r. Atas;z;m;n anlam; “;o;unlu;u istedi;in hadde tutamazs;n” olarak T;rkiye T;rk;esine ;evrilmektedir.

*Bilgenin tille;;; halk tilimdilik bolur: Bilginini diliyle yaralay;c; halk par;alanm;;, da;;t;lm;; olur. ("Tille;;;" eski dilde "karalay;c;, iftirac;, dokunakl; dilli" manas;n; ta;;r. "Tilimdilik " ise uzun dar dilimlere kesilmek i;in haz;rlanm;; ;slak deriyi anlat;r. Bazen "tilimdilik boldum" (;ok ;sland;m) anlam;nda da kullan;lmaktad;r. Burada "tilimdilik" "k;;;k par;alara ayr;lmaya y;z tutmu; halk" manada gelmektedir).

*Emilikge-kayi; bau: Sat;ralt; terc;mesi "Dizgine uymayana deri ba;" . Kullan;mda suyut tarzda farkl; manada gelir. Burada "Dizgine al;;mayan ata deri dilimden yap;lm;; ba; gerekmekte" anlam;ndad;r. ("Kayi;" deriden yap;lm;; kudretli ip).
*Emilik at baylan;r, k;tenli k;z-s;yrelir: Vah;i at ba;lan;r, kibirli k;z ka;;r;l;r.

*Sayla;an k;z t;b;rda kal;r: Se;en k;z evde kal;r.

*K;z;n bolsa-erge, ;l;n bolsa-cerge: K;z;n olsa-kocaya, ;l;n olsa-mezara. ("Cer" kelimesi burada "mezar" anlam;ndad;r).

*S;ys;z k;z;a-kal;n berne: Namusu zedelenmi; k;za g;rkemli ;eyiz.
( ";eyiz" kelimesi "berne'nin" manas;n; yans;tamamakta. "Berne" damad;n akrabalar;na da;;t;lan hediyelerdir. ";eyiz" ise ";y kerek" olarak ifade edilir).

*Ca;a;a cab;;;u;u ca;alan;r: Birisinin yakas;na yap;;may; seven kendisi yakalanm;; olur.

*K;yamut kelse k;y;;;;n; al: Bela geldi;inde pes etme, kendini toparla.

*Tinti;;; tinti;l bolur: Ele;tirici ele;tirilir. Aray;c; aran;r.

*Halk-;arsha, teli-harsha: Halk yang;na, deli dans etmeye. (";ars" ( at yar;;;, b;y;k yang;n, sava; belas;) manalarda kullan;lan eski s;zd;r. Bu atas;z;nde "yang;n" manas;n; ta;;maktad;r. "Hars" ise ritmi olu;turan ;alg; ka;;klard;r, ama burada soyut tarzda mana i;ererek "dans" anlam;nda gelmektedir).

*Telige col bo;: Deliye yol sebest.

*S;nathan s;nar. ;ektiren ;eker. ( ;rnek: "manna s;nathan;n; kesin s;na"(bana ;ektirenini kendin ;ek).

*Teliden m;;au tuuar, m;;au mann;rau tabar, mann;rau da bizge ne mann;rar: ( Bu bir esprili hafif manal; alayd;r. "Deliden u;uk do;ar, u;uk koyun beyinlini do;urur, o da bizlere neler meyeler!" olarak ;evrilmektedir.

*To;uz tonuna cab;;sa tonunu at;b ka;: Dokuz ki;i k;rk;ne yap;;t;ysa tonunu b;rak;p ka;.

*Boza m;y;k burdurur, ;a;;r hali buzdurur: Boza b;y;;; s;valat;r, rak; karakteri zedeler.

*Sostan huna a;almaz: Granitten yap;lan duvar ;;kmez. (Soslan, Sos granit demektir).

*Sos urukdan-ke;ene, mermer ta;dan-t;;eme: Granitten-mezarl;k, mermrden-d;;eme.( Sosuruk, Sosurka kahraman ismi olarak Nart Efsanelerinde ge;mektedir. Bu erkek isim g;n;m;zde de kullan;lmaktad;r. Anlam;: Sosuruk-granit par;as;; Sosurka – granit bedenine i;lemi; ve granitten par;a).

*Ullusuz t;r ulur: B;y;ks;z (ayd;ns;z) ba; k;;e ulur.

*Tartma;an ;g;zge bir tayak, tarthan ;g;zge min tayak: ;ekmeyen ;k;ze bir dayak, ;eken ;k;ze bin dayak.

*K;bba k;z;l k;zar;k, kerklige casar;k: K;b-;rm;z; salak insan;n s;s;.

*K;b k;rgen k;b bilir: ;ok g;ren ;ok bilir.

*Tak;rl;kda ca;a;an-iyne bla k;r kaz;an: Fakirlikte ya;amak i;neyle mezar;n; kazmaya benzer.

*Bar;an-bar;udan, tarthan tart;udan: Y;r;y;c;- y;r;mekten, ;ekici de ;ekmekten bilir.

*Bet ;omalthanna-;omal;an bet: Y;z tutana y;z tutulur.

*Kad;r e;ekge tartar, atha tartmaz: Katir e;e;e benzer (;eker), ata benzemez(;ekmez).

*T;n;da aur h;n;: Suskunun ruhu a;;r. (H;n; geni; manal; lastik s;zd;r. ;nsan;n olumsuz havas;, ruh a;;rl;;;,
ge;ilmez ku;kuculu;u, dayan;lmaz karakteri vb. olumsuzluklar;n tan;mlanmas;nda kullan;lmaktad;r).

*Kar;l;a; g;r; bla, k;g;r;;n n;r; bla: K;rlang;; ses yetene;iyle (sevilir), g;vercin nuruyla (de;er kazan;r).

*S;z;lgen alt;n-oka, s;y;lgen k;z - kuka: Eritilip ipe d;n;;en alt;ndan dantel olur, ;st;nde titrenen k;zdan haval;, her erke;e g;z oynatan birisi olur.

*Alt;n s;zgen oka satar: Alt;n i;leyen dantel sat;c;s; olur.

*S;z;lgen alt;n oka bolur, karal;an at cor;a bolur: Eritilen alt;n ip ve dantel olur, bak;ml; at d;rtnalc; olur.

*Kuka k;z;a - tak;;;, lohbay ca;ha-kak;;;: F;rlama k;za-ba;, tembel o;lana -sopa.

*Cayn; k;le a;;rsan k;;n; c;lay catarsa: Yaz;n; g;lerek ge;irirsen, k;;;n; a;layarak yatars;n.

*Nartnn; at;-can;: Nart;n at; can;d;r.

*Biy k;z;-curtda, kul k;z;-cuurtda: Beyin g;z; -memlekette, k;lenin g;z;-yogurtta.

*Muhar kar;n bet uyalt;r: Obur kar;n y;z; utand;r;r.

*Salam bla kelgen-t;rge, kama bla kelgen -k;rge: Selamla gelen-ba; kk;;eye, k;l;;la gelen-mezara.

*Hile;den tire; bolmaz: ;;r;kten direk olmaz.

*Cuul;an at - cumuluk: Bak;ml; at d;rtnalc;.

*Aman atas;n anas;n aytd;r;r: k;t; evlat anne babas;n; k;t; lafla and;r;r.

*Biy kazanda et bi;er, andan kul;a ne t;;er: Beyin kazan;nda pi;en etten kula (k;leye) ne gelir.

*Eki ila;in c;rt;;sa ;orbat uyas;n t;k basar: ;ki kartal ;at;;t;;;nda ser;enin yuvas;n; t;y kaplar.

*Can canna ca;;lssa, can canna canar: Can cana sar;lsa can cana tutu;ur.

*Oka;; okal; kiymez: Dantel uzman; dantelli giysi giymez.

*K;tl;ktan cutluk tuuar: K;tl;ktan g;z doymamazl;k do;ar.

*Ullu mahtanmaz, mahdal;r: De;erli ;v;nmez, ;v;l;r.

*Kesin mahda;an-kerekli: Kendini ;ven-;atlak.

*I;an tuthan - ;am tutar. Ni;an alabilen ;an; elde tutar.

*Kol- Teyriden, kolay-ki;iden: El-Tanr;dan, onu de;erlrndire bilmek- ki;iden.

*K;y;k;a k;y;;; tab;lmaz: Ters ki;iliklini d;ze ;evirebilecek alet bulunamaz.

*M;;au ca;ha - mu;-mu; kat;n: Gerizekal; erke;e m;;;l m;;;l uykucu kad;n yak;;;r.

*Bi;ak cara bitelir, s;z caras; bitelmez: Bi;a;;n a;t;;; yara iyile;ir, s;z;n a;t;;; yara iyile;mez.

*Can caras; bitelmez: Cana i;lemi; yara iyile;mez.

*Konnan-kutulur, kon-kon-urulur: Oturan- kurtulur, tela;l;-vurulur.

*Caya tuthanna cau ;abar: Yay tutana d;;man sald;r;r.

*A;;tma;ann; a;;tsan hathuna a;; bitelir: Seni ;zmeyeni haks;z yere ;zersen g;hs;ne a;; saplan;r.

*Ters bol;andan ese te
rsden talan:Haks;zl;k yapmaktansa haks;zll;;a u;ra.

*Kol tulak;; bolsa ba; cumduruk al;u;u bolur: El k;t; i;aret yapmaya al;;k;n olursa ba; yumruk yiyici olur. ("Tulak" parmak k;vr;l;;;ndan olu;an bir al;alt;c; el hareketidir).

*T;y;l;an su-ay;r;l;r, bas;l;an halk-kay;r;l;r: ;n; kesilmi; su ta;ar, bask; alt;ndaki halk ayaklan;r.

*K;sha; k;sa k;sar:S;k;;t;r;c; (bask; olu;turucu) alet az zaman s;kabilir.
(Burada direk anlam; uymaz. soyut tarzda "bask; olu;turan her ;ey k;sa zamanda k;r;l;r anlam;nda s;ylenmekte).

*Kelbet t;k da ak;l k;t, ne etsin carl; Z;g;t? G;r;n;; var da ak;l k;t, ne yaps;n zavall; Z;g;t?

*Suu t;y;;; eski bolsa t;k;;;ha kesilir: Su engeli eskidi;inde par;alan;p delik kapat;c; olur.

*Ca;l;k-ay-hay, kartl;k-nay-nay: Gen;lik-hay,hay! ;htiyarl;k - nay,nay!

*S;lau;u kol t;rt;lmez: Ok;ay;c; el itilmez.

*Toyda ;oh-ten, oyda-et cen: E;lencede - dost, belada - akraba.

*Mayas; k;yaulu bolsa cuurt hubbegili bolur: Mayas; bozuk yogurt sulu olur.

*Uluna k;l;k k;yma;an kartl;kda ulundan k;y;l;r: O;luna d;zg;n terbiye vermeyen, ya;l;l;;;nda onun haddinde ya;amak zorunda kal;r.

*Ca;ha - k;be, k;z;a-k;b;r. O;lana z;rh, k;za sand;k.

*Emina emenni emer: Veba me;eyi bile y;kar.
(Bu atas;z;nde kelimesi keliimesine terc;me anlam; yans;tamamakta. Tam anlam;-"Veba en kudretliyi bile y;kar").

*Colay hapar;-to;ay: Colay';n laf; yuvarlak.
(Bu atas;z; da soyut tarzda anla;;lan t;rlerdendir. Anlam;-"Kurnaz;n laf; ;rtpas olur ve her an iddialar;n; istedi;i y;ne ;ekebilir, her s;k;nt;l; durumdan da s;y;r;l;r").

*Kiyiz m;y;zge zar: Kilim s;s boynuzunu k;skan;r.

*Tul biy;eni kul en;iler: Dul han;mefendiye k;le yana;;r. (Sat;ralt; terc;me manas;n; vetememekte. Anla;;lan manas; - Han;mefendi dul kal;nca ona yana;maya k;le cesaret bulur.)

*Ay;r;l;an koy-b;r;ge a;: S;r;den ayr;lan koyun kurta yem.

*Tal;an -tayar, tay;an-c;;;l;r, c;;;l;an-k;r;l;r: Art;k direnemeyen kayar, kayan d;;er, d;;en k;r;kl;k ya;ar.

*Kar erise su bolur, halk erise kuu bolur: Kar eriyince su olur, halk kendi ;z;n; kaybedince sindirilmi; olur. (Burada halk erise s;zc;kler soyut tarzda okunur ve halk kendi ;z;n; kaybederse olarak anla;;l;r. Kuu s;zc;;; hayata veda eden her ;eyi anlat;r: kuu terek-kurumu; a;a;, kuu cer-kurumu; yer vb. Bu ata s;z;nde sindirilir, silinir anlam;nda gelmektedir).

*;am-kamada, s;y-kanda: ;an k;l;;ta, asalet kanda.

*Ana k;l; balada, bala k;l; talada: Anne g;nl; yavrusunda, yavrusunun g;nl; ovada. (Bu atas;z; de soyut tarzda anla;;lmakta. "Ova" (tala) burada "ufuk" anlam;nda kullan;lmaktad;r. Atas;z; ;;yle okunur: Anne g;nl; ;ocu;unda, ;ocu;un g;nl; ufukta).

*Auzun kandan tolsa da kanl;na bildirme: A;z;n kan dolu ise de d;;man;na belirtme.

*Karan kak;an ka; kermez: Karan';n dokundu;u ka;;n; germez.
( Direk anlam atas;z;n;n manas;n; a;amamakta. Hun-Kara;ayl;lar souyt tarzda konu;tuklar; i;in bu s;z "Karan (Lilit) gezegenin etkisi dokunan mutlu olmaz" ya da (duruma g;re) "lanetli genetik izini ta;;yan mutlu olamaz" manada okunur).

*K;ntiymezge-salk;nl;k, suu;ap;ak;a-kalk;nl;k: G;ne;e dayan;ks;za g;lge yapra;;, suya dalmay; sevene tutunaca;; tahta yap;t. ( Kelimesi kelimesine verilen anlam eksik anla;;lmakta. Anlam;-"Sorgulamadan her insana ona en ;ok gereken ;eyi ver". "Suu;ap;ak" diye hava soluyan, ama suda avlanan canl;lara denir, ayr;ca "samur" manas;n; ta;;maktad;r. Bu atas;z;nde suyu seven, devaml; y;zmeye meyelli ;ocuk (ki;i) anlam;nda verilmektedir).

*Kala sorsan-bu;oydan, er sorsan-kelbetden: Kale sorarsan ate; pencerelere bak, adam sorarsan g;r;n;;;ne bak. (Burada kelbet s;z; g;r;n;; haricinde ki;isel ;zellikleri de i;ermektedir. O y;zden sat;ralt; terc;me yeterli olamaz. Anla;;lan manas;: Kale ar;yorsan ate; pencerelerine bak, adam ar;yorsan g;r;n;;; ve tav;rlar;na bak.)

*K;zcanmazda ;z canmaz: G;z; s;n;;;n ;z; de s;n;k.

*S;lau;u c;lau;u bolmaz: Ok;ay;c; a;lay;c; olmaz.

*;gi -tart;n;r, aman -su;ulur:;yi ;ekinir, k;t; sokulur.

*Er-elden, sabiy-belden, ege;-kandan, karna;-candan: E; d;;ardan, ;ocuk g;bekten., k;z karde; kandan, erkek karde; candan.

*Kat;nn; auzuna ;retgen erni k;l;;; tot: Kad;n;n;yla tart;;maya al;;m;; erke;in k;l;;; pasl; olur. (Sat;ralt; terc;mesi-"kad;n;n; a;z;na al;;t;ran"d;r. Ama bu T;rkiye T;rk;esin'nde mana ifade etmedi;inden, soyut tarzda manas; as;l olarak verilmi;tir. Bu atas;z;n;n manas; tam olarak ;;yle okunur: "Korkak, erkeklikte hi;, k;l;c;n; pas tutmu; erkek kad;n laf;na kar;;may;, kad;nla ;eki;meyi sever").

*Ba; olmasa b;rkden ne hal?: Ba; yoksa ;apka ne eder?

*Mukkur s;rtn; t;y;n capmaz: Kamburlu s;rt; pahal; k;rk kapatamaz.( Hun-Kara;ayl; T;rk;esinde ;;yle anla;;;;r: Ters, bozuk ki;ili;i pahal; giysi ;rtemez).

*Kara k;nde-karna;, igi k;nde-n;ger: Kara g;nde karde;, iyi g;nde-dost.

*Kat;n t;ygen ki;i-ti;iden ti;i: Kad;na vurucu erkek di;iden di;idir.

*Hon;unu k;z;n s;ksen kesi k;z;n s;g;l;r: Kom;unun k;z;n; karalarsan kendi k;z;n karalanm;; olur.

*;ks;zn; c;lamu;u-kar;;;, s;y;n;;-al;;;:;ks;z;n g;zya;; beddua, sevinci duad;r.

*Batsan da ullu suuda bat: Bo;ulursan da b;y;k sularda bo;ul.

*Urulsan da ullu cayadan urul: Vurulursan da b;y;k yayla vurul.

*Uru;a-buruu, uruu;a-turuu: H;rs;zl;;a kar;; duvar, sald;r;ya kar;; - savunma. ("Turuu" (dinelmek) kelimesi burada suyut tarzda anlam vererek "savunma" olarak okunmaktad;r).

*Kuu kuumu-kuu tartar: Sat;ralt; terc;me anlam;n; veremez. Soyut tarzdaki manas; "Her ;eyi mahvolu; taraf;na yorumlayan mahvolmay; ;zerine ;eker", ya da Oflay;c; oflay;p duracak hale gelir.

*A;;l;an kol;a ku; konar: A;;k avu;a ku; konar. Soyut tarzdaki manas; "A;;k elliye Tanr; bol verir".

*;ynannan inan;lmazn; tabar: ;nan;l; inan;lmaz; bulur.

*Bir kolun bla al;an;n; bir kolun bla ber: Bir elinle kazand;;;n;, di;er elinle ver.

*Beri;;;ge kayt;b keli;;;: Sat;ralt; terc;mesi "Vericiye (k;smet) d;n;p gelici". Kullan;mdaki yorumu -Vermeyi sevenin k;smeti devaml; a;;k.

*Aman kat;n art; bla korkutur: K;t; kad;n k;;;yla korkutur.
(Sat;ralt; terc;mesi atas;z;n;n manas;n; yans;tamamakta. Ta;;d;;; mana-"De;ersiz kad;n ;ocuklar; pe;pe;e do;urarak kendini mecburen kabullendirir").

*Han bal;k suuda batmaz, as;l at colda kalmaz: Han bal;;; suda bo;ulmaz, asil cinsi at yolda y;k;lmaz.

*Cahanimni colu-igi innetden tolu: Cehenneme giden yol iyi niyetlerle kapl;d;r.

*T;y;lgen kat;n kucurur, erkeletilgen-kuturur: D;v;len kad;n tuhafla;;r, ;;mart;lan kad;n kudurur.

*S;ymeklik- k;zden, ;yleni;-;zden: A;k- g;zden, evlilik -;zden.
(Getirilen sat;ralt; terc;mesi yetersiz kalmakta. As;l kullan;lan manas;: A;k i;in bir bak;; yeterli, evlenmek i;in da ;z; bilmek gerekli).

*Ari;-k;zden, as;l-s;zden: G;zel g;zden, asil s;z;nden (tan;n;r).

*Ke;e bilmegen ketmez auruu bla ca;ar:Affedmeyi bilmeyen a;;r hastal;kla ya;ar. (Getirilen mana yetersiz, zira Hun-Kara;ayl;lar "auruu" (hastal;k) s;z;n; s;regen, hi; gitmeyen h;z;n, ac; olarak da kullanmaktad;rlar. ;yle de atas;z;n;n anlam;-"Affedmesini bilmeyen ki;i g;hs;n; kemiren h;z;nle ya;ar").

*Ca;ha bi;ak silksen ba;ha kama tirelir: O;lana bi;ak ;ekersen ba;;na k;l;; diren;r. (Sat;ralt; terc;mesi manay; ;arp;tmakta, zira "ca;" (o;lan) burada her hangi birisi manay; ;stlenmektedir. Kullan;lan manas;-"Ba;kas;na bi;ak ;ekersen ba;;na k;l;; dayan;r").

*Bire;n; b;rk;n alsan b;rk;ne sak bol: Birisinin ;apkas;n; ald;ysan kendi ;apkana dikkatli ol.

*K;lme ca;ha, kelir ba;ha: Alay etme o;lana, gelir ba;;na. (Burada "ca;"(o;lan) s;z; "ya;ayan her kimse" manas;n; ta;;maktad;r. Kullan;lan manas;-"Kimseyle alay etme, ba;kas;n;n durumuna g;lme, ;;nk; kendi ba;;na gelebilir").

*Zar k;l; k;l: K;skanc;n g;nl; k;l. (Burada "k;l"(k;l) kelimesi "yok, hi;, ortadan kalkm;; durumda" anlam;nda gelmektedir. "K;l" (g;n;l) ise, yoruma ba;l;, "ki;ilik" anlam;n;n; da yans;tmaktad;r. ;yle de anlam;-G;ptal;n;n g;nl; k;l gibi yak;lm;; olur).

*Ba;ha;a uru kazsan kesin t;;erse: Ba;kas;na ;ukur kazarsan kendin d;;ersin.

*Suu ;elekni t;b; suuda kal;r: Su kovan;n dibi suda kal;r.

*A; bermesen da ka; ber: Yemek vermesen da ka; ver. (Kullan;lan manas; ba;kad;r_-"Yemek vermesen da g;l;mseni eksik etme". Ka; ver deyi;i – g;ler y;l; ol demektir).

*Zar can; cana ca;ar: K;skan; can; alev alev yanarak ya;ar.

*Cau;a calbar;andan cat da can;n; karma: D;;mana yalvarmaktansa uzan da intihar et. Can;n; karma –eski s;zd;r ve intihar et anlam;n; ta;;maktad;r.

*A;asa a;amasa da b;r;n; auzu kan: Yese yemese de kurtun a;z; kan.

*Kereksiz mahdal;an kerekli bolur: Yersiz ;v;len delirir.
*Suu ;;kma;an k;ln; maka h;r;u tutar: Suyu yenilenmeyen g;l;n ;st;n; kurba;a yosunu kaplar.

*Bergen kolda-bereket: Veren elde bereket.

*Zar zor ca;ar: G;ptal; zor ya;ar.

*Zorda marda cok: Z;l;mde s;n;r tan;nmaz.

*Zor k;l;;; sabdan s;nar: Z;l;m silah; sap;ndan k;r;l;r.

*K;n batsa da c;l;u kal;r: G;ne; batsa da ;s;s; kal;r.
(Atas;z; kullan;mda farkl; mana ta;;maktad;r. Anlam;-"Ayd;n ;lse ayd;nlat;c; fikirleri kal;r").

*Aman toklunu ayn;tsan ernini burnunu may eter, aman adamn; ayn;tsan ernini burnunu kan eter: K;t; kuzuyu beslesen a;z;n; burnunu ya;lar, k;t; insan; kalk;nd;rsan a;z;n; burnunu kanat;r.

*Gagay ba;ha-to;ay: Kibirli kafaya halka tak;l;r.

*Koy barad; kaya ;s;n s;rt ;s;n, k;r;l;b barab;z nam;s ;;;n bet ;;;n:
(Bu atas;z; sat;ralt; terc;mesinden anla;;lamaz. Sat;ralt; anlam;-"koyun s;sr;ler gidiyor kayalar ve ovalar ;st;nden, mahvolup gidiyoruz namus ve ;eref eksikli;inden. Kullan;lan manas;-"Namus, ;eref ortadan kalk;nca halk (hayvan s;r;s; gibi)mahvolur. Atas;z;n;n ilk c;mlesi ikinci c;mlenin manas;n; g;;lend;rerek, mahvolu;un ;rk;t;c; boyutlar;n; g;stermektedir. C;mle tamamen eski T;rk ;a;r;;;ml; konu;ma tarz;ndad;r).

*Suu ;;kma;an k;ln; t;b; bat;ul: Suyu yenilenmeyen g;l;n dibi batakl;k. Soyut tarzdaki anlam;-Cimri ve bencil; kendi aleminde kapal; hayat s;rd;ren, insanlarla irtibats;z ki;i i;inden ;;r;r;

*Suuda bathan t;kden tutar: Suda batan t;ye sar;l;r.

*C;r;megen col bilmez: Y;r;meyen yolu bilmez.

*Ba; mahdal;unu s;er, a;orun a;;n izler: Kafa ;v;lmeyi sever, mide de yeme;ini ister.

*Tatl; tilliden -aur dert: Tatl; dilliden e;;r intikam.

*Ca; bolsa da as;l-ba;: Gen; de olsa asil ;st;n.

*;am candan ba;: ;eref (onur) candan ;st;nd;r. (G;n;zde ;am (;eref, onur) kelimesini ;an’la (;n, me;huriyet) kar;;t;rarak baz; atas;zlerinin manas;n; zedeleyen yorumlar da pyasaya ;;kmakta, o y;zden bunlara vurgu yap;lmaktad;r).

*Canma;an car;k bermez: Yanmayan ayd;nlatmaz.
(Soyut tarzda manas; kullan;l;r. "Ac;larla bo;u;mayan, hayatta yan;p yak;lmayan bir kimse ba;kalar; ayd;nlatacak hale gelemez").

*A; kar;nn; tok bilmez: A; kar;n;n derdini tok kar;n hissedemez.

*Can canmay amal tab;lmaz: Can s;sk;;madan ;are bulunmaz.

*Zaranda-hay;r, ak;l-sa;ay;r: Zararda hay;r var-ak;l hareketlenir. Sat;ralt; terc;me manas;n; tam yans;tam;yor. Sa;ayt;r-uyand;r;r, hareketlendirir, giri;ime zorlar gibi bir ;ok manay; bir arada bar;nd;ran s;zd;r.

*Aman ;lse el sarkar, igi ;lse el sarnar: K;t; ;l;rse halk sadece ak;n eder, iyi ;l;rse halk feryad ederek ak;n eder. ( Burada "el"( k;y) s;z; "halk" manas;n; ta;;maktad;r. Nart-Kara;ayl;lar';n dilinde "el"-halk, yerle;im b;lgesi, k;y, milletler manas;na kadar uzana bilmektedir).

*Auru;ann; t;;eginde sau ;l;r: Hastan;n yata;;nda sa;lam ;l;r.
(Bu sat;ralt; terc;me T;rkiye T;rk;esi'nde anlam;n; koruyamamakta. As;l manas;-"Hasta hakk;nda b;y;k konu;ma, kimin ne zaman gidece;ini Yaratan bilir").

*A;;k s;le;gen a;;u a;ar: A;;k konu;ucu bela yiyer.("A;;u a;ar" (ac; yiyer) s;zler bu atas;z;nde souyt anlam vererek "ac;yla ya;ar" manada gelmektedirler: Kullan;mdaki manas;: A;;k konu;ucu ac;l; ya;ar).

*Bal calandan ;t kerti onlu: Bal yalandan ;t ger;ek ;st;nd;r.

*Kara;ayda kays; tau;a da tiy-bar;s; da biy: Kara;ayl;’da hangi da;a dokunursan dokun, hepsi prens: (Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede manas;n; yans;tamaz. As;l manas;- "Kara;ay'da soylar o kadar kibirli ve kendini ba;kalardan ;st;n g;renlerdir ki, hangisini ele al;rsan al-hepsi eski soylu prensli;iyle ;v;n;r").
*Calanna cab;u tab;lmaz: Yalan; ;rtecek ;rt; bulunamaz.

*Aman kat;n erni sabiy bla baylar, igi kat;n erni hali bla baylar: K;t; kad;n e;ini ;ocuklarla ba;lar, iyi kad;n e;ini g;zel haliyle ba;lar.

*S;tden auzu k;ygen suunu da ;r;b urtlar: S;tten a;z; yanan suyu da ;fleyerek yudumlar.

*Cazman; k;l;; kesmez: Yaz;y; k;l;; kesmez.

*Mal kelir keter, bet kal;r: Sat;ralt; terc;mesi - "mal gelir gider y;z kal;r", fakat "y;z" kelimesini buradaki manas; "vicdan", "itibar"d;r. Kullan;lan manas;-"Mal itibar;ndan vicdan;ndan olmana de;mez, zira ge;ici de;erdir".

*Ta; athanna a; at: Ta; atana a; (yemek) at.

*Bet betge karasa bet cerge karar: Y;z y;ze bakarsa y;z yere bakar. Sat;ralt; terc;me tam anlam;n; veremiyor. Kullan;mdaki manas;-;ki k;sk;n biraraya gelirse haks;z;n y;z; utan;r.

*Balauz bla dert - karna;: Tatl; dille intikam karde;tir.

*Orunnu cumu;ak sal;an t;nn;s;z cuklat;r: Yata;; yumu;ak seren rahats;z uyutur.

*Can-keter, san-tal;r,nam;s dunyada kal;r: Can gider, beden yorgun d;;er, namus ise d;nyada kal;r. (Bu s;z sat;ralt; terc;mesinden anla;;lamaz, zira "nam;s" (namus) geleneksel itibar; manas;n; i;ermektedir. "D;nyada kal;r" da - "nesillere kal;r" manay; yans;tmaktad;r.)

*K;b sayla;an poh saylar: ;ok se;en b..k se;er.

*Ata s;r; - ulunda, ana s;r;-k;z;nda: Baban;n mazisi o;lunda, anne mazisi-k;z;nda.

*Suucor;an; nal; a;al;r: D;rtnalc; at;n nal; s;rt;l;r.

*Bilim-bilek, bilek-kerek: Bilim - arka, arka - ihtiya;.

*S;y;n;u s;ygen s;y;l;r, kau;an; s;ygen-t;y;l;r:Sevinci seven sevilir, kavgay; seven d;v;l;r.

*Kan dau kan koban tartar, ca;au da anda batar: Kan davas; kan nehri ;izer hayat da onda bo;ulur.

*Ti;ir;unu kan;;;; kan ;eri;n; kaytar;r: Bu atas;z; ;ok eski dilden "kan ;eri;" s;z;n; temel ald;;;ndan, terc;me zorla;makta. "Kan ;eri;"- eskilere dayanan, sindirilemez cinayet i;leyenlere uygulanan "yava; ;l;m" denilen (yara a;arak mahk;m; ba;l; b;rakmak) t;reden bir hat;rad;r. ;yle de atas;z;n manas;-"Kad;n;n utanmaz; "kan ;eri;" t;resini geri getirttirir". ( Farkl; deyi;lerde, konuya g;re manas; de;i;ebilmektedir).

*Betden-laudan, artdan-maym;z: Y;zden-ipek, arkadan- mi;amba.

*Ak;ll;n;- uru;han;, telini-mahda;an;:Ak;ll;n;n ;eki;tirmesi aptal;n ;vg;s;. Kelimesi kelimesine ;eviri anlam;n; verememekte. Anla;;lan manas;: Delinin ;vg;s;nden ak;ll;n;n k;t;lemesi de;erli.

*Kat;nna kara da erni bil: Kad;na bak da erke;i tan;.

*Cata;an k;nne k;m;l;p t;ber: Tembel uykucu g;ne;i g;m;l; kar;;lar. Burada g;m;l; kelimesi T;rkiye T;rk;esinde ters manaya ;ekmekte. Alt yap;l; (ka;;p s;le;gen) denilen denilen eski tarzda manas; ;;yle okunur: Yatmay; seven (tembel) g;ne;i yorgana g;m;l; kar;;lar.

*Hans kesgen saban saban;;n; tan;t;r: Yabani ot sarm;; tarla sahibini tan;mlar.

*Karaua;ha au athan t;z;uge t;r sal;r: K;le kad;na nikah k;yan dayan;kl;l;;; ba; k;;eye koyar. ( Bu atas;z; de sat;ralt; terc;meyle anla;;lamayan t;rdendir. "Au athan" - duvak takan (nikah k;yan) anlam;n; vermekte, "t;z;uge t;r sal;an ise" a;;r; olaylara, dayan;lmaz huya haz;r olmal; anlam;n; ta;;maktad;r).

*As;l azmaz, genca tay ar;maz: Asil azmaz, Genca cinsi at yorulmaz. (TC versyonu "Asil azmaz, bal kokmaz").

*Ullu kazanda bi;gen et ;iy kalmaz: B;y;k kazanda pi;en et ;i; kalmaz.

*Kartn; s;y;n k;rmegen kartl;kda s;ys;z bolur: ;htiyara sayg; g;stermeyen, ihtiyarl;;;nda sayg; g;rmez.

*Adaml;ktan k;b aythan adaml;kdan kem bolur: ;nsanl;ktan ;ok konu;an insanl;ktan yoksun olur.

*Kertiden har kim da ayt;r, kertini az adam s;er: Ger;ekten herkes bahseder, fakat ger;e;i az ki;i sever.

*Kerti degen-kergi;de kerilir. Ger;ek diyen dara;ac;nda gerilir. Kergi;-dara;ac;, germe aleti manalarda kullan;lan kelimedir. Hunlarda y;n ;r;nlerinin germesinde kullan;lan alet olup g;n;m;zde de kullan;lmaktad;r (cauluk kergi;, teri kergi; vb.) Kergi;in dara;ac;na d;n;;;m;yse Syanbiy (Tan;ihayl;) d;nemin ;iddetli sava;lar; s;ras;nda ger;ekle;mi;tir (M;. 1 as;r). Bu ev aleti Syanbiyler taraf;ndan kans;z ;ld;rme denen, sayg;n su;lulara uygulanan infaz i;in dara;ac; olarak kullan;lm;;t;r. Syanbiylerin ahvat; Mogollar;n o infaz toresini MS. 14 asra kadar (De;t-i-Kip;ak devletinin K;z;l Orda devletine d;n;;t;;; d;nem) kulland;klar; tarihi kaynaklardan okunmaktad;r. Hunlarda ise i;kence olay;n;n olmad;;; dara;ac;n;n olmas;n; gerektirmemi; ve ;yle bir Hun s;z;ne tarihince rastlanmam;;t;r. Tarihte sadece Tanr; el;isi denen t;ren s;ras;nda el;i se;ilen ki;inin yere sap;yla bat;r;lm;; dokuz k;l;; ;zerine b;rak;ld;;; bilinmektedir (M;.3000 –1000 y;llarda).Ge; d;nemlerde (MS.1-2 as;rlar) do;u ili;kilerin esintisi olarak asmak kelimesi ge;mektedir."Kergi;"(gerici tezgah) bu atas;zde "dara;ac;" anlam;nda gelmektedir).

*Kertini cal;an ;a;at cenmez: Ger;e;i yalanc; tan;k sapt;ramaz.

*Kertini aythan ullu, ur;u c;landan uulu: Get;e;i hayk;ran ayd;n en zehirli y;landan zehirli. Burada ullu (b;y;k) kelimesi ayd;n anlam;nda okunmaktad;r.

*Kerti k;zge ;an;;l;r: Ger;ek g;ze batar.Sat;ralt; terc;mesi zay;f mana vermekte. As;l manas;: Y;ze s;ylenen ger;ek vicdan; rahats;z eder.

* Kabc;k mizni tutmaz, suu uu;da turmaz: Bizi ;uval saklayamaz, su avu;ta durmaz.

*Tilde s;ygen-i;den t;y;m: Sadece dilde sevenin g;nl; kara d;;;m.

*Tilim bald; degenni til t;b;nde ot bolur: Dilim bald;r diyenin dilinin dibinde zehir olur. Ot kelimesi ate;, zehir ve ot manas;n; ta;;maktad;r. Bu mana bulundu;u c;mlenin manas;na ba;l;d;r. Burada zehir anlam;nda helmektedir.

*Til tilkau bolsa bet "oh" der: Dil konu;amaz olsa y;z (vicdan) "of" der (sevinir).

*Mahdau;u s;gerge ;; bolur: ;v;c; karalamakta da h;zl;.

*Mahdal;unu s;ygen ;at, kertiden uzak: ;v;lmeyi seven y;netici ger;eklerden uzak.
Kazan kaynat;u;u ;aykauda da usta: Kelimesi kelimesine Kazan kaynat;c; durulamakta da uzman ;eviri anlam veremez. Atas;z; soyut tarzda anla;;lmakta. Manas; "Pohpoh;u ;vd;;; gibi uzmanca da karalar".

*Kereksiz mahdal;andan kereksiz talannan a;h;: Yersiz ;v;lmektense yersiz karalanmak iyi.

*Sab;r k;lde-sar;ubek: Sakin g;lde ucube bulunur.

*T;;; ho; da i;i bo;: D;;ardan ho;,i;i - bo;.

*San; -tulpar, ann;-mulhar: Bedeni kudretli, akl; ;er;;p.

*Betsiz haua satar: Vicdans;z havay; satar.

*Nartn; kart; da art bolmaz: Nart';n ihtiyar; bile g;zard; edilemez.

*Calkas; k;y;l;an acir baytaln; ;rk;t;r: Yelesi bi;ilmi; ayg;r k;za;; ;rk;t;r.

*Apendini aythan;n et, etgenin etme: Din hocas;n;n s;yledi;ini yap, yapr;;;n; yapma.

*Kartn; burnun s;rt da onou;a tut: ;htiyar;n burnunu sil de dan;;man yap.

*Kazauat anas;-git;e kau;a: Sava;;n anas; k;;;k kavgad;r.
(Bu atas;z;nde "ana" s;z; - "sebep", "neden", "do;urucu" anlamlar;nda gelmektedir).

*Kul tarhha ;;ksa hanbiy;e kirtaban bolur: K;le tahta ;;karsa krali;esi kir tabanl; ol;r.( Kelmesi kelimesine ;eviri manas;n; verememekte. Anlam;-"D;;;k kaliteli ki;i y;ksek mevkiye gelirse, toplumun g;zdelerini kendi seviyesine ;eker).

*Tonnuznu t;rge salsan tepsige tegene sald;r;r: Domuzu ba; k;;eye oturtursan sofraya yalak koydurur.
("Domuz" kelimesi "de;ersiz ki;i"anlam;nda verilmektedir).
*Korkak ba;;; kau;ar s;rt;n cau;a tan;t;r: Korkak ba;komutan askr;inin s;rt;n; d;;mana tan;t;r.

*K;l;; bla kirgen k;l;;dan ;l;r: K;l;;la gelen k;l;;tan ;l;r.

*;yilgen ba; kesilmez: E;ilen ba; kesilmez.

*Eski cau cann; ;ohtan ba;: Eski d;;man yeni dosttan ;st;nd;r.

*Az s;le;gen k;b eter: Az konu;an ;ok yapar.

*Calan taland;r;r: Yalan dalat;r.(Yalan kayna;;n; ge; erken dalan;r-anlam;nda anla;;l;r).

*Tili uzun ab;na c;r;r: Uzun dilli d;;e kalka y;r;r. (Burada "y;r;r" kelimesi "ya;ar" a;;rl;kl; manadad;r).

*Uzakda;;-uzay;r, cuukda;; -bezdirir: Uzakta;; mesafeli kal;p ara uzakla;;r, yak;ndaki b;kt;r;r.

*Kerti ;ohdan - kat; s;z: Ger;ek dosttan sert s;z.

*Kerti ;ohdan - kerti s;z: Ger;ek dosttan ger;ek s;z.

*Ullu k;ll;l;k bla ak;l kan cauladan az tak;l: Kibirle Ak;l kan d;;manlardan biraz yak;n. Tak;l (bir ;eyden daha iyi) kelimesi burada b;raz yak;n manada gelmektedir.

*Ata bilmegen ta;n; ba;;na urur:Atmas;n; bilmeyen ta;; kendi ba;;na vurur.

*Kesi amanl; balta al;b ;abar: Su;lu baltayla ilki sald;r;r.
(Sat;ralt; terc;mesi atas;z;n;n anlam;n; do;ru yans;tamamaktad;r. Kullan;lan anlam;-"Su;lu sald;r;ya ilki ge;er").

*Bi;ak cara bitelir, s;z cara bitelmez: Bi;ak yaras; iyile;ir, s;z yaras; iyile;mez.

*S;zden k;z ;;;ar: Laf nedeniyle g;z oyulur.

*At cer e;ekge cara;maz: At eyeri e;e;e yak;;maz.

*E;ek bla c;y;l;an at iyisli bolur: E;ekle ayn; damda bar;nan at kokulu olur.

*Kuldan tulnu al: Kuldan ise dulu al. Sat;ralt; terc;mesi manay; zedelemekte.
Kullan;mdaki anlam;: Kul k;za asil dul kad;n; tercih et.

*Bet uyala uyala c;y;r;l;r, kuyruk uyats;z uyats;z ca; turur: Y;z utana utana buru;ukla;;r, k;;sa utanmaz utanmaz gen; kal;r.

*Kozu tabhan b;r; koynu izlemez: Kuzuyu bulan kurt koyunu aramaz.

*At-ar;kl;kdan, k;z-carl;l;kdan: At-zay;fl;ktan, k;z – fakirlikten. Sat;ralt; terc;me T;rkiye T;rk;esi'nde mana veremez. Kullan;lan anlam;- "At za;f d;;;nce ;ld;r;l;r, k;z fakir olunca k;;;k d;;er".

*Az k;rgen k;b s;er: Sat;ralt; tec;mesi "Az g;ren ;;k sever". (Bu atas;z;ndeki anlam biraz geni;. Manas;- "Nadir g;r;;;rsen fazla sevilirsin".

*Culduz ay;a - k;nde;: Y;ld;z ay';n kumas;. (Kullan;lan manas;-"Ba;ar;s;z ba;ar;l;y; k;skan;r";irkin g;zele g;pta eder vb.).

*Kiyimge k;re salamla;;rsa, ak;l;na k;re a;;r;l;rsa: Giysine g;re kar;;lan;rs;n, akl;na g;re ge;irilirsin.

*Fahmusuz fahmulu bla k;re;e duniya;a ayt;l;r:Yeteneksiz yetenekliyle sava;arak d;nyaya tan;n;r (me;hur olur.

*Miyik minnen uzak k;r;r: Y;kse;e binen uza;a g;r;r.(Kullan;lan manas;-"Y;kse;e ;;kan uzak ufuklar; ;;r;r").

*Miyikge minnen t;;erge korkar: Y;kse;e ;;kan inmekten korkar.

*Bal;k ba;tan ;irir: Bal;k ba;;ndan ;;r;meye ba;lar.

*Ba;ta ak;l bolmasa ayak;a k;; ceter: Ba;ta ak;l olmazsa ayak zorlan;r.

*Tay;u;u t;nnekni ;urumu ba;da: D;;;c; bedenin nedeni-kafadad;r.
(Sat;ralt; terc;mede anlam; biraz farkl; okunmakta. Kullan;lan anlam; - " Hayat yanl;;larla doluysa nedenlerini ak;lda ara").

*Aman ba;;;l; halk-talk: K;t; ba;kan; olan halk mahvolur.
(Kullan;lan manas;: "De;ersiz ba;kan; olan halk mahvolur". "Talk" s;z; halkla ilgili kullan;ld;;; zaman ;aresizlikten mahvolma manas;n; ta;;r).

*Mal -keter, bilim- ;ter: Mal gider, bilim ge;er.
( Sat;ralt; terc;mesi zay;f kalmakta. ";ter" s;z; "ebediyen ya;ar" anlam;n; ta;;maktad;r. Soyut tarzdaki manas;-"Mal yok olup gider, bilimse ebediyen ya;ar").

*Mal cal;an da tin kerti: Mal yalan, manevi varl;k ger;ek.
("Tin" (ruh) burada "manevi varl;k", "ruhsal erginlik" anlam;nda gelmektedir. Manas; ;;yle okunur: "Mal aldat;c; varl;kt;r, ger;ek varl;k manevi olgunluk, ruhsal erginliktir".

*Can;m, tinim-ana tilim: Can;m ruhum - ana dilim.

*Mal;a coy;an "b;g;n" der, tinne coy;an "tambla" der: Mala har;anan "bug;n" der, manevi varl;;a har;anan "yar;n" der.

(Kullan;lan manas;-"Mala har;anan bu;;n; d;;;n;r, manevi geli;ime har;anan gelecek nesilleri d;;;n;r").

*Can canland;r;r, tin ayakland;r;r: Can canland;r;r, ruh aya;a kald;r;r.
(Bu ata s;z; de soyut tarzda anla;;lan t;rdendir. Manas;:"Can sadece bedenin canlanmas;n; sa;lar, ruh ise onu y;netir ve ya;at;r". "Ayakaland;r;r kelimesi burada hem "y;netir" hem "ya;at;r" manay; i;ermektedir).

*S;y minne t;l-tinne: Sayg; bine de;il, manevi dereceye.
(Burada "tin" "manevi geli;im", "bilgi" manalar;n; i;ermektedir).

*Bayn; ba;; auruu;u: Zenginin ba;; a;r;y;c; olur. Kullan;mdaki soyut tarzdaki manas;: Varl;kl; mal;n; d;;;nd;;;nden hep rahats;z ya;ar.

*Burun ;;y;r;u;; halkn; ;;y;rt;r: Sat;ralt; terc;mesi "Burun ;evirici halk; kendinden ;evirir" anlam;n; tam verememekte. Soyut tarzda anla;;lan kullan;mdaki manas;: "Herkese kibirle yakla;an halk;n kendinden geri ;evrildi;i ac;y; ya;ar").

*S;ygen- s;yer, s;ymegen-k;yer: Seven sever, sevemeyen alev alev yanar. Soyut tarzdaki anlam;-"Sevebilen sevdayla tutu;ur, sevmesini bilmeyen g;ptayla bo;u;ur").

*Ur;u;-urulur, buu;u;-buulur: Sald;r;c; vurulur, bo;ucu bo;ulur. Soyut tarzdaki anlam;: Ba;kas;na yapt;;;n; kendin ya;ars;n.

*Urma, urul;an bol: Vurma, vurulan ol.

*An; tersligin zaman ;a;ar, seni tersligin i;ini a;ar:Onun su;unu zaman siler, seni su;unsa i;ini yiyer.
(Sat;ralt; terc;mesi yetersiz kalmakta. Kullan;lan manas;:"Onun sana kar;; i;ledi;i su; zamanla senin taraf;ndan unutulur, ama seni yapt;;;n haks;zl;k kendi i;ini yiyip bitirir". Bir di;er anlam;-"Ma;dur etmektense ma;dur ol".

*Nam;s ketse - can s;ys;z: Namus gidince can hi;. Burada can kelimesi ki;i anlam;nda gelmektedir. Atas;z; ;;yle okunur: Namustan yoksun can (ki;i) hi;.

*Garan; ba;;n bir cerde cabsan bir cerde ;;;ar: Kayna;; bir yerde kapat;rsan bir ba;ka yerden ;;kar.
(Sat;ralt; terc;me anlam;n; tam yans;tam;yor. Kullan;lan anlam;-"Yeteneklinin bir y;nde ;n;n; kesersen, bir ba;ka y;ndeki yetene;ini g;n ;;;;;na ;;kar;r").

*;;;hann; balas; kabc;k te;er: Farenin yavrusu ;uval; delikler.
(Kullan;mdaki manas;-" Her evlat Anababadan g;rd;;;n; yapar").

*Ata hali ulunda: Baban;n ki;ili;i o;lunda.

*Cigit ;l;n; k;l;;; - kolda, korkak ;l;n; k;l;;; colda: Cesur ;l;n;n k;l;;; elinde, korkak ;l;n; k;l;;; yolda.
("Yolda" kelimesi burada soyut tarzda anlam vererek "her hangi bir tarafta" olarak okunarak, k;l;;;n elden erin daha hayattayken b;rakt;;;n; g;stermekte. Kullan;lan manas;:"Yi;it ;l;rken de kamas;na sar;larak ;l;r, korkak ise ;lmeden ;nce k;l;;;n; b;rak;r ").

*Cau;a s;rt;n; tan;tsan tan;lmaz bolursa: D;;mana s;rt;n; tan;t;rsan tan;nmaz olursun.

*Korkak kau;arn; ayak ;z; kat;n;n; etegine keltirir: Korkak askerin ayak izleri kad;n;n;n ete;ine g;t;r;r.

*;ynanmaz gakg;da t;k izler: ;nanmayan yumurtada t;y arar.
(";nanmayan" kelimesi ";;pheli" manada gelmektedir. Manas;-";;pheli yumurtada bile t;y arar").

*;ynanmaz;a Teyri e;igi a;;lmaz: ;na;s;za Tanr; kap;s; a;;lmaz. ("Teyri e;igi" "Tanr;'n;n l;tfusu" demektir).

*Kereklini ;indigi miyik: ;atla;;n sandaliyesi y;ksek.

*Aman eteginden tutsa etegini kesib ka;: K;t; ete;inden tuttuysa etegini kopar;p ka;.

*Tiyme manna, tiymem sanna: Dokunma bana, dokunmam sana.

*K;z;nde teregi bol;an ;;b; bol;anna "sokur" dey edi: G;z;nde a;ac; olan saman; olana "k;r" diyordu.

*Teli ;;;n ak;ll; - teli: Deli i;in ak;ll; delidir.

*Amann; eki tonu bolur, birin kesi kiyer , ba;has;n sanna kiydirir: K;t;n;n iki k;rk; olur , birisini kendisi giyer, di;erini sana giydirir.

*M;rd;da bitgen gokga iyis eter: Batakl;kta b;y;yen ;i;ek kokar.

*As;l bla Nam;s-can n;ger: Asalet ve Namus can dost.
(Soyut tarzda anla;;l;r. Kullan;lan manas;-"Asil namussuz, ;erefsiz olamaz").

*Ay; balas;n"subay;;;;m"deb erkeletir: Ay; yavrusunu "zarifci;im" diye sever.

*;rgen it kabmaz: Havlayan k;pek ;s;rmaz.

*;la;in ;lse k;k muthuz bolur: Kartal ;l;nce g;k renksiz olur.
(Soyut tarzda okunur. Kullan;lan manas;: "Ayd;n olmay;nca hayat renksizle;ir).

*;la;in urulsa guguruk u;uu;u bolur: Kartal vurulursa horoz u;ucuya soyunur.

*A;au;u;a-marau;u: Her yiyene bir g;zlemci.
(Soyut tarzda anlam; farkl; okunmakta ve ";al;c; ni;an al;n;r" manas;n; ta;;maktad;r).

*Ca;au;a ne dau: Hayata ne dava.
(Kullan;lan manas;-"Kaderden kimse ka;amaz o y;zdenTanr;'dan gelene katlan;lmal;d;r).

*Kalam;; alam;a uzal;r: Kalem tutan aleme uzan;r.
(Kullan;lan manas;-"Kalem tutan ayd;n d;nyan;n s;n;rlar;n; a;ar").

*Kuan; c;launu all;: Kvan; feryad;n ;n taraf;.
( Kullan;lan manas;-"ya;am sevinci bir an, ;l;m ise sonsuz").

*T;yma;anna t;y;m salma: Seni engellemeyene set koyma. ;ok eski atas;z;. "T;yma;an" -";n;n; kesmeyen" "zarar vermeyen" anlam;ndad;r, "t;y;m" ise g;n;m;zdeki "t;y;;;" (engel ) manas;n; ta;;makta).

*Salamdan zaran kelmez: Selam vermekten zarar gelmez.
(Atas;z; sat;ralt; terc;mede manas;n; yans;tam;yor. Kullan;lan anlam;-"D;;man;na bile selam vermek ;artt;r").

*Tuu duua kuunu tutmaz: Sa;lamla;t;r;c; dua bitkini etkilemez.
(As;l manas; farkl; anla;;lmaktad;r. Kullan;lan manas;:"Sa;lamla;t;r;c; dua geneti;inden hasarl;y; d;zeltemez". Olumsuz ki;isel ;zellikleri anlat;lmas;nda kullan;l;r. "Tuu" -eski s;z, manas;-"sa;lam","kudretli",";a; mevsiminde". "Kuu"-"tamamen k;s;r, iyile;emeyecek durumunda sabit).

*Callaucu k;llan;u;u bolmaz: Yol de;i;tirebilen incinmi; olmaz.
(Manas; biraz farkl; okunmaktad;r. Kullan;lan manas;:"Kar;;mayan sald;r;ya u;ramaz". "Callau;u" kelimesi her olaya kar;;madan uzakla;mak" anlam;n; vermektedir).

*K;yamatda c;yamat bla kutulalmazsa: K;ymette toplad;;;n varl;kla kurtulamazs;n. "Ciyamat" s;z oynan;;; denilen t;rden olup, "c;y;m"(toplama) s;z;n;n ;akaya d;n;;t;r;lmesidir. Burada "toplad;;;n varl;k" manas;n; ta;;maktad;r. ;aka ;eki;melerde kullan;l;r).

*Bul;au;unu kol uzat;u buruu;a u;ar: ;eviricinin el uzat;;; ;evrilerek delen alete benzer.
( Bu s;z de ;akalarda kullan;lan t;rdendir. Manas; sat;ralt; terc;meyle anla;;lamaz. Kullan;lan manas;-"Her beden yapt;;; i;e uy;un bi;imlendirilir, o bi;imlendirme de ki;ili;i y;nlendirir").

*Sala- sala tursan ala- ala ca;arsa: Koya koya durursan, alarak alarak ya;ars;n.

*Har ayt;uda - bir tat;u: Her haberde bir ;z.
(Sat;ralt; terc;mesi zay;f mana vermekte. Kullan;lan manas;-"Her haberci olay; kendi bak;; ac;s;ndan de;erlendirir ve ;yle anlat;r". TC T;rk;esi'nde ;;yle anla;;l;r:"Her deyi;te bir yorum".

*K;y;k da Teyrige ay;k: Ters yap;l; da Tanr;'ya ait.
(Burada "ay;k" (a;;k, ayd;nlat;lm;;, belli, tamamen ayd;nl;k) kelimesi c;mleye g;re mana de;i;tirmekte ve anlam;n; geni;letmektedir. Atas;z; ;;yle okunur: "Ters ki;ilikli bile Tanr;'a ait ve sevilir").

*Tin k;kden da can -cerden, k;sha ;o;ay eke;len: Ruh g;kten de can yer'den, k;sa s;reli dosttur bu ikisi.
(Getirilen sat;ralt; terc;me manas;n; zedelemektedir. As;l manas;-";eli;ki dolu yarat;l;;;n bir ;rne;i olan insan, g;kten gelen ruhla yerden olma can;n birlikteli;inin uzun s;rmeyece;ini bil").

*Kantor;a can;n turu: Kantor'a can;n tam emanet.
("Kantor " (Toru) g;n;m;zde d;nyaca bilinen "Kara;ayl; At" ismiyle tan;nan cinsten asil att;r. "Can turu" demek eski dilde "can emanet", "can tamamen a;;k", "can tamamen birisinin elinde" demektir. ("Ca;aum Allahha adam;a da turu, ta;am cok", "Can;m sanna turu, Teyri koru"(Biyn;;er efsan.)

*;;rp; ;eget bolur;a a;;;;r, ;eget ;;rp;;a karay ahs;n;r: Yeni filizlenmi; ;al;l;k orman olmaya acele eder, orman da onlara bakarak i;ini ;eker. Kullan;lan manas;-"Gen; yeti;kin olmaya acele eder, ihtiyar ona bakarak i;ini ;eker".

*"Hap" ;;kmasa "hirr" bolmaz: Havlama duyulmazsa "hir" denilmez.
Kullan;lan manas;-"Her davran;; uygun kar;;l;;; tetikler".

*Calau;ha - tepsi t;b: Sat;ralt; terc;mesi "Yalakaya-yemek art;;;" burada ortaya anlam koyam;yor. Kullan;lan manas;-" Yalaka efendilerinin yemek art;klar;yla beslenir".

*Kutsuz kutlu;a kuuruk karar: Surats;z yak;;;kl;ya yak;c; bak;;la bakar. ("Kutsuz"-";irkin,"itici", "surats;z", "g;z tutmaz" mana i;eren eski s;zd;r, "kutlu" ise "yak;;;kl;", "g;ze batan", "keyifi yerinde","g;r;n;;l;" anlam;n; ta;;makta. "Kuuruk" g;n;m;zde ancak pek ya;l;laru;n bilebilece;i "g;ptal; yak;c;" manada bir kelimedir. ;rne;in: "Kuuruk kumda kuuruldum, buruuk celde suuruldum".. (Nart Tauruhla. Obur A;unda).

*;t bolma;an cerde t;lk; ;r;r: K;pe;in olmad;;; yerde tilki havlar.

*Bulbul d;rtdemege t;;se guguruk c;r;; bolur: B;lb;l kafese kapat;l;rsa horoz ;ark;c;l;;a soyunur.

*"G;rt" degenne-"d;rt": Kibirliye- ";F!"...

*Tauk bagu;nu kazd; da boynuna bi;ak ;;;ard;: Tavuk ;;pl;;; kar;st;rd; da boynuna bi;ak ;;kard;.

*Cau;a ti; k;rg;ztmesen ti;sizge sanar: D;;mana di; g;stermesen di;sizsin san;r.

*K;l;; k;l;;ha tiyse-can cann; al;r, bir kol bir kol;a tiyse-can cann; tan;r: K;l;; k;l;;a vurursa can can; al;r, el ele vurursa can can; tan;r.
(Burada "can" kelimesinde eski dildeki geni; mana mevcut. ;yle de "can can; al;r" demek "birisi di;erinin can;n; al;r demektir, "can cann; tan;r" ise "bir insan digerine ;s;n;r"anlam;n; ta;;makta).

*C;z alt;ndan c;z ;oh a;h;: Y;z alt;ndan y;z dost iyi.

*Eliya miyik terekge tiyer: ;im;ek y;ksek a;a;a ;arpar.

*Ku; uyas;n cel ;aykar: Ku; yuvas;n; r;zgar sallar.
(Sat;ralt; terc;me anlam;n; ayd;nlatamamakta. Kullan;lan manas;-"Y;ksekte;i zorluklara dayanmak zorunda, ;;nk; y;kseklik buna de;er").

*Al;an;na s;z salma: Ald;;na laf atma. (Kullan;mdaki manas;-"Kar;n hakk;nda k;t; konu;ma".

*Tamada;a-ayakdan, ;apa;a-cayakdan: Kelikesi kelimesine ;;yle ;evrilir: Ba;kana-ayakta, masa hazmetkar;na yanaktan. Ama bu terc;me atas;z;n;n manas;n; veremiyor. Hun-Kara;ayl; T;rk;esinde anlam; ;;yle olur: Masa ba;;ndaki b;y;kle (tamada) ayak ;st;nde kibar irtibatla;, masan;n hizmetini yapan ki;iyle (;apa) serbest halde irtibat kur.

*Miyik uzakdan k;r;n;r: Y;ksek uzaktan g;r;n;r.

*Alimni zaman c;kmaz: Ayd;n; zaman y;kmaz.

*S;yeme da s;yer kibik s;y;m;n cok, s;ymeyme da senden sora s;yerim cok: Sevmek istersem sevilecek bir y;n;n yok, sevmekten vazge;ersem de senden ba;ka sevece;im yok.
*S;ygenni kula;; sann;rau, k;z;-armau. A;;;;n kula;; sa;;r, g;z; k;r. Armau (psikolojik, ruhsal ;;k;nt;)
bu atas;z;nde k;r anlam;nda gelmektedir. ;rne;in: "Col;a karay eki k;z;m armau boldu"- Yola baka baka iki g;z;m k;r oldu. (Biyn;ger efsan. Day;m';n s;zleri)).

*Kudoru s;ygen korkutuu;u bolur: Fasulyei seven korkutucu olur.
(Bu atas;z; ;aka t;rden olup, fasulyeye d;;k;nlerini utand;rabilecek ba;;rsak problemler hakk;nda uyarmaktad;r).

*Zalimlik azau car;an zaman: Kelimesi kelimesine anlam;: Z;lm;n k;pek di;inin ;;kartt;;; zaman. Kullan;mdaki manas;: Z;lm;n tam ergen ;a;;na ula;t;;; d;nemi. Atas;z; gibi kullan;lan bu eski c;mlede, "azau car;an"- "di; ;;karan" olarak ;evrilir. Soyut tarzdaki anlam;-"en kudretli, ;a; d;nem".

*Keli;;enne beri;;en bolsan keli;;enin k;b bolur:Devaml; gelene verip durursan gelenin ;ok olur.
"Keli;;en" bir eski kelimedir ve "devaml; geleni" anlatmaktad;r. "Beri;;en" ("berin;ek").de eski s;zlerdir, anlam; -"vermeye al;;;k" ( vermeden yapamayan, fedakar).

*D;niya k;z;ud;: Sat;ralt; terc;mesi-"D;nya s;rad;r", fakat atas;z;n;n manas; soyut tarzda okunmaktad;r. Kullan;mdaki manas;-"Kimseyi ele;tirme, her ;ey herkesin ba;;na gelir".

*T;zgen t;; a;ar: Dayanan tavu;un beyaz etini (t;;) yiyer.
Sat;ralt; terc;mesi manas;n; anlatamamakta. Kullan;mdaki manas;-"Dayanabilen kazan;r". T;; (tavu;un g;hs;, ot kesici aletin bilemesinde kullan;lan alttdan direni; g;; olu;turuclu alet. Burada bu s;z c;mleye g;re mana de;i;tirmekte ve kazan;r olarak okunmaktad;r.

*Eter i;inii on kere tint, ayt;r s;z;n; c;z kere oyumla: Yapaca;;n i;i on defa incele, s;yleyede;in s;z; y;z defa d;;;n.

*Elek te;ikge k;lgenley: Ele;in deli;e alay etmesi gibi.

*K;ys;zden ;iysil ;;;ar: Soysuzdan pi;memi; ;;kar, sat;ralt; terc;me anlam verememekte. Kullan;mdaki manas;: Soysuzdan ki;i olmaz.

*K;ys;nmegen ten tabmaz: Kimseyi kendine denk g;rmeyen dost bulamaz.

*Urulsan da ullu cayadan urul: Vurulursan da b;y;k yayla vurul.

*Ke;egi s;z keri keter: Gece konu;ulan uza;a duyulur.

*At bashann; cer bilir: At;n nas;l bast;;;n; yer bilir.

*;ynek aya;; buzou ;lt;rmez: ;ne;in aya;; buza;;y; ;ld;rmez.

*Cumu;ak tilli buzou eki anan; emer: Yumu;ak dilli buza;; iki anneden emer.

*Tabalau;u tabal;k bolur: Sat;ralt; terc;mesi-"Tekmeleyici ‘of be, haketti;ini buldu’ der s;zlerle an;l;r.
Terc;me soyut tarzdaki anlam;na gore do;ru anala;;l;r. Atas;z; ;;yle okunur: Ba;kalar;n;n belas;n; s;ze ta;;yarak ondan ho;lan;c; ki;i ayn; duruma kendisi d;;er."Tabala;an" s;z; bir ba;kalar;n;n "of be, beddua tuttu" diyerek, k;t; duruma d;;en birisi hakk;nda s;yleneni anlat;r. "Tabal;k " ise k;t;l;;; hak eden ki;inin Tanr;dan, mahkemeden vb. cezaland;r;lmas; haberi ve birilerinin ona srvinmesidir. G;n;m;zde kullan;mda bulunan s;zd;r).

*I;annan ba;n; b;r; a;ar: G;venen kafay; kurt yiyer.

*Cutda kut bolmaz: G;z; doymayanda ;ekici g;r;n;; olmaz.

*Tala;; tur;an at atl;;a a;;r: Dala;; ;i;en at atl; i;in ;z;l;r. (Bu ;eviri manas;n; zedelemekte. "Tala;; tur;an"- art;k ya;ayamayacak duruma gelmi; at; anlat;r, ";lmekte olan" manas;na daha da yak;nd;r).

*Ara tire; ;irik ;y aras;ndan ;;ger: Ara dire;i ;;r;k oln ev aras;ndan ;;ker.

*Cann;z terek ;eget bolmaz, cann;z adam ;y bolmaz: Yaln;z a;a; orman olmaz, yaln;z insan aile olmaz.( Burada ";y" (ev) kelimesi "aile" manas;nda gelmektedir).

*Birlikde-tirilik: Birlikde ba;ar;. "Tirilik" (canl;l;k) kelimesi bu atas;z;nde "ba;ar;" manas;nda okunur.

*Kolda be; barmak da ten t;ld;: Eldeki be; parmak da denk de;il.
*K;nde da bard; tam;a: G;ne;te de vard;r leke.

*K;nn; s;ygenni k;z; kamauk: G;ne;i sevenin g;z; kama;;c;. ("Kamauk" g;n;m;zde "kamau;u" olarak kullan;lmakta).

*Kanau k;z;l;a k;z;n;r: Bu atas;z;n; kelimesi kelimesine ;evirmek zor. "Kanau" kelimesi - kad;ns;, baz; tuhaf al;;kanl;klar;, davran;;lar; olan erke;i anlat;r, "k;z;n;u" ise ;srarla istemek, elde etmeye ;al;;makt;r. ;yle de "tuhaf al;;kanl;klar; olan adam k;rm;z;ya ;zel hassasiyet g;sterir" diye ;evrilebilir.

*Tilindi;ge kiym ber da ilindi; oyumun al: Y;rt;k giysili gezgine giysi ver de onun tak;nt;l; fikirlerini ;;ren.
(Getirilen sat;ralt; terc;me atas;z;n;n manas;n; anlatamamakta. "Tilindi;" - eski zamanlarda bilgi toplamak i;in devletleraras; gezilere ;;kan, yolda her t;r y;pranma ya;ayan, fakat ayd;nlat;c; misyonundan vazge;meyen, inatla halklar ve co;rafi alanlar hakk;nda bil;i elde eden ki;iler hakk;nda s;ylenen, hafif alay i;eren bir s;zd;r. Gezginlik mesle;i ortadan kalkt;ktan sonra g;n;m;ze kadar ";st;m ;ok y;prand;, tamamen y;rt;k giysili oldum" manada kullan;lmaktad;r. ";s;m tilindi; boldu". ";lindi;" kelimesi ise g;n;m;zde "tak;nt;l;" fikir anlam;nda kullan;lmaktad;r. Fakat eski dilde de;eri i;eren "tutkulu bilginli;i" anlat;rd;. ;yle de atas;z; ;;yle ;evrilebilir: "Gezilerde ;st; ba;; y;pranm;; gezgine giysi giydir de onun de;erli bilgilerini ;;ren". (Burada"oyum" (fikir) kelimesi geni; anlam ta;;yarak "bilim" manas;n; i;ermektedir).

*C;l-k;t, halk-cut, kayda kut!: Y;l k;tl;k, halk ekmek derdinde, nerede sa;lam g;r;n;;!.
(Sat;ralt; terc;mesi manay; biraz zedelemektedir. "Kut"(g;r;n;;) kelimesi soyut tarzda anla;;lan kelime olup, d;; g;r;n;;;, fiziksel durumu, ya;ama keyifini, insanlararas; davran;;lar; da kapsamaktad;r. O y;zden atas;z; ;;yle ;evrilebilir:"Halk;n ge;im s;k;nt;larla bo;u;tu;u bu k;tl;k y;l;nda nereden olsun sa;lam ya;ant;!"

*S;nnan g;rc;n cab;;maz: Kopar;lan ekmek yap;;maz.

*Er kolu-tirek, er k;l;-cibek: Erke;in eli destek, g;nl; ipek.

*Kol;a ;retgenine ;retgen bor;lu: Eline al;;t;ran al;;t;ran;na bor;ludur.

*I;annann; alda;an-murdardan murda;an: G;veneni aldatan katilden de beter.
("Murda;an" "murdar" (katil) kelimesinden olu;ma ve eski konu;ma kurallar;na g;re kat kat manay; g;;lendiren veya zay;flatan bir s;zd;r, "katilin katili" olarak ;evrilir. ;rne;in: "Eri;i"-"eri;ikku"; "uu;u"-"uu;alay"; "b;r;"-"b;r;kay"; "talan"-"taland;u" vb).

*S;ydam k;z oydam bolur: G;zel k;z;n ad; ;;kar.
(Burada "s;ydam" g;zel kelimesiyle a;;klan;nca mana yetersiz kalmaktad;r. "S;ydam"- bedeni y;z; de g;ze batan, eksiksiz anlam;ndad;r, "oydam" ise eski s;zd;r ve burada "k;t; itibar" anlam;n; ta;;maktad;r).

*Cau tobuk;a t;;se er k;l;; kermez: D;;man diz ;;km;;ken adam ona k;l;;;n; ;ekmez.

*;yilgen cau;a dau salma: E;ilen d;;man; dava etme.

*S;ygenni k;z; - k;r: A;;;;n g;z; k;r.

*Perdan tuthan arpa ormaz: Sikah tutan arpa toplamaz.

*Aman igi da bir toprakda ;irir: K;t; iyi de ayn; toprakta ;;r;r.

*Tenniz "tennizme" der da kuturur, an; tenniz etgen suulan; unutur: Deniz "denizim" diye ;;mar;p kudurur, onu deniz yapan sular; unutur.

*Betsiz-betden, kuu-kelbetden, s;ys;z-s;ydan, k;ys;z-s;rdan k;b ayt;r: Namussuz namustan, surats;z g;r;n;;ten, ;erefsiz ;ereften, soysuz asaletten ;ok konu;ur.

*Tili uzunnu ;m;r; k;sha: Dili uzunun ;mr; k;sa.

*Hak a;a;an kan kusar: Hak yiyen kan kusar.

*T;zn; ters etgen terslik s;nar: Hak; haks;z ;;karan haks;zl;k ya;ar.

*Bergenin kay;t;b kelir, bermegenin ;irir: Verdi;in sana d;n;p gelir, saklad;;;n ;;r;r.

*Bet ;;;ar cerge mal t;yma: ;tibar;n; y;kseltecek yerde mal har;amaktan ;ekinme.

*Birine etgenin, birinden kelir: Birisine yapt;;;n bir ba;kas;ndan geri gelir.

*;gilik et, kul bilmese Allah bilir: ;yilik yap, kul bilmezse Allah bilir.

*Bal;;kda;;n ;;;arsan ornuna seni batd;r;r: ;amurdakini ;;karsan yerine seni bat;r;r.

*S;z-;;meltayakd;, kayt;b kesine tiyer: S;z boumerangt;r, d;n;p kendine ;arpar.

*S;fat;na goliya: Surat;na hayvan d;;k;s;.

*Beder betge-kazan kara: Utanmaz y;ze kazan karas;.

*Beder bederligin eter: Utanmaz utanmazl;k ;er;evesinde hareket eder.

*Beder har c;r;kdan ;ter: Utanmaz her ;atlaktan ge;er. (Burada "hi; bir ;eyden ;ekinmez" anlam;nda gelmektedir).

*Uyalmaz;a t;y;; tab;lmaz: Utanmaza durdurucu engel bulunamaz.

*Cer hoynuhdu, etgenin kayt;r: Yer k;redir, yapt;g;n d;n;p gelir.

*Uzal;an koldan tut, ;ht;r;anna cab;;ma: Uzat;lan elden tut, itene yap;;ma.

*Kat;nn; ;a;;- uzun, ak;l;-k;sha: Kad;n;n sa;; uzun akl; k;sa.
(Bu ata s;z; sat;ralt; tec;mede do;ru anla;;lamaz, zira "k;shaak;l" kelimesi g;n;m;zdeki anlam;nda kullan;lmamakta. Eskide "K;sha ak;ll;" -"duygusal", "hemen ate;lenen, o y;zden serin kafayla karar veremeyen" olarak bilinmi;ti. Dolay;s;yla atas;z; "Kad;n;n sa;;n;n g;r oldu;u gibi duygular; da g;r" olarak ;evrilmektedir. G;r;ld;;; gibi, ba;taki hakaretli deyi;e nazaran, bu ;eviri sevecen, esprili bir davran;;; i;ermektedir. Atas;z;n;n as;l manas; budur. Ba;tak;ysa ;arp;t;lm;; manadan ibarettir).

*Daurnu art; aur: Kavgan;n sonras; a;;rl;kt;r. (Bu atas;z; de sat;ralt; terc;mesinde yetersiz kalmakta. Kullan;lan manas; ;;yledir: "Kavga sonras; d;nem insanlara ruhsal a;;rl;k ya;at;r".

*Tama tama k;l bol;un, cay;la cay;la el bol;un: Damlaya damlaya g;l ol; yay;la yay;la nesil ol. (Burada "el" (k;y, yerle;im b;lgesi") kelimesi "nesil" manada gelmektedir).

*Tam;an tam;; k;l bolur: Damlayan damla g;l olur.

*Tam;an tam;; ta;n; te;er: Damlayan damla ta;; del;kler.

*Kak;anna e;ik a;;l;r: ;alana kap; a;;l;r.

*;al ;ak;a ahs;n;r: Ak sa;l; gen;lik ;a;a bakarak i;ini ;eker.

*;zlennen tab;l;r: Aranan bulunur.

*Sadakl; ;y;e cau kirir: Yayl; eve d;;man girer.

*Korkak kork;an;na t;ber: Korkak korktu;una rastlar.

*Aman cora amanl;k tartar: K;t;ye yorum k;t;l;;; ;eker.

*Caradan kork;an-caral;: Yaradan korkan yaralan;r.

*Ba;;na tartsan ba;;na kelir: Kendine ne ;ekersen ba;;;na gelir.

*;gi oyum-ullaul, aman oyum-talaul: ;yi fikir y;kseltir, k;t; fikir al;alt;r.
(Sat;ralt; terc;me manas;n; yans;tam;yor. "Ullaul"-y;kse;e ;ekilmeyi anlatan eski kelimedir. Orne;in: "Ullaul auruu tartd; da kazauatha can atd;"...
( ";okka'n; haparlar;". folklor). "Talaul" ise al;almadan daha da beter durumu anlatmakta).

*Hon;unu ko;una ot salsan kesi ko;un da canar: Kom;unun dam;n; ate;e verirsen kendi dam;n da yanar.

*Hon;u karna;dan cuuk: Kom;u karde;ten yak;n.

*;y sorma da hon;u sor: Ev sorma da kom;u sor.

*Kanl; k;nde - karna;: Kanl; g;nde karde;...

*Anan; kar;;;; sabiyge-al;;;: Anan;n bedduas; ;oco;u i;in dua.

*Ba;has;na kaz;an ;unnuruna kesin t;;erse: Ba;kas;na kazd;;;n ;ukura kendin d;;ersin.

*Bal ;ibin balda ;l;r: Bal ar;s; balda ;l;r.

*K;y bolmasa ;am kayda, biy bolmasa halk kayda: Asil olmazsa ;an nerede, ba;kan olmazsa halk nerede (ne eder anlam;nda).
("K;y"(aks;ek biy) Hunlar'da unvan belirtisi ad takmas; olmu;tu. ;rne;in: "men an; k;ys;nmeyme"(ben onu k;y saym;yorum) bi;imde "k;y" kelimesi Nart'larda korunmaktad;r).

*Amanatha h;yanat degenley... Emanete ihanet denilen gibi...

*K;tey ulu tayak bla oynar: ;oban;n o;lu sopayla oynar.

*K;rgen k;rgenin eter: Herkes g;rd;;;n; yapar.

*K;n k;rmegen k;n k;rse k;nd;z ;;rak cand;r;r: Sonradan g;rme g;nd;z me;ale yakar.
( Kullan;lan anlam; biraz farkl;d;r. "Eksiklikte ya;ayan aniden zenginle;irse, zenginlik ve mutlulu;un simgesi sanarak halk; g;ld;rebilecek davran;;lar g;sterir" ;eviri bu atas;z;n;n manas;n; tam a;;kl;;a kavu;turmaktad;r).

*Cerge bergen cemi; al;r: Yere u;ra;;n; veren ;r;n al;r.

*Caum-k;kden, bitim cerden, etim-erden: Ya;;; g;kten, bitki yerden, yapmak (kazanmak) adamdan.

*A;;k kol;a ku; konar: A;;k avu;a ku; konar.

*Carl;;a bergen-can ;;;n, bay;a,biyge bergen-mal ;;;n: Fakire veren can i;in, zengine, efendiye veren mal i;in.

*C;lauk c;lauluk bolur:
Sat;ralt; terc;mesi anlam;n; veremez. Kullan;lan manas;-"Hep hayat;ndan ;ikayet edip duran;n ya;am; a;lanacak olur".

*;;i innet i;ilikge t;betir: ;yi niyet iyilikle kar;;la;t;r;r.

*E;ek kala kurdu da art; bla oydu: E;ek kale kurdu da k;;;yla k;rd;.

*Ay tutulsa culduz s;y;n;r: Ay tutuldu;unda y;ld;z sevin;li olur.

*Bek anas; c;lamaz: Korunan;n anas; a;lamaz.

*Mal batl;k kabakda ayt;l;r, tin bayl;k halkda ayt;l;r: Mal varl;k mahallede konu;ulur, manevi varl;k halkta konu;ulur.
( Bu atas;z;n;n sat;ralt; terc;mesi anlam;n; tam verememekte. Soyut tarzdaki manas;- "Mal varl;kla mahallede ;ohret olursun, manevi varl;kla halkta". "Ayt;l;r" s;z; "konu;ulur" manas;n;n yan; s;ra ";ohret olur", "itibar kazan;r" anlam;nda da kullan;lmaktad;r. Bu kelime k;t; ;ohreti de kapsamaktad;r).

*Zamann; bilim ozar: Zaman; bilim ozar.

*Amal bilgen- amal bla, amal bilmegen aman bla: ;are bolmas;n; bilen ;are bularak, ;are bolmas;n; bilmeyen ;aresizlik i;inde.
Kullan;lan manas;-"Her derde ;are bulabilen ;aresiz kalmaz, ;are bulmas;n; bilmeyen ise ;aresizli;k i;inde ya;ar.Burada "aman" (k;t;) kelimesi c;mle yap;s;na g;re anlam kazanan s;zlerden olup ";aresizlikte ya;ar" manay; ta;;maktad;r.

*Ta; k;b t;zgenden ta; bol;and;: Ta; ;ok dayand;;;ndan ta;a d;n;;mi;.

*Tam;an tam;; ta;n; te;er: Damlayan damla ti;; delik eder.
(Burada "damlayan" kelimesi st;ralt; terc;mede anlam; kapsayamamakta. "tam;an" (damlayan) c;mle manas; itibariyle manas;n; de;i;tirmekte ve " damlay;p duran" anlam;nda gelmektedir). Kullan;mda bir di;er s;yut tarzdaki anlam; da var: " Devaml; u;ra;an hedefine ula;;r").

*Kolu ullu-as;u, aya;; ullu-cars;u: Elin b;y;kl;;; ho;, aya;;n b;y;kl;;; h;z;n.

*Muharn; karn; toysa da k;z; toymaz: Oburun karn; doysa da g;z; doymaz.

*Tilegenni-kaytarma, tilemegenne-berme: ;steyeni ;evirme , istemeyene verme.

*Culduz ta;ar;kma deb ;;rahtan;n; atma: Y;ld;z asaca;;m diye me;ale alt;n; atma. (Burada "atma" kelimesi c;mlenin manas;na ba;l; de;i;ime u;rayarak ";;pe atma" anlam;nda gelmektedir).

*Keme da miner kay;k;a, kay;k da miner kemege: Gemi de biner kay;kka. kay;k da bimer gemiye. Kullan;mdaki di;er manas;-"B;g;n - o, yar;n sen muhta; olursun".

*Adam;a adam kerek: ;nsana insan laz;m.
(Sat;ralt; terc;me anlam;n; yans;tamamakta. "Kerek" s;z; burada "ihtia; var" manadad;r o y;zden kullan;mdaki mana de;i;mekte ve ";nsan;n insana ihtiyac; var" olarak ;evrilmektedir. C;mle yap;s; itibariyle, zaman belirleyen s;z;n;n mevcut olmamas;ndan, "kerek" kelimesi "her zaman" manas;n; da i;ermektedir. ;yle de atas;z; ;;yle okunur: " ;nsan;n insana her zaman ihtiyac; var").

*Ullu k;ll; ;lden urulur: Kibirli g;nlinden yralan;r.

*Ba;ha;a k;l;u;; k;lk;l;k bolur: Ba;kas;na g;lmeyi seven g;l;necek olur. (Sat;ralt; terc;mesi anlam;n; ta;;makta zay;f kalmaktad;r. Burada "k;l;u;;" s;z; "dalga ge;meyi seven" manada gelmektedir. Atas;z; ;;yle okunur: "Ba;kas;yla dalga ge;meyi seven kendisi o hale d;;er").

*;am - tohamadan, ay;b-baudan: ;an-saraydan, utan;-damdan.
(Sat;ralt; ;eviri bu atas;z;n; anlatamamakta. Kullan;lan manas;-"Asil k;;;k d;;mez" dir).

*Kul s;z;ne t;k;r;r: Kul s;z;ne t;k;r;r
(Bu atas;z;nde edebiyat diline ayk;r; "gaz" s;z; kullan;ld;;;ndan "t;k;r;r" s;zle de;i;tirilmi;tir. Kullan;mdaki deyi;i-"Kul s;zune gaz ;eker").

*E;ekten at bolmaz, kuldan ba; bolmaz: E;ekten at olmaz, kuldan ba;kan olmaz.

*K;tey tarhha ;;ksa onou;usu koy bolur: ;oban tahta ;;karsa dan;;man; koyun olur.

*Zaman a;;u emer, ;z a;ar: Zaman ac;y; emer, ;z; a;ar.
G;r;ld;;; gibi bu atas;z; de soyut tarzda anla;;lan t;rdendir ve sat;ralt; terc;me manas;n; verememekte. Kullan;lan manas;-"Zaman her ac;y; unutturur, ya;ama g;c;n; tekrar verir". ";z a;ar" (;z; a;ar) kelimesi c;mledeki mana a;;rl;;;ndan etkilenen s;z olup burada "yeni ;z, tekrar mutlulu;u yakalama g;c;" anlam;nda gelmektedir.

*K;n;;k;anna ak;l izley bar, K;nbathanna ak;l bere ket: Do;u'ya ak;l almak i;in git, Bat;'ya ak;l vermek i;in git.

*Ak;ll; elge sorur, ak;ls;z cerge sorur: Ak;ll; k;ye sorur, ak;ls;z yere sorur. Sat;ralt; terc;me mana ta;;yamuyor. "El" (k;y) kelimesi burada "halk" manada gelmekte, "cer" (yer) ise "hi; bir yer, bo;luk" manas;n; ta;;maktad;r. ;yle de atas;z; ;;yle okunur: "Ak;ll; halka dan;;;r, ak;ls;z-bo;lu;a".

*Tau;a zarlannan kayan; mahtar: Da;a g;pta eden kayay; ;ver.

*Biy bla kuldan-kad;r adam: Asil ile soysuzdan - katir insan.
Bu s;z de biraz farkl; s;ylenir: "Asil ile k;leden etnik katiri do;ar".

*Kaba;a bar;an- men, hapar aythan-sen: Kabe'ye giden - ben, haber veren - sen.

*Ca; c;lay c;lay ;ser, kart ;nn;;hay ;nn;;hay keter: ;ocuk a;laya a;laya b;y;r, ihtiyar oflaya oflaya t;kenir. "Keter" (gider) kelimesi burada ";l;r" manada gelmektedir.

*Kart;n athan kartl;kda at;l;b kal;r: Ya;l;s;n; b;rakan ya;l;l;kta b;rak;l;b kal;r.

*;;b;kl;kda b;g;lmegen kaz;kl;kda b;g;lmez: ;ubulu;unda b;k;lmeyen, direkli;inde b;k;lmez. Kullan;lan manas;-";en;li;inde yontulmayan, olgunl;kta terbiye g;remez".

*Sausuz;a karau-Teyrige colau: Hastaya bakmak Tanr;'ya yol bulmakt;r.
;ok eski bir deyi;tir. "Col au" kelimesi (yol bul, yolu omuzla, yolu tamamla) bu atas;z;nde "hay;r i;le, Tanr;'ya yol bul" anlam;nda s;ylenmektedir.

*Z;ld;uay c;y;nna kirgen ak;ll; z;ld;uay;a kozulur: ;atlaklar toplulu;una kat;lan ayd;nla bir ;atlak imi; gibi dalga ge;ilir.

*Cerin bilgen s;ys;z bolmaz: Yerini bilen al;almaz.

*Ak;l bla Ba;-colda;: Sat;ralt; terc;me mana veremez. "Ba;" (kafa, ba;kan, en ba;taki, y;netici) bu atas;z;nde "ba;ar;, ;st;nl;k, parlak ;ans" anlam;nda gelmekte. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Ak;l ile ;st;nl;k (ba;ar;) yolda;t;r".

*Batar kemede ;;;han koz;al;r: Batacak gemide fareler ayaklan;r.

*As;l s;y;n as;b tutar: Asil ;erefini as;l; tutar.
Burada "as;b" (as;l;) s;z; "y;ksekte" anlam;nda s;ylenmektedir.Kullan;mdaki ;ekli -"Asilin ;erefi kusursuz".


*C;rmege-cuurt, ba;ayak;a-tat;ran:
"C;rme" -s;k; tuzlanm;; i; ya;; i;kembeye sar;l;r, sonra kurutulur. Pi;mi; c;rmenin yan;da saf yo;urt (cuurt) verilir. "Ba;ayak" ise koyunun ba; ve ayak etidir. Onlar;n yan;nda sivri tad; olan tuzl;k (tat;ran) koyulur. Sat;ralt; terc;mesi ";;kembe sucu;una - yo;urt, ba; ve ayak;a-sivri ket;ap" anlam;n; yans;tamaz. Ata s;z; soyut tarzda ;u anlamda kullan;lmakta: "Do;ru katk; yar;m; tam k;lar".

*Anas;na kara da k;z;n al: Anas;na bak da k;z;n; al.

*Anas; mahda;ann; alma, kelini s;kgenden kalma: Anas;n;n ;vd;;; k;z; alma, gelininin karalad;;; k;zdan vazge;me.

*Berne kelinni unutdurur: Damat;n soyuna da;;t;lan hediyeler gelini unutturur. "Berne" damad;n akrabalar;na da;;t;lan hediyelerdir. ";eyiz" anlay;;; do;ru de;il. ";eyiz"e ";y kerek" denilmektedir.

*;illeden tam;a ;;kmaz, nam;s ariulanmaz: ;pekten leke ;;kmaz, namus temizlenemez.

*C;;;l;an nam;s s;yelmez: Y;k;lan namus kalkamaz.

*Nam;s ketgenden can ketsin: Namusun gitmesindense can gitsin.

*Mal kayt;r da s;y kaytmaz: Mal geri d;ner de itibar geri d;nmez.

*Nam;ss;z k;n-karann;: Namussuz g;n-karanl;k.

*Cann;z bolsan da - t;zge cak: Yaln;z da olsan hakl;ya arka ol.

*;gini huyusu kurumaz: ;yinin kuyusu kurumaz.

*Alt;n batmakda karalmaz: Alt;n ;amurda kararmaz.

*Bayl;k kulnu biy etmez: Zenginlik kulu bey yapamaz.

*Korkuu bla H;yanat - karna;: Korkakl;kla ;hanet karde;tir.

*Uzakda;; karna; uzak kal;r, kat;nda;; hon;u ceter: Uzaktaki karde; uzakta kal;r, yan;ndaki kom;un yeti;ir.

*Bilmez-tiline tiline, bilgen-tirile tirile:
Sat;ralt; terc;me manay; zedeler. "Tiline" (uzun dar kesilerek) kelimesi burada c;mle manas;ndan etkilenerek "k;r;la k;r;la, ;z;le ;z;le" anlam;n; vermekte, "tirile" (canlanarak) s;z ise "ba;ar;dan ba;ar;ya" olarak okunmaktad;r. ;yle de atas;z; ;;yle okunmakta: " Bilmeyen (cahil) k;r;la ;z;le ya;ar, bilgin ba;ar;dan ba;ar;ya atlar".

*Beti campak k;zg;ge k;lkald; eter: Yamuk y;zl; aynaya k;ser.

*Cumuk k;zl; ;uunu tersler: Yumuk k;zl; atalar;n; su;lar.
";uu" eski dilde "uzak atababalar, genetik atalar" demektir. ;rne;in: "At; ;uu sa;;n;lmay kald;" (ismi, genetik atalar; an;msanmadan yok oldu, hayatta onun genetik dal;ndan kimse kalmad;). Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunmakta: "Yumuk k;zl; genetik atalar;n; su;lar".

*Cumukk;zge a;;kk;z - bad;rak: Yumuk k;zl; i;in a;ik g;zl; - f;rlama g;zl;d;r.

*Bet k;ys;k ese k;zg;ge ne dau? Y;z yamuk ise aynaya ne dava?..

*Arbaz k;nn;rd; da iynek saualmayma: Avlu d;z olmad;;;ndan iyne;i sa;am;yorum.

*Palah ayt;u;u palahha kal;r: Hep bela haberler getiricinin ba;; belaya girer.

*Gudu-hurcundan, kul-g;rc;ndan: H;rs;z - cepten, kole - ekmekten..(anlar).

*Muhar betin a;ar: Obur vicdan;n; yiyer.

*Karaton kelin dariy cay;l;r, tab;u;u kelin calka kay;r;r: K;s;r gelin ipek gibi yayl;r, do;urucu gelin yelesini kald;r;r.
Sat;ralt; terc;mesi yetersiz kalmakta, zira "calka kay;r;r" "kar;; koyar" anlam;nda gelmekte ve getirilen c;mlenin manas;ndan etkilenerek "y;z tutar, "burnu havalarda olur" anlam; yans;tmaktad;r. ";pek gibi yay;l;r" demek ";ok nazik, g;lery;zl;, han;m han;mc;k" manada anla;;lmaktad;r. ;yle de atas;z; ;;yle okunur: "K;s;r gelin ;ok nazik olur, ;ocuklu gelin ise kar;; koyucu, y;z tutucu olur".

*K;nde; k;nde;ge art bul;ar: Kuma kumaya k;; sallar.

*Kesi c;;;l;an c;lamaz: Kendi d;;en a;lamaz.

*Aman ul ulutur: K;t; o;lan ulutur.

*Ursan-;l;r, satsan-kelir: Vurursan ;l;r, satarsan gelir.
Bu atas;z; bir birinden kopamayacak kadar yak;n akrabalar;n yaramaz oldu;u durumda dile getirilir. ;rne;in: "Ne yapacaks;n, evlat, vurursan ;l;r, satarsan gelir".

*K;b s;le;gen poh s;le;ir: ;ok konu;an ;er;;p konu;ur.
Bu terc;mede "poh" s;z;n;n tam kar;;l;;; bulunam;yor. ("Poh" ;er;;p;n hayvan d;;k;s;yla kar;;t;;;n; veya yo;un bir kirli kar;;;kl;;; anlat;r).

*Kerti k;b ayt;lsa calan bolur: Ger;ek ;ok tekrarlan;rsa yalan olur.

*Cathan ta;n; t;b;ne ;;k ;tmez: Yatan ta;;n dibine ;i; ge;emez.

*U;han ;aprak butakdan kutuldum deb kuan;r: U;an yaprak daldan kurtuldum diye sevinir.

*Calan sert;-k;m;ja: Yalan;n s;rt; ;;plak.

*Ba;;na tabmaz;n aya;;na tabhan tabhan;na taban basar: Ba;; i;in bulamayaca;;n; aya;; i;in bulan, buldu;una taban basar.
G;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;me anlam;n; ortaya koyamamakta. Kullan;mdaki manas; ;;yledir: " D;nyalar; verip de elde edemeyece;i k;z; (erke;i) kaderin bir oyunu olup tesad;fen elde ediveren de;ersiz ki;i, onu kendi d;;;k seviyesine indirir ve ayak alt;na al;r".

*Ten bolma;ann; tensinsen tensinneninden k;erse: Denk olmayan; kendine denk edersen, denk etti;in ki;i taraf;ndan yak;lm;; (;z;lm;;) olursun.
Burada "k;yerse" (yanars;n) atas;z;n;n manas;ndan etkilenmekte ve ";z;l;rs;n" manada okunmaktad;r.

*T;;-aybatl;k, i;-kertilik: D;; g;rsellik, i; ger;ek.
("Aybat" s;z; hem d;; gf;r;n;;;, hem tav;r tarz;n; kavrayan bir kelimedir, o y;zden atas;z;n;n anlam; biraz daha geni;lemektedir). "Aybat" "maske, i;indekinden farkl; g;r;n;;" manada da kullan;lmaktad;r.

*Soz haua da i; kerti: S;z-havad;r, ger;ek i;tir. Burada "kerti" (ger;ek) s;z; "elle tutulacak, g;zle g;r;lecek" manada gelmektedir. Kullan;mdaki manas;-"S;z havad;r, i;se elle tutulacak, g;zle g;r;lecek bir ;eydir".

*;gi igilik k;r;r: ;yi iyilik g;r;r.

*S;rt; ki;igen biy e;igine: S;rt; ka;;nan bey kap;s;na.

*Aldan;r;a-ta;;;;a, h;rtlan;r;a-ba;;;;a: Kand;r;lmak i;in falc;ya, azarlanmak i;in ba;kana.

*Car;k betli car;b ca;ar: Ayd;n y;zl; ayd;nl;k ya;ar.
Bu sat;ralt; terc;me anlam;n; yans;tamuyor. "Car;k betli" (g;lery;zl; insan veya a;;k re;i bir ;ey), "car;b ca;ar" (g;lerek oynayarak ya;ar, bir di;er manas;-"sinirlendirerek ya;ar". Burada "g;lerek,oynayarak" manada gelmektedir. Atas;z; ;;yle okunur: "G;lery;zl; g;lerek oynayarak ya;ar".

*Kele;isi igi bolsa keli ba;; erge bar;r: ;op;atan; iyi olsa havan destesi evlenir.

*Ana kay;n ana bolsa burnuna ;ibiji ca;ar: Ana kaynana olunca burnuna biber s;rer. "Burnuna biber s;rmek" (;ibijiburun bolur;a) "kibirlice burnunu havalara ;ekmek" demektir.

*Ca; k;z;-k;zda, cuuk k;z;-bernede: O;lan;n g;z; k;zda, akrabalar;n g;z; verilecek hediyelerde.

*Kelin alt;n bolsa da kay;n ana;a - cez: Gelin alt;n da olsa kaynana i;in pirin;.

*Murdar can;-cannan ot: Katilin can;-alev alev yanar.

*U;han-s;rkelmez, s;rkelgen u;maz: U;an s;r;nmez, s;r;nen u;maz.

*Tauk gakg;s;n kaya k;r;r: Tavuk yumurtas;n; kaya gibi g;r;r.
Kullan;mdaki anlam; -"Her ana kendi evlad;n; e;siz bilir".

*At nals;z bolsa atl; s;ys;z bolur: At nals;z olunca atl;n;n itibar; d;;er.

*Ak;r;n bar;an uzak bar;r: Yava; ilerleyen uzak gider.

*K;zge tigilgenni s;g;u;;s; k;b: G;ze batan;n karalay;c;s; ;ok.

*;linmegen-;rlemez: T;rmanmayan yukar; ;;kamaz.

*A;;k;an suu tennizge cetmez: Acele eden su denize ula;amaz.

*Cumdurukdan s;z auur: Yumruktan s;z a;;r.

*S;zn; s;rgen s;zl;k bolur: "S;z" (s;z) kelimesi konuya ba;l; de;i;erek "dedikodu" manas;n; da ta;;r. Atas;z; ;;yle okunur: "Dedikoduyu seven dedikodu konusu olur".

*Bi;ak cara bitelir, s;z caras; bitelmez: Bi;ak yaras; iyile;ir, s;z yaras; iyile;mez.

*Artdan ayhan-art kibik: Arkadan konu;an k;; de;erinde.

*Cuklauknu cast;;;-mu;uldauk: Uykucunun yast;;; m;;;lday;c;.
G;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;me manay; ;stlenememekte. Bu hafif alay s;z; olup s;zlerin uyumundan ibarettir. Eski T;rk;esi'nde bu t;rden ;ok deyi; vard;r. Kullan;mda "Horlamas; yast;;;na bile sinmi;, kronik uykucu " olarak anla;;l;r.

*"Kesim" desen eki ernin bir birine tiyer: "Kendim" dersen iki duda;;n bir birine dokunur. Anla;;lan manas;-" Her kes ;nce kendim der".

*Bilimni tot kesmez: Bilimi pas tutmaz.

*Har maka m;rd;s;n mahdar: Her kurba;a kendi batakl;;;n; ;ver.

*"Kesim" degen ;m;r ca;ar, "halk;m" degen ;m;rl;k ca;ar: "Kendim" diyen ;m;r ya;ar, "halk;m" diyen ebediyen ya;ar.
*Anas;z bir c;lar, curtsuz min c;lar: Anas;z bir defa a;lar, yurtsuz bin defa a;lar.

*Zamann; zaman ozar: Zaman;n ;n;ne zaman ge;er.

*I;;r;l;an ot cuklanmaz: ;flenen ate; s;nmez.

*Amanna i;ilik eti;-tennizge ta; at;u: K;t;ye iyilik yapmak denize ta; atmak gibi.
Sat;ralt; terc;me bu atas;z;n;n kullan;mdaki manas;n; yans;tam;yor. Atas;z; ;oyle anla;;lmakta: "K;t;ye yapt;;;n iyilik denize ta; atarcas;na kaybolup gider".

*Ciltinden-;;nkart: K;v;lc;mdan-alev.
;rnek: "ciltinden-;;nkart degenley bir s;zden kau;a ;;kd;" (K;v;lc;mdan-alev denilen gibi, bir s;zden kavga ;;kt;).

*B;r; bala ti; bla oynar: Kurt yavrusu di;le oynar.

*Tauk kaz;a eri;di da ar;kda batd;: Tavuk kazla yar;;t; da derede bo;uldu.
Maka ta;ha ;rledi da d;niyan; k;rd;: Kurba;a ta;a ;;kt; da d;nyay; g;rd;.
Oku;an ak;l okur: Okuyan ak;l okur.

*Bilimni ba;as;n bilim bilir: Bilimin k;ymetini bilim bilir.
(Burada "ba;as;n" (pahas;n;) s;z "k;ymet, de;er" manada okunmaktad;r).

*Har kiritge bilim-a;h;;: Bilim her kilidin anahtar;.

*I;annan ;;annan;ndan c;lar: G;venen g;vendi;i taraf;ndan a;lat;l;r.

*Muhar can;-kar;nda: Oburun can; karn;nda.

*Cer K;nn; ol tutulsa an;lar: Yer G;ne;in de;erini o tutulduk;a anlar.

*Cahanimni k;rmegen candetge k;l salmaz: Cehennemi g;emeyen cennetin k;ymetini bilmez.

*Koy ti;inden hans bilir: Koyun di;inden ot bilir.

*;;n temir onmaz, Nart cesir bolmaza: ;elik rengini atmaz, Nart esir olmaz.

*Ba; urub ca;a;andan ;retin ;lgen a;h;: E;ilip ya;amaktan dimdik ;lmer iyi.

*Kal;an i;ge kar cauar: Zamana b;rak;lan i;in ;st;ne kar ya;ar.
(Burada sat;ralt; terc;mesi yetersiz kalmaktad;r. "Kal;an" (bir yerde kalan) bu atas;z;nde "sonraya, zamana b;rak;lan" anlam;nda gelmekte, "kar cauar" (kar ya;ar) soyut tarzda anlam ta;;yarak "hi; yap;lmaz" anlam; yans;tmaktad;r. ;yle de atas;z; ;;yle okunur: "Sonraya b;rak;lan i; hi; yap;lmaz").

*Sabiyni cumu;ha iy da ;z;ndan bar: ;ocu;u bir i;le g;nder de arkas;ndan git.

*Sann;rau kulak el buzar:Sa;;r kulak halk; bunalt;r".
( Bu atas;z;nde de s;zler mana de;i;imine u;ramaktad;rlar. "Sann;rau kulak" (sa;;r kulak) burada "do;ru d;r;st anlamayan, kar;;t;ran, bir ;eyi kenar k;;esini yakalay;p da tam;n; bilmeyen, yar;m yamalak bilen" anlamlarda okunmaktad;r. "El buzar" (k;y; bozar) " halk; bunal;ma sokar, halk; bir biriyle dala;t;r;r " manas;n; ta;;makta. "El" (k;y) kelimesi de "halk" olarak okunur).

*Sann;rau;a eki azan okulmaz: Sa;ir i;in iki ezan okunmaz.

*;;legen-ti;ler: Sat;ralt; terc;mesianlam;;n; yans;tamaz. "Ti;ler" (;i; kavurur) burada " s;k;nt;s;z ya;ar, bollukta ya;ar" manada gelmektedir. Atas;z; ;;yle okunur: ";al;;an bollukta ya;ar".

*Usta c;nn; cibek eter: Usta y;n; ipe;e d;n;;t;r;r.

*Az bilgen k;b s;le;ir: Az bilen ;ok konu;ur.

*K;z;n bolsa erge a;;k, ;l;n bosa cerge a;;k: K;z;n varsa evlendirmeye acele et, ;l;n varsa g;mmeye acele et.

*Ba;lannan i; biter: Ba;lanan i; biter.

*Kalam;; talam;;n; talar: Kalem tutan y;rt;c;y; yener.
("Talar" vah;i hayvan;n sald;r;s;n; anlat;lmas;nda kullan;lan s;zd;r. ";t talad;" (K;pek sald;rd;). "Talam;;" eski s;zd;r ve "g;ptal; sald;rgan" olarak anlat;la bilir. ;rne;in: "Talam;;la talar cap;l;, bilek desen tutmaz - kat;l;, carl; can;m' a t;;er - at;l;, ey medet, ne boldu bu d;niya;a!" (G;ptal; sald;rganlar dalayacak suratl;, direnecek g;; yok kolumda, zavall; can;m har;an;p gider gibi, ey y;ce kudret, ne oldu bu d;nyaya!) ;.Semenov."K;n;m").

*C;lama;an ca;ha em;ek salma: A;lamayan o;lana (bebe;e, ;ocu;a) meme verme. "Ca;" (o;lan, y;l) bu atas;z;nde "bebek, ;ocuk" manada gelmekte.

*;;den da;an taymaz: ;;l; direk d;;mez.

*Bilmezni kolunda dariy-t;c;na: Bilmezin elinde ipek kaba pamukluya d;n;;;r. ("T;c;na" kaba pamuklu veya diger maddelerden yap;lm;; ip. Eski s;zd;r. G;n;m;zde kullan;m d;;; bulunmaktad;r).

*;yesin s;ysen itine s;yek ber: Sahibini sevsen k;pe;ine kemik ver.
Cigit s;rt; cer bilmez: Yi;itin s;rt; yeri bilmez.
S;ygenni ba;; git;e da c;regi ullu, s;ymegenni ba;; ullu da c;regi git;e: Sevenin ba;; k;;;k de y;re;i b;y;k, sevemeyenin ba;; b;y;k de y;re;i k;;;k.

*Minsn-as;l at, alsan- biy;e k;z: Binsen asil ata bin, al;rsan asil k;z; al.

*Minsen as;l atha min: Binersen asil ata bin.

*Ats;z esen cayau c;r;, e;ekge minme: Ats;z isen yaya y;r;, e;e;e binme.

*E;e;in cok ese k;ye;ndam; cok: E;e;in yoksa eni;tende mi yok.

*Saud;ger;ini e;egi at bolur: Pazarlamac;n;n (t;ccar;n) e;e;i at olur.
(Burada sat;ralt; terc;mesi manay; biraz zedelemektedir. Kullan;lan manas;: "T;ccar e;e;i at olarak tan;t;p satar").

*Sat;u;unu e;e;i - at: Sat;c;n;n e;egi-at.

*C;;;lsan da miyikden c;;;l: D;;ersen de y;ksekten d;;.

*Nam;ss;z k;z berne bla cab;l;r: Namussuz k;z damad;n akrabalar;na da;;t;lan hediyelerle ;rt;l;r.

*Aman k;z;a-kazan ko;ak: De;ersiz k;za kazan kat;l;r.
Terc;me atas;z;n; tam anlatamamakta. "Kazan ko;ak" (kazan katk;) s;zler sat;ralt; anlam;nda kullan;lmaz. Genellikle bulundu;u c;mlenin manas;ndan etkilenerek, olumlu veya olumsuz mana yaratmaktad;rlar. Burada alay;, ciddiyetsiz bir davran;;;, dalga ge;meyi anlatmaktad;rlar.

*B;r; kartl;;;nda cuburan;; bolur: Kurt ya;lan;nca fare avlar.

*Uu basalma;an b;r; uluuk bolur: Avlanamayan kurt ulucu olur.

*Ak;ll; kat;n erni cast;kda horlar: Ak;ll; kad;n erke;i yast;kta yener. (Burada mana biraz farkl; gelmektedir. "Ak;ll; kad;n erkekten yast;kta zafer kazan;r" (evde s;z;n; ge;erli k;lar) olarak anla;;l;r).

*Nam;sdan maln; sayla;an s;ylannan bolmaz: Namusa mal; tercih eden say;;l; olmaz.

*Bir amanl;k on igilikni cabar: Bir k;t;l;k on iyili;i kaoat;r.
B;g;lmegen a;a;-s;nar: B;k;lmeyen a;a; kopar;l;r.

*U;ama;an-cukmaz: Benzemeyen yana;maz.

*Arban; al ;arh; kalay barsa art ;arh; da alay bar;r: Araban;n ;n tekerle;i nas;l giderse di;erleri de ;yle gider.

*A;;lmau;u kadaunu tak;;;; kobar;l;r: A;;lmayan kilit s;k;l;r.
(Bu atas;z;n;n manas; biraz farkl; anla;;lmakta. "Kadau"- eskiden kap;n; kapatmak i;in kullan;lan a;a; veya metalden yap;l; yats; sopa, "tak;;;" ise - onun kenarlar;n;n tak;ld;;; yap;tlar).

*Serme;ge bara mahdanma, serme;den kele mahdan: ;at;;maya giderken ;v;nme, d;nerken ;v;n.

*Tuuma;an ay;a salam berme: Do;mayan aya selam verme.

*Korkak;a ;ob-terek: Korkak i;in saman a;a; olur.

*Korkak ka;;uda al;;: Korkak ka;ma s;ras;nda ;nderdir.

*Uyal;ak k;z beder kat;n bolur: Utanga; k;z utanmaz kad;n olur.

*K;z m;lek ese ;aytan kat;n kaydan ;;;ar!: K;z melek ise ;aytan kad;n nereden ;;kar!..

*Miyik ocakn; t;t;n; kenne cay;l;r: Y;ksek bacan;n sisi geni; alana yay;l;r.

*Emen kesilse da tam;r; kal;r: Me;e kopar;lsa da k;k; kal;r.
(Sat;ralt; terc;me do;ru mana verememekte. Kullan;mdaki soyut tarzdaki manas;- "Ayd;n ;ld;r;lse de onun att;;; ayd;nlat;c; k;kleri ebediyen kal;r".

*T;z;u;; tau tebrense s;rk;u ;eget tau;a cab;;;r: Dayan;c; da; deprem olunca, ;;mar;k nank;r orman da;a s;k; tutunur.
( "T;z;u;;" - "devaml; haks;zl;k ;ekerek sevgisinden dolay; tepki vermeyen" manada gelmekte, "s;rk;u" ise "nank;rl;k ve ;;mar;kl;;;n kar;;;m;" gibi bir mana i;ermektedir).

*;eget tau;a-casama, tau ;egetge-kadama: Orman da; i;in-s;s, da; orman i;in-arka.

*Bal s;ygen ay;n; burnu topluk bolur: Bal; seven ay;n;n burnu ;i;mi; olur. ("Topluk"(;i;mi;)- bir eski s;z olarak ;o;unluk taraf;ndan bilinemez. "Burnu topluk bolub" demek "burnu ;i;mi;di" demektir. Fakat "topluk" d;; etkenlere ba;l; ;i;kinli;i anlatmaktad;r. ;; etkenlerin yaratt;;; ;i;kinlik ise "k;bgen" olarak tan;mlan;r.

*Tarda bolsanda konakbay bol: Tarda da olsan misafiri a;;rla.

*S;yl; ;l; s;ys;z saudan sau: Sayg;n ;l; de;ersiz sa;dan sa;.

*Can g;nahn; kan t;ler: Can;n i;ledi;i g;nah; kan ;der.
(Burada getirilen mana yetersiz kalmakta.. K;llan;mdaki manas;: "Bir ki;inin (can) i;ledi;i g;nah kan akrabalara uzan;r". "Can" (can)- burada "ki;i" anlam;nda gelmekte, "kan t;ler" ise - "kan akraba, nesilleri ;der" manas;n; ta;;maktad;r).

*Aslan t;c;n et a;amaz: Aslan kokmu; eti yemez. (Aslan le;i yemez).

*Tauk tab;u;u bolsa g;g;r;k ullu k;ll; bolur: Tavuk yumurtlay;c; olursa, horoz kibirli olur (havalara girer).

*Cathan cuk caratmaz: Yatan bir ;ey ;retmez.

*T;;dan-alt;n, i;den-cez, kara k;lde-kuka k;z: D;;dan-alt;n, i;ten-pirin;, kara g;n;ll; ki;ide sahte p;r;lt;l; g;z".
(Sat;ralt; terc;me analam;n; yans;tamamaktad;r. "Kara k;l" (k;t;l;k besleyen g;n;l, siyah g;l, ;iddetli g;l, g;n;l) manalar;n; ta;;makta. Bu atas;z;nde, c;mle manas;ndan etkilenmi; olup "g;ptal;" anlam;n; yans;tmaktad;r. "Kara k;l" sonras; "ki;i" kelimesi terc;mede eklenir, zira bu mana i;erilmi; bulunmaktad;r. ;yle de ata s;z; ;;yle okunabilir: "D;;tan-alt;n, i;ten-pirin;; g;ptal; g;n;ll; ki;ide sahte parlayan g;z").

*Do;ura o;urau;a k;z;an;: Sat;ralt; terc;me bu esprili eski s;z; a;;klayamaz. "Do;ura" hafif alay i;eren, halkta sevilmeyen bir y;ksek g;revliyi anlat;r, "o;urau" ise "onaylamak,desteklemek, kabul g;rmek, do;ru bulmak" manalarda kullan;l;r. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: "Yerine pek layik olmayan ba;kan onaylamakta cimri".

*Sabiyni git;esi -git;e cars;u, sabiyni ullusu-ullu cars;u: Evlat;n (;ocu;un) k;;;;; k;;;k problem, ;ocu;un b;y;;; b;y;k problem.

*Col bla bar;an cok bolmaz: Yoldan ;;kmadan giden kaybolmaz.

*"Kesim" de;en anadan mahdal;r, "halk;m" degen halkdan mahdal;r: "Kendim" diyen anas; taraf;ndan ;v;l;r, "halk;m" diyen halk taraf;ndan ;v;l;r.

*G;belekge ;ille ;ul;ar, Nart uu;alay caya tutar: Kelebek ipek sarar, Nart avc;c;k da yay ;eker.

*Semen kelse-senmen;iler, Duda kelse-bi;imsiler: Senbsen;en (Semen) soyu insan; gelirse her kesin etnik k;k;n; ara;t;rmaya ba;lar, Duda soyu insan; gelirse oturma kalkma t;releri derdine d;;er.

*Mar;ankulda-calan cul: Mar;ankul soyu insan; allem kallem her durumdan s;y;r;l;r.
(Burada "calan cul" s;zler "her t;r marifetini kullanarak, yalana ba;vurarak s;y;r;lmak" anlam;n; ta;;makta. ;rne;in: "kulda calan cul"-"k;lede s;y;r;lma marifeti". "Cul"- "akla, aklap kurtar, su;lamay; ;evir" manadad;r, "calan" ise " yalan" kelimesidir).
 
*B;tda sada;;n em artda tartar: B;tda soyu yay;n; en son ;eker.
(Burada B;tda soyunun bar;;severligi anlat;lmaktad;r).

*;oma uzun ;omalt;r: ;oma soyu insan; i;i atlatmay; sever.
( Bu terc;me yetersiz, zira deyi;te ";omalt;r"- "uzun s;re uygunsuz bekletir, ayakta koyar" manas;n; ta;;yan s;z bulunmakta. ;yle de atas;z; ;;yle okunabilir:";oma soyu insan; ne evet ne hay;r demeden i;i uzat;r ve uzun s;re bekletir").

*Koban tabanda bolsa da hann; k;z;ne ilinir: Koban soyunun insan; en altta bile olsa han;n g;z;ne batmay; ba;ar;r.

*Hansemen ulu-kat;n;;, Karaba; ulu-;aph;n;;: Hansemeno;lu-;apk;n, Karaba;o;lu-sald;r;ya haz;r.

*Kara ara;a ar;k tartar: Kara soyu insan; mesafeli durur.
*Handar Semen-senmen;i, ;aml; Candar-tirmen;: Hansemen-inceleyici, ;anl; Candar-de;irmenci.

*Bayr;muk k;z;-alabuluk: Bayr;muk soyunun insan;n;n g;z; maviye ;alan rengi olur.

*;at Bota;da-cara;;u, Ca;akkuda-cana;;u: Y;netici Bota; soyunda - ho;g;r;, Ca;akku soyu insan;nda - uyum sa;lama yetene;i.

*Bici k;sha bi;er: Bici souyunun insan; vermekte ;l;;l;.
(Burada "k;sha bi;er" (k;sa bi;er) kelimesi " cimriler" anlam;nda gelmektedir.Soyut tarzdaki manas;-"hemen karar verir" olarak anla;;lmaktad;r.

*Aciden-al;;, ;ibilden-nal;;: Aci soyundan ;nder ;;kar, ;ibil soyundan usta nalc;.
(;ibil, ;ibin soyu asiliyetten olmasa da yetene;iyle kendini kabul ettiren soy olmu;tu. G;n;m;zde nesli t;kenmi; say;lmaktad;).

*Oyumla;a-Ka;ay;a, kay;;la;a-Abay;a: Fikirle;mek i;in- Ka;ay soyuna gidilir, belalar; payla;mak i;in Abay soyuna gidilir.
(Abay asil eski asker;iler neslinden olan soy g;n;m;zdeki Hun-Kara;ayl;larda yoktur. ;e;en'de ahvatlar; bulunmakta).

*Tambiy-turu;lu, Aliy-uru;lu: Tambiy (Tammiy) soyun insan; yenilgisiz olur, Aliy soyun insan; kendini ;st;n tutar.
("Turu;lu" -(yenilgisiz inatla hedefini elde tutan) kelimesi y;ksek ki;isel de;erlerin yan; s;ra d;; g;r;n;;; de yans;tmaktad;r. "Uru;lu" ise mesafe tutan, kendini bilen, kendini ;st;n tutan, k;mseyi pek yana;t;rmayan anlamlar;nda kullan;lan bir eski kelimedir).

*Z;d; ba;;; ba; iyiltir: Gerizekal; ba;kan kafay; e;iltir.
Sat;ralt; terc;mesi manas;n; yetersiz yans;tmakta. Kullan;mdaki manas;-"Gerizekal; ba;kan; olan halk;n ba;; e;ik olur".

*B;r; t;;;-kozu: Kurt r;yas; - kuzu.

*Koynu g;nah; - ti;likni tat;u: Koyunun su;u - ;i;in tad;d;r.

*Batsan-tennizde, atsan-semizge: Batarsan denizde bat, avlarsan ;i;man; avla.

*Ba;;; ba;s;z bolsa halk talk bolur: Ba;kan beyinsiz olursa halk mahvolur.

*;orbat ne kadar k;bse da ila;in bolmaz: Ser;e ne kadar ;i;erse ;i;sin kartal olamaz.

*Turna ayn;tsan k;l;n; cazar, kar;a ayn;tsan k;z;n; kazar: Turnay; beslersen g;nl;n; yumu;at;r, kargay; beslersen g;z;n; oyar.

*Kar;a ayn;t da k;z;n; karmat: Besle kargay;, oysun g;z;n;.

*Mahdal;an at nal t;;;r;r: ;v;len at nal;n; d;;;r;r.

*Kelirden al;a konak uyal;r, kelgenden sora konakbay uyal;r: Gelinceye kadar misafir utan;r, geldikten sonra ev sahibi utan;r.
Sat;ralt; terc;me manas;n; yans;tam;yor. Anla;;lan manas;: "Misafir gidecek ki;i gitmeden ;nce eline ne alaca;;n; d;;;n;r, de;ersiz hediyeyle gitmekten utan;r, yerine vard;ktan sonra, nas;l neyle kar;;layaca;;n; d;;;nerek a;;rlayan ki;i utan;r".

*Konak;a konakl;k etmegen konakl;kda halpama a;ar: Misafirini kurbanl;kla kar;;lamayan konuk sahibi, misafir gitti;inde hamur ha;lamas;yla a;;rlan;r.
*Korkak min kere ;l;r: Korkak bin defa ;l;r.
*Sak-taymaz: Dikkatli kaymaz. Kullan;mdaki manas; - "Dikkatli her durumda sabit kal;r".

*Ata s;z;n s;yla;an s;yl; ata bolur:Ata s;z;n;n de;erini bilen sayg;n ata olur.

*Mukkurnu kab;r t;zeltir: Kamburlunu mezar d;zeltir.

*Palah cann;z kelmez: Bela tek ba;;na gelmez.

*M;rd;da ;y salsan ;y;n ;irir: Batakl;kta ev kurursan evin ;;r;r.

*;lgen e;ek b;r;den korkmaz: ;lm;; e;ek kurttan korkmaz.

*K;n bilme;enne t;n kerek: Haddini bilmeyene "dur" demek laz;m.

*Til bolmasa ba; aurumaz: Dil olmazsa ba; a;r;maz.
(Burada mana biraz zedelenmektedir. "T;l"(dil) bu deyi;te "uzun dil, dokunucu dil" anlam;nda gelmektedir. "Aurumaz" (a;r;maz) kelimesi de c;mle manas;na g;re de;i;erek "derde girmez" anlam; ta;;maktad;r).

*Til tilge cansa, can canna k;zar: Dil dile yanarsa, can cana k;zar.
Sat;ralt; terc;mesi bu atas;z;n; a;;klayamamakta. "Til tilge cansa" (dil dile yanarsa) bu deyi;te manas;n; tamamen de;i;tirmekte ve "iki ki;inin dili de bir birine fazla dokunucu olunsa" olarak okunmakta, "can canna k;zar" (can cana k;zar, s;cak olur) ise "iki ki;i kar;;l;kl; sald;rgan olur" manas;n; ta;;makta. Dolay;s;yla soyut tarzda atas;z; ;;yle okunur: ";ki ki;inin dili bir birine fazla dokunucu olunca, her ikisi de kar;;l;kl; sald;rgan olur". "Ki;i" s;z; tekstte mevcut olmasa da, atas;z;n;n manas; onu i;ermektedir.

*Kan daunu ba;;-s;z: Kan davas;n;n ba;lang;c; - s;zd;r.
Bu s;zde de ""ba;;" (kafas;, ba;kan, ;st;n, ;nder) kelimesi etkilenme kurallar;na ba;l; manay; de;i;tirmekte ve "kayna;;" olarak okunmaktad;r.

*Bir s;z min palahn; ba;;n a;ar: Bir s;z bin belan;n ba;;n; a;ar. Anlam; biraz farkl; gelir. "Bir s;z bin belan;n ;n;n; a;ar".

*Nanl; ;at;r - tohana: Sevgilinin oldu;u ;ad;r - saray.

*"Tazama" degen k;z ca; da cayakdan sarka boklan;r: "Temizim diyen g;z ya;; da yanaktan akarken kirlenir.
*Kan daunu kuu;an-tuuduknu cauu, kan daunu t;y;an-tuuduknu ca;;: Kan davay; s;rd;ren-ahvatt;n d;;man;, kan davay; durduran-ahvat;n dostu.

*Ak;ll; ili;an al;r, sora atar, ak;ls;z al;a atar, sora ili;ann; k;r;r: Ak;ll; ;nce ni;an al;r sonra vurur, ak;ls;z ;nce vurur sonra da ni;an; g;r;r.

*H;rtdauk-kesin mahdauk: Ele;tirel dedikoducu - kendini ;v;c;.
Sat;ralt; terc;mesi manay; ta;;yamamakta. "H;rtdauk"- "ele;tirel dedikoducu, ;eki;tirici, di;erlerinin hayat;n; k;;;mseyerek konu;ucu" manalar; i;ermektedir. "H;rtdauk" kelimesi s;ylendi;inde, tarif edilen ki;inin dolayl; olarak "kendini ;vme" ;abalar; anla;;l;r. "Mahdauk" (;v;c;) ise burada "kendini ;vme ;abalar;na kap;lm;; ki;i" olarak okunmaktad;r.

*Tukum bedi;-t;l;de: Soyun rezaleti - nesillerinde.

*Ata s;y; - ulunda: Babas;n;n itibar; o;lunda. "S;y"(verilen de;er, meziyet ;l;;s;, sayg;) bu atas;z;nde "itibar" manas;n; ta;;maktad;r.

*Bergen kolda-bereket: Veren elde-bereket.

*Arbaz;a t;;gen ta; al;a pariyge tiyer: Avluya d;;en ta; ;nce k;pe;e ;arpar. "Pariy" (k;pek cinsi) burada "it, k;pek" anlam;nda kullan;lmaktad;r.
("Pariy" g;n;m;zde ;o;unluk taraf;ndan bilinmez, fakat ;ok eskilere dayanan "Biyn;ger" efsanesinde, "Biyn;ger bar;anedi Kubadiyla;a it tiley, Kubadiylar; da eki Pariy k;;;k berdile"(Biyn;;er Kubadiylere k;pek isteyerek gitmi;ti, Kubadiyler de ona iki Pariy yavrusunu verdiler) s;zleri kaynak olarak sunulur).

*;t-;r;r, er-c;r;r: K;pek havlar, adam y;r;r.

*Har ;rgen itge ta; atsan col tutalmazsa: Her havlayan k;pe;e ta; atmaya kalk;;;rsan yolunu tutamazs;n.

*I;ar;an erin-s;y;ml;: G;l;mseyen dudak sevimli.

*Bir-birde k;n da tutulur: Ara s;ra g;ne; de tutulur.
Kullan;mdaki anlam; - "Kusursuz hi; bir varl;k yoktur".

*Ulluburun k;ye;ge-kaz;kburun k;yeun;ger: B;y;k burunlu damada - direk burunlu ;ahit arkada;. Soyut tarzdaki manas;: "Damad;n burnu b;y;kse ;ahit arkada;; kocaman burunlulardan olsun".
( "K;eun;ger" d;;;nde ;ahitlik yapan damad arkada;;d;r. "K;ye;"-damad).

*Ciltin ot tam;z;r da otda cutulur: K;v;lc;m ate;i yakar da ate;te kaybolur.

*Bauda ba;;; bol;andan tohanada ;ab;; bol: Damda ba;kan olmaktansa sarayda hizmet;i ol. (";ap;;"-hizmet;iden daha a;a;;daki konumda "ko;-getir" gibi i;leri yapan ki;idir. ";ap;;uay"-;ocuk i;in s;ylenir).

*K;rgen-;renir, tuthan-tirenir: G;ren ;;renir, tutan direnir.

*Dert s;ygenni Teyri s;ymez: ntikamc;n; Tanr; sevmez.

*S;ygenni k;yd;rgen k;ye ca;ar: Seveni ;zen yanarak ya;ar.
Sat;ralt; terc;mesi biraz farkl; y;ne ;ekmekte. "Yanarak" kelimesi burada "ac;yla, h;z;nle" manada gelmektedir.

*S;ygenne boran-c;rlauk, cannur-s;lauk: Seven i;in boran bir ;ark;, ya;mur bir ok;ay;;t;r.

*S;gen c;rekli-s;y;ml;: Seven kalpli (y;rakli) sevimli.

*S;ygenni k;n; k;nl;: Sevenin g;n; g;ne;li.

*Ca;;rt;n amanl;kn; kar;;; ay;ak eter: Gizli yap;lan k;t;l;;; beddua a;;;a k;;kar;r.

*Totur barda-k;k;rek: Enerji varken insan cesur. Sat;ralt; tec;mesi anlam;n; a;amamakta. "K;k;rek" (g;h;s) bu deyi;te "cesur" manada gelmektedir. "Ki;i" s;z; ise, s;ylenmeden c;mle yap;s;nda kodlu s;zd;r.

*Totur ;a;;-caz: Enerjinin ;a;; ilkbahard;r.

*Totur ketse can keter: Enerji gitse can gider.

*Ca;l;kda totur bar da ak;l cok, kartl;kda ak;l bar da totur cok:Gen;likte enerji var da ak;l yok, ya;l;l;kta ak;l var da enerji yok.

*Ariunu auruu k;b: G;zelin hastal;;; ;ok. Sat;ralt; terc;me net mana veremiyor. Burada "auruu" (hastal;k) kelimesi "problemli karakter" manada gelmektedir.

*Karaton sabiy tabsa em;egin arbaz;a s;;ar: K;s;r ;ucuk do;urursa memesini avluya s;kar.

*Karatonnu g;rc;n; m;l;. "K;s;r;n ekme;i nemli" olarak kelimesi kelimesine ;evrilir, fakat bu anlam;n; yans;tam;yor. Atas;z; s;yut tarzda anla;;lmaktad;r. ;;yle okunur: "K;s;r kad;n;n yedi;i ekmek g;zya;tan nemli olur".

*Karaton ka;;l;;; bolur: K;s;r devaml; s;zl; sald;r;ya u;rar. "Ka;;l;;;"(hafiften vurulucu) burada "i;neleyici konu;ma, s;zl; sald;r;, k;;;msenme" manalari i;ermektedir. Atas;z; ;;yle okunur: "K;s;r i;neleyici konu;mala maruz kal;r".

*Ta;a g;nah-turu k;r;n;r: Bu atas;z;n;n soyut tarzdaki manas;n; sat;ralt; tec;me kald;ramaz. "Ta;a g;nah" (gizli g;nah, ziyna, her t;r g;nah" bu eski deyi;te "ziyna" manada gelmekte ve ;zellikle kad;n; hedef almaktad;r. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle s;ylenebilir: "Gizlice ziyna yapan kad;n;n g;nah;n; hamilelik ortaya ;;kar;r".

*Adam k;rmese da Allah k;r;r: ;nsan g;rmese de Allah g;r;r. Ata s;z;, g;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;mede anla;;lamamakta. S;z;n kapsad;;; mana ise ;;yledir: "G;rg;s;z, k;t; i; yapma, insan g;rmese de Allah g;r;r".

*Kabh;n;;n; kar;;; kar;lt;r: ;al;nt; hayvanla besleneni beddua yeme;ini bo;az;na t;kar.("Kabh;n kazan" - ;al;nt; hayvan;n etinin pi;ti;i kazan. "Kabh;n;;" -hayvan ;alarak beslenmeyi al;;kanl;k haline getirmi; ki;i. Her ikisi de eski s;zlerdir ve g;n;m;zdeki ;o;unluk taraf;ndan bilinemez).

*Ullu;a s;y bergen, git;eden s;y al;r: B;y;;e sayg; g;steren gen;ten sayg; kazan;r.

*Ullu;a ullu s;le;gen ullaymaz: B;y;;; al;altarak konu;an b;y;kl;k ya;amaz. ("Ullu"(b;y;k) kelimesi soyut tarzda "ayd;n", "halk i;in ;nemli ki;i" manalar; da yans;tmaktad;r. "Ullaymaz" ise "b;y;k, de;erli, sayg;n ki;i olamaz" anlam;nda gelmektedir). Ata s;z; ;;yle anla;;lmakta: "Say;;n b;y;;; al;altaratan say;;n ki;i olamaz").

*Kele;ige iynannan kelige olturur: ;op;atana inanan havana oturur. (Burada "havana oturur" kelimeler "g;l;n; duruma d;;er", "denk olmad;;; yere sokulup, havana oturmak gibi aptal duruma d;;er" manada gelmektedirler. Esprili konu;malarda kullan;l;r).

*Kele;ige kulak sal;u-telis;man a;ar;u: Bu ata s;z; ;ok eski oldu;undan sat;ralt; terc;mesi ";op;atana kulak vermek aptalcas;na (safcas;na) kand;r;lmak" espri seviyesini, kahkaha i;eren manas;n; yans;tam;yor. "Telis;man"(biraz ;atlak beyinli) bu atas;z;nde "bile bile isteye isteye aptal olan" manay; ta;;makta. "A;ar;u"sa (beyazlama) kelimesi getirilen s;ztak;m;nda c;mle manas;ndan ;z;n; kaybederek, "kand;r;lma" anlam;nda gelmektedir. ;yle de atas;z; ;;yle okunabilir: ";op;atana kulak asma-kendi iste;iyle aptalla;arak kand;r;lmad;r".

*Kele;ige ;l;m cok: El;iye ;l;m yok. ("Kele;i" (el;i, ;op;atan, davet;i) bu atas;z;nde "el;i " anlam;nda gelmekte. (Bu ata s;z; elciyi ;ld;rme yasa;; Hun kanunun yans;mas;d;r).

*Bay k;l;-carl;, carl; k;l;-bay: Zenginin g;nl; fakir, fakirin g;nl; zengin.

*Birle;gen k;;de-taymaz k;;: Birle;mekte yenilmez g;;.

*Bet ;;y;r;u;; ;;yre ca;ar: Y;z buru;uklat;c; ters ya;ar.
("Y;z buru;uklat;c;" - "kimseyi begenmez, kibir dolu, dar g;r;;l; ki;idir", ";;yre ca;ar" (ters ya;ar) burada "peri;an olup ya;ar" olarak ;evrilmekte. C;mle manas;ndan temelli etkilenen s;ztak;m;d;r).

*Bilgenne on ber, bilmegenne col ber: Bilene destek ol, bilmeyene ;;renme yolunu a;.

*Fahmulu-tart;n;r, fahmusuz-al;r: Yetenekli ;ekinir, yeteneksiz al;r. (Bu atas;z; yetenek sahibi, sanatkar ruhlu insanlar;n hassasl;;;n; ve yeteneksiz h;rsl;;;n kaba kudretini an;msatmaktad;r. "Al;r" (al;r) kelimesi soyut tarzda anlam vermekte ve "hak etmedi;ini benimser" manay; yans;tmaktad;r.

*Ullusu ulu;an halk talk bolur: Ayd;n;n; a;latan halk talk bolur.

*K;z;an ok ili;an alalmaz: K;zg;n ok ni;an; vuramaz.
Kullan;mdaki manas;: "K;zg;n do;ru yapmaz".

*Kazautdan sau kelgen k;be;ige tab;n;r: Sava;tan sa; d;nen z;rh ustas;na tapar.

*Temir ;rgen k;r;k - cumu;ak: Demiri ;ekillendiren k;r;k yumu;akt;r.

*"Men-k;z;an temir, sen-;emer usta, kayr; s;ysen da b;gerse". Bu deyi; eski tarzda a;k a;;klaman;n ;rne;i olarak burada getirilmekte, zira Nart-Kara;ayl;lar'da direk anlam;yla a;k s;zc;klerini s;ylemek ay;pt;r. A;k itiraflar ancak soyut tarzda ula;t;r;l;r. Direk "seni seviyorum" demek iki taraf; da basit konumuna d;;;r;r. Getirilen deyi;in manas;: "Ben-yak;lm;; demir, sen-;ahane usta, hangi tarafa istersen b;kersin". (Kaynak: ;.Semenov. "Patimat").

*Cumu;ak kol t;rt;lmez: Yumu;ak el itilmez.

*S;ygenni-s;y, s;ymegenni s;yme:Seveni sev, sevmeyeni kovalama.

*S;ygenden s;y;lgen a;h;: Sevmekten devilmek iyi.

*Caralannan sau bolur, carala;an kuu bolur:Yaralanan iyile;ir, yaralayan t;kenir.

*Erke;ege-k;be bellik, celpe;ege-kiyiz cellik: Amazona (erkeksi davran;;l; k;za) z;rh kemeri, yelkensever k;za-ke;e pard;s;.
(G;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;mesi yetersiz. "Erke;e"-"amazon, erkeksi tav;rl; cesur k;z ;ocu;u", "celpe;e" ise - "yelken d;;k;n;, yelken a;an, suyya can atan, y;zmeyi seven k;z ;ocu;u" manalar; i;eren esprili bir s;zd;r. Ciddi konu;mada bu s;zler kullan;lamaz. Normal konu;mada "bayra"(amazon), "celpegey, celpe;i" (yelken uzman;,yelken;i- denizci) kullan;l;r. Atas;z; ;;yle okunur: "Erkek ;ocuklarla tak;l;c; k;za - z;rh kemeri, y;zmeye merakl; su d;;k;n; k;z ;ocu;una - ke;eden yap;lm;; r;zgar; durduran pard;s;". (Eski dilde "erkeksuay" (erkeksi kiz, amazon) ve "kat;nsuay" (kad;ns; erkek) s;zler de mevcuttur).

*S;ymegen kat;nn; kag; ;a;; bolur: Sevmeyen kad;n;n "kak" yeme;i ha;;l; hamur olur.
(Bu atas;z; de sat;ralt; terc;meyle anla;;lamamakta. "Kak"- arpa, bu;day veya m;s;r unundan yap;lan kal;n kvaml;, ya;l; yemektir).

*Kesin mahda;an - kerekli: Kendini ;ven u;uk.

*Ba;da ak;l olmasa ayak;a k;; ceter: Kafada ak;l olmazsa ayak zorlan;r.

*T;n;lauk zauk ca;ar: Dinleyici mutlu ya;ar.
(Sat;ralt; terc;me bu ata s;z;nde de yetersiz kalmaktad;r. "T;n;lauk"-lafa s;ze kar;;mayan, suskunlu;u tercih eden ki;idir, "zauk" kelimesi ise "mutlulu;un" yan; s;ra "bollu;u" da kapsamaktad;r.

*Oyalmaz kayana ;;;n salma: Y;kamayaca;;n kayay; g;h;sleme.

*B;g;nn; kaya tambla-ta;: Bug;nk; kaya yar;n-ta;.

*Zaman taunu t;z eter: Zaman da;; ovaya d;n;;t;r;r.

*Karan t;zde karmau kalma: Karanl;kta ;;lde geceleme.
("Karan t;z" eski s;z, ";;l" demektir, "karmau kalma" demek de eski dilde "karanl;kta kalma, geceleme" anlam;n; ta;;maktad;r.)

*Karan kak;an karan kal;r: Karan (Lilit) gezegenin etkisindeki (ki;i, her t;r ba;ka varl;k) k;s;r kal;r.
(Sat;ralt; terc;me anlam;n; veremiyor. "Karan" genell;kle co;rafi alanlar;n nitelemesinde kullan;lan "do;urmayan", "ya;anacak hali olmayan", "tamamen k;s;r" manas;n; ta;;yan bir eski s;zd;r. Ayr;ca Nart Astrolojisi'nde de "Karan" "kara gezegen" denilen "Lilit"in ismidir. Eskiden k;s;rl;;;n bir tanr;sal ceza oldu;una inanm;; ve her t;r k;s;rl;;; bir geleneksel lanet oldu;unu d;;;nerek, bu yetersizli;i da "kara gezegenle" ba;da;t;rm;;lard;r. "Karan kak;an" (Karan gezegeni ;arpan) s;zler bundan ortaya ;;km;;t;. " Karan kak;an" (Karan ;arpan) bu atas;z;nde "geneti;i lanetli" manada gelmektedir. Anlat;lan;n neticesinde atas;z; ;;yle okunabilir: "Geneti;i lanetli olan nesil b;rakmaz".

*Karan tiyse-kara an, ;olpan tiyse-sar; tan: Bu atas;z; sat;ralt; terc;meyle anlat;lamaz. "An" ("n"-"ng" olarak s;ylenir)-hafiza demektir. ("andan ketdi" -"hafizadan gitti"; "an cutuldu"- "hafiza yutuldu ( silindi).

*A;al;an kaya ta; bolur: S;rt;len (zanala y;pranan)kaya ta;a d;n;;;r.

*B;g;nn; oyum-;iy da, tambla;; oyum-bi;: Bug;nk; fikir ;i; (oturmam;;, do;ruyu farkedememi;, olgunla;mam;;), yar;nki fikir pi;mi; (daha olgun, daha do;ru). ( Bu atas;z; esprili konu;malarda kullan;l;r).

*Zaman ak;ln; ;rge tartar: Zaman akl; yukar;ya (olgunla;t;r;r, ayd;nlat;r, a;a;;dan yukar;ya do;ru ) ;eker.

*Can-;rge, t;nnek-cerge: Can-yukar;ya (burada "g;ke" manada gelmekte), beden-yere. Kullan;mdaki anlam;: "Can g;ke gider, beden yer taraf;ndan yutulur".

*Can bla t;nnek-k;sha ;a;;rey: Canla beden k;sa s;reli tan;d;kt;r (dosttur). Kullan;lan manas;-";m;r k;sad;r".

*Teyriden-terek, terekden*-kerek: Tanr;'dan - a;a;, a;a;tan - ihtiya;. Sat;ralt; terc;mesi zay;f kalmakta. Atas;z; ;;yle okunur: "Tanr;'dan a;a; verilmi;, insan da onu de;erlendire bilmeli". Soyut tarzdaki felsefi manas;-"Tanr; her varl;;; birbirinin yarar;na yaratm;;t;." "Alemde her ;ey ama;l; yarat;lm;;t;".

*Teyri e;igi telige a;;l;r: Burada sat;ralt; terc;me anlam veremez. "Teyri e;igi"(Tanr; kap;s;) - "g;kde bir pencere a;;larak onun alt;ndaki insan; evrensel bilgi kayna;;na ba;lanmas;" diyen inan;tan kaynaklanan bir s;ztak;m;d;r. "Teli" (Deli) - burada ";o;unluk taraf;ndan deli olarak alg;lanan, fakat Tanr;'dan bir ba;ka bilgiye sahip ki;i manada gelmekte. Ata s;z; ;;yle okunabilir: "Tanr; kap;s; tuhaflara a;;l;r". Bu deyi;te s;n;fland;rmaya, lakap yap;;t;rmaya, benzersizlik ac;s;ndan birilerinin toplumdan d;;lanmas;na kar;; koyan bir mana i;eri;i da bulunmaktad;r.

*Teyri ta;;r c;g;n; c;kler: Tanr; ta;;yaca;;n y;k; sana y;kler.

*Talp;;an kay;k celpeli keme bolur: U;ra;an (ba;ar;ya kalk;;an) kay;k yelkenli gemiye d;n;;;r.

*Talp;udan kar;u ;;;ar: Ba;ar;ya kalk;;maktan (u;ra;maktan) g;; ;;kar.
( Sat;ralt; terc;me yetersizdir. Ata s;z; ;;yle okunmakta: "Hedefe ilerleme arzusu olu;tu;unda ba;aracak g;; da ortaya ;;kar".

*Talp;ma;an-tal;r: Hedefsiz - yorgun. Kullan;mda bu deyi; ;;yle okunur: "Hedefi olmayan;n hayat; tads;z, yorucu olur".
"K;z; canma;ann; k;z tutmaz: G;z; parlamayan g;ze batmaz.
"K;z; canma;an" (d;;;k enerjili, hedefsiz, hayat;n tesad;fi ak;;; taraf;ndan s;r;klenen, ba;ar;s;zl;;; kabullenmi;) manay; ta;;makta. "K;z; cannan" ise "tuttu;unu koparan, ekme;ini ta;tan ;;karan, hedefli, ba;ar; tutkunu" olarak ;evrilmekte. O y;zden mana biraz farkl; olur ve atas;z; ;;yle okunur: "Ba;ar;s;zl;;; kabullenmi;, ;;km;; ki;i g;ze batmaz, farkedilmez".

*;l;mn; igisi cok: ;l;m;n iyisi yok.

*Umut - tau ba;da, acal - imba;da: Murad da; tepesinde, ;l;m omuzda.

*Ullu az bilgenin bilir, git;e az bilgenin k;b k;r;r:
Sat;ralt; terc;me anlam;n; ortaya ;;karamaz. "Ullu" b;y;k) burada "ayd;n" manada gelmekte, "git;e"( k;;;k) ise "cahil" olarak anla;;lmaktad;r. Her iki s;z de c;mle manas;na ba;l;l;k kural;ndan etkilenmektedirler. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle anla;;l;r: "Ayd;n az bildi;ini bilir ve (al;akg;n;ll; bolur), cahil ise az bildi;ini k;b sanarak ( kibirli bolur)". Kullan;mda bu anlam ge;mektedir. "Al;akg;n;ll;" ve "Kibirli" kelimelerin manas; atas;z;n;n manas;nda kodludur, o y;zden terc;mede verilmektedir.

*Ullu-ullay;r, git;e-sagay;r: B;y;k ihtiyarlar, gen; tecr;be kazan;r.
Sat;ralt; terc;me g;r;ld;;; gibi yetersizdir. Kullan;lan manas; -"B;y;k sonuna do;ru ilerlerken, gen; onun hayati tecr;besini ;;renip olgunla;;r". "Sa;ay;r" -"uykudan uyan;r, akl; fikri yerine gelir, olgunla;;r" manadaki bir eski s;zd;r. G;n;m;zde de kullan;lmaktad;r.

*Ca;l;kda-colda;, kartl;kda-karna;: Gen;likte yolda; laz;m, ihtiyarl;kta karde;.

*S;lau;u kol s;nmaz: Ok;ay;c; el k;r;lmaz.

*Cau ca;;la cok bolur: Ya; ya;;la ya;;la yok olur.
Bu atas;z; sat;ralt; terc;mesiyle anlat;lamaz. Soyut tarzdaki manas; -"Ba;kas;na kendini feda eden kimli;inden olur ve yok olup gider"

*Teliden-kerti s;z: Deliden a;;k s;z.
Burada "kerti" "a;;k" manas;nda gelmektedir.

*"T;z" degenne c;z ;abar: "Ger;ek" diyene y;z ki;i sald;r;r. "T;z" ( do;ru, ger;ek, d;md;z, ova) kelimesi "ger;ek" anlam;nda gelmektedir, "c;z ;abar" (y;z ki;i sald;r;r) diyen s;ztak;m; ise "herkes sald;r;r, ;o;unluk sald;r;r" manada okunmaktad;r.

*Umut etgen umutuna ceter: ;mit eden ;mitine ula;;r.

*Murat ca;aunu sozar: Bu atas;z; sat;ralt; tec;mede anla;;lamaz. Tanr;c; Hun'lar ;mit, hedef ne kadar ;oksa, Tanr;'n;n da hayat; o kadar uzatt;;;na inanm;;lard;. O y;zden ;mitsiz, hedefsiz ki;iler bir ya;ayan ;l;ler olarak alg;lanm;;t;r. G;n;m;zde de bu inan; mevcut ve devaml; bir ev, dam veya ba;ka bir yap;t;n kurulmakta oldu;uyla belirlenmektedir. Her Hun-Kara;ayl; devaml; bir yap;t in;a eder o da uzun y;llar s;rer. Bu ;zelli;in nedenleri hafizalardan silinmi; de olsa, genetik sesle Hun ahvatlar; uzun vadeli hedefler koyma al;;kanl;;;na devam etmektedir. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Hedeflerine, mutad;na g;re Tanr; hayat;n; uzat;r".

*Murats;z ca;au - ;au: Murads;z hayat - bitkin. ";au" eski s;zd;r ve ";l;" manas;n;n yan; s;ra ";ok berbat", "aca;b k;t;", "bitkin" anlamlar;nda da kullan;lmaktad;r.

*Tor umutlu ca; kartl;kda t;r ba;; bolur: Ba; k;;eyi arzulayan gen; ya;l;l;;;nda ba; k;;ede olur.

*Har kau;ar t;;de ba;;;l;k k;r;r: Her er r;yas;nda komutan oldu;unu g;r;r.

*Ak;l-alamdan, ;ohluk-salamdan: Ak;l - yarat;l;;tan, dostluk - selamdan. Bu terc;me biraz zay;f mana ta;;makta. Kullan;mda ;;yle anla;;lmaktad;r: ";nsanl;k yap; yaratandand;r, davran;; bi;imi - ki;idendir".

*Koban tam;;n; sezmez, tam;;dan ;;k;an;n bilmez: Nehir damlay; hissetmez, damladan oldu;unu bilmez.
("Koban" co;kun nehir, ";ay"- sakin nehir).
*S;z aya;; bla c;r;r: S;z aya;; bla y;r;r. Bu sat;ralt; terc;me yetersiz mana ortaya koymaktad;r. Atas;z; soyut tarzda anla;;lmakta ve ;;yle alg;lan;r: "S;ylenen s;ze art;k m;dahale edemezsin, o ba;;ms;zca yorumlanarak yay;l;r".
*Eke; bilgende - ta;a cok: ;ki ki;inin bildi;i s;r de;il.
*Zor blia igilik bolmaz: Zorla iyilik olmaz.
*Biybergin;i kul t;zmez: Asi verinceye kadar kul dayanamaz. (Burada mana biraz farkl;: "Kulun (k;lenin) terbiyesi yetersiz" anlam;nda kullan;lmaktad;r).
*B;r; balas; it k;;;k bolmaz: Kurtun yavrusu k;pek yavrusu olamaz.
*Caz k;;n;-koynunda: ;lkbahar k;;;n koynundad;r.
*K;; bolmasa caz - kayda, caz bolmasa may - kayda!: K;; olmazsa yaz nerede, yaz olmazsa bolluk nerede. Kullan;mdaki soyut tarzdaki manas;: "Her belada bir mutluluk sakl;".
*Hayuan iyisgey-iyisgey cuukla;;r, adam s;le;e-s;le;e an;la;;r: Hayvan kokla;a kokla;a yak;nla;;r, insan konu;a konu;a anla;;r.
*Nart - boza ;ll;uge, Mast;k - koy s;r;uge: Nart boza ve e;lenceye, Mast;k - koyun s;r;s;ne. (A;;klama olmadan mana anla;;lam;yor. ";ll;u"- Hun asiliyetinin i;ki (boza, ;a;;r) i;ti;i, e;lendi;i yer; "Mast;k" - 15. asr;n sonu, 16 asr;n ba;;nda K;zey Kafkas';n (Skifya) k;zeyine do;ru yay;lm;;, Karadeniz k;y;s;nda Osmanl; donanmac; Gedik Ahmet Ra;a taraf;ndan Yunan ba;l;l;;;ndan kopar;lm;; ;; aile boyu (Ad;;, Kabartay, ;erkes) adl; halk;na, yerli T;rkler'in ( Bulgar, Kuman) takt;;; lakapt;r. Ac; tarihi olaylarla k;zeye do;ru s;r;klenen halk, ba;lang;;ta yerlilerin s;r;lerini ;alarak ge;inmek zorunda kalm;;t;. O d;nemlere ait folklorda bir ;ok ;ark; bulunmakta. "K;z;lbekle" ve "Mast;kla" o kaynaklarda bulunmakta.
(Kaynak "Kara;ay Halk C;rla").
*Kam;i s;ygenne - k;teylik, sadak s;ygenne - erke;l;k: Kam;;y; sevene ;obanl;k, yay; sevene erkeklik. Burada "erke;l;k" (erkeklik) T;rkiye T;rk;esi'nde tek tarafl; fiziksel anlam ta;;d;;;ndan, atas;z;n;n manas; ;arp;t;lmaktad;r. "Erkeklik", "erke;l;k" Hun-Kara;ayl;lar';n T;rk;esi'nde "cesaretli" olarak anla;;lmaktad;r. "Bu adam erkektir" denildi;inde "bu adam cesur" olarak anla;;l;r, "erkek de;il" denilirse ";ahsiyetsiz, erkek n;f;suna leke koyan" manada gelir. Erkekli;in fiziksel y;n; ise, terbiye s;n;rlar;n; a;an olup dile getirilmez. Ancak "erki;ilik can; bla hay;r cokdu" (erkeklik taraf;ndan hay;r yok) gibi dolayl; s;ztak;mlar;yla anlat;l;r. ;yle de atas;z; ;;yle okunur:
" Kam;iyi sevene - ;oban olmak d;;s;n, yay; sevene cesur erkek erkek olmak d;;s;n."
*Har adam ornunda orunlu: Her ki;i yerinde orunlu.
*A;;;dan ta;;; ;;kmaz: A;;;dan ta; ustas; ;;kmaz.
*Atadan kelgen - kanda: Atalardan gelen kanda.
*Ceti;tirgen cetimli ca;ar: Yeti;tirebilen eksiksiz ya;ar.
( Burada "cetimli" (her ;eyi olan, ihtiyac; tam olan, bollukta ya;ayan) kelimesi "eksik hissetmedem" anlam;ndad;r).
*Aldauk;u al;a kesi kesin aldar: yalanc; ;nce kendi kendini kand;r;r.
*Gele; k;rsen cer sorma, b;gek k;rsen er sorma: Yayla otunu g;r;rsen ba;ka otla;; arama, cesur adam g;rd;ysen ba;kas;n; bulmaya ;al;;ma.
*Bi;e bilgen bi;imli ca;ar: Sat;ralt; terc;me anlam veremez, zira "bi;e bilgen" (bi;ebilen) s;ztak;m;, c;mlenin manas;ndan etkilenerek "zevkli" anlam;nda kullan;lm;;t;r. "Bi;imli ca;ar" ise - "zevkli ya;ar, konforlu ya;ar " manada yans;maktad;r. Atas;z; ;;yle okunur: "Zevkiyle az;n; ;ok g;sterebilen konforlu ya;ar".
("Az;n; ;ok g;sterebilen" kelimenin manas; atas;z;nde kodlu oldu;undan terc;mde verilmektedir).
*Teli ba;-ayak;a c;k: Deli kafa aya;a y;k.
*Ayaz ka;ar - cel bolur, kaz;k ka;;l;r - el bolur: Ayaz eser r;zgar olur, direk ;ak;l;r k;y olur.
*T;;ek ta;an; bilir: Minder s;rr; bilir.
*Carl; biyge k;z bersen - tuudu;un biy, bay kul;a k;z bersen - tuudu;un kul: Fakir asile k;z versen torunun (neslin ) asil(soylu), zengin kula k;z versen torunun (neslin) kul(soysuz).
*T;ege ;rgen maske-ayth;l;k: Deveye havlayan s;s k;pek ;nl;.
*K;l;;ha k;l;k k;ygan k;l ;s;nde olturur: Sat;ralt; terc;me manas;n; anlatamaz. "K;l;;ha k;l;k k;y;an" - "uzman, hep sald;rmaya meyelli, silah;n; kusursuz kullanan" ki;idir. "K;l ;s;nde olturur" demek ise "rahat ya;ayamaz", "devaml; rahats;z olur" manalar; i;ermektedir. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunabilir: "Tek sald;rganl;;; kabul g;ren uzman sava;;; rahat hayat ya;ayamaz".
*Har k;;ge k;; tab;l;r: Her g;ce kar;;l;k veren g;; bulunur.
*K;;ge baz;nnan horlan;r, k;lge baz;nnan horlar: G;ce g;venen yenilir, g;n;lden davran;;a g;venen kazan;r.
*Bilek k;; ketse t;nnekni ak;l tartar: Adaleler sarkt;;;nda (ya;l;l;kta anlamda) bedeni ak;l ;eker (y;r;t;r anlamda).
*Allah adamn; urur;a tebrese al;a ak;l;n al;r: Allah insan; cezaland;rmak istedi;inde ;nce akl;n; al;r. ("Urur;a" (vurmak) kelimesi bu deyi;te "cezaland;rmak" anlam;n; ta;;maktad;r).
*;;r;abba;a ne gabba: Sat;ralt; terc;me atas;z;n;n manas;n; a;;klayamaz. Bu bir ;aka s;zd;r.";;r;abba" zevksiz, tamamen estetik anlay;;;ndan yoksun, ;st; ba;; d;zensiz kad;n; anlatmaktad;r, "gabba" ise s;sl; gecelik terliktir. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunabilir: "D;zensize s;sl; terl;k ne katar".
*Tizginin bilgen tizginden ;;;ar;lmaz: S;ras;n; bilen s;radan ;;kar;lmaz.
*T;rdegi ters aytsa ters t;zley ayth;l;k bolur: Ba;taki yanl;; s;ylerse, yanl;; do;ru imi; gibi me;hur olur.
*K;z-k;s;ml;, k;m;z-t;y;ml;: K;z ;ekingen, kum;s kolorili. (K;m;z, kum;s - at s;t;nden yap;lan i;ecek).
*;;ni ebin bilgen ebindir usta bolur:;;ini ;zden bilen ki;i yeri doldurulamaz usta olur. (Burada iki eski s;z bulunmakta. "Eb" - ";z", ";z nitelik" demektir, "ebindir" ise "day;ma ;ohreti var olacak, unutulmaz" olarak ;evrilmektedir).
*Bolluk bokdan k;r;n;r: Kimin ne olaca;; ;ocukluktan belli.
(Sat;ralt; terc;mesi -"olacak boktan belli" (a;a;; s;n;f halk;n s;z;)).
*Bolluk-ka;anakdan, gara-a;anakdan: ;nsan olacak bebeklikten belli, kaynak ;;kacak yer su s;z;nt;s;ndan belli. (;st s;n;f hak;n s;z;).
*C;lauk git;e c;rlauk ullu bolur: A;lay;c; k;;;k ;ark; s;yleyci yeti;kin olur.
*;an ;yge - casak kelin: Saray'a vergi gelin.
(Sat;ralt; terc;me bu eski deyi;in manas;n; a;;klayamaz. Tarihte ;in Hunnu'ya vergiyle birlikte prensesini de vermi;ti. "Vergi-gelin" s;ztak;m; ondan hat;rad;r.
Ge;en as;rlarda da k;z vererek bar;; sa;lanmas; olay;na "casak k;z berib cara;d;" "vergi k;z vererek bar;;t;" demi;lerdi. ";an ;y" ise d;nya tarihine ";an;y" (han) olarak ge;en, ";anl; saray" kelimesidir. ";an" (g;n;m;zde-";am") ";anl; manadad;r. ;rne;in: "Oy ;am Teberdide suu eltdi..." Kaynak - ;ark;-efsane "Emina". "Kara;ay Halk C;rla"). ";y" ise g;n;m;zde de kullan;mda bulunan "ev" kelimesidir. Ata s;z; ;;yle okunur: ";anl; saraya vergi olarak gelin gelir").
*;an ;yn; k;y; k;yl;: Saray;n asili asil.
(Sat;ralt; terc;me mana i;eri;ini a;;klayamamakta. Burada saray asiliyetinin di;er asillerden kendini ;st;n g;rd;;; hakk;nda hafif alay bulunmaktad;r. Atas;z; ;;yle anla;;labilir: "Saraydaki asil kendini asilin asili san;r". "K;y"-eski s;z "asil" manada bir takmad;r. ;rne;in: "men an; k;ys;nmeyme" (ben onu k;y saym;yorum, kim ki o), Balkarlar'da ise "k;ys;z" (soysuz) s;z korunmakta.).
*K;ys;z s;z;n s;ger: Soysuz s;z;n; tutmaz. ("S;ger"(karalar) kelimesi c;mle manas;na ba;l; olarak anlam;n; de;i;tirmekte ve "tutmaz" manada okunmaktad;r).
*Biyge bersen - bilinir, kul;a bersen-s;g;l;r: Asile verdi;inin de;eri bilinir, kula verdi;in ise karalan;r (k;;;msenir).
*Saud;ger;ini mal;-can;: T;ccar;n mal; can;d;r.
*Sak;a - ullu kulak: Bek;iye b;y;k kulak.
( Bu sat;ralt; terc;me manay; do;ru yans;tmamakta. "Sak" (dikkatli, bek;i) burada "her ;eye kulak as;p duran ki;i" anlam;ndad;r. Esprili bir deyi;tir. Kullan;mdaki manas;-"Her ;eyi duymak isteyene b;y;k kulak nasib olsun".
G;n;m;zde "saklaul"(bek;i) kelimesi kullan;lmaktad;r).
*Koyunduk;a-boyunluk: Sat;ralt; tec;me anlam veremez. "Koyunduk" "s;s k;pek" demektir, "boyunluk" (ba;, kolye, s;s ask;, atk;) burada k;pek s;s;n; anlatmaktad;r. Atas;z; ;;yle okunur: "S;s k;pe;e s;sl; boyunduruk".
*Sadaka;; a; c;l k;sar: Dilence a;l;k y;l;nda s;k;;t;r;r.
*S;l;kdan - ne k;l;k: G;r;;s;zden ne tav;r.
*K;l;k k;ln; a;ar: Huy ;z; a;ar.
( "K;l" (k;l) burada c;mle manas;ndan etkilenerek "karakter, ;z, ki;ilik" anlam;nda gelmektedir).
*Murat suratdan ba;lar: Hedef hayalden ba;lar.
*K;r;g; kerilgen kenne cay;l;r: ;ok eski bir deyi;tir. Halk hakk;nda s;ylenir.Anlam; -"Ufu;u geni;leyen geni; alana yay;l;r".
("K;r;" eski tilde "ufu;u geni;, bilgisi geni;, geni; g;r;;l;" demektir. "Kenne cay;l;r" ise "geni; alanlara yay;l;r manadad;r).
*;am betinde- kan : ;an;n y;z; kanl;.
*Kama ;amn; ;;;ar;r, ;am kaman; k;nlar:K;l;; ;ann; var k;lar, ;an da k;l;;; k;nlar.
*Keride kal;an cek bolur: Uzakta kalan yabanc;la;;r.
*Cek cerde cilik - suu: Gurbette omur ilik - su.
*Ketgenni-t;yma, t;y;andan -ketme: Gideni durdurma, durdurandan gitme.
*Cekni c;r; - c;lau: Gurbette kalan;n ;ark;s; - a;lay;;.
*Cek ge;c;n; -;t: Curbetin ekme;i ;d.
*Cek cerde han bol;an curtunda;; kul;a zarlan;r: Gurbette han olan yurdundaki k;leye g;pta eder.
*Kat; temir cumu;ak k;r;kden korkar: Sert demir yumu;ak k;r;kten korkar.
*K;r;k temirge tem urur: K;r;k demiri ;ekillendirir.
*Satar iynegini sauma, k;;erik catakdan auma: Sataca;;n ine;ini sa;ma, g;;;k da;l;ktan ge;me.
*Cayak cayak;a kerilse, ayak ayak;a ten atlar: Yanak yana;a g;l;msese, ayak aya;a uyum sa;lar.
*Camba;ha-celba;: Tuhaf durguna - u;uk (hayat arkada;;).
*Ta; ;z;ld; deb taunu atma: Ta; d;k;ld; diye da;;n; atma.
(Sat;ralt; terc;me mana verememekte. "Ta; ;z;lgen" diye da;larda baz; fiziksel sars;nt;lar sonras; kayalar;n par;alanmas; ve t;pk; kar;n indi;i gibi, tepelerden d;k;lmesine denir).
*Cer cerlini tartar, cer cersizni atar: Yer yerliyi ;eker, yer yersizi iter.
*Kolunda;;n ;;retgenni ;y;r; ;y;r;l; bolur: Elindekini ;o;altmas;n; bilenin ailesi bollukda ya;ar. (Burada ";y;r;l;" (;retimli) "bolluk" anlam;nda okunmaktad;r).
*S;r bilgenne "k;nk" deme: Mazini bilene ses ;;kartma.
Anlam; biraz farkl;. "S;r" (maziyet, ge;mi;) kelimesi bu atas;z;nde "gizlini, s;rr;n;" manalarda gelmektedir. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "S;rr;n; bilene ses ;;kartma".
*Bilmez bilgenni bilmez bilir: Cahil bilirki;ini bilmez olarak bilir.
*Bilgenni bilir ;;;n bilim kerek: Bilenin de;erini bilebilmek i;in bilim laz;m.
*Auru;an ba; sau ayakn; ashat;r: Sat;ralt; terc;me manas;n; do;ru ortaya ;;karamaz. Burada "auru;an" (hasta, rahats;z) "deli, ;atlak, u;uk, gerizekal; vb." manalarda okunmaktad;r. Atas;z; ;;yle okunur: Gerizekal; kafa sa;lam aya;; aksat;r (zora sokar).
*K;b sayla;anna - te;ik ;olpu: ;ok se;ene delikli kep;e.
*K;b cat da bek ;ab degenley... ;ok yatt;ysan h;zl; ko; dercesine...
*Saylau;u k;z t;b;rda kal;r: Se;ici k;z evde kal;r.
*K;r;r;n; k;rmey k;rge kirmezse: G;rece;ini g;rmeden mezara girmezsin.
*E;ekni k;y;n; halal da kesi haram: E;egin i;i helal, kendisi- haram.
*Aman tuuduk ursan-;l;r, satsan-kelir: K;t; evlat; vurursan-;l;r, satarsan-gelir.
*Ku; bala uyada k;rgenin eter: Ku; yavrusu yuvada g;rd;;;n; yapar.
*Bal tuthan barma;;n calar: Bal ;reticisi parma;;n yalar.
*Duanan; ;yge ;ak;rsan at;n; tiler: Dilenceni eve davet edersen at;n; ister.
("Duana" (dilence) eski s;zd;r. G;n;m;zde "sadaka;;" kelimesi kullan;lmakta).
*Kulnu kol;a cuuk etsen k;z;n; tiler: K;leye yak;nla;ma imkan;n; tan;rsan k;z;n; ister.
*C;rekli c;zge carar, c;reksiz da an; marar: Sat;ralt; terc;me manas;n; ta;;yamaz. "C;rekli" (y;rekli) kelimesi bu deyi;te "iyi kalpli, iyi niyetli, fedakar ruhlu" manalarda okunmakta. "C;reksiz" (y;reksiz) ise "k;t; niyetli, k;skan;, ba;kalar; d;;;nmesini bilmeyen" manada gelmektedir. "C;z" (y;z) kelimesi ise eski T;rk s;yleyi; kurallar;na ba;l; olup ";ok, say;s;z" manan; ta;;maktad;r. ;yle de atas;z; ;;yle okunur: ;yi y;rekli ;ok insana iyilik yapar, iyilik etmesini bilmeyen g;ptac; da onu g;zler. (Burada "g;zler" kelimesi "ni;an" olarak da okunur. C;mle manas;na ba;l; olarak "ni;an al;p karalamak" olarak okunur).
*;y i;legen balta e;ikde kal;r: Evi kuran balta d;;arda kal;r.
*;g;z iyesine k;ten cetmez: ;k;z;n sahibi kuyru;unu bile deneyemez. (;k;z sahibine kuyru;u bile kalmaz).
*Ullusun uluthan ulur: B;y;;;n; ;zen ;z;l;r.
*S;y bermegen s;y almaz: Sayg; g;stermeyen sayg; kazanmaz.
*Bal;k suuda k;;l;, ku; hauada ;;l;: Bal;k suda g;;l; (imkanl; anlam;nda), ku; g;kde ;d;ll; (ba;ar;l; anlam;nda).
*Bolmazn; bolur etgen bolmaz haparda ayt;l;r: Olmayaca;; olmu; gibi g;steren alayl; haberlerde an;l;r.
*Til tiygi; bolsa iyesi t;y;lg;; bolur: Dil dokunucu olursa sahibi d;v;l;c; olur.
*Ca;l;kda-t;nnek, ca; kelse-ak;l: Gen;likte - beden, ya; gelince - ak;l.
*Sora- sora bar;an, korka-korka aca;maz: Sora sora giden korka korka kaybolmaz.
*Gaci kuyruk bul;amasa pariy kat;na k;s;lmaz: Di;i k;pek kuyruk sallamazsa erkek k;pek yan;na yana;maz.
*S;nau;u - auz marau;u: Ara;t;r;c; ( s;navdan ge;irici) a;z;n; arar.
*Curtunda caun cek cerde-;oh: Yurdundaki d;;man;n gurbette- dost.
*Tilennen k;z;a halk tillenir: stenilen k;z hakk;nda halk dillenir(konu;ur anlam;nda).
*Tilge iynannan tilge t;;er: Dedikoduya inanan dedikoduda an;l;r.
*Burun-mu;uldauk, kulak-t;n;lauk, til-kau;a;;, carl; ba; da b;ladan cuab;;:Burun m;;;lday;c;, kulak dinleyici, dil kavgac;, zavall; ba; da bunlar;n sorumlusu.
*K;l; car;kn;-k;n; car;k: G;nl; temizni g;n; ayd;n.
(Burada "k;l; car;k" s;ztak;m; "g;nl; temiz, temiz kalpli" anlam;nda gelmektedir).
*Aybat k;rgen k;zge as;u: S;s g;rmek g;ze sevin;.
( "As;u"-(;ok ho;, memnuniyet verici) kelimesi burada a;;rl;kl; olarak "sevin;" manas;n; yans;tmaktad;r).
*Ar;;an k;zn; au basar, ar;;an halkn; cau basar: Yorulan (ya;lanan manada) g;z; a; kaplar, yorulan (hayat;ndan bezgen anlam;nda) halk; d;;man kaplar.
*Ba;da ba;;; kak;; bolsa halk cak;; izler: Ba;taki ba;kan eziyet edici olursa halk; koruyucu arar.
("Kak;;"(vurucu, vurmakla e;lenen, ac; ya;atmaktan zevk alan, bir di;er manas;-"kurutulmu; etin uzman; veya d;;k;n;) bir eski s;zd;r. G;n;m;zde dil evol;syonunu ge;irerek "Ka;;u;u" olarak s;ylenir.
;rne;in: "ertde-ertde bek ertde, bir karann; ;e;etde, kak;; ( burada keskin ni;anc; yayc;) , at;; (atlar;n sorumlusu), ;ab;; (av s;ras;nda nizmet eden ki;i) uudan kele aca;hand;la..." ("Nart Tauruhla". "A;a; ki;i" masal;).
*Beder bla betle;sen betini cab;b ka;: Utanmazla y;zle;irsen y;z;n; kapatarak ka;.
*Buu;ar tuthan b;r; basar: "Buu;ar" cinsi avc; k;pe;ini besleyen kurt avlar.
*Koyunduktan it bolmaz, sakkulakdan cik bolmaz: Burada sat;ralt; terc;mesi manay; ortaya ;;karamaz. "Koyunduk"- boyu k;;;k s;s k;pektir,
"sakkulak" ise kaba soysuz avlu k;pe;idir. "Cik"(eklem, nesil) burada c;mle manas;ndan etkilenerek "soylu nesil" anlam;nda gelmektedir. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Kuyunduktan k;pek ;;kmaz, Sakkulaktan soylu nesil olmaz."
*Sam;r sab;rdan sermer: Sam;r k;pe;i sakince sald;r;r.
*Patiy-bedene uuda, Buu;ar-b;r; uuda: "Pariy" cinsi k;pe;i-vah;i tavuk av;nda kullan;l;r, "Buu;ar"- kurt av;nda.
*Maske, ;l;r t;g; ;;ksa da k;;;kley kal;r: S;s k;pek ;lece;i ya;a gelse de hep yavru olarak kal;r.
(";l;r t;;; ;;ksa da" (;l; t;yu ;;km;; da olsa) -;ok ihtiyarlasa da, ya;l;l;ktan ;lmek ;zere olsa da manas;n; ta;;maktad;r).
*Ba;l; kazanna kir t;;mez: Kapakl; kazana kir d;;mez.
*;ge ana et kondursa da cau kondurmaz: ;vey anne biraz kilo ald;rsa da ;i;manlatmaz. (Sat;ralt; terc;mesi tam anlam;n; veremiyor. "Et kondursa da"- biraz bal;k etinde yapsa da, "cau kondurmaz"- ya; olu;turtmaz, ;i;manlatmaz).
*;ge s;ge bolur: ;vey karalay;c; olur.
("S;ge" eski s;z; "iftirac;, kopuk, laf at;c;, yabanc; ruhlu" manalar; i;erir. Burada "karalay;c; anlam;nda gelmekte).
*Tire; terekge-zar: Direk a;a;a g;ptal;.
*T;b;nadan tartma bolmaz, kendirden artmak bolmaz: Lime lime ku;aktan kemer olmaz, kendirden heybe olmaz.
*Cek cerni k;n; - bulutlu: G;rbetin g;k; bulutlu. (Burada anlam; soyut tarzda gelmekte be "Gurbet ya;ant;s; h;z;nl;" olrak anla;;lmaktad;r).
*Curtunda-cuthun, cek cerde-u;hun: Yurdunda kudretli, gurbette -u;an k;l par;as;.
(Sta;ralt; terc;mesi anlam;n; tam yans;tam;yor. "Cuthun" - "kudretli, imkanl;, eli kolu uzun, dokunakl;" manalar;nda kullan;lan eski s;zd;r, "u;hun" ise "u;an k;l par;as;" manada olup, c;mle manas; ba;l;l;;; kural;na ba;l; olarak manas;n; de;i;tirmekte ve "hafif, ;nemsiz, ciddiye al;nmayan, a;;rl;;; olmayan, oreya bureya s;r;klenen" anlamlar;n; i;ermektedir. Ata s;z; ;;yle okunur: "Yurdunda - kudretli, gurbette - ciddiye al;nmayan"
*Tarbuunna t;y;l;an tardan atlar: S;k;;t;r;lan u;urumun ;zerinden atlar.
(Burada "tarbuun" s;z; s;k;;t;r;lmaktan biraz farkl; anlam;nda gelmekte ve
kovalan;p s;k;;t;r;lan durumu anlatmaktad;r). Soyut tarzdaki manas; ";nsan;n gizli imkanlar; ;zel durumlarda ortaya ;;kar".
*G;b;t kobuz-uuldauk, teri doul-duuldauk, t;n;la;an-huruldauk: Tulumdan yap;lan kobuz u;ultulu, deriden yap;lan davul dombuldulu, dinleyen zavall; da uykulu.
*K;l kobuznu k;l; tan;t;r: Saz telinden tan;n;r.( "K;lkobuz"-saz. Eski s;zd;r).
*Saz;m oynay, saz oynay, da U;kulanna-k;z karay: Bu eski deyi; sat;ralt; terc;mede manas;n; ortaya ;;karamaz. "U;kulan" Kara;ayl; Hunlar;n temel yurdu say;lmakta (Hurzuk, Teberdi, Urum, Shauat, Dommay, Narsana vb. gibi) .
U;kulanl;lar ;;lenlere d;;k;n bir itibar sahibidir. ;rne;in: C;getey kasabas; mal varl;;a, Teberdi s;z ustal;;;na, Urum ki;isel de;erlere, Shauat ;al;;kanl;;a, Hurzuk ve U;kulan da soy ve geleneksel Hun halk k;lt;r;ne d;;k;nd;r. K;z istemeye gidenler de U;kulan ve Hurzuk'u sanatsal marifetleriyle etkiler. Bu eski s;yleyi; de onu vurgulamakta. Ata s;z; ;;yle ;evrilir."U;kulan'a k;z g;rmeye gidersen saz ;alarak ( sanat uzmanl;;;n; sergile anlam;nda ) git".
*Teberdige-tart;;ha, Shauatha-ar;;;ha: Teberdi'ye - s;zl; tart;;malar i;in (felsefi tart;;malar), Shauat'a - a;a; kesmek i;in (gidilir).
*Saz;;;a cak;; kerek: Sazc;ya koruyucu laz;m.
Sat;ralt; terc;me anlam;n; veremiyor. Manas; soyut tarzda anla;;lmakta. ;;yle okunur:"Hassas ruhlu sanatc;ya onu destekleyen, koruyan arka laz;m".
*C;r;;n; can;-ka;anak: ;ark;;;n;n can; bebektir.
( Burada "c;r;;" (;ark;c;) toplu manada "sanat;;, yarat;c;" olarak gelmekte, "ka;anak" ise eski dilde "yeni do;mu; bebek" demektir. "Can" ise burada "ruh ve can" manas;n; yans;tmaktad;r. Atas;z; ;;yle okunur: "Sanatc;n;n ruhu bebektir".
*K;m;;ge kara tarthanlay, kama;a bi;ak tak;anlay... G;m;;e siyah i;leme yapmak gibi, k;l;;;n yan;na bi;ak takmak gibi... Kullan;mdaki manas; ;;yle okunur: "Kusursuz ;ahane g;r;n;;, ki;ilik ve uyum".
*Kiyimge-oka, k;m;;ge-karasaut: Elbiseye alt;n dantel, g;m;;e siyah i;leme. ("Karasaut" g;n;m;zde az an;lan g;m;; ;zerindeki siyah i;lemeni (kalem) anlatan kelimedir).
*Ba; - ayakn;, ayak ba;n; c;r;t;r; Ba; aya;;, ayak ba;; y;r;t;r.
(Burada anlam s;yut tarzda gelmekte ve "T;m varl;klar b;t;n ve birbirine muhta;".
*S;z ustas; k;l cazar: S;z uzman; g;n;l; teselli eder (yat;;t;r;r).
("K;l cazar" kelimesi g;n;m;zde nadir kullan;lmakta. Manas;-"teselli eder")
*K;nde;in cok ese erindam; cok?: Kuman yoksa kocan da m; yok?.
*E;egin cok ese k;ye;ndam; cokdu? E;e;in yoksa eni;ten de mi yok?
*Oz;an cannurnu cam;; al;b s;rme: Ge;en ya;muru yamc; alarak s;rme.
*Kantar-k;l;;ha, k;nde;-bedi;ge: Zalim k;l;;a sar;l;r, kuma dedikoduyla u;ra;;r.
*S;r;u;;s; k;b bolsa koy haram bolur: ;oban; ;ok olunca koyun telef olur.
*Derti bol;an-dertle;ir, can; cannan-betle;ir: Problemi olan dertle;ir, can; yanan y;zle;ir.
*S;zden k;zge b;rt;k ;;;ar: Sat;ralt; terc;mesi "Laftan g;ze sivilce ;;kar" anlam veremez. Kullan;mdaki manas;:" K;t; laf k;r;c; sonu;lara s;r;kler".
*"C;zd;m" der da keme mahdan;r, an; c;zd;rgen cel sa;;n;lmay kal;r: "Y;zd;m" der de gemi ;v;n;t, onu y;zd;ren r;zgar ise an;lmadan kal;r".
*Celni ebin ;aprak bilir: R;zgar;n ;z;n; yaprak bilir.
*;;in bilgen m;y;k t;b;nden k;l;r, i;in a;han t;rt b;g;l;b c;r;r: ;;ini bilen b;y;k alt;ndan g;l;mser, i;ini a;an d;rt b;kl;m y;r;r.
(Burada "m;y;k t;b;nden k;l;r" "sessiz alay eder" manada gelmekte, "c;r;r" da "ya;ar" anlam;n; ta;;maktad;r).
*Kirini ;a;san cann;dan c;yarsa, i;ini a;san can;n; cayarsa: Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede anla;;lamaz, zira ;ok eski s;zler kat;lmakta. "Kiri"-"mal varl;kt;r", "can cay;an" ise "tamamen kimli;ini yok etme" manadad;r.
Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Mal varl;;;n; da;;t;rsan yeniden toplaya bilirsin, fakat ;z s;rr;n; her kese a;arsan ki;isel itibarindan mahrum kal;rs;n".
*E;ek g;l;una "alt;n kekellim" dey edi... E;ek yavrusuna "alt;n kak;ll;m" diyordu...
*Bu;oy taya-taya tarkay;r, at ;aba - ;aba kartay;r: Buz eriye eriye yok olur, at ko;a ko;a t;kenir.
(Burada "bu;oy" kelimesi "buz bu;oy" anlam;n; ta;;makta ve da; tepelerindeki camla;m;; ebedi buzlar; anlatmaktad;r. Da; nehirleri onlar;n erimesi sonucu olu;ur).Soyut tarzdaki manas; "Buz eriyi;inde hayat verir, at ;l;;;nde ;an b;rak;r".
*Gagay ba;ha-k;z;l ka;ha: Sat;ralt; terc;me mana veremez. "Gagayba;" kimseni dikkate almayan, kendine g;re bir g;r;;; olan, ba;;ms;zl;;;n; meydan okurcas;na sergileyen ki;idir ve daha yont;lmam;; gen; hayvand;r. Bu atas;z; insan hakk;nda s;ylendi;inde sivri alay i;erir ve "Halktan kopu;un kafas;na - k;rm;z; leke" olarak ;evrilir, hayvan; anlat;lmas;nda ise "Vah;i huylunun aln;na k;rm;z; leke s;r;l;r" manada okunmaktad;r.
*Suu tutma;an suuluk-kurul;k: Suyu tutamayan sulu;a "kuruluk" denilir. Soyut tarzdaki anlam; "Yarat;l;; amac;na hizmet edemeyen varl;k yok say;l;r".
*Kuu;unda kuuluk kuthar;r: Bu eski ata s;z; sat;ralt; terc;meyle anlat;lam;yor. "Kuu;un" (k;t; haber, d;;man sald;r;s;, do;al felaketi haberi) burada "sava; yenilgisi haberi" manas;nda gelmekte, "kuuluk" ise asil kad;nlar;n;n yan;nda bulundurdu;u, d;;man;n eline d;;memek i;in kullan;lacak zehri koyduklar; kapt;r. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Sava; yenilgisi haberi geldi;inde ;erefi zehir kab; kurtar;r".
*Kuu;un kuudan aytsa kuuluk;a s;y t;;er: "Kuu" (b;y;me imkan;ndan yoksun, do;uramaz, ;yreyemez, ;a;; t;kenmi;) kelimesi burada, c;mle manas;ndan etkilenme kural;na ba;l; olarak, "sava; sonras; mahvedilme" anlam;nda gelmektedir. Ata s;z; ;;yle okunur: "Mahvedici yenilginin haberi geldi;inde zehir kab;n k;ymeti artar".
*Cau ku;akdan ;l;m ku;ak c;l;: D;;man;n ku;a;;ndan ;l;m;n ku;a;; s;cak.
*T;nneregen ta;ha t;k ;;kmaz: Yuvarlanan ta;; yosun tutmaz.
(Burada "T;k" (sa;, t;y) kelimesi "yosun" anlam;nda gelmektedir).
*S;nau s;nar;kn; s;nd;r;r, s;nmazl;kn;- katd;r;r: S;nav yenilece;i yener, yenilmeyece;i g;;lendirir. (Burada "s;nar;k" (k;r;lacak) kelimesi "yenilecek anlam;nda okunmaktad;r).
*Hansemen kelse kat;n;n; ca;;r: Han Semen geldi;inde kar;n; sakla.
*K;r;m-Semenderge-b;dene, Kumuk Takobuk;a-begene: K;r;m Semender'i
vah;i tavukla a;;rla, Kumuk Takobuk'u ya;l; hamur ha;lamas;yla.
( "Tarkobuk", Rus yaz;l;m;nda "Tarkovskiy" Kumuk asil soyu, "Semender" (Senbsen;en, Senmen;i, Semen, hanl;k unvan; "Tram", Hazarya hanlar; soyundan) Rus yaz;l;m;nda "Semenov").
Kaynak: efsane "A;ey ulu A;emez". "Kara;ay Halk C;rla". 1964 y. K;AO. Kafkas. Rusya).
(Dikkate: T;rkiye'de Ufuk Taukul tarf;ndan yay;nlanm;; efsane versyonu ana kayna;;ndan uzak 20 as;rda Hun-Kara;ayl;lara kat;lm;; k;s;mlar;n g;r;;;n; yans;tmakta ve ciddi say;lamaz).
*Sar; Semender-oyunna, Kara Karaba;-kel;ige: Sar; Semender (soyu) e;lenceye, Kara Karaba; (soyu) davetlere.
*K;tenlige t;rt taban: Sat;ralt; terc;me zay;f kal;r. "K;tenli" kibirli demektir, bir di;er manas; - "k;;l;"d;r. Bu atas;z; esprili t;rden oldu;undan her iki mana da i;erilerek, g;l;n; bir mana ortaya ;;karmaktad;r. Atas;z; ;;yle okunur: "K;;l;ya (kibirliye) d;rt tane tekme". Burada "d;rt tane tekme" s;ztak;m; kibirin b;y;kl;;;yle dalga ge;ildi;ini g;stermektedir.
*Semen-kat;n;;, Bolat-;aph;n;;: ";aph;n;;" s;z; hem "so;uk alg;nl;;;n;" hem "sald;r;ya haz;rl;;;" anlat;r. Burada "so;uk alg;nl;;;" manada gelmekte.. Atas;z; ;;yle okunur: "Semen (soyu) ;apk;n, Bolat (soyu) so;uk alg;nl;;;na kar;; zay;f".
*Duda uu;a ;;ksa Udut kabak g;r;lder: Duda ava ;;karsa Udut yama; g;r;lt; sa;ar.
(Burada bir k;;;k a;;klama verilmeden s;z anla;;lamaz:
Avc;l;k konusunda pek itibarl; olmayan prens soyu Duda'lar, ava sonbaharda kalabal;k bir topluluk halinde ;;karlarm;;. Bu mevsimde art;k s;r;ler olu;turmaya ba;layan kargalar da onlardan ;rker ve "Udut" lakapl; da; ;n; yama;a do;ru ba;r;; ;a;r;; u;u;urlarm;;. ;rken ku;lardan tehlike sinyalini alan av hayvanlar; da tepeye do;ru ka;ar ve ;ahane Duda'lar elleri bo; d;nerlermi;. Dost esprilerinde kullan;l;r).
*Bek h;r;;lannan kau;ar az urur: "H;r;;lannan" vurmaya, celand;rmaya, sald;rmaya, pi;man peri;an etmeye kararl; ki;i manada bir eski s;zd;r. Ata s;z; ;;yle okunur: ";at;;ma h;rs;n; sergileyici asker (;at;;mada) az (d;;man;) vurur".
*Carl; t;yege minse da it sermer: "Carl;" (fakir) c;mle manas;ndan etkilenerek burada ";anss;z" anlam;nda gelmektedir. Deyi; ;;yle okunur: ";anss;z deveye binse bile k;pe;in sald;r;s;na u;rar".
*K;r;m;auhal-K;r;ml;, s;z;-c;r;ml;: K;r;ml; K;r;m;auhal;n s;z; ge;icidir.
(K;r;m;auhal. Eski T;rk prens soy).
*Semender k;z;-k;k, Semender s;z;-bek: Semender'de (Semen'de) mavi g;z, tutulan s;z.
*Semender k;z;-k;k, Semender s;z;-bek: Semender'in (soyun) g;z; mavi, s;z; tutumlu.
*Semen senmen;iler, biyik en;iler: Semen (soyu) ara;t;r;r, beyli;i benimser.
*Karaba; karaua; tutmaz: Karaba; (soyu) kad;n k;le tutmaz.
*T;p;rda;an-d;;;rdat;r, d;;;rdathan-e;tdirir: K;p;rdayan ses ;;kart;r, ses ;;kartan duyurur.
*;aman - uyal;ak, ;zden - tayan;ak: ;aman (soyu) utanga;, ;zden (soyu) arka.
*Car;l;an kaya-ta;, urul;an kiyik-a;: ;atlayan kaya ta; olur, vurulan geyik a; olur.
*Allahdan tilesen k;b tile: Allahtan istersen ;ok iste.
*Silde;k k;le;kge auz ;aykamd;: Uyduruk;u espricinin gargara suyu.
G;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;me yetersiz kalmakta. "Silde;k" ara s;ra bir yalan s;yleiveren, bu konuda kendini kontrol edemeyen ki;idir,"k;le;k" ise eski dilde "kahkahac;" demektir. "Auz ;aykamd;" (gargara etmek i;in kullan;lan su) burada suyut tarzda mana ta;;yarak "kahkahalar;n;n malzemesi" anlam;nda gelmektedir. Ata s;z; ;;yle okunur: "Uyduruk;u espriciye kahkaha malzeme".
*Tokluk cokluknu tan;maz: Tokluk yoksullu;u tan;maz.
*Tam;z;ks;z ot bolmaz, cara;;usuz ;oh bolmaz: Burada sat;ralt; terc;me zay;f kal;r, zira eski s;z "tam;z;k" kullan;lmakta. "Tam;z;k" ate;i yakmak i;in kullan;lan ince a;a; par;ac;klard;r. Ata s;z; ;oyle okunur: "Ate; yakacak ;n malzeme olmadan ate; olmaz, uyum sa;lanmadan dostluk olmaz".
*K;bge k;z s;zgen k;z s;zg;; bla s;z;l;r: Bu s;zde sat;ralt; terc;meyle anlam;n; bulamaz. "K;z s;zgen" (g;zlerini oynatan) burada cinselli;i i;ermekte, "s;zg;; bla s;z;l;r" ise "ad; ;;kar" anlam;n; ta;;maktad;r. Ata s;z; ;;yle okunmakta: ";ok erke;e g;zlerini oynatan k;z;n ad; ;;kar".
*U;hann; s;ygen ;ana tartar: Kaymay; seven kayak sedyesini ;eker. ("U;han"(u;an) kelime burada "kayan" anlam;nda gelmektedir).
*Kereksiz k;lgen-k;lk;l;k: Yerli yersiz g;l;p duran alaya al;n;r. ("K;lk;l;k"-alay konusu olarak ;evrilir).
*Gokga k;nne a;;l;r, ke;ege-cab;l;r: ;i;ek g;ne;te-a;ar, geceye kapan;r. (Sat;ralt; terc;mesi anlam;n; veremiyor, ;;nk; ata s;z; soyut tarzda anla;;lmaktad;r. ;;yle okunur: ";;ten s;cakl;k iyili;i tetikler, i;ten so;ukluk iyili;in ;ekilmesine neden olur".
*Terkni terk kaytar;r: ;o;u ;ok ;evirir.
*Kar;nda;; kan al;r: Evlat kanla beslenir.
*Tire; tur;an elek bolur: E;ilmeyen ;ld;r;l;r.
*Bayrak tuthan-ay;ak: Bayrak tutan herkese a;;k.
(Getirilen sat;ralt; terc;me yetersiz. Bu ata s;z; halk taraf;ndan resmi ki;ilere kar;; olan olumsuz tutumu i;ermektedir. Deyi; ;;yle anla;;l;r: "Devlet b;y;;;n;n hayat; her yoruma a;;k".
*Coy;an coyul;andan a;;: (Ba;kas;n;) har;amak kendini har;amaktan daha ac;.
*Kan;;k-kanmaz, tal-;akmaz: Hayat kad;n; (utanmaz) durmaz, s;g;t ;i;ek a;maz.
("Kanmaz" eski dilde bir ;eye doyup duran durumu anlat;r. ;rne;in: "suudan kand;"-"sudan tamamen doydu")
*Alma tereginden uzak;a t;;mez: Elma a;ac;ndan uza;a d;;mez.
*Kire-tos da, ;;;a-cau: Girerken dost da ;;karken-d;;man.
(Bu terc;me yetersizdir, manas; biraz farkl;d;r. ;;yle okunur: "(Evine sokulur) y;ze dost olur, arkadansa - d;;man".
*;bge k;bge ceter: Akci;erle ;ok ki;i a;;rlan;r.
(Bu terc;me ata s;z;n;n manas;n; a;am;yor. Akci;eri kimsenin yemedi;i, onunla misafir a;;rlanamayaca;; hakk;nda ata s;z; bir espridir. ";ok ki;i a;;rlan;r, ;;nk; kimse yiyemez" ;eviri daha da yak;n manay; ortaya ;;karmaktad;r).
*K;b c;y;n da poh c;y;n: Kalabal;k popluluk ;er;;p.
("Poh" s;z; hayvan d;;k;s;yla kar;;m;; kuru ot art;klar; demektir).
*K;me k;bge kat;l;r: K;zam;k ;o;a dokunur.
*Kaurak-kuurur, can-ulutur: Kavl;ca kavurur, can; ulutur.
*Bal tuthan barma;;n calar: Bal;; parma;;n yalar.
*At belinde-er, e;ek belinde-ser:At ;zerinde erkek, e;ek ;zerinde serseri.
( "Ser" akl; fikri t;kenmi; ihtiyar; da anlat;r).
*Erin;ekni er almaz, er alsa da k;l salmaz: Tembeli (k;z;) koca almaz, alsa bile ona g;nl; ;s;nmaz.
*Karda-sokmak, gele;de-ille;k: Karda iz, ot i;inde patika.
*Ornun bilgen orun al;r, bilmegen karab kal;r: Layik oldu;u yeri bilen yerini al;r, bilmeyense ;ylesine kal;r.( Bu deyi;te "karab kal;r" (bakarak kal;r) s;ztak;m; "aptalca bakarak", ";ylesine bakarak" anlam;nda gelmektedir. "Ornun bilgen" (yerini bilen) kelime ise "layik oldu;u" manay; da i;ermektedir).
*Say suu k;nne ;;damaz: Dere g;ne;e dayanamaz.
*Salp; kulakk;a s;r;a cara;maz: As;l; kula;a k;pe yak;;maz.
*Etekni k;yaun kara;an k;r;r: Ete;in eksi;ini bakan g;r;r.
*Kat;r erni eger, biy da kul da eter: Kad;n erke;in i;ine i;ler, asil veya k;le yapar. (Kad;n erke;i vezir de rezil de eder. TC versyonu).
*Bal ;ibin ur;u; bolur: Ar; sald;rgan olur. (Soyut tarzdaki manas; biraz farkl;. "Emek verdi;i mal;n; herkes korur").
*Suu;a kige ;;kdan ;r;slamaz: Suya giren ;i;den ;ekinmez.
*Suu;a kirgen cibir: Suya giren ;slan;r.
*S;nn; s;ygen murdar bolur: M;zrak tutkunu sonunda katil olur.
*Kire tur;an-cuuk, kende kal;an-suuk: Gele gide duran yak;nla;;r, uzak kalan yabanc;la;;r.
*Kerti ayt;la ayt;la calan bolur: Ger;ek s;ylene s;ylene yalana d;n;;;r.
*Kerti kerkilse da s;nmaz: Ger;ek y;pratlsa da k;r;lmaz.
*Kar;;; tilge kelse c;rek aj;m eter: Beddua dile gelince y;rek pi;manl;k duyar.
*Cann;zl;k calka kay;rsa b;gek ahs;n;u;u bolur: Yaln;zl;k sard;;;nda cesur i;ini ;eken olur. (Bu terc;me yetersiz. "Calka kay;rsa" s;ztak;m; bir durumun daha da ;iddetlenmesini anlatmaktad;r, "ahs;n;u;u" ise h;z;nle i;ini ;ekme manay; yans;tmakta. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: ";iddetli yaln;zl;k hakim olursa cesur bile i;ini h;z;nle ;eker".
*Cama;at degen cann;z kalmaz: Cemiyet (halk) diyen yaln;z kalmaz.
*Zamanna ba;;n cara;d;rma;an zamandan a;;r: Zamana kendini uyumla;t;ramayan zamandan darbe yer.
(Burada "a;;u"(ac; ya;ar) kelimesi c;mle manas;ndan etkilenerek "darbe yer" anlam;nda gelmektedir).
*Bir tay;an tay;akdan callar: Bir defa kayan kaygan yerden ;ekinir.
*Tin;i - tilden, til;i-tinden uzak: Ayd;n iftiradan iftirac; da manevi de;erden uzak.
*K;s;l;an ta;n; c;l;t;r: Sar;lan ta;; ;s;t;r.
*Kemeni ;l;m;-suu t;b;nde: Geminin ;l;m; su dibinde.
*Sadak k;;;-sa;adak: Yay;n g;c; sadakta.
*Mizni burnun terige sor: Bizin ucunu deriye sor.
*A;; s;na;an ba;has;n a;;tmaz: Ac; ya;ayan ba;kas;n; a;;tmaz.
*Hile;ge tire; salsan da ;re; bolmaz: Hamur ki;iliklin; direkle desteklesen de din; olamaz.
*Bal;k suuda batmaz: Bal;k suda bo;ulmaz.
*Cumu;ak alman; kurt a;ar: Yumu;ak elmay; b;cek yer.
*Sakkulak ca;;rt;n kabar: Sakkulak cinsi k;pegi gizlice yana;;p ;s;r;r.
*S;zc; Gilau cumulub c;r;r: Burada st;ralt; terc;me manay; a;;klayamaz. "Cumulub" kelimesi sanki ;nemli bir i; yap;yormu;;as;na yo;un hareketlilik g;steren insan; ve s;per h;zl; hayvan; anlat;r. Burada s;z; edilen Gilaun de;ersizli;i vurgulanmakta. Ata s;z; ;;yle okunabilir: "Dedikoducu Gilau ;nemli bir ki;i gibi h;zl; y;r;r". (Gilau isim her hangi birisini kastedmektedir).
*Otsuz t;t;n ;;kmaz: Ate;siz duman ;;kmaz.
*Kirsen-kiyimin bla, ;;ksan-ak;l;n bla: Girdi;inde giysinle, ;;kt;;;nda akl;nla (de;erlendirilirsin).
*;;g;r kekellini cau: Kel kak;ll;n;n d;;man;.
Nam;s barda nas;b bar: Namus varken nasip var.
Samarkau;u sam;r; blakal;r: Ba;kalar; alaya almaya d;;k;n sadece k;pe;iyle kal;r.
*O;ur;a totur tab;l;r: Hay;rl; i; i;in enerji bulunur.
*K;lgen betge k;n tier: G;len y;z; g;ne; ayd;nlat;r. (Getirilen sat;ralt; terc;me yetersiz. Ata s;z; ;;yle anla;;lmakta: "G;l;mseli y;z ayd;n".
*;;ini bilgenne i;li-t;;l; kiydir: ;;ini bilene s;sl; giysiler giydir. (Terc;me mans;n; anlatam;yor, zira soyut tarzda anla;;lmaktad;r.";;li-t;;l; kiydir" (ba;tan aya;a de;erli giysiler giydir) bu atas;z;nde "devaml; onun de;erini vurgula, ;st;n tut" manda gelmektedir. Okunu;u ;;yle olur: ";;ini bileni ;v ve ;st;n konumda tut".
*Salam bergen salam al;r, salam bermegen cann;z kal;r: Selam veren selam al;r, selam vermeyen yaln;z kal;r.
*Bel sa;adak-atar;k, ;;;m sa;adak-casar;k: Bel sadak sava;;;, ;izme sadak s;s.
*Sa;adak-s;rtha, caya-h;rtha: Sadak s;rta, yay ;at;;maya.
("H;rt" (ele;tiri, s;zl; ;eki;me) kelimesi burada c;mle manas;ndan etkilenerek "silahl; ;at;;ma, sava;" anlam;nda gelmektedir).
* S;nn; korukdan korkar: M;zrak kalkandan korkar:
( Burada "m;zrak" "s;nn;" kelimenin manas;n; veremiyor. " M;zrak" "sayau" olarak bilinir, "s;nn;" ise eskiden uzun silahlar;n u;una yerle;tirilen kama ;eklindeki uzant;d;r. "Koruk" eski dilde "kalkan" demektir).
*Artmak sadak akmak eter: Sat;ralt; tec;mesi - "Heybe sadak ahmak k;lar".
(Bu deyi; de sat;ralt; tec;meyle anla;;lamayan espri t;rdendir. Kullan;mdaki anlam;: "Heybe sadak sallan;;;yla at;n h;z;n; etkileyerek askeri delirtir".
*Boza s;ygenni ;;;m bau tar: Boza sevenin ;izme ba;; dar.
(Bu terc;me anlam;n; veremiyor. Burada bozay; ;ok i;en insan;n ;i;ti;i kastedilmekte ve ondan dolay; ;izme ba;lar;n;n patlad;;; anlat;lmaktad;r. Kullan;mda ;;yle anla;;lmakta:";izme ba;; dar olmaya ba;lad;ysa fazla ka;;rd;;;n; bil").
*Boza buzuk ;;;ar;r: Boza bozukluk ;;kar;r.
*;a;;r ba; ;a;ar: Rak; beyni ;alkalar.
*;aml; ;am bla mahdanmaz: ;anl; ;an;yla ;v;nmez.
*"K;ye;e" k;ye;n bolsa ";iy;e" cuu;un bolur: Sat;ralt; terc;meyle bu espri de anlat;lamaz. "K;ye;e" Kip;ak halk;n ;inli'ler taraf;ndan tak;lm;; lakab;d;r., ";iy;e" ise Eski T;rk ;iir k;lt;r;ndeki kafiye kurallar;yla ba;l; olup, "K;ye;e" s;z;ne yapay uyumlanan, hafif dalga ge;me niteli;inde, "pi;memi;" manas;ndaki bir s;zd;r. Dolay;s;yla atas;z; ;oyle ;kunur: "K;ye;e (Kip;ak) damad;n olursa ";iy;e" (pi;memi;, olmam;;) akraban olur". Genellikle yabanc; gelin, damad olaylar;nda espri bi;imde kullan;l;r).
*C;n sozma;an c;l;nmaz: Y;n i;lemeyen ;s;nmaz.
*Talp;;an tau;a ;;;ar: Da;; yenme arzusu olan, u;ra;an tepeye ;;kar.
("Talp;;an" kelimesi geni; mana kapsamakta " ba;arma arzusu olan ve u;ra;an" olarak ;evrilmektedir).
*Ki;dikge-oyun, ;;;hanna-;l;m: Kediye oyun, fareye ;l;m.
*S;rt s;rtha tiyse, bet betge-;;yre: S;rt s;rta ;evrilince y;z y;ze ters olur.
*Ka;;kn; all; bla kabder;b art; bla kusdur;an;a... Ka;;;;n ;n;yle yedirip sap;yla kusturmak gibi...
*Erkeletilgen ulan-kams;k: ;ok ssevilen (;;st;nde titrenen o;lan ;;mar;k olur.
*S;ymeklik k;ymeklik bla ten kelir: A;k h;z;n ve tutu;mayla birlikde gelir.
(Buradaki "k;ymeklik" kelimesi "h;z;n ve tutu;ma" manalar;n; kapsayan s;zd;r).
*T;nma;an t;nn; buzar: Durmas;n; bilmeyen rahat; bozar.
(Bu atas;z; st;ralt; terc;mede anla;;lamaz, zira manas; soyut tarzda anla;;lmaktad;r. Kullan;mdaki manas; ;;yledir: "Hayk;r;p duran ( hakl; da olsa cemiyetin) rahat;n; bozar (ve haks;z ;;kar) ". "T;nn;" "sessizlik", "rahat" manas;ndaki eski s;zd;r).
*Kirge ti;gen bir a;;r, s;zge t;;gen min a;;r: Kire d;;en bir defa ;z;l;r, dile d;;en bin defa ;z;l;lr.
*Tilde s;yek cok: Dilde kemik yok. (Sat;ralt; terc;me burada anlam veremiyor. Kullan;mda ;;yle anla;;l;r: "Dilde kemik yok istedi;ini konu;uverir, ondan etkilenilmemeli".
*T;re bilmez bolsa bilgenni at; cahilge ;;;ar: Hakim bilmez olsa bilir ki;i cahil ;;kar.
*Bitim-cerden, etim-erden: (Burada sat;ralt; terc;me zay;f mana ;;kar;r. "Bitim" t;m yerin b;y;tt;;; bitkisel varl;;; manada bir kelimedir. Atas;z; ;oyle okunur: "Bitkisel niymetler yerden, onlar; de;erlendirmek ki;iden".
*Boyun b;kgen tersge sanal;r: Boyun e;en su;lu ;;kar.
*Biy tilke-tilkem a;ar, kul dukgul-dukgul cutar: Asil k;;;k lokmalarla yiyer, kul par;a par;a yutar. (Eski dilde "tilkem-tilkem" kelimesi "k;;;k lokmac;klar" olarak ;evrilmkte, "dukgul-dukgul" ise "vah;ice par;a par;a" demektir).
*Kan bla kelgen can bla ;;;ar: Kanla gelen canla ;;kar.
*;t itge aytd;, it da kuyru;una aytd;... Sat;ralt; terc;mesi "k;pek k;pe;e s;yledi k;pek de kuyru;una s;yledi" manay; ;arp;tmakta. Bu ata s;z; atlat;c; b;rokrasi d;zenini alaya almaktad;r. Kullan;mda ;;yle anla;;l;r:
*;st g;revli a;a;;dakine s;yler, o da kendinden a;a;;dakine emreder, o ise dile;ini k;;; y;n;ne y;nlendirir ve kuyruk sallap durur".
*T;gennen kau;ar acal;a-a;, tirelgen kau;ar halk;na-ba;: Direnci t;kenen asker ;l;me-a;, dimdik duran asker halk;na ba; (ba;kan).
("Kau;ar" "asker" manadaki eski s;zd;r. G;n;m;zde "asker;i" kelimesi kullan;lmaktad;r).
*Tal;ann; tala;; turur: Sat;ralt; terc;me "yorgunun dala;; kalkar" manay; yans;tam;yor. "Tal;an"(yorulan) kelimesi burada c;mle manas;ndan etkilenen s;z olarak ";ok ;ekenin" anlam;nda gelmekte. "Tala;; turur" (dala;; kalkar) ise "ya;ama hevesi ve gic;n; kaybeder" manay; ta;;maktad;r. ;rne;in: "Tala;; tur;an atlan; uru;uz, hayda bel baylap cayau;a turu;uz"...( dala;; kalkan atlar; vurun, belleri ku;akla ;ekerek yaya kalk;n;z...) ;ark;- efsane "Orus kazauar" "Rus sava;;"). Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: ";ok ;ekenin ya;ama g;c; kalmaz".
*Col;a cor;a cara;;r: Yola ko;ucu at yak;;;r.
*Col;a-cor;a, otou;a-biy;e: Yola d;rtnalc; at, yatak odas;na-prenses. (Burada "otou" kelimesi kullan;ld;;;ndan "yeni evlenenlerin yatak odas;" manas;nda olup, manay; geni;letmekte ve "evlendi;in prenses" olarak anla;;lmaktad;r. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: "Yola ko;ucu at, eve prenses".
*Arbazda hapdemez uuda b;r;basar bolmaz: Avluda havlayamayan k;pek av s;ras;nda kurt yakalay;c; olamaz.
**;;i a;;m all;mda kal;andan ese aman karn;m car;ls;n degenley... ;yi yeme;imin ;n;mde kalmas;ndansa k;t; karn;m patlas;n dercesine...
*Karn; amann; k;n; aman: Burada "karn; aman" (karn; k;t;) "obur manas;n;n ta;;r. "K;n; aman" (g;n; k;t;) "ya;ant;s; berbat" anlam;n; verir. Ata s;z; ;;yle okunur: "Oburun ya;am; berbat".
*Kulnu bir toy;an;-ba;; ba;as;: Kolenin bir defa doyas;ya yemesi kendi fiyatina mali.
*Tekesiz s;r;u cardan keter: Erkek ke;inin ;nderli;inde olmayan s;r; u;uruma d;;er. (Bu terc;me manay; yans;tam;yor. Bilindi;i gibi Hun T;rkler'i ;ok eskilerden t;pk; k;pekleri gibi ke;ileri de de;erlendirmi;lerdi. Ba;ta ke;inin olmad;;; bir koyun s;r;s;, suyu ge;me, zor alanlar; a;ma, eve topluca gelebilme vb. durumlarda zay;f kal;r. Bir ke;i grubunun bulundu;u s;r; ise, onlar;n arkas;ndan yoldaki her t;r engeli kolayca a;ar. "Teke"-erkek ke;i kelimesidir. Kullan;mda soyut tarzdaki manas;: ";nderi olmayan halk mahvolur").
*Beziregen-bezdirir: "Beziregen" kelimesi "sa;ma sapan ;akalar yapan, yapmac;;;, uyduru;u seven, hep yapmac;ktan oyna;an, devaml; ba;ar;l; ve mutlu g;r;nmeye ;al;;an biraz rahats;z ruhlu ki;i" anlam;ndad;r, "bezdirir" ise "b;kt;r;r" s;z;d;r.
Deyi; ;;yle okunur: "Yerli yersiz hep ne;e olu;turma gayretinde sa;malay;c; ki;i b;kt;r;c; olur".
*K;b a;alsa bal da-uu: ;ok yenilirse bal bile zehir.
*Uzakdan s;ygen uzun s;er: Uzaktan seven uzun s;re sever.
*G;lca goliya eter: Sat;ralt; terc;me anlam veremez. "G;lca" "ya;l; inek" demektir, "goliya" ise eski dilde "b...k" anlam;ndad;r. Sat;ralt; terc;mesi "Ya;l; inek pisler" olarak ;evrilir, fakat kullan;mdaki manas; ba;kad;r. ;;yle anla;;l;r: "Ya;l;l;k herkes i;in ka;;n;lmazd;r onu temizi kiriyle kabullen".
*Ta;;;an s;rt t;n;lar, ta;;ma;an auz mahdan;r: Ta;;yan s;rt susar, ta;;mayan a;;z ;v;n;r.
*Tirelgen-tigilmez: Direnen yenilmez.
*"T;b" degen t;bde kal;r, "ba;" degen horlam al;r:"A;a;;" diyen a;a;;da kal;r, "yukar;" diyen zafer kazan;r.
*E;ek bilgen-arba col: E;e;in bildi;i araba yolu.
*Haram kar;a k;b ca;ar: Haram karga ;ok ya;ar.
*Boynun bir b;kgen ;m;r; mukgur kal;r: Boynunu bir defa b;ken ;mr; boyu kambur kal;r.
*Karan cer bitim bermez, zar adam ka; kermez: ;;l ;r;n vermez, g;ptal; ka;;n; germez. (Bu sat;ralt; terc;me yetersiz. "Ka; kermez" kelimesi "g;l;msemez, g;nl; ;s;nmaz" manadad;r. ;;yle okunur: ";;l ;r;n vermez, g;ptal;n;n g;nl; ;s;nmaz."
*Sadak usta sadak tartmaz: Yay uzman; yay ;ekmez.
*Ah;rat azabdan duniya nam;s k;;l;: Ahiret azab;ndan d;nya namus g;;l;.
*As;l kan dau;a nam;s ;;;n kirir, kul kan dau;a karn; ;;;n kirir: Asil kan davaya namusu i;in girer, kul kan davaya karn; i;in girer. (Burada mana ters anla;;lmakta ve TC'deki "kan davay;" ;a;r;;t;rmaktad;r, oysa burada "medeni dava" anlam;nda gelmektedir. "Karn; ;;;n"(karn; i;in) s;ztak;m; da "mal varl;k, ;;kar" manay; yans;tmakta. Ata s;z; ;;yle okunur: "Asil namusu i;in davac; olur, kul ;;kar; i;in".
*At kart bolsa da kalac;k ;z;n buzmaz, e;ek ca; bolsa da t;z baraza tutmaz: At ya;l; da olsa saban izini bozmaz, e;ek gen; de olsa d;md;z saban izini tutmaz.
*Sadaka;;n; tili-cuka, beti - kal;n: Dilencenin dili ince (nazik), vicdan; kal;n (kaba).
* ";y" deb bar;andan ese, "ah" deb ;lgen a;h;: "L;tfen" diye ricayla gitmektense, "off" diye ;lmek iyi.
*Al;r;a ;rennen beri;n; unutur: Almaya al;;k;n vermeyi unutur.
*Ba; tersine tartsa col terseyir: Ba; ters y;ne ;ekerse yol ters gider. (Bu terc;me anlam;n; yans;tam;yor. Ata s;z; ;;yle okunur: "Ba;takinin ters fikri hayt; ters y;ne ;eker".
*Git;e k;ye ullu tonnu a;ar: K;;;k g;vey b;y;k k;rk; yiyer.
*Baymak ;uruknu s;ger: Tersbasan pabucu karalar.
*Ca;au-k;nn;;a, can-t;nn;;a: Bu ;ok eski atas;z;d;r ve g;n;m;zdeki ;o;unluk taraf;ndan anla;;lamaz. "K;nn;" " bedenin etkisinden olu;an k;s;tlay;c; durum" manas;n; ta;;r, ;yle de "ca;au-k;nn;;a" s;ztak;m;, "bedenin durgunlu;a girdi;i zaman" olarak ;evrilir, "t;nn;" ise "sakinlik, sessizlik, bakir zaman" manada kullan;l;r. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Hayat;n beden durgunlu;u d;nemine girildi;inde can rahat ister".
*Horannan asker horlaim al;r;a ;renir: Sava;; kaybetmi; asker zafer kazanmay; ;;renir.
*T;;;un; bilmegem mini;n; bilmez: D;;meyi ya;amayan binmeyi ;;renmez.
*C;;;l;unu bilmegen t;z c;r;ude ashar: D;;meyi ya;amayan d;z y;r;mekte zorlan;r.
*C;;;l;an-c;lar, c;la;an-k;zar, k;z;an-talp;r, talp;;an-al;r:
(Sat;ralt; terc;me tam anlam;n; veremez. Burada "k;zar" (bedeni ruhuyla etkilenir) kelimesi, c;mle manas;ndan ;z kay;b;na u;rayarak "d;;;n;r, fikir ;retir" manada gelmektedir, "al;r" (al;r) kelimesi de soyut tarzda geni; mana kapsayarak "ba;ar;r" anlam;n; yans;tmaktad;r. Ata s;z; ;;yle okunabilir:" "D;;en-a;lar, a;layan-d;;;n;r, d;;;nen hedeflenir, hedeflenen-ba;ar;r."
*Har c;;;l;u-ders al;u: Her d;;;; bir ders.
*Horlan;u horlam al;r;a ;retir: Kaybetmek zafer kazanmay; ;;renmektir
*Ariu cennil onnar: G;zel ;abuk solar.
*Kadal;an kadaman; c;;ar: ;natla kilitlenen b;y;k g;c; y;kar.
*K;ymegen-c;l;tmaz, canma;an-car;tmaz: Yan;p t;kenmeyen ;s;tmaz, yak;lmayan ayd;nlatmaz. Soyut tarzdaki manas;: ;ilelerden ge;meyen ba;kalar;n derdini ;;zemez, kendisi yan;p yak;lmayan ba;kalar; ayd;nlatamaz.
*S;l;kdan k;l;k saklanmaz: Surats;zdan iyi huy beklenmez. ("S;l;k" "iyiren;" manas;n; da yans;tmaktad;r).
*Kuul;an kuu;un unutur: Kovulan idrar torbas;n; unutur. (Burada zor durumdaki insan;n bedensel etkilenmesi hakk;nda anlat;lmaktad;r).
*Er- etim bla, cer-bitim bla: Adam i;iyle, yer ;r;n;yle tan;mlan;r.
*Toba;a kaythan g;nah etmegenden onlu: T;be eden g;nahkar hi; g;nah i;lemeyenden ;st;n.
*Eki betli apendiden ese beti kara g;nahl; a;h;: ;ki y;zl; hocadan maskesiz g;nahkar iy;. ( "Beti kara" (y;z; kara) burada ana manas;ndan kopuk "a;;k y;z, aln; a;;k" anlam;nda gelmektedir).
*Konak;a ko;-ken, can-ten: Misafire konak geni;, can e;it.
*Konak;a kelgen cau;a dau cok: Misafir gelen d;;mana dava yok.
*Ters tersligin an;la;;n;;, t;zge t;z;m kerek: Haks;z haks;z oldu;unu anlay;ncaya kadar, hakl;ya sab;r gerek.
*Cara;;u s;ygen-cal;n;ak: Ho;g;r;y; seven sindirici. (Burada "cal;n;ak" kelimesi "sindirici, her ;eyi yutucu, yalakal;k yap;c;, her ;eye dayan;c;" manalar; i;ermektedir).
*K;ye kirgen ton ka;;lmaz: G;vey giren k;rk ;;rp;lmaz.
*K;yau ba;ha tac salsan de;letin gaj bolur: Eksik kafal;ya tac giydirirsen devletin alt;at olur.
*Tilge tiygen tilkemge "azsa" deme: Diline dokunan lokmaya "azs;n" deme.
*Tau tebrense kaya a;;ulan;r, kaya taysa ua tau a;;r: Da; deprem ge;irirse kaya ona k;zar, kaya par;alan;rsa da; ona ;z;l;r. (Bu sat;ralt; terc;me manay; ayd;nlatamamakta. Anlam; suyut tarzda anla;;lmakta ve "B;y;;e k;;;;; affetmek d;;er" olarak anla;;lmaktad;r.Ama bu atas;z;n;n manas; daha da geni; felsefi alana uzanarak ayd;n-cahil, beyaz-siyah, y;ce ve al;ak ki;ilik gibi konula;a da de;inmektedir).
*K;tlek bla betle;sen betin bedi;ge batar: ;erefsizle y;zle;irsen itibar;n ;;ker. (sat;ralt; tec;me anlam;n; kald;ram;yor. Manas;na g;re ;evrilmi;ti).
*Iyl;k kelse betin caba bilgen, ay;b;n; car;m;n cabar: Utan; durumda y;z;n; kapata bilen utanc;n;n yar;s;n; kapat;r.
*Caur e;ek candan toyar: S;rt; yara e;ek can;ndan b;kar.
*;abhan atha cer sal;an-ciger, sau kat;nn; erin al;an-beder: Ko;an ata yer tabilen-cesur, sa; salem kad;n;n e;ini alan (yuva y;kan) utanmaz.
*Beder beti cibimez, matuh can; tirilmez: Sat;ralt; terc;me manay; kald;ramaz. "Cibimez" (;slanmaz) kelimesi burada "utan;tan k;zarmaz, ;ekinmez" anlam;n; ta;;makta, "matuh" ise ne deli ne ak;ll;, durgun hali olan ki;ini alatmaktad;r."Tirilmez"(;l;r) kelimesi "kronik ki;isel bitkinli;i tan;mlamakta. Ata s;z; ;;yle okunabilir: " Utanmaz;n y;z; k;zarmaz, tuhaf durgunun can; dirilmez".
*K;nk;r kat;n d;rtd;uay bolur: Varl;ktan ;;maran kad;n os...cu olur.
*Karaua;ha k;na salsan kan;n boklan;r: Kul kad;na k;na s;rersen (onunla evlenirsen) kan;n kirlenir.
*Dorbunna kirgen ;;ra;;n unutur: Magaraya giren me;alesini unutur.
*M;;audan b;gek ;;kmaz, maym;zden k;lek bolmaz: Bu atas;z;nde eski s;zlerin terc;mesi verilmeden manas;n;n a;;klanmas; zor. "B;gek"- "kudretli bedenli cesur"; "m;;au" - g;z; yanmayan, alg;lay;; tarz; yava;lam;; ki;i; "maym;z"- minder k;l;f; hedefli ;retilen sert ve s;k; kuma;.
*;rh; kobsa-iyme, cau iyilse-tiyme: Sel basarsa durdur, d;;man e;ilirse dokunma.
*Sab;r;na ta; bayla;an ta; kibik ornunda turur: Sab;rl; ta; gibi yerinde durur. (Burada "sab;r;na ta; bayla;an" (sabr;na ta; ba;layan) "sab;rl;, hi; bu ozelli;inden vazge;meyen ve vazge;meyecek " anlam;nda gelmektedir).
*Har ta; cerinde aur: Her ta; yerinde a;;r.
*Ta;n; ta; ;a;ar: Ta;; ta; k;rar.
*Kuyruk uruu;u kelin cennil k;yulur: K;; sallay;c; gelin ;abuk b;rak;l;r. (Burada terc;me biraz farkl; anlam vermekte. "Kuyruk uruu;u" (kendi k;;;na tokat atarak ba;kalar; a;a;;lay;c;) s;ztak;m; ";irkin bi;imde kibirli" anlam;n; ta;;maktad;r.
*"G;rt" degenne - "d;rt"! ";ff" diyene "p;rr"!
*Tan belgi k;nden mindem: ;afak g;ne;ten bir dilim. (Genellikle ;ocu;un anne babas;na dolayl; olarak iltifat etmek istenildi;inde s;ylenir. Kullan;mdaki anlam;: "G;ne;ten ;;;n kopar" ("De;erliden de;erli do;ar "olarak soyut tarzda anla;;l;r).
*Ciger cerge ;;k bla basar, homuh k;z;n k;nne a;ar: ;al;;kan yere ;i;le basar, tembel g;z;n; g;ne;e a;ar.
*Atlau; k;ys;k bolsa biy;e c;;;l;u;u bolur: Basama;; d;z olmazsa han;mefendi d;;;c; olur.
( "Biy;e" (prenses, asil kad;n) kelimesi burada "hn;mefendi" manada gelmekte. Soyut tarzdaki manas;: "Evde davran;;lar sakat olursa han;mefendi k;;;k d;;er").
*Sen;a ;yn; bolumun tan;t;r: Gari; evin halini tan;r;r.
*Ta; ursan k;z;ne uruk ;artlar: Ta; k;rarsan g;z;ne par;a s;;rar.
"Uruk" "sert par;a" anlam;ndaki eski s;zd;r. Metalden, kayadan, ta;dan par;alara "uruk", "urka"; a;a;tan par;aya "carka", "connur;ha"; yumu;ak maddelerin k;sm;na "b;l;nn;"; s;v; maddelerde "tam;z;k" denilir. ;rne;in: Sos'urka (Sos'uruk) Nart Efsanelerinde'ki ba; kahraman;n ismidir. Ata s;z; "Sos urukdan-ke;ene, mermer ta;dan-t;;eme"(granit par;as;ndan mezar duvar;, mermer ta;dan d;;eme); "a;a; kart bolsa carka;a urulur"(a;a; ya;lan;nca yak;t ama;l; par;alan;r); "t;ldan b;l;nn;den-saman" ( ;amur kar;;;m;ndan - tu;la. Eskiden "saman isimli tu;lalar ;amurla saman;n kar;;;m;ndan yap;lm;;t;r) ( Kaynak: "Nart Efsaneleri". "Nart S;zle". Folklor ;rnekler).
*Borbay bolmay boy;a tiyme: Burada sat;ralt; terc;me anlam;n; veremez. "Borbay"-"fiziksel kudret, toplumsal de;er, eli kolu uzun olma, varl;kl; ya;ama manalar;n; biraraya getirmi; ve i;ermi; bir kelimedir. "Boy"- "uzun boy, b;y;k, y;ksek, y;ksekte;i, ula;;lmaz" anlam; yans;tan, c;mle manas;na g;re last;k bir yorum verebilen s;zd;r. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: "E;it imkanlar;dan yoksunsan kudretliye dokunma".
*S;rt; bar;a c;k tab;l;r: S;rt; var'a y;k bulunur.
*Hater hater bla kayt;r: ;yi davran;; iyi davran;;la ;denir.
(Burada "hater" s;z; "davran;;tan" daha da geni; anlam ta;;makta ve hem verme, hem dostluk hizmet etme, hem arka olma anlamlar;n; kapsamaktad;r).
*Ullu k;ll;n; art;-k;lk;l;k: Kibirlinin sonu g;l;n;.
*Sda;;n cok ese uuda ne i;in bard;: Yay;n yoksa avda ne i;in var.
*Kabhan;; kabhanna t;;er: Kapanc; kapana d;;er.
*Caral; ay;-c;rtar, caral; b;r;-ka;ar: Yaral; ay; y;rta (sald;r;dan vazge;mez), yaral; kurt ka;ar.
*Kan kaynasa kan t;g;l;r: Kan kaynarsa kan d;k;l;r sat;ralt; terc;me manay; a;;klayamaz. "Kan kaynasa" (kan kaynad;;;nda) burada lastik mana olu;turarak "k;zg;nl;k a;;r; oldu;unda" anlam;nda gelmektedir. Ata s;z; ;;yle okunabilir: "A;;r; k;zg;nl;kta kan k;zar, beyin durur ve kan d;k;l;r". ("Beyni durur" ekleme tuhaf gelmemeli, zira "kan;n k;zmas;" kelime "beynin durmas;" manay; da otomatik olarak i;ermektedir).
*D;r; sal;an-geben kalar: Ot bi;en y;;;nl; olur.
*;irik urlukdan sau bitim ;;kmaz: ;;r;k tohumdan sa;lam bitki ;;kmaz.
*Kon-kon g;belek, etegi-elek: Bu ata s;z; devaml; ta;;nan, yollara d;;en o y;zden de mal edinemeyen insanlarla hafif dalga ge;en bir deyi;tir. Sat;ralt;- "Kon kon kelebek, ete;i elek"; kullan;mdaki manas;: "Kon kon kelebek gibi oreya bureya giderek hayat;n; har;ayan varl;kl; olmaz". "Etegi elek" demek eski dilde " tam fakir, delik te;ik giysili " demektir.
*Biyni biy;e biy eter, biyni karaua; kul eter: Ata s;z;n;n manas;n; a;;klamak i;in "han;mefendi" s;z;ne a;;kl;k getirilmesi gerekmektedir. TC T;rkleri'nde yayg;n han;mefendi anlam; mal varl;;a dayal;d;r, oysa eski T;rkler'de asalet mal varl;;; dikkate almaz, de;er genetik mazisine g;re verilir.Varl;;;ndan ;t;r; Hun-Kara;ayl;larda hi; kimse de;er kazanamaz. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: "Asil kad;n (han;mefendi) prensi prens yerinde tutar, k;le kad;nsa prensi k;le yerine koyar".
*Nalatn; azat etsen azat;;s;n coyar: Naletlini cezadan kurtar;rsan kurtaran; har;ar.
*Kan;;kn; kat;na koysan kan;n; boklar: "Kan;;k" "fahi;e" manadaki eski s;zd;r, "kat;na koysan" s;ztak;m; ise "cinsel ili;kiye girsen" anlam;ndad;r. (Kara;ayl;lar fiziksel davran;;lar; dolayl; s;zlerle anlat;r, a;;k s;ylemek-terbiyesizlik say;l;r, o y;zden "yan;na koyarsan" s;ztak;m; kullan;lm;;t;r). Ata s;z; ;;yle okunur: "Fahi;eyle yatarsan kan;n kirlenir". ("Ahlaks;z; yan;na yana;t;r;rsan kan;n; buland;r;r" anlam;nda da kullan;lmaktad;r).
*I;ar;u-har cerge-cara;;u: G;l;mse her ortama yak;;;r.
*Ka; kerilse c;rek c;l;n;r: G;l;msense y;rek ;s;n;r.
*Karts;z t;r e;ik art;na u;ar: Ya;l;s;z ba; k;;e kap; ;n;ne benzer.
*Halahostan; c;rma;;n cabsan ca;;rt;n sanna c;ma; c;rtar: ;eki d;zenli g;yinmeyi bilmeyene ;ekid;zen verirsen , gizlice senin elbisende y;rtma; y;rtar.
("Hlahosta"" giyinme ku;anmas;n; bilmeyen, bak;ms;z g;r;len, zevksiz ki;i" anlam;nda bir eski s;zd;r).
*Kart ala;an; carmal;k;a tartma, genca baytaln; kart bolsa da kabma: Ya;l; i;;i k;za;; pazara ;;karma, "genca" cinsi k;za;; ya;lansa da har;ama.
("Ala;a" - i;;i cinsi k;zak, "Genca" -ko;ucu asil cinsi k;za;;.
(Burada "kabma" (yeme) s;z; soyut manada gelmekte ve "har;ama" manay; yans;tmaktad;r).
*K;z;an temir b;g;l;r: K;zan demir b;k;l;r.
*Nart ala;a baraza buzmaz: Burada "nart" s;z; c;mle mans;ndan etkilenerek, "tecr;beli, olgun, de;erli, ;st;n kaliteli" manalar; i;ermekte. Ata s;z; ;;yle okunur: "Ya;;n; ba;;n; alm;; tecr;beli i;;i k;zak (Ala;a) saban izini bozmaz."
*Zarn; fahmusu-fahmulu;a uru kaz;u: G;ptac;n;n yetene;i yetenekliye ;ukur kazmak.
*Fahmuluda-zarl;k kem, zar adamda-fahmu kem: Yeteneklide g;pta eksik, g;ptac;da yetenek eksik.
*K;l k;lge c;l;nsa catma kala k;r;n;r: G;n;l g;n;le ;s;n;rsa dam kale gibi g;r;l;r.
*Bir konak kelse-kut kelir, k;b konak kelse-cut kelir: Tek misafir gelirse bereket gelir, ;ok misafir gelirse k;tl;k.
(Burada "kut" kelimesi "bereket" s;zle a;;kland;;;nda manas;n; ortaya ;;karam;yor, ;;nk; "bereketli, ;ahane g;r;n;;l;, maddi manevi sa;lam" manalar;n t;m;n; i;ermektedir. "Cut" da "k;tl;ktan" daha geni;, ;ok ac;km;; insan;n can atarak yedi;i, a;l;k y;l;nda ekmek bulma sava;; gibi anlam; da ta;;maktad;r).
*Dibildirik ciltinden c;l;n;r: Islak ve ;;;m;; (ki;i) k;v;lc;mdan ;s;n;r.
*Kelinim-aytama, k;z;m e;t: Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede anla;;lamaz.
(Hunlarda kendi evlad;yla evlenme konulara girmek g;n;m;zde bile ay;pt;r, k;za, o;lana buna ili;kin tavsiyeler vermek de. Genellikle bu konular gelinler ve o;lanla i;ten konu;abilecek birisinin arac;l;;;yla ;ocuklara iletilir. Bu atas;z;nde o durum g;r;lmekte. Kaynana gelinine tavsiyeler verirken, dolayl; olarak k;z;n; da ayd;nlatmaktad;r. Sat;ralt; terc;mesi-"Gelinim-s;yleyorum, k;z;m-duy".
*At-;arsha, e;ek-gebde;ge: At yar;;a, e;ek samanl;;a (yak;;;r).
(Burada "yak;;;r" kelime c;mle yap;da kodludur).
*E;ekni kula;;n tac da cabmaz: E;e;in kula;;n; tac bile kapatamaz.
*Hanna da kelir hariblik: Hana da gelir ac;n;lacak hal.
*T;ek bashan c;rekge basar: T;ek basan y;re;e i;ler.
("T;ek"-m;z;k aletinin tu;udur. Eskiden "S;b;z;;", sonra "U;ou", sonra da "Kobuz" (Akordeon) aletlerin tu;lar; olarak anla;;l;r "T;yek" g;n;m;zde "tiek" s;z;yle kar;;t;r;lmakta, "Tiek" ;ocuklar; okuttuklar; zaman yaz;y; g;stermekte kullan;lan s;sl; sopac;kt;r).
*C;ym;;n; can; c;y;;;da: Mal toplayc;n;n can; y;;;n;nda.
*K;lden tilek k;kge ceter: ;;ten dua g;ke ula;;r.
*;stemey;i hars al;r, hars;; eslenmey kal;r: Dans;; alk;; al;r, ritmci (davulcu) g;lgede kal;r. (";stemey" bir Nart dans;, parmak u;lar;nda yap;lan hareketiyle bilinir).
*Toy;a-;uruk, i;ge -;ab;r, har zat cerine cara;;r: ;olene pabu; i;e ;ar;k, her ;ey yerine yak;;;r.
*K;l;n ho;da-hon;u ;oh, k;l;n ;o;da- hon;u poh:G;nl;n ho;sa kom;un dost, g;nl;n kapal;ysa kom;un d;;man.
*Ba;n; k;yaun hapa-sapa s;le;gen til tan;t;r: Kafadaki problemi allak bullak konu;an dil tan;mlar.
*C;lar sabiy atas;n; m;y;;; bla oynar: Sat;ralt; terc;me anlam;n; veremez. Kullan;mdaki manas;: "Cezaland;r;lacak evlat babas;n;n namusuyla oynar".Sat;ralt; terc;mesi-"A;layacak ;ocok babas;n;n b;y;;;yla oynar".
*Tal k;y;n tam;rlan;r da t;z ;ser: S;g;t a;ac; zor k;klenir de d;z b;y;r.
*K;l ertdeden a;a; edi, a;a; da ertdeden k;l edi: K;l eskiden a;a; idi, a;a; da eskiden k;l edi.Bu terc;me atas;z;n;n felsefi manas;n; i;eremiyor.Kullan;mdaki anlam;:"Her ;l;m bir canlanmaya temel".
*;arh tarhda turalmaz: Tekerlek tahtta oturamaz. Kullan;mdaki anlam; : "Her varl;k yarat;l;; amac;na g;re verimli olur".
*Gurt tauk;a ba;u; - duniya: Kulu;ka tavu;u i;in ;;pl;k d;nyad;r.
*Ca;l;k-sadak athanlay, kartl;k-k;rau kak;anlay: Gen;lik yay ;eker gibi, ya;l;l;k ;i; d;;m;; gibi.
*;lmesen katdam; bolmazsa?: ;lmesen de ya;lanmazm;s;n?
*Kartay;an b;gek incilgi; bolur: Ya;lanan yigit kompleksli olur. (";ncilgi;" art;k kendisine g;venini yitirmi; ki;iyi anlatan eski s;zd;r. G;n;m;zde "yetersizlik kompleksi" s;ztak;m; onu yerini almaktad;r).
*Caz beti-tuu, ka; beti-kuu: ;lk bahar tablosu ma;allah, sonbahar tablosu solgun. Bu sat;ralt; terc;me manay; ;;karam;yor.Kullan;mda ;oyle anla;;lmakta: "Gen;lik ;a;, ihtiyarl;k t;kenme".
*Zaman bla- urluk, zaman bla-;nd;r: Zaman;yla tohum ekilir, zaman;yla ;r;n toplan;r.
*Urlu;una k;re-bitim: Tohumuna g;re ;r;n.
*Tulparn; tulpar c;;ar: G;re;ciyi g;re;ci yener. ("Tulpar" kelimesi do;adan kudretli bedenli ki;iyi anlat;r).
*G;cebge ;;e;-bir silde;: Gire;ciye ;; ki;i bir iti;. ("G;ceb" hem do;adan kudretli beden sahibi, hem de d;v;;te uzman manas;ndad;r).
*Har k;;n; zaman horlar: Her kudreti zaman yener.
*Ants;zn; ant; k;b bolur: Ant;n; tutmayan ant i;meyi sever.
*"Nam;s" degenley auzuna suu alma;an, suu i;genley nam;s;n atar: Sat;ralt; terc;me bu deyi;in manas;n; veremez. "Auzuna suu alma;an" (a;z;na su almayan) burada soyut tarzda mana ta;;makta ve bir durumun kesin oldu;unu, geri d;n;;;m;n olmayaca;;n; vurgulayan "nam;s" (namus) kelimesine ba;l; bir s;ztak;md;r. Atas;z; ;;yle okunabilir: "Namusum i;in ya;;yorum" diye namusuna toz kakt;rmayan, su i;ercesine ;abuk namusunu sat;verir".
*Bolma;an bol;an;ndan k;b ayt;r: Fakir bollu;undan ;ok konu;ur.
*Tamam;a tirelgen amal tabar: Tamam'a direnen ;;z;m bulur.(";aresizli;in son noktas;na gelen ;are bulur").
*K;yma k;y;k bolsa da etni s;y;n t;;;rmez: Sucuk ter formlu da olsa etin de;erini d;;;rmez.
*Ba;u;;u;a ba;a bersen ba;;n bagu;dan karar: ;;p;;ye de;er verirsen ba;;n ;;pl;kte g;r;l;r. (";;p;;yle e;itlenirsen kafan ;;pl;kte g;r;l;r").
*Bire; birlikge kirse, birlik bire;ge-cak: Birey toplulu;a kat;ld;;;nda topluluk bireye arka.
*Bire; bolsa birlik taymaz: Birey olunca birlik olur.
*Bire; ketse birlik keter: Birey giderse birlir da;;l;r.
*Kanl; biyden igi c;rekli kul a;h;: Kanl; asilden iyi y;rekli k;le iyi.
*Cesir ba;; kesilmez: Esir ;ld;r;rlmez. ("Ba;;" s;z; burada "ba;" anlam;n; yitirerek, "esir" s;z;n; g;;lemdiren s;z konumundad;r, ayr; ;evrilemez).
*Bire;n; t;ygen eke;, erkeklikden ;rke;: Bir ki;ini d;ven iki ki;i her ikisi de erkeklikten mahrum. (Burada anlam biraz farkl; okunmakta. "Erkeklikden ;rke;" s;ztak;m; "erkeklik konusunda ;rken, ba;aramayan, kad;na rez;l olan, erkek olarak hi;" manada gelmektedir. ;yle de atas;z; ;;yle okunabilir: "Tek ki;iyi iki ki;i olarak d;vmeyi ancak erkeklikten tamamen mahrum ;erefsiz g;ze al;r".
*;koksuz urulmaz: Silahs;z vurulmaz. (";kok" basit uzun ate;li silah).
*Bal;k maka da bir suuda c;zer, carl; suu da b;la;a t;zer: Bal;k kurba;a da ayn; suda y;zer, zavall; su da bunlara dayan;r.
*Al;a k;lgen k;sha k;l;r, sora k;lgen uzun k;l;r: ;nce g;len k;sa g;ler, sonra g;len uzun g;ler.
*Ki;dik k;z cumub a;ar da "a;amad;m" der: Kedi g;z;n; yumarak yiyer de yemedim der.
*Sebilgen urluk ;;;ar: Ekilen tohum filizlenir.
*Sebgen urlu;un ne bolsa, al;;an bitimin ol bolur: Eken tohumun neyse, ald;;;n ;r;n de o olur.
*Cersizge cer bersen-at;n s;yl;, kul;a ukumunu bersen tukumun-s;ys;z: Topraks;za toprak vrirsen itibar;n y;kselir, kula soy ismini verirsen soyunun itibar; d;;er.
*Allah da kesi tirelgenne - bilek: Allah da direnene arka.
*Haram kab da, calan cul, sora tur da namaz k;l: Haram ye de allem kallem haks;zl;klar;ndan s;y;r;l, sonra da kalk da namaz k;l.
(Bu atas;z; s;zde inan;, dinde g;steri; hakk;nda alay i;ermektedir).
*Ak;l ca; bolsa da-ba;: Burada "ak;l" kelimesi "ak;ll;" anlam;nda gelmekte, "ba;" ise ";st;n". Atas;z; ;;yle okunur: " Gen; da olsa ak;l; olan ba;kan olmal;d;r".
*Mahdan;u;u mahdal;u;u bolmaz: Kendini ;v;c; ;v;l;c; olmaz.
*Telini s;z; ;amland;r;r, ak;ll;n; s;z; oyumland;r;r: Delinin s;z; k;zd;r;r, ak;ll;n;n s;z; d;;;nd;r;r.
*K;shaak;l Uzuntilge colda;: Dar mant;kl; uzun dilliye yolda;.
*I;an;u-har i;ge can;u: G;ven her i;in ba;lang;c;d;r.
*Korkuunu k;zleri ullu: Korkunun g;zleri b;y;k.
*Say k;rmesen suu;a kirme: S;; g;rmeden suya girme.
*Ak;ll; cau celba; canda;dan a;h;:Ak;ll; d;;man deli yanda;tan k;ymetli.
*Ba;;r ;ay halk;a ;o;ay, to;ay alt;n kala;a ;a;;rey: Bak;r kuru; halka dost, yuvarlak alt;n saraya tan;d;k.
(";o;ay" -";nemsiz ge;ici dost", ";a;;rey"- "tan;d;k").
*Teyri kau;ar;a kesinden sorur, Teyri ba;;;;a kau;ardan sorur: Tanr; ere kendisi hakk;nda sorar, Tanr; komutana er hakk;nda sorar.
*Kantuluk kozu s;r;un; buzar: Yaramaz kuzu s;r;n;n rahat;n; bozar.
*Urluk sebgen ;nd;r basar: Tohum eken ;r;n al;r.
*S;y cayau kelir, bedi; cor;a bla ceter: Sayg;nl;k yaya gelir, rezillikse d;rtnalc; atla.
*S;y malda t;l, onda: Sayg; mal i;in de;il de;er i;in verilir.
*Ti;ge ti; ;an;;l;r: Di;e ;i; a;ac; batar. (Sat;ralt; terc;mesi yetersizdir. Atas;z; ;;yle anla;;l;r: ";i; yemey sevenin di;ine ;i; ;z; batar"(Di;er manas;: "Di; bat;rana di; bat;r;l;r").
*Bulut k;nn; cabsa da car;;;n t;yalmaz: Bulut g;ne;i kapatsa da ;;;;;n; durduramaz.
*Esirgen til i; t;ger: Sarho; dil s;r sa;ar.
*Tayann;n;; "oh" deme, atla;;n;; "hoh" deme:Yaslan;ncaya kadar "off" deme, atlay;ncaya kadar "hoff" deme.
*Alt;nn; ba;as;n usta oymas; tutar: Uzmanca yap;lm;; s;s; alt;n;n fiyat;na denk.
*Ca;;l;an temir-bolat: Yak;lan demir ;elik.
*G;l s;ygenne ;;;ana kirir: G;l sevene diken batar.
*Aythan ann;lat;r, ur;an suutur: S;yleyen anlat;r, vuran ( kendinden) so;utur.
*Kesi c;;;l;an c;lamaz: Kendi d;;en a;lamaz.
*;ap-;ap tilli, ;ap-;ap bolur: Sat;ralt; terc;me mana veremez. ";ap-;ap" sa;a sola d;;;ncesizce kolu;an ki;idir, ";ap-;ap" ise be; kuru;luk, her kesin hi;e sayd;;; ki;i anlam;ndad;r. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Yersiz konu;an hi; say;l;r".
*Bire; bilgen-cab;k, eke; bilgen-a;;k: Bir ki;inin bildi;i kapal;, iki ki;inin bildi;i a;;k.
*K;b ayt;u;u-aythan;ndan kayt;u;u: ;ok konu;ucu s;z;nden d;n;c;.
*Caz;l;an anna kaz;l;r: Yaz;lan hafizaya kaz;n;r.
*Har ayt;uda- bir casau: Her deyi;te bir y;nl; yorum.
*Kmb s;kelgeb poh s;le;ir: ;ok konu;an ;er;;p konu;ur.
*T;zn; g;rc;n; t;zde kalmaz: Burada sat;ralt; terc;me mana veremez. Kullan;mdaki manas;: "Hakl;n;n hakl;l;;; ge; erken ortaya ;;kar".
(Sat;ralt; terc;mesi "Do;runun ekme;i ;;lde kaybolmaz").
*Aythandan korkma, t;n;la;andan kork: S;yleyenden korkma, susandan kork.
*K;s;la bil;en c;l;na bilir: Sar;lmas;n; bilen ;s;n;r.
*All;nda t;y;;; bolsa k;y;;;;n; bile: ;n;nde set varsa ;areni de;erlendir. (Burada "k;y;;;"(silah, ;are, kar;;l;kl; kuvvet) kelimesi ";are" anlam;nda gelmekte, "bile"( keskinle;tir) s;z; ise ;z manas;n; "k;y;;;" s;z;ne yans;tarak, ayr; anlam ta;;madan kalmaktad;r).
*Aman- betsizlik bla, i;i-dertsizlik bla: K;t; utanmazl;;;yla, iyi kin tutmad;;;yla (tan;mlan;r).
*Ullunu colu amandan tolu: Ayd;n;n yolu k;t;yle dolu.
("Ullu" (ayd;n, ;nl;, b;y;k) kelimesi burada ";nl;" manas;nda gelmektedir. "Amandan tolu" (k;t;l;klerle dolu, engellerle dolu, k;t; insanlarla dolu) s;ztak;m; bu atas;z;nde "k;t; insanlar" anlam;ndad;r)
*Korkak k;lekgesinden ka;ar: Korkak g;lgesinden ka;ar.
*Cigit bir kere ;l;r, korkak min kere ;l;r: Yi;it bir defa ;l;r, korkak bin defa ol;r.
*Kesi arbaz;nda it baz;k ;r;r: Kendi avlusunda k;pek kal;n sesle havlar.
*Korkak ur;uynu k;r;;y k;r;r: Korkak sivrisine;i dinozor ku;u g;r;r.
*M;rze; ka;da ;egilir: ;r;n sonbaharda ;l;;l;r.
*Mahdan;ak ab;n;ak bolur: Kendini ;v;c; sendeletici olur.
*Har tigi;;;n; bi;i; ba;ha: Her terzinin bi;mesi farkl;.
*Har elni koy soyuu ba;ha: Her k;y;n koyun kesimi farkl;.
*Kelin beti bla, k;ye; etim bla: Gelin namusuyla, damad ;al;;kanl;;;yla.
*Kat; a;a;ha - citi balta: Sert a;aca keskin balta.
*Ullu kemege-ullu suu: B;y;k gemiye b;y;k su.
*Tiren;ekge - sipi ilgen;ek: ;nat;; (;ocu;a) korkutucu sopa. ("Sipi ilgen;ek" ;ocuklar; korkutmak i;in bulundurulan yumu;ak sopac;kt;r, "tirel;ek" ise "inat;;, tutumunda ;srarl;, karar;ndan d;nmeyen" manas;n; ta;;makta).
*S;z bergin;i-t;;;n, bergenden sora-tut: S;z verinceye kadar d;;;n, verdikten sonra-d;nme.
*S;zden-i;ge, i;den-s;y;a: S;zden-i;e, i;ten-sayg; kazanmaya.
*S;z ;zn; cap;s;: S;z ;z;n k;l;;;d;r.
*Min t;;;n da bir ayt: Bin defa d;;;n de ;yle s;yle.
*S;z berirge ;; bolsan bor; t;legen;a ca;arsa: S;z verici olsan bor; ;dercesine ya;ars;n.
*Cara cab;lsa da tab; kal;r: Yara kapansa da izi kal;r.
*Bolumunu k;y, bolum;a k;re-s;y: Ki;ili;ini imkanlar;n; d;zende tut, zira buna g;redir sayg;.
*;lecekni tire; tutmaz: Sat;ralt; terc;me anlam;n; veremez. ";lecek" diye hep hastal;klardan ;ikayet;i, gelece;e g;vensiz bakan, karamsar ki;iye denir. "Tire; tutmaz" direk bile destek sa;layamaz anlam;nda bir s;ztak;m;d;r. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: "Karamsar; direk bile ayakta tutmaz".
*Tan ke;eden onlu: Sabah geceden ;st;n. (Sat;ralt; tec;me burada anlam veremiyor, ;;nk; manas; soyut tarzda anla;;lmaktad;r. Kullan;mdaki manas;:
"Gece;i fikirden sabah fikri ;st;n".
* Etgen cann;l;r, etmegen cann;lmaz: Yapan yan;l;r, yapmayan yan;lmaz.
*Etgen-k;re;ir, etmegen-s;le;ir: Yapan u;ra;;r, yapmayan konu;ur.
*A;;unu darman;-zaman: Ac;n;n derman; zamand;r.
*Ur;u cannur ;s;n; cibitir, sebelek cannur can;n; incitir: Sa;anak ya;mur ;st;n; ;slat;r, ;izenti ya;mur can;n; s;kar.
*Ur;u cannur uzun caumaz: Sa;anak ya;mur uzun ya;maz.
*Cuur;an;na k;re aya;;n; uzat: Yorgan;na g;re aya;;n; uzat.
*A;;;;u;u p;rh-;;rhha t;;er: Aceleci kahkahaya tutulur.
*Karama;an-k;rmez, k;rmegen-bilmez, bilmegen-etmez, etmegen uzak ketmez: Bakmayan g;rmez, g;rmeyen bilmez, bilmeyen yapmaz, yapmayan da uzak gitmez. ("Uzak gitmez" s;ztak;m; burada "olumlu hayat;n; s;rd;remez" anlam;nda gelmektedir).
*Kulnu b;ksen b;g;l;r, biyni b;ksen-s;nar: Kulu b;kersen b;k;l;r, asili b;kersen k;r;l;r.
*Cigin bilgenni cigi ;z;lmez: Bu atas;z; sat;ralt; terc;meyle anla;;lmaz. "Cik" (eklem) lastik mana ta;;yan s;zle t;r;nden olup, atas;z;nde iki defa farkl; manada ;;kmakta. Birinci - ";z", ikincisi "nesil" anlam;nda yans;maktad;r. Ata s;z; ;;yle okunur:
";z;n; bilenin (halk;n) nesli t;kenmez".
*Cerni s;ygenne cer berir: Yeri sevene yer verir.
*K;z;an temirge-kak;;;, emilik atha-tak;;;: K;zg;n demire ;eki;, dizgine girmeyen gen; ata ba;..
*Genca baytal turu bolsa, genca acir kuru bolmaz: Genca k;zak ;iftle;me d;nemine girerse, genca ay;;r buna kay;ts;z kalmaz. ("Genca" "Kara;ay At" olarak d;nyada bilinen asil at cinsi).
*Gaci kuyruk bul;amasa it cuukla;maz: Di;i k;pek kuyruk sallamazsa erkek k;pek yana;maz. ("Gaci" di;i k;pektir. Nadir olarak "fahi;e" anlam;nda da kullan;lmaktad;r).
*C;kden tarthan ;g;zge sor: Y;k; ;eken ;k;ze sor.
*Tal;;r ;zl;;a "b;l;ndi;" dey edi... Zebra rengi izliye "b;l;nm;;" diyordu...
*Kadar cardan atlat;r: Kader u;uruma atlat;r.
*Sabiy ;sd;rgen, kartl;;;na kala ;sd;rgen: ;ocuk b;y;ten, ya;l;l;;;na kale kuran.
*Erin;ekni art; tile;; bolur: Tembeliin sonu dilencelik.
*B;;lak-mayadan, s;r-anadan: Peynir mayadan, geleneksel de;er anadan.
*Nart caya tartsa kaya car;l;r: Nart yay ;ekerse kaya ;atlar.
*Kiyiz;ige-teple;;, m;y;z;;ge-minde;;: Kilimciye teple;;, boynuz i;leme uzman;na minde;;. ("Teple;;" bast;r;c; alet, "minde;;" k;;;k par;a;;klar kopar;c; alet).
*Tuayla;an buu uular: K;pekleri do;ru sesleni;le y;nlendire bilen geyi;i avlar.("Tuaylama" k;pekleri sesleni;le y;nlendirmeni anlatan bir eski s;zd;r).
*A;;; a; iyisden toyar: A;;; yemek kokusundan doyar.
*Sab;r bla i;, har cau;a-ti;: Sab;rla i;, her d;;mana di;. (Sat;ralt; terc;me mans;n; zedelemektedir. Burada "ti;" (di;) kelimesi "kar;; g;;" manada gelmekte. Atas;z; ;;yle okunur: "Sab;rla i; her d;;mana kar;; g;;".
*Et s;ygen kozu ayn;t;r: Et seven kuzu besler.
*Tabhan;na raz; bol, tabma;an;na zarlanma: Buldu;undan memnun ol, bulamad;;;n; k;skanma.
*;; maraln; kualasan birin da tutalmazsa: ;; geyi;i kovalarsan birisini de yakalayamazs;n.
*"Oh" duniya deb oh etgenni duniyas; poh: "Off" d;nya diye oflay;p duran;n hayat; ;er;;p.
*K;bn; maray azn; atma: ;o;a hedeflenerek az;n; b;rakma.
*Terk Ba;;n; bal;ndan arbazda;; erik a;h;: Terk Ba;; (b;lgenin) bal;ndan avludaki erik iyi. ("Terk Ba;;" -"Terek" nehrin ba;lang;c; topraklar. Bal; ;nl;. Bu atas;z;nde "uzaktaki tatl;dan avlundaki ek;i iyi" mana verilmektedir).
*Ca;;n bolsa ebin haz;rla, kart;n bolsa kebin haz;rla: Gen;in varsa terbiye haz;rla, ya;l;n varsa kefen haz;rla. ("Ebin"(burada "terbiye" anlam;nda kullan;lm;;t;r).
*K;llannan k;ldan-celpe cib: ;r;len k;ldan (at k;l;) yelken ipi.
*As harsha kelmez: As davul ritmini yakalayamaz.
("As" Alan ve Sarmat halklar;n k;salt;lm;; ve birle;tirilmi; ismidir. M.S.3. y;zy;lda Kafkas'ta hakimiyet kazanan Gun'lar (Hunlar), 300 y;l s;ren sava; sonras;, Alan ve Sarmatlarla karde;lik anla;mayla ba;lanarak sava;a son verip "Kafkas Halklar; Birli;ini" olu;turmu;lard;. Hunlarla birle;en halklar da geli;mi; Hun k;lt;r;nden etkilenmi; ve benimsemek durumunda kalm;;lard;, fakat kat;l;mc;lar ba;ta pek ayak uyduramam;; belki de o y;zden bu atas;z; ortaya ;;km;;t;. Ata s;z; s;cak sevecen dost esprisi gibi anla;;lmaktad;r).
*Esebin tintib etgen i;ni ebine t;;er: Plan;n; titizce yapan i;in ;z;n; yakalar.
*Toklukda a;l;k unutulmaz: Toklukda a;l;k unutulmamal;.
*Kartn; koynu kal;m bolsa karau;usu k;b bolur: ;htiyar;n cepi kal;n olunca refahat;;lar; bak;c;lar;) ;ok olur.
*Bar;n; ca;;na bersen - sen kelinine cal;n;ak, bar;n; can;na salsan - kelinin sanna cal;n;ak: Varl;;;n; o;luna verirsen - kendin gelinine muhta;, varl;;;n; elinde tutarsan - gelinin sana muhta;.
*K;tl;kda;;n; k;c;rau;usu k;b bolur: Zor durumdakinin azarlay;c;s; ;ok olur. ("K;tl;k" (her t;r ihtiya;;n yetersizli;i) burada c;mle manas;ndan etkilenerek "zor durum" anlam;nda gelmektedir.
*Kele;i burnu-calan cu;u: ;op;atan;n burnu yalan s;r;l;. (Bu espri oldu;undan g;l;n; bir c;mle yap;da "calan cu;u" (yalan;n izlerini ta;;yan) s;ztak;m kullan;lm;;t;r. Hafif dalga ge;me olay;nda ne;e ama;l; kullan;l;r).
*Tarhl;k kiygen turaklab c;r;r: "Tarhl;k" asil kad;nlar;n boyunu uzatmak i;in giydikleri y;ksek ayakkab;lard;r, "turaklau" ise "durarak hareket ederek dikkatli y;r;mek" anlam;nda bir s;zd;r. ;yle de atas;z; bu manadad;r: "Tarhl;k giyen dikkatli y;r;r".
*S;z-kesamat, tutma;an-nalat: S;z s;zle;medir, tutmayan lanetlidir.
*Ayt;u t;n; da eti; zor: S;ylemesi kolay da yapmas; zor.
*S;z berme, bersen taban kerme: S;z verme, verdiysen vazge;me. (Burada "taban kerme" (taban;n; germe) eski s;z kullan;lmakta. Suyut tarzdaki anlam;-"ka;ma").
*Zor bla ;rge ;;k;an zor;a kor bolur: Zorla y;kar;ya (y;ksek mevkiye anlam;nda) ;;kan zorun kurban; olur.
*Cara;;uda-anla;;u, anla;;uda-canla;;u:Uyumluluktan anlama, anlamadan can (ruh yak;nl;;; anlam;nda) kayna;ma.
*"S;yd;m" ketse "k;yd;m" kal;r: "Sevdim" gitse "yak;ld;m" kal;r.
*K;ymak s;ygenne tauknu art;n sa;;nma: Omlet sevene tavu;un poposunu and;rma.
*T;;dan "oh" da i;den "poh"... D;;; ma;allah da i;i ;er;;p.
*Usta-al;;;da, zalim-kar;;;da: Usta duada, zalim bedduada (an;l;r).
*Ta;k;yar zamann; t;yar: Ta; ;zerinde tablo i;leyci ressam zaman; durdurur.
("Ta;k;yar" "heykeltra;" manadaki eski s;zd;r).
*Kanl; asmak t;re i;in-ak: Kanl; dara;ac; (asmak) hakim i;in temiz.
*Alt;n uzatsa kasmak kol calan;r: Alt;n uzat;rsa kirli el yalan;r.
*Cann; sibirtgi i;gi sibirir: Yeni s;p;rge iyi s;p;r;r.
*Terekni a;;u-;aprakn; a;;u: A;ac;n - yapra;;n d;k;lmesi.
*Bala a;;u - ;a;;usuz: Evlat ac;s; ge;ici de;il.
*Balas;n sal;a sal;an- saudan sal: Evlad;n; tabuta koyan canl; ;l; (gibi) olur.
*Ay; kart bolsa kar;ala;a a; bolur: Ay; ya;land;;;nda kargalara yem olur.
*Inn;;hau;u-uzun ca;au;u: ;nleyici uzun ya;ar.
(Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede biraz farkl; anla;;lmakta. "Inn;;hau;u" (inleyici) bu deyi;te "hep sa;l;;;ndan ;ikayet;i" manada gelmektedir. Atas;z; ;;yle okunur: "Hep sa;l;;;ndan ;ikayet ederek inleyip duran uzun ya;ar".
*Il;ht;n erge barsa tayak bolur: Direk kocaya var;rsa sopaya d;n;;;r. (Sat;ralt; terc;me anlam;n; zedelemekte. "Il;ht;n" kudretli, kal;n direktir, "tayak" ise "sopa" manadad;r. S;ylenmeyen fakat kelimede kodlu bulunan mana ;;yledir:"Kudretli direk kocaya var;rsa incecik sopaya d;n;;;r".
*K;tl;k bashan dubbuk bolur: K;tl;kla bo;u;an durgun olur. ("Dubbuk" (keskin olmayan) kelime burada "durgun, ne yapaca;;n; ;a;;rm;;, ;evreyle irtibat; kesilmi;, tuhafla;m;; vb." yak;n manalar; i;ermektedir. Getirilen deyi;te "durgun, ne yapaca;;n; ;a;;rm;;" manay; korumaktad;r).
*Kul c;;;lsa "caraland;m" deb titirer, biy c;;;lsa "s;y;m t;;d;" deb k;ynal;r: Kul d;;erse "yaraland;m" diye titrer, asil d;;erse "itibar;m d;;d;
" diye ;z;l;r.
*May tabhan ki;dik har g;zende de muruldar:Ya;l; yiyecek bulan kedi her kilerde m;r;ldar.
(Sat;ralt; terc;me anlam;n; tam veremez. "May" "ya;l; yemek, yemek bollu;u, s;t ;r;nleri bollu;u vb." yak;n manalar; i;erir.Et ;r;nlerini kapsamaz, sadece s;t ;r;nlerini anlatan s;zd;r. "May" g;n;m;zde az bilinir. ;rne;in: "Oy Dolay, Dolay, may Dolay! Kau-kuula saklayd;la cau t;;erin maray...", ("Ey Dolay Dolay bollu;un Dolay;! ;ocuk-;oluk tetikli bekleyor ya; olu;mas;n;..." "Nart Mitolojisi". "Dolay -Teyri").
*Zukku;a "zukku" desen k;z;n; ;;;ar;r: Tersbakana "ters bak;yorsun" dersen g;z;n; oyar.
*;tge s;ek at-kabmas;n, telini mahda-;abmas;n: K;pe;e kemik at-;s;rmas;n, deliyi ;v-sald;rmas;n.
*Aman all;na ;;ksa, calla da col koy: K;t; ;n;ne ;;kt;ysa d;n de ona yol ver.
*Tarh amalt;n ;arh tayar: Taht u;runa nesil t;kenir. (";arh tayar" (;z t;kenir, ;z k;r;l;r) kelimesi burada "nesil t;kenir" manada gelmektedir).
*Toy;an e;ek bi;enni mulhar eter: Doymu; e;ek kuru otu ;er;;pe d;n;;t;r;r.
*Esirikge-cesirik: Sat;ralt; terc;mesi-"Kuraltan;maza esirlik", fakat atas;z; genellikle"Emirlere uymayan asker esir d;;er" anlam;nda kullan;lmaktad;r. Ayn; zamanda konuya ba;l; anlam;n; da de;i;tirmektedir. ;rne;in: "Kuraltan;maz evlada yasak cezas;", "Ergen k;za-ba;" vb.Souyut manada her konuda kullan;labilen deyi;tir.
*K;l;kl; atha-temir auzluk: Huysuz ata demir gem.
*Caum bolmasa-gele; cok, kaum bolmasa-eze; cok: Ya;;; olmazsa otla;; yok, topluluk olmazsa korunacak kuvvet yok. ("Eze;" eski s;z; "kar;; durmaya haz;r topluluk, asker, yanda;lar vb." demektir).
*Hon;unu cek k;rsen, cek ;abhanda cennin bolmaz: Kom;unu yabanc; g;r;rsen yabanc; sald;rd;;;nda deste;in olmaz. ("Cen" "giysi kolu, destek,arka" manas;nda kullan;lan bir eski s;zd;r. ;rne;in: "Oy ca;ayma da ca;;m cennim cok, oy ;leme da catar kennim cok, da bu ca;au 'a bir u;ub ketgen ok!... Hey c;lau eteme sanna zalim duniya!" (Ya;arsam - dostum, deste;im yok, ;l;rsem -yatacak topra;;m yok, da bu ;m;r bir u;ub giden ok..! Hey feryat ediyorum sana zalim d;nya!..) ;smail Semenov."S;rg;n k;n;mde").
*Ur;uy bla K;r;;ydan C;r;;y tuar: Bu hafif alay i;eren bir eski deyi;tir. Sat;ralt; terc;mesi-"Sivri sinekle Dinizor ku;undan Y;rt;c; ku; do;ar". Kullan;mdaki manas;-"Sald;rganla eski ;a; tutumludan y;rt;c; do;ar".
*Ba;; k;tha-t;k h;rcun: Kafa (beyin) k;tl;;; olana dolu cep.
*T;b;na;; ;ille iyirse, ;ille t;b;na bolur: Urgan;; ipek i;lemeye kalk;;;rsa, ipek ipi urgana d;n;;;r.
*Oka sok;an oka kiygenden ba;: Dantel yapan dantelli giyenden ;st;n.
Oka;; s;yse- okal; kiyer, oka kiygen s;yse da- oka;; bolalmaz: Dantelci isterse dantelli giysi giyebilir, fakat dantelli giysi giyici isterse de dantel uzman; olamaz.
*;egetge kirgen aca;;r: Ormana giren kaybolur.
*Cankoz caz;a can atar: Kardelen yaz; iple ;eker.
*Allay;a "b;llaysa" desen k;llay tart;l;rsa: ;yleye "b;ylesin" dersen k;l gibi ;ekilirsin. (Burada "K;l" hem k;l, hen tel anlam;ndad;r).
*Cul;u;nu cul;an;n cabsan at;n; cul;u;ha ;;;ar;r: H;rs;zn; h;rs;zl;;;n; kapat;rsan seni h;rs;z ilan eder.
*Amanna cuuk bolsan aman auruu cu;ar: K;t;yle yak;nla;;rsan k;t;l;k hastal;;; sana bula;;r.
*Uu bir kere s;nal;r: Zehir bir defa denenir.
*Tay;an k;;ha dau eter: Kayan k;;tan davac;.
*Karaton kelin kar;l;b cutar: K;s;r gelin bo;ularak yutar. (Sat;ralt; terc;me kodlu s;zlerin manas;n; veremiyor. Kullan;mdaki hali-" K;s;r gelin durumundan dolay; lokmas;n; bo;ularak yutar".
K;ys;nme;en-;y;rs;nmez: Bu deyi;in manas; ;o;unluk taraf;ndan anla;;lmaz. Anlam;-"Evlilikte e;ine kibirle yakla;an aile olu;turamaz".
*Burun ;;y;rgen-har cerde-kelepen: Her kese y;z ;evirici her yerde (itilen olur).Bu terc;me yetersiz. "Kelepen" bir bula;;c; hastal;kt;r, "har cerde kelepen" ise "her yerde bula;;c; hastal;k gibi" demektir.Atas;z; ;;yle ;evrilir: "Her kesten kibirle y;z ;eviren, bula;;c; hasta gibi toplumdan itilen olur".
*Ullu k;ll;- Allahn; cau: Kibirli Allah;n d;;man;.
*Kutur;an bu;an; all;na ;;kma, k;;; tensizni allan;b ;;kma: Bu bir eski s;zd;r ve sat;ralt; terc;mede anlam;n; ta;;yamaz. "K;;; tensiz" "seninla e;it g;c; olmayan" demektir, "allan;b" (heveslenip) burada ";ohret olmak i;in" manada gelmektedir. Atas;z; ;;yle okunur. "Kudurmu; bu;an;n ;n;ne ;;kma, e;it k;c; olmayan; y;kma."
*Ayt;r;n cok ese ayakn; alma, kal;n;n cok ese k;z;a k;l salma:S;yleyece;in yoksa kadehi kald;rma, ba;l;k mal;n yoksa k;za sulanma. ("Ayak" "ayak, geni; ba;l; boza kadehi"; "kal;n" ise "ba;l;k para" demektir).
*Arada;;na cel urmaz: Aradakine r;zgar dokunmaz.
*Teli k;lse ak;ll; m;dah bolur: Deli g;ld;;;nde ak;ll; h;z;nl; olur.
*;a;h;nl; cama;atha amanat: Akl;n; kaybetmi; halka emanet.
*Bi;ilgen bu;a bi;akdan ;rker: Burulmu; bu;a bi;aktan ;rker.
*Bi;ilikde-ne cilik?... Had;mda ne erkeklik?... ("Ne cilik" (ne eklem) s;z; konuya ba;l; anlam;n; de;i;tirmekte ve "ne erkeklik" anlam;nda gelmekjtedir).
*Kir;elgenne kir;elmesen kir;elalma;anna sanar: Sald;r; te;ebb;s;nde bulunana e;it tepki g;stermesen, seni sald;ramayacak bilir.
*Sola;ay caunu on can;n mara: Solak d;;man; sa; taraf;na ni;anlan.
*Skandarbekge - ciligi bek: "Skandarbek" bir halk oyunudur, "ciligi bek" s;z; de "kudretli eklemli" manada gelmekte. Ata s;z; ;;yle okunur: "Skandarbek (oyununa) kudretli eklemli (girmeli).
*;ak;r;lma;an konak ;oyun t;b;n k;rd;r;r: Davetsiz misafir kazandaki kalan; toplat;r 8dibini kaz;tt;r;r).
*T;y;andan-ketme, kuu;anda kalma: Durdurandan gitme, kovanda kalma.
*Tarhha ;;k;an sann;rau bolur: Tahta ;;kan sa;;rla;;r.
*Te;ikni cau-t;k;;;: Deli;in d;;man; t;ka;.
*Ay; du;uman; s;ymey edi, ol da an; m;y;;;na bite edi... Bu atas;z; a;iklama yap;lmadan anla;;lamaz. "Du;uma" ek;i yabani bir meyvedir, ;; Asya da;lar;nda b;y;r, "m;y;;;na bite edi" (b;y;;;nda b;y;y idi) kelimelerse "her ad;mda ;n;ne ;;k;p yap;;;yordu" anlam;nda kullan;lan bir eski s;ztak;m;d;r. Ata s;z; ;;yle okunur: "Ay; du;umay; sevmezdi, o da her yerde onun ;n;ne ;;kard;".
*Mayal; s;t-tutar, karal;an ala;a-tartar: Mayal; s;t tutar (yo;urt olur), bak;ml; k;zak ;eker.
*Uzak kal;an uzun c;lar: Uzakta kalan uzun a;lar.
Tayan;r;n bar ese kart boldum deb ahs;nma: Yaslanaca;;n kimsen varsa ya;land;m diye i;ini ;ekme.
*C;lamuk k;lden kelir: G;zya; g;n;lden gelir.
*Erde k;z ca; cok: Erkekde g;zya;; yok. (Erkekler a;lamaz).
*;am izlesen-Nartha, ak;l sorsan-kartha: ;an ararsan Narta (git), ak;l sorarsan ya;l;ya (git).
*K;l;;;n bi;gen k;llannan bolmaz: Kendine terbiye verebilen incinmez.
*Talp;;an tau ornundan teber: U;ra;an da; yerinden oynar. 8Souyut tarzdaki manas;-"U;ra;an imkans;z; ba;ar;r").
*A;;th;l; t;l;-k;ber, ac;ulu kala -;;ger: Mayal; hamur ;i;er, ac;l; saray ;;ker.
*Mast;k bla call;-s;r;un; cauu: Mast;l'la kurt s;r;n;n d;;man;. ("Mast;k" Ad;;a boylar;na (Kabartay, ;erkes, Ub;h) yerli T;rk Bul;arlar taraf;ndan 15. as;rda, onlar;n Bulgar topraklar;na yay;ld;;; zaman verilmi; bir lakapt;r. "Call;" eski dilde "kurt s;r;s;" demektir. G;n;m;zde "b;r;", "b;r; c;y;md;k" kelimeler kullan;lmaktad;r. ;rnek: " Da call; ;abd; da s;r;ule hapa-sapa boldula, bu c;r;r colla da ;rh; bas;b a;a;dan ta;dan toldula"...("Bashan" ;ark;s;. Folklor).
*Ka; kelse ;eget konnur bolur, ca; kelse ariu onnur bolur: Sonbahar gelse orman soluk ;e;itli renkler al;r, ya; gelince g;zel (kad;n anlam;nda) solgun olur.
*Calkau ulan-amanatha, cank;r adam-cama;atha: Yaramaz o;lan; rehin (ver), k;r;c; insan; camiyan;n ;n;ne (;ek). (Bu terc;me manay; ;arp;tmakta. "Amanat" "rehin" anlam;ndan farkl;d;r ve sayg;n davran;;lar;n bir g;stergesidir. Dostlar, devlet b;y;kleri, asiliyet erkek ;ocuklar;n; bir birinin evinde yeti;tirmi;ti, o da "dostluk vazife" olarak alg;lanm;;t;. "Rehin" anlam; sonra kat;lm;; manad;r. "Cank;r"(can k;r;c;) eski bir s;zd;r. "Cama;atha " (camiyan;n ;n;ne) s;z ise eskilerde yap;lan halk mahkemesi olay;n; anlatmaktad;r)
*T;re kesgen barmak kanamaz: Hakimin kesti;i parmak kanamaz.
*K;yaulunu sayau t;ymaz: Kafas; problemlini m;zrak (kasatura ) durduramaz.
*G;b;t kobuz-uuldar, teri doul-duuldar: Tulum kopuz u;uldar, deri davul dombuldar. Kullan;mda soyut tarzda anla;;lmakta: "Her kes yap;ya g;re yorum yapar, ondan etkilenilmemeli".
*Curtunda kolun-kanat, cek cerde-sakat: Yurdunda elin kanat, gurbette sakat.
*Tau;a tayannan taymaz: Da;a yaslanan kaymaz,
*Ar;;an ;lgenne c;k degenley... Yorulan ;lene y;k dercesine...
*A;; k;z;l terk onnar: A;;k k;rm;z; ;abuk solar.
*Ab;nma;an at col tan;maz: Sebdekeneteb at y;ku ;;renmez,
*Atdan ay;r;lsan-bu;uu, curtdan ay;r;lsan - c;lau: Attan ayr;l;rsan h;z;n, yurttab ayr;l;rsan-trajedi. ( Burada "c;lau"(a;lay;;, feryat) kelimesi, c;mle mans;ndan etkilenme kural;na ba;l; olup "trjedi" manada gelmektedir).
*At all;k bolsan ;y;r;n bla kenne;, ilipin sall;k bolsan elin bla kenne;: At alacak olursan ailene dan;;, su kanal; (ar;k) kazmak istiyorsan k;y;ne dan;;. (";lipin" bitki sulsmak ama;la kaz;lan su izi).
*At t;ya;; tay; ;ld;zmez: At;n ayaa;; tay; ;ld;;rmez. ("T;yak" at aya;;n;n nal tak;lan yeridir).
*At tilegenne-at, hant tilegenne-hant: At isteyene at (ver), yemek isteyene yemek (ver). ("Hant" "yemek" manadaki eski s;zd;r).
*Atn; igisi-Nart'da, erni igisi-comakda: At;n iyisi Nart'da, erkegin iyisi masalda. (Bu kadf;nlar;n dilinde kullan;lan, erkekler adresinde yap;lan bir espri s;;d;r).
*At;n siygin;i kam;ini hauh ber: At;n i;ene kadar kam;ini birisine ver.(Sat;ralt; tec;me manas;n; zedelemekte. "Hauh ber" (;d;n; ver) kelimesi c;mle mans;na ba;l; olarak de;i;ime u;ra yarak "kullanma" anlam;n; ta;;maktad;r).
*Atn; minib s;namay, kat;n bla c;l ca;amay mahdanma: At; binip denemeden, kad;nla sene ya;amadan ;v;nme.
*Ata;a igi ulan tuusa Kula T;zde bau eter, ata;a aman ulan tuusa atadan kal;ann; kar;ala;a a; eter: Ataya iyi o;lan do;sa, Kula ovas;nda dam kurar, ata;a k;t; o;lan do;sa, baba miras;n; kargalara da;;t;r:
(Sat;ralt; terc;me manas;n; veremez. "Kula T;z" (Kula ovas;) yazl;k yeridir, da;lardaki yayla otla;;l; yer. Hun-Kara;ayl;'lar geleneksel al;;kanl;klar;na ba;l; olarak, g;n;m;zde de hayvanlar;n; yazl;k otla;;lar;na s;rmektedirler. Art;k kad;nlar, ;ocuklar gitmez, ama erkekler gelene;i ya;atmakta.Eskiden yayla otla;;da dam kurmak varl;;;n g;stergesi olmu;. Ata s;z; onu anlatmakta).
*Ata-bir, ana-;ge bolsa mal-ortak, ana-bir, ata-;ge bolsa can-ortak: ;z babayla ;vey anne olan ailede mal payla;;l;r, ;z anneyle ;vey baba olan ailede can payla;;l;r. "Ortak" (her kese de denk miktarda) kelimesi burada "payla;;m" olarak gelmektedir).
*Atas;z-bir ;ks;z, anas;z-min ;ks;z: Babas;z bir defa oks;z, annesiz bin defa ;ks;z.
*Atal;n; k;z; oynar, anal;n; k;l; oynar: Babal;n;n g;z; oynar, annelinin g;nl; oynar.
*A;h; adamn; igile bla s;z; bolur, aman adamn; igige kar;;; k;z; bolur: ;yi insan;n iyilerle irtibat; olur, k;t; insan;n iyiye kar;; g;z; (g;ptal; g;z; anlam;nda) olur.
*A;h;n; mahdasan-cara;;r, amann; mahdasan-aca;;r: ;yini ;versen (;vg;ye) uyar, k;t;y; ;versen havalara girer. (Sat;ralt; terc;mesi farkl; anlam yans;tmakta. "Cara;;r" (yak;;;r) kelimesi burada "kendini denilenle uyumla;t;r;r" manadad;r, "aca;;r" (kaybolur) ise "kafas; d;n;p kibirlenir ve ters davran;; y;n;ne gider" olarak yans;maktad;r. Dolay;s;yla tas;z; ;;yle okunabilir:";yini ;versen kendini verilen de;er seviyesinde tutar, k;t;y; ;versen kibirlenir, havalara girer ve ters davran;; y;n;ne gider".
*A;h; kat;n aman erni er eter, aman kat;n a;h; erni cer eter: ;yi kad;n yaramaz erke;i de;erli yapar, k;t; kad;n iyi erke;i a;a;;l;k k;lar. ("Cer eter" (toprak yapar) kelimesi soyut tarzda mana vererek ""a;a;;l;k"anlam;nda gelmekte, "er eder" ("erkek yapar") da "ge;erli k;lar" anlam;n; ta;;maktad;r).
*Aur ayak tab basar, cennil ayak bok basar: Yava; ayak do;ru ad;m atar, aceleci ayak boka basar. ("Aur" (a;;r) kelimesi bu atas;z;nde "yava;" manada gelmektedir).
*A;;k;ann; etegi butuna ;;rmal;r: Acele edenin ete;i baca;;na dola;;r.
*Bal a;au;u bal ;ibinni ur;an;na t;zer: Bal yiyici ar; sokmas;na dayan;r.
*Balal; tauk k;lekgesinden korkar: Kulu;ka avu;u kendi g;lgesinden korkar.
*Balal; tauk k;lekgesin ku; k;r;r: Kulu;ka tavu;u g;lgesini ku; gibi g;r;p (;rker).
*Balal; ;y-cuu-cuu, balas;z ;y-kuu-;uu: ;ocuklu evde ;ocuk karga;as;, ;ocuksuz evde so;uk sessizlik.
(Burada eski kelimeler kullan;lmakta ve onlar terc;menin ;tesine ;;kan mana vermektedirler. "Cuu-cuu" ;zel mana ta;;mayan, kullan;ld;;; c;mlede yeni mana olu;turabiken s;z t;r;ndendir. "Kuu-;uu" ise so;uk, ;ekmeyen, insan;n can;n; s;kan bir sessizli;i anlatmaktad;r. ;rne;in: "Caz kelgenley t;;erek-cuu-cuu-c;u;lde;..."(;lkbahar gelince etraf ses sesleni; dolu); "Oy kuu-;uu bol;and; da ;am Teberdini ;atlar;" (da itici sessizli;e b;r;nd; ;anl; Teberdi'nin topraklar;); (Kaynak; "Kara;ay Halk C;rla". "Saban c;r", "Eski emina"). ";at" ;ok eski bir s;zd;r ve "bir eyalete ba;l; topraklar" manas;n; ta;;maktad;r).
*Baltas; suu;a t;;gen sab;n da ;z;ndan atar: Baltas; suya d;;en (kahr;ndan) sap;n da arkas;ndan atar.
*Barl;k-cara;d;r;r, cokluk-tala;d;r;r: Varl;k uyumla;d;r;r, yoksulluk dala;d;r;r.
*Bastan bolma;an cerge kalag;n; urma: Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede anlam ta;;yamaz. zira soyut tazda anla;;lmaktad;r. "Basta" pirin;, bul;ur veya arpadan yap;lm;; hamur kvam;ndaki s;cak ya;l; yeme;in ad;d;r, "kalak" (kal;n "k"yla s;ylenir) o yeme;i kar;;t;rmakta kullan;lan tahta, ucu geni; bir ka;;kt;r. Ata s;z; ;;yle okunur: "Bastan (pilav;n) olmayan yere kala;;n; (ka;;;;n;) sokma". Soyut tarzdaki manas;: "Yetkin olmayan yere sokulma".
*Cau ;abar ko;nu -kula;; sann;rau: Bas;lacak ;iftli;in kula;u sa;;r.
*Bathan k;n atar tann; all;: Giden g;n do;acak safa;;n ;nc;s;.
Ba;; kiralmaz cerge aya;;n suk;anlay... Ba;;n; sokamayaca;; yere aya;;n; sokmaya kalk;;;r gibi...
*Ba;;n s;la;ann; it kabmaz, aman adam kabar: Ba;;n; ok;ayan; k;pek ;s;rmaz, k;t; insan ;s;r;r.
*Ba;lannan i; biter, ;aykal;an ti; t;;er: Ba;lanan i; biter, oynayan di; t;;er.
*Cekde soltan bol;andan, curtunda oltan bol: Gurbette sultan olmaktansa yurdunda pabu; alt; ol. (Burada "oltan" ( pabu;un yere dokunan taraf;) "en altta ol" manada gelmektedir).
*Ba;; ezilmegen c;lan ;lmez: Ba;; ezilmeyen y;lan ;lmez.
*Bayn; k;z; baymak bolsa da t;b;rda kalmaz: Zenginin k;z; tersbasan olsa da evde kalmaz.
*Bayn; oca;; k;nn;r bolsa da t;t;n; t;z ;;;ar: Zenginin ev bacas; k;vr;k da olsa sisi d;md;z ;;kar. (bu terc;me yetersiz, zira anlam; soyut tarzda verilmekte. Atas;z; ;;yle okunur: "Zenginin ailesi ahlaks;z da olsa ahlakl; gibi g;r;l;r.
*Kank;lda;an;-Kobalada, kozla;an;-;omalada: Sesleni;i Koba mahallesinde, yumurtlamas; ;oma mahallesinde.
*Bergenne-kelir: Verene gelir.
*Beti k;zar;u;u k;z k;gergenbet kat;n bolur: Y;z; k;zar;c; k;z sald;rgan (k;zg;n) kad;n olur.
*B;l;nnenni b;r; a;ar: B;l;neni (kopan;) kurt yiyer.
*Bir oyumda-min toyum: Bir fikirde bin besim.
*Boynun baz;k bolsun da boyunsha sall;k tab;l;r: Boynun kudretli olsun da boyunduruk takacak bulunur.
*Buzou as;rama;an ;g;z cekmez: Buza;; beslemeyen manda ba;lamaz (arabaya anlam;nda).
*Bu;uu s;nama;an nas;bn; bilmez: H;zn; ya;amayan mutlulu;u bilemez.
*Cazn; haule a;;r;an k;;ha halek t;ber: Yaz; e;lenceyle ge;iren k;;; berbat halde kar;;lar.
*Caz;u cardan atar: Kader u;urumdan atlat;r.
*C;gensiz at - ersiz kat;n... Gemsiz (dizginsiz) at - kocas;z kad;n...
*Carl;n; ;l;;; bay;a ullu k;r;n;r: Fakirin lokmas; zengine b;y;k g;r;l;r. (Terc;me yetersiz. ";l;;" lokma de;il, o maddi ;deme veya ikram miktar; manas;ndaki bir eski s;zd;r).
*Cann;z kaz;k ;y bolmaz, cann;z ki;i biy bolmaz: Tek direk ev olamaz, tek ki;i a;a olmaz.
*Cal;;n; bolcal; cetse suu ;elekni biy;eni bilegine ta;ar: K;le ayr;lma zaman; geldi;inde su kovay; han;mefendinin koluna takar.
*Carl;ma degen rahat cuklar, bayma degen haznas;n saklar: Fakirim diyen rahat uyur, zenginim diyen hazinesine bek;i olur.
*Cetgen k;z cerli e;ekni tan;maz: Ergen k;z eyerli e;e;i bile farkedemez.
*Carl;;a bergen -can ;;;n, bay;a bergen-mal ;;;n: Fakire veren can; i;in, zengine veren mal; i;in.
*Caz i;legen-k;; ti;ler: Yaz;n ;al;;an k;;;n beslenir. ("Ti;ler"- "mangal yapar, yer, beslenir anlam;ndad;r).
*C;lan ur;an arkandan korkar: Y;lan sokan halattan korkar.
*Can bersen da s;r berme "S;r"(geleneksel soy itibar;, soyun mazideki de;eri) kelimesi "i; durumu d;;ar; vurma, soyunun, ailenin, yak;nlar;n;n durumunu, s;rr;n; koru" manada gelmektedir.
Can esen bolsa mal tab;l;r: Can esen olsa mal bulunur.
*Mal kelir-keter, bet-kal;r: Mal gelir gider, vicdansa kal;r.
(Sat;ralt; terc;me yetersiz anlam vermektedir. "Bet" (y;z, g;ne;in ayd;nlatt;;; bir alan-"k;n bet") kelimesi burada "vicdan, itibar gitmez gelmez sabit de;erlerdir" anlam;ndad;r. Ata s;z; ;;yle bir mana vermekte: "Mal ge;icidir gider gelir, vicdan ve itibar git gele gelmez, o y;zden mal i;in itibar;ndan olma".
*Git;e cannurdan-ullu ;rh;: K;;;k ya;murdan b;y;k sel. (Soyut tarzdaki manas;-"K;;;k sebepten b;y;k bela".
*Ca;;na bazar tatl;s;n tatd;rma, k;z;n; hon;u ;y;nde catd;rma: O;luna pazar tatl;s;n; tatt;rma, k;z;n; kom;u evinde ge;eletme.
*Carl; k;l;-car;k: Fakir g;nl; ayd;n.
*Carl;n; e;i;gin mahdau cabar: Bu atas;z;nde "Carl;" (fakir) kelimesi "saf" manada kullan;lmakta, "e;i;in cabar" (kap;s;n; kapat;r) s;ztak;m;ysa "mahveder" anlam; yans;tmaktad;r. Dolay;s;yla atas;z; ;;yle okunur: "Saf; mahvedecek ;vg;d;r".
*Nas;bs;zn; a;; all;na kelse k;l; bul;an;r: ;anss;z;n yeme;i ;n;ne geldi;inde midesi bulan;r.
*Cetalma;an cer t;rnar: Bu atas;z; soyut tarzda anla;;lmakta. "Ula;amayan (k;skan;l;;;ndan) yeri t;rnaklar ( ve ula;an; karalar)".
*Cannur korkuun cel eter: Ya;mur korkusunu r;zgar getirir.
*Cann; karda al;a barma, kal;n ;;rp;da artha kalma: Yeni d;;en karda ;nde gitme, s;k ormanda arkada kalma.
(";;rp;" "orman" s;zle a;;klanam;yor. ";;rp;" - daha a;a; olmam;;, fakat yo;un b;yumekte olan, birbirine s;k; gen; a;a;lard;r).
*Cann;z kol t;yme t;ymez: "T;me t;ygen" (d;;me d;;;mleyen) s;z; eskiden elle ;r;l; ipten yap;lan d;;meyi anlatmakta. Ata s;z; ;;yle okunur: "Yaln;z el d;;me d;;;mlemez".
*Cann;z k;ldan cib bolmaz, cann;z adam cik bolmaz: Tek k;ldan halat olmaz, yaln;z ki;iden nesil olmaz.
*Ters basma;an ayak t;zelmez: Ters basmayan ayak d;z basmaz. (G;r;ld;;; gibi sat;ralt; terc;me manay; zedelemektedir. Ata s;z; soyut tarzda anla;;lmaktad;r. Kullan;mdaki anlam;: "Yanl;;; denemeyen do;ruyu ;;renemez".
*As;l hansn; al;s;n basar: K;lt;r bitkiyi yabani ot sarar.
*Carl; az;;;n al;a ;;;ar;r: Fakir yeme;ini ;nce ;;kar;r. ( Verilen terc;me yetersiz mana ta;;makta. Burada "az;k" kelimesinin anlam; "yol veya evden uzakta bir i; s;ras;nda yenmek i;in haz;rlanm;; yemek"tir).
*Sokur koysa-sau al;r, carl; koysa-bay al;r: K;r;n bo;ad;;; kad;nn; sa;lam al;r, fakirin bo;ad;;;n; zen;in al;r.
*Bol;an har zat igilikge eltir: Her olup ge;en iyili;e s;r;kler.
*Ak;r;n bar;an al;a bar;r, a;;;;; bar;an colda kal;r: Yava; giden ;nce ula;;r, acele eden yolda kal;r.
*Al;a ;;k;an kulakn; artha ;;k;an m;y;z ozar: ;nce ;;km;; kula;;, sonra ;;kan boynuz ge;er.
*Alimden an kal;r, zalimden kan kal;r: Ayd;ndan iyi an; ( kal;r), zalimden kan ( hat;ras; kal;r).
*Allah uraca;;n; al;a ak;l;n al;r: Allah ;arpaca;; ki;inin ;nce akl;n; al;r.
*Altau ayr; bolsa arada;;n ald;r;r: Alt; ki;i ayr; olursa aradakini (ba;kaya) kapt;r;r.
*Eke; bir bolsa t;bbedegin endirir: ;ki ki;i birle;irse tepedekini indirir. "Tepedekini indirir" s;ztak;m; "imkans;z olan; elde eder" manada okunmaktad;r).
*Alt;n alma da al;;; al: Alt;n alma da dua al.
*Alt;ndan ak;l a;h;: Alt;ndan ak;l iyi.
*Aman bla ;oh bol;ann; aman bla at; ayt;l;r: K;t;yle dost olan;n k;t;l;kle ad; ;;kar.
*Amanna ;oh bolsan at;n amanna ;;;ar: K;t;ye dost olursan ad;n k;t;ye ;;kar.
*B;g;l;u;; s;rtha kam;i tab;l;r: B;k;l;c; s;rta kam;i bulunur.
*;amtutar ;retin ;l;r: ;an sahibi ayakta ;l;r.
*Almay sokurannandan ese al;b sokura: Almaad;;;na pi;man olmaktansa ald;;;na pi;man ol.
*Aman ;y;nde ke;e kalsa ekin;i k;n seni ;yden atar: K;t; evinde ge;elerse ertesi g;n seni d;;ar; atar.
*Amanna igilik eti;-pariyge ;ab;r tigi;: Sat;ralt; terc;mesi anlam veremez. Kullan;mdaki manas;: "K;t;ye iyilik yapmak, k;pe;e ;ar;k dikmek gibi bo; u;ra;t;r".
*Al;u;usu k;b bol;an mal iyesinde kal;r: Al;c;s; ;ok olan mal shibinde kal;r.
*Aman er onsuz bla k;re;ir, kat;n bla demle;ir: K;t; adam garible u;ra;;r, kad;nla kavgala;;r.
*Aman arba col buzar, aman adam el uzar: K;t; araba yolu bozar, k;t; adam k;y; bozar.
*Aman atha tin kirse ;s;ne torsuk sald;rmaz: K;t; at kendine gelse s;rt;na eyer takt;rmaz.
*Kulnu faytonuna mindirsen k;z;n; tiler: Kulu faytonuna (s;sl; arabana) bindirirsen k;z;n; ister.
*Aman bolsa da karna; igi, sabiy bolsa da colda; igi: K;t; da olsa karde; iyi, ;ocuk da olsa yolda; iyi.
*Amann; izlegen amanl;k;a colu;ur: K;t;l;;e yatk;n k;t;l;kle kar;;la;;r.
*Amanlan; i;inde igi bol;andan ese, igileni i;inde aman bol: K;t;lerin i;inde iyi olmaktansa, iyilerin i;inde k;t; ol.
*Aman kat;nn; oyma;;-bgu;ta: K;t; kad;n;n y;ks;;; ;;pl;kte.
*Amanna amanat etsen amanat;n kab;l;r, igige amanat etsen amanat;n tab;l;r: K;t;ye emenet edersen emanetin kaybolur, iyiye emenet edersen emanetin bulunur.
*Cahanimni k;rmegen candetge k;l salmaz: Cehennemi g;rmeyenin g;nl; cennete ;s;namaz.
*Usta sat;u;u ;ar;kn; ;uuruk eter: uzman pazarlamac; ;ar;;; pabu; g;sterir.
Baltan; auzun a;a;ha sor: Baltan;n a;z;n; a;aca sor.
*A;a;n; uzunu-arkau, adamn; uzunu - calkau: A;ac;n uzunu evin ara d;re;i (olur), adam;n uzunu i;e yatk;n olmayan olur.
A;a; cerge kelbet, aybat erge kelbet: A;a; yerin s;s;, giysi adam;n s;s;.
(Bu satt;ralt; terc;me yetersizdir. Kullan;mdaki manas;: Yerin s;s;-a;a;, insan;n s;s;-giysi").
*;egetge ot t;;se kur;ak ;iy da canar: Ormana ate; d;;erse kurusu ;sla;; da yanar. Sat;ralt; terc;me mana veremiyor. Kullan;mdaki soyut tarzdaki manas;: "Yurda bela gelirse iyi k;t; da ayn; kaderi payla;;r".
*Ar;;;;; otunsuz kal;r: Oduncu odunsuz kal;r.
*Adamn; adaml;;;n k;y;n k;nde s;na, a;a;n; a;a;l;;;n arkau erib s;na: ;nsan;n ki;ili;ini zor g;nde dene, a;ac;n de;erini evin tavan tutucusu yap;p den:
*Adamn; aman; b;has;n; beti bla oynar: ;nsan;n k;t;s; ba;kas;n;n itibar;n; ;;kertmekle u;ra;;r.
*Aman kat;nn; k;z; atas;na calka kay;r;r: K;t; kad;nn; k;z; babas;na y;z tutar.
*Adamn; ba;as;n adam bilir: ;nsan de;erini insan bilir.
*Bilim;ini bilim;i anlar: Bilimadam;n; bilimadam; anlar.
*Adamnn; betine karama da adebine kara: ;nsan;n y;z;ne bakma da edebine bak.
*Betden aythan k;b betle;ir: Y;ze s;yleyici ;ok defa y;zle;ir.
*;; bilgenden korkar: ;; bilenden korkar.
*Adam; bolma;an b;rk kergi; bla kenne;ir: Kimsesiz ;apka tezgah;na dan;;;r.
*Adam- tuu;an cerine, it-toy;an cerine: ;nsan do;du;u yre, k;pek doydu;u yere.
*Curtsuzdan ese cuksuz bol: Yurtsuz olmaktansa hi; bir ;eysiz ol.
*Adebsizge s;y cok: Edebsize sayg; yok.
*Aca;san da c;y;n bla aca;: Kaybolsan da toplumla birlikte kaybol.
*Aacir bla ca;ala;han ala;an; s;rt; cauur: Ay;;rla ;at;;an k;za;;n s;rt; yaral;.
*Az;k az bolsa n;ger haram bolur: Yiyecek az olunca dost haram olur.
( "Haram" kelimesi TC T;tk;esi'nde farkl; anlam ta;;makta, o y;zden atas;z;n;n manas; zedelenmektedir. "Haram n;ger" burada "cimrileyen, saklayan, i;ini a;mayan" manalar; yans;tmaktad;r).
*Azn; k;ys;nmegen k;bn; tabmaz: Az;n de;erini bilmeyen ;o;u bulamaz.
*Azdan az ;l;r, k;bden k;b ;l;r: Azdan az ;l;r, ;oktan ;ok ;l;r.
( Soyut tarzdaki manas;: "Kar;; koyan az;nl;k her zaman kazan;l;,;;nk; "azdan az, ;oktan ;ok ;;l;r".
*Az a;;m, kay;;s;z ba;;m: Az yeme;im ama kay;;s;z ba;;m.
*Az;;; az al;a kabar, at; aman al;a ;abar: Yiyece;i az olan ;nce yiyer, at; k;t; olan (yar;;ta, startta) ;nce f;rlar.
*Ayak col;a ta; atsan ;s;ne kir ;a;;l;r: Tuvalete ta; atarsan ;st;ne kir s;;rar.
*C;l;nnan kat;n azmaz, karal;an at talmaz: Sat;ralt; terc;me burada do;ru anlam veremez. "C;ll;nnan kat;n" (;s;nan kad;n) bu deyi;te "sevilen" anlam;ndad;r, "azmaz" (zay;flamaz) ise "k;t; davran;;l; olmaz" manada gelmektedir. Ata s;z; ;;yle okunur: "Sevilen kad;n k;t; davran;;l; olmaz, bak;ml; at yorgun d;;mez
*Ayda bir kelgenne-ayak, k;nde bir kelgenne - tayak: Ayda bir defa gelene kadeh, g;nde bir defa gelene dayak.
*"K;yd;m-bi;tim" de;;; cer, k;n tutulsa ne der?: "Ynd;m, pi;tim" diye ;iikayet edici yer g;ne; tutulunca ne der?
*Ayda keli;-aybatalau, k;nde keli;-bezdiri;: Ayda bir defa glmek - dikkat g;stergesi, her g;n gelmek - b;kt;rmak.
*Aylan; bolsa da coldan tayma: D;neme;li da olsa yoldan ;;kma.
*S;tba;; to;u;an kutulur, cu;usun cala;an tutulur: Kayma;; yutan kurtulur, art;klar;n; yalayan yakalan;r.
*Ay;r;l;an-azar, biirle;gen-ozar: Ayr;lan ;;ker, birle;en ilerler.
*Ay;den ka;san k;ndelen ka;, b;r;den ka;san terekge ;rle: Ay;dan ka;arsan ;apraz ;apraz ko;. kurttan ka;arsan a;aca t;rman.
*Aman kat;ndan-t;n;lau bla, aman n;gerden-ann;lau bla: K;t; kad;na (kar;;) suskunlukla, k;t; dosta (kar;;) anlay;; g;stergesiyle.
*Bire;ge ta; atma, ba;;na tiyer: Birisine ta; atma kendi ba;;na ;arpar.
*Ay; m;ll;kn; t;n;;t;b a;ar: Ay; ceseti koku;tuktan sonra yiyer. ("T;n;;;an" tamamen koku;mu; anlam;ndaki bir eski s;zd;r).
*Ak bar ;yde - bereket: S;t ;r;nlerinin oldu;u evde bereket.
("Ak" "s;t ;r;nlerinin toplu manas;n; i;eren eski s;zd;r. ;rne;in: "Sabiy aks;z bolalmaz"-";ocuk s;t ;r;ns;z kalamaz").
*Akmak ak;l tabh;n;; ak;ll; tabar;n tabar: Ahmak karara var;ncaya kadar ak;ll; bulaca;;n; bulur.
*As;l - azmaz, bal-t;n;;maz: Asil azmaz, bal kokmaz.
*Kereksiz ;hdem-telirek: Yersiz cesaret ;atlakl;ktand;r.
*Oyumsuz otha ba; athan ;y;genba; bolur: D;;;ncesizce kendini ate;e sokan yanm;; kafal; olur.
Ak;l ca;da t;l-ba;da: Ak;l ya;da de;il, ba;ta.
*Ak;lsiz ak;l berirge ;; bolur: A;ls;z ak;l vermeyi sever.
*Ak;ll; k;se sakall; k;r;n;r: Ak;ll; k;se sakall; g;r;l;r.
*Ak;l-t;rge, santl;k- e;ik art;na cara;;r: Ak;l ba; k;;eye ak;ls;zl;k da kap; ;n;ne yak;;;r.
*Ak;ll;n; all;ndan oz, ak;ls;zn; art;ndan oz: Ak;ll;n;n ;n;nden ge;, ak;ls;z;-arkadan.
*Ak;ll; er t;n;lar, ak;ls;z kat;n;n mahdar: Ak;ll; adam susar, ak;ls;z kar;s;n ;ver.
*B;gek at;n mahdar, kokak kat;n;n mahdar: Cesur at;n; ;ver, korkak kar;s;n;.
*Anas; mahda;an k;zdan kol cuu: Annesi ;ven k;zdan ;mit kes.
*Min ki;i - bir can;na, k;y;k ki;i bir can;na: Bin ki;i bir tarafa, ;atlak da di;er tarafa.
*El-kuurtha, Gomay-cuurtha: Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede anla;;lam;yor. "Kuurt" her t;r acil gelen bomba gibi d;;en haber anlam;ndaki bir eski kelimedir. Ata s;z; ;;yle okunur: "Halk ko;u;turmaya, Gomay da yogurta sald;rmaya". Espri t;r; atas;zlerdendir).
*;;;han art;n k;rd; da c;l catd;... Fare cinsel organ;n; g;rd; de bir sene hasta yatt;...
*Cetalma;an ki;tik c;rmege "boklu" der: Ula;amayan kedi sucu;a "boklu" der.
*Aman til art;k brmak kibik, kessen-a;;t;r, kesmesen-abc;t;r: K;t; dil art;k parmak gibi, kesersen ac;r, kesmezsen-ba;;n; derde sokar.
( "Abc;t;r" eski s;z " b;;na dert a;ar" manada bir kelimedir).
*Amann; aman bla kuuma, kann; kan bla cuuma: K;t;l;;; k;t;l;kle kovalama, kan; kanla silme.
*Amann; eki tonu bolur, birin kesi kiyer, ba;has;n sanna kiydirir: K;t;n;n iki k;rk; olur, birini kendisi giyer, di;erini sana giydirir.
*Manku; amanna -;ab;ul: Zay;f mant;kl; k;t;ye u;ak.
*Aman e;ek tabanlar da etgen hunas;n oyar, aman n;ger amanlar da n;gerlikni coyar: K;t; e;ek tekmeler de yapt;;; duvar; y;kar, k;t; dost k;t;ler de dostlu;u mahveder.
*S;z ustan; ayak colu iyissiz: S;z ustas;n;n tuvaleti kokusuz.
*Ana barda ;ks;zl;k cok: Ana varda ;ks;zl;k yok.
*Anas;na kara da k;z;n al: Anas;na bak da k;z;n; al.
*T;n;lay bilgen ab;nmaz: Bu atas;z; st;ralt; terc;mede anlam;n; koruyamaz. "T;n;lay bilgen" (dinlemesini bilen) kelimesi burada soyut tarza uzanarak "her bilgiyi hafizaya al;p de;erlendiren" anlam;ndad;r, "ab;nmaz" (sendelemez) ise "zorda kalmaz" manada gelmektedir. Dolay;s;yla ata s;z; ;;yle okunur: "Her bilgiyi hafizaya al;p de;erlendire bilen zorda kalmaz".
*Arbaz-t;z, al;an;n-k;z: Avlun d;z, evlendi;in k;z (olmal;).
*Arba ausa - at aman, cau k;;lese - han aman: Araba devrilirse at k;t;, d;;man i;gal ederse han k;t;.
*Ariu s;zde auruu bolmaz: G;zel s;z rahats;zl;k yaratmaz
*Ca;ay tursa kaya da -ta;:. Ya;aya ya;aya durursa kaya da ta; (olur).
*Ta;dan ne ka;!: Bu atas;z; soyut tarzda anla;;lan s;zlerdendir. "Ta; kalpliden ne g;l;mse" olarak ;evrilir.
*Ca;l;k ta;ha ba; sal;r: Sat;ralt; terc;me anlam;n; ;;karamaz. Soyut tsarzda anla;;lmaktad;r. "Gen;likte ta; yast;k gibi g;r;l;r" olarak ;evrilebilir.
*Ariu-k;zge as;u, igi-ca;au;a cara;;u: G;zellik g;z sevin;i, ki;ilik hayat;n de;eri.
*Ariu s;z auruu al;r: G;zel s;z hastal;;; durdurur.
*Ariu s;zlen ta; cumu;ar: G;zel s;zden ta; yumu;ar.
*Ar;;an atha ";uh" deme, s;g;n otha "uf" deme: Yorgun ata ";uh" deme, s;g;n ate;e ";f" deme. ("S;g;n" ;;lde odun yerine kullan;lan b;y;k ba; hayvan d;;k;s;ndan yap;lm;; , kurutulmu; yay;lmalar).
*Salah tau;ha "oy" dey bar, kalak tau;ha "hoy" dey bar: Cenaze sesleni;ine "off" diye git, davul sesine "hey" diye git.
( Burada sat;ralt; terc;m yetersiz kalmakta. "Salah" din adam;n;n sesli okunan dua yla cenaze oldu;unu halka bildirmesini tan;mlayan bir eski kelimedir, "kalak" (kal;n "k"; yumu;ak "k"yla s;ylendi;inde "gezgin" anlam; ortaya ;;kar) ise m;z;k ritmi aleti, tahta ;alg;d;r. Genellikle iki tane olurdu).
*Cara;;u -cerinde orunla;;u: Uyumluluk yerinde temelli yerle;mek.
*Cara;;u cerinden t;rt;lmez: Uyumllu yrinden itilmez.
*Suu ba;; kesgen emegen suudan ;a;ay;b ;l;r: Suyun ;n;n; kapat;p vermeyici ejderha su dama;;na giderek ;l;r. ("Suu b;; kesgen emegen" Nart k;lt;r;nde zobal;;;n simgesidir
*;l;mn; temir kadau t;ymaz: ;l;m; demir kilit durdurmaz.
*Azrail ulhu almaz, bolcaln; artha salmaz: Azrail r;;vet almaz, kader an;n; ertelemez.
*Al;a ;abhann; art; k;r;n;r: Sat;ralt; terc;me burada anlam veremez. Kullan;;mdaki manas;: ";nc;n;n (;ndekinin) s;rr; halka a;;k".
*K;r;r;a k;r;;n cok ese k;rk;a "k;nk" deme: Bu atas;z; de soyut tarzda anla;;lanlardand;r. Kullan;mdaki manas;: ";stesinden gelecek g;c;n yoksa ;st;n g;ce ses ;;kartma".
*Biy ;hdem bolsa ;am tabar, kul ;hdem bolsa kan tabar: Asil gururlu olursa ;an bulur, kul gururlu olursa kan bulur.
(";am" kelimesi ";an" anlam;ndaki bir esi s;zd;r. TC'de yay;nlanan baz; yorumlarda ";am";n ";am'dan gelme" gibi anlat;lmas; ne tarihe, ne de halk folkloruna dayal;d;r ve yazar;n ;zel yorumundan ibarettir ;am ;ehriyle de ba;; yoktur. ;rne;in: "Oy k;p;r sald;m da da ;am-Tberdide suu eltdi, biya;; emina da ;am-Teberdini kuu etdi" (Oy k;pr; kurdum da ;anl;_Teberdide su y;kt;, yine emina salg;n; da ;anl; Teberdini cans;z k;ld;...).( kaynak: "Kara;ay Halk C;rla". ;ark;-efsane "Ekin;i Emina"); "Oy ;am-Kara;ay'a tarbuunna t;y;ld;, ;lgeni sau, ceri haznas; k;y;ld;...( Oy ;anl;-Kara;ay da belal; s;k;;t;r;ld;, ;leni, sa;;, topra;;, varl;;; al;nad;...) (Kaynak: ;ark;-efsane "K;;g;n;;l;k". (S;rg;n ;ark;s;). Folklor). G;n;m;zde de masa ba;; b;y;kler ilk kadehi ";am-Kara;ay" (;anl; Kara;ayl;lar) ad;na kald;r;r).
*K;l;; k;nda dubbuk bolmaz: K;l;; k;nda kesici de;erini yitirmez. Kullan;mdaki manas;: "Korunan g;; g;c;n; yitirmez".
*Uluuk ;y;n kuu eter: Oflay;p durucu evinin huzurunu ka;;r;r. ( "Uluuk" (uluyucu) hayattan ;ikayet;i, karamsar manas;ndaki bir eski s;zd;r).
*M;rd; k;rsen ken tur, aman k;rsen col bur: Batakl;k g;r;rsen uzak dur, k;t; insan; g;r;rsen yolunu ;evir.
*Asha;an at nal;;;a bedi;, asha;an halk ba;;;;a bedi;: Aksayan at nalc;n;n utanc;, zora d;;en halk ba;kan;n utanc;.
( Burada ikinci gelen "asha;an" (aksayan) kelimesi mans;n; de;i;tirmekte ve "zora d;;en" anlamda kullan;lmaktad;r).
*Call; ;abmay ;alman e;ilmez: Kurt sald;rmadan duvar ;r;lmez.
(";alman" duvar olarak ;evrildi;iinde do;ru mana veremiyor. ";alman" ince dallardan ;r;l; dam, ;iftlik ;evresi, bah;e veya avlu duvar;d;r).
*Sant k;z;a - satan berne: Durgun zekal; k;za g;rkemli ;eyiz.
("Satan" "d;;ar; ti;an, g;z kama;t;ran, nur topu gibi vb, anlam;nda kullan;lan ;ok eski bir s;zd;r. ;rne;in: "Satan Ay k;kde c;ze, bulut' a tizgin ;ze, kararnn; tann; seze, da bir tiysem edi ol cohar ;a;;na"... (Nur sa;an ay g;kte y;zerek, bulutlar ondan etkisiz olarak, karanl;k ;afak;n yak;nl;;;n; hissederek, da bir dokunsayd;m o ;ahane sa;lar;na...) (Kaynak:;. Semenov. "Patimat". "C;rla" kitab;); "Satanay" Nart efsanelerindeki ba; kahraman kad;n;n ismidir. Anlam;-"Etraf;na nur yayan ay". "Berne" kelimesi "damad;n yak;nlar;na d;;;nde da;;t;lan hediyelerin toplu ismidir. ";eyiz" ";y kerek", "habc;k" olarak s;ylenmekte).
*Karau;u-k;r;r, s;nau;u-bilir: Bak;c;-g;r;r, inceleyici bilir.
*Ter t;kgenne cer clemi; berir: Ter d;kene yer niymet verir.
( "Cemi;" yerin verdi;i niymetler olarak ;evrilir).
*Zukku;a d;nya - kucur: Ters bakan i;in d;nya tuhaf.
*K;lek k;bege a;;ulan;r, k;be k;lekni korur: G;mlek z;rha k;zar, z;rh g;mle;i korur.
*Koruk tuthan kol sayaudan a;;maz: Kalkan tutan el kasaturadan ac;maz.
*;ynannan k;; tabar, iynanma;an kay atar: ;nan;l; g;; bulur, inan;s;z (g;;s;zl;;;ne) bahane bulur.
( "Kay atar" (bahane uydurur, korkudan ;d; patlar, ;;;l;k atar, doland;r;r vb. manalarda, konuldu;u c;mle mans;na g;re anlam;n; de;i;tiren eski s;zd;r. Burada ""bahane" anlam;ndad;r).
*Tigim kelse ullulu;un sorma: ;kram geldi;inde miktar;n; sorma.
*Har koy kesi aya;;ndan as;l;r: Her koyun kendi baca;;ndan as;l;r.
*K;ye kirgen t;y;ndan hay;r cok: G;vey saran k;rk deriden hay;r yok.
*C;lar sabiy k;b k;l;r: A;layacak ;ocuk ;ok g;ler.
*Carl; mal;-c;g;ra: Fakirin varl;;; tan;d;klar;d;r. ("C;g;ra" - basit halktan i;ten yak;n dost. Di;er anlam; "C;g;ra bitkisi". (;rne;in: "A;ha bolsa azm; deyse c;g;ra, hayda aylan ;zenden ;zenne k;ra-c;ra..." (Kaynak: ";okka'n; ;amlar;").
*K;nde; bol;an k;nd;;ge u;ar: Kuma olan zehirli bitkiye (k;nd;;) benzer.
*Har boyunsha boyunna k;re: Her boyunduruk boyuna g;redir.
*Tartma;anna c;klenmez: ;ekmeyene y;klenmez.
*Tarthan ;g;zge-tayak: ;eken mandaya dayak.
*Totur kaynar - ca; oynar : Enerji bol - gen; hareketli. ( Soyut tarzda bu atas;z;nde "kaynar" (kaynar) kelimesi "bol", "dolup ta;an" anlam;ndad;r. "Oynar" (oyun oynar) s;z; ise "hareketli" manada gelmektedir).
*;;g;rn; kat;nda kutuknu sa;;nma: Temre hastal;kl;n;n yan;nda kelden bahsetme.
*Kekellige-tarak, kutuk;a- topiy: Sa;; var'a tarak, kel'e ke;eden yap;l; ;apka. ("Topiy" ince ke;eden yap;lm;; ba;; kaplayan nazik ;apkac;kt;r. G;n;m;zde "ke;e b;rk"(gecelik ;apka) olarak bilinir).
*S;r;n; bilgen s;z;;r;u;u bolur: S;r;n; bilen alt yap;l; konu;ucu olur.
("S;z;;r;u;u" kelimesi c;mle mens;ndan etkilenerek "alt yap;l;", ";st; ;rt;l; alayla" anlam;nda gelmektedir).
*Kart g;lca;a "b;t" desen "p;r" al;rsa: Ya;l; iyne;e "b;t" dersen "p;r" al;rs;n.
(Sat;ralt; terc;me mana ta;;yam;yor. "B;t" iyne;i sa;madan ;nce aya;;n; uygun hale getirmesi i;in ;;kart;lan bir sesleni;tir. "P;r" ise "gaz" anlam;ndaki bir halk s;z;d;r).
*Carl; elni kay;;s;n eter: Zavall; elalemin derdiyle u;ra;;r.
*Carl; s;z; - cal;n;ak: Fakirin laf; ya;var;c;.
*Ba; cara;t;r;ann; ba;; tik turur: Uyum sa;layabilenin ba;; dik durur.
*Carl;n; eki kona;; bir k;n kelir: Fakirin iki misafiri ayn; g;n gelir.
*Caarl; ;yn; ki;digi cuku;u bolur: Fakir evin kedisi uykucu olur.
*Carl;l;;;ndan uyal;an bay;nmaz: Fakirli;inden utanan zenginle;emez.
*Can auruthanna call; ;ababar: Sat;ralt; terc;mesi -"Yard;msever kurtlara yem olur". ( Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede anlam veremez, zira soyut tarzda anla;;lmaktad;r. Kullan;mdaki manas;: "Yard;msever her taraftan merhametsizlerin sald;r;s;na u;rar."
*Cathan ;g;zge arba ar;;; tiyer: Yatan ;k;ze araba oku ;arpar.
*Cathan iynekni ba;;na kobhan buzou kir eter: Yatan ine;in ba;;n; kalkan buza;; pisler.
*Cathann;k;n kobhan al;r: Yatan;nkini kalkan al;r.
*Aslan-kay;r;l;r, c;lan-s;pt;r;l;r: Aslan kar;; koyar, y;lan s;y;r;l;r.
*Cau;an k;ln; tolturur: Bu atas;z; soyut tarzda anla;;lmaktad;r. ;;yle okunur: "U;ra;an toplar"..
*Ca;n; erkesi-b;r;, k;zn; erkesi-beder: O;lan;n ;;mar;;; kurt, k;z;n ;;mar;;; utanmaz.
*Ca;dan-etim, k;zdan-nam;s: O;landan ;al;;ma, k;zdan namus.
*Ca; kele-i;, kart kelse-ba;: Gen; gelirse i;e, ya;l; gelirse ba; k;;eye.
*Ca; k;rgenin eter, kart etgeninden uyal;r: Gen; g;rd;;;n; yapar, ya;l; yapt;;;ndan utan;r.
*Ca; karn; ta; eritir: Gencin karn; ta;; sindirir.
*Ca;n; ;aphan;na kartn; san; ulur: Gencin ko;turmacas;na bakarken ya;l;n;n kemikleri s;zlar.
*Can aurusa sokur k;zden ca; ;;;ar: Can ac;rsa k;r g;zden bile ya; d;k;l;r.
*Ca; cann;lsa t;zelir, kart cann;lsa - ;z;l;r: Gen; yan;l;rsa d;zeltir, ya;l; yan;l;rsa d;z;; olmaz.
(Bu atas;z;nde ";z;l;r" (kopar) kelimesi "d;n;;; olmayan kopuk" manas;n; yans;tmaktad;r).
*Ca;l;kda ca;l;k etmegen, kartl;kda kartl;k etmez: Gen;likte yanl;; yapmayan. ya;l;l;kta de;erli ihtiyar olamaz. ("Ca;l;k etmegen" (aptall;k, yanl;; yapmayan) s;ztak;m; bu atas;z;mde "yanl;; yapmayan" anlam;ndad;r, "kartl;k etmez s;ztak;m; ise "say;;n ya;l; olamaz, de;erli olamaz" manada gelmektedir.
*Ca;l;kda-col, kartl;kda-tayan;r kol: Gen;likte yol, ya;l;l;kta tutnacak el (laz;m).
*Cann;zl;k cann;z;a can kans;unu ;retir: Yaln;zl;k yaln;za can ulumas;n; ;;retir. ("Kans;u" kelimesi burada biraz farkl; anlamdad;r. "Kans;u" genell;kle k;pe;in tan;mlanmas;nda kullan;l;r ve k;pe;in hasta veya ac; ;ekti;ini anlat;r. ;nsan;n tan;mlanmas;nda bunun kullan;lmas; "k;pek hayat;, ;ok a;;r dayan;lmaz" manay; ta;;r.
*Cer ta;s;z bolmaz, el ba;s;z bolmaz: Yer ta;s;z olmaz, k; baikans;z olmaz.
*Cetgen k;z; bol;an ;yn; ;;ra;; arbaz;a canar: Ergen k;z; olan evin lambas; avluya do;ru i;;k yayar.
*Suu;a kirsen ;;kdan ;r;slama: Suya girditsen ;i;den ;ekinme.
*Ciger i;in t;;de k;r;r: ;al;;kan i;ini r;yada g;r;r.
*Cigerni tann; al;a atar: ;al;;kan;n sabah; erken do;ar.
*Er aytmaz, aytsa kaytmaz: Erkek (bo;u bo;una) s;ylemez, s;yleyince de d;nmez.
*;;nkart- ciltinden: Alev k;v;lc;mdan.
*Cal;an s;zl; t;zge ;;;g;r, citi bi;ak k;nna ;;;g;r: Bu atas;z;n; sat;ralt; tercimede anla;;lmas; zor. ";;;g;r" (kin tutar, d;;man bilir, ona kar;; d;;man tav;r al;r) s;z; burada soyut tarzda geni;leyerek "haks;z yere kin tutar" anlam;nda gelmektedlir. Atas;z; ;;yle anlat;labilir: "Yalanc; haks;zca d;r;ste kar;; kin tutar, keskin bi;ak korundu;unu farkedemeden, k;n;na kar;; kinli olur".
*Kara suunn boklama, koy;an erni coklama: Su kayna;;n; kirletme, (seni) bo;ayan kocay; arama.
*Balta ar;sa terek soluu al;r: Balta yorulursa a;a; nefes al;r.
*B;r;n; bir k;n; -a;, bir k;n;-tok: Kurtun bir g;n; a;, bir g;n; tok.
*B;r; aca;han maln; buar: Kurt ne yapaca;;n; ;a;;ran hayvan; bo;ar.
*B;r; balas; kar;nda ulur: Kurtun yavrusu ana rahiminde ulumaya ba;lar.
*B;r; kartl;;;nda cuburan;; bolur: Kurt ya;land;;;nda yaban; s;;anlar; avlar.
*B;r; bla ;sgen it koy buar: Kurtla yeti;en k;pek koyunu bo;ar (avlar).
*B;r;den korksan mal;a karama: Kurttan korkuyorsan hayvan besleme.
*B;r;den b;r; tuar: Kurttan kurt do;ar.
*B;r; t;g;n ta;lasa da k;l;;;n ta;lamaz: Kurt t;y;n; atsa da huyunu atmaz.
*Ca;alannan b;r; itge"cigim" dey edi... Yakalanan kurt k;pe;e "akrabam" diyordu...
*Bilgen cerde-tukum, bilmegen cerde- kiyim: Tan;nd;;;n yerde soy (;nemli), tan;nmad;;;n yerde giysi (;nemli).
*Bir ;g;zn; boynu bla min e;ek suu i;er: Bir mandan;n ;al;;mas;yla bin e;ek su i;er. (Burada sat;ralt; terc;me yetersiz anlam vemektedir. "Boyun" (boyun) kelimesi "s;rt;ndan" manas;ndad;r. Ata s;z; ;;yle okunur: "Bir ;k;z;n s;rt;ndan bin e;ek su i;er". Soyut tarzdaki manas;: "Bir ;al;;ana bin bedavac; ".
*Bir aya;; -t;rde, bir aya;;-k;rde: Bir aya;; bi; k;;ede di;er aya;; mezarda. Soyt tarzda "Hayat; bitmi;" olarak anla;;lmakta.
*Bir c;l;a koyan teri da ;;dar: Bir sene tav;an derisi de dayan;r.
*Gududa allay kut: bir k;n-but, bir k;n-uru curt: Bu atas;z; soyut tarzda anla;;lanlardand;r. Sat;ralt; terc;mesi: "H;rs;zda ;;yle keyif: bir g;n bolluk, ikinci g;n bombo; ev". Kullan;mdaki anlam;: "H;rs;z;n bir g;n; bolluk i;inde, ikinci k;n; tarda". ("Kuru curt" eski dilde "bombo; ev" demektir, "but" (but" kelimesi ise soyut tarzda mana ;stlenerek "boll;uk" anlam;nda gelmektedir).
*Bir ab;nnan min s;r;n;r: Bir defa sendeleyen bin defa s;r;n;r.
*K;nl;k col;a ;y;kl;k az;k al: G;nl;k yola haftal;k yiyecek al.
*Bir cann;l;ann; Allah da ke;er: Bir defa yan;lann; Allah da affeder.
*Bir kotur koy s;r;un; geuz eter: Bir haasta koyun s;r;n; salg;na yakalat;r.
*Bire;un; alt;n;dan kendi ba;;r;n a;h;: Birisinin alt;n;dan kendi bak;r;n de;erli.
*Bire; bergen-t;;de k;rgen: Birisini verdi;i - r;yada g;r;len.
Soyut tarzda "Yard;mla ya;anmaz" veya "Kazan;lmayan meziyetle ya;atman". ("D;kme sula de;irmen ;al;;maz") anlam;nda kullan;lmaktad;r.
*Bire; bergen bla bire; bay bolmaz: Birisinin verdi;iyle ba;kas; zengin olmaz.
*Bergenni ;ay; t;men bolur: Verenin kuru;u onluk para g;sterilir.
( ";ay"-kuru;, "t;men"- onluk tutar;nda al;m g;c; olan para).
*Bire; b;rk basama dedi da ;rek koydu, bire; da an; k;rd; da ke;e bla oydu: Birisi ;apka yapaca;;m diye tezgah koydu, di;eri de onu g;rd; de geceyle k;rd;. (";rek" "tezgah anlam;ndaki eski s;zd;r. Soyut tarzda di;er manalara da ;ekilmektedir).
*Bire; kat;n keltirir, bire; at;n ;lt;r;r: Sat;ralt; terc;mesi "Birisi evlenir, bir ba;kas; at;n; ;ld;r;r" ata s;z;n;n manas;n; ortaya ;;karam;yor. Kullan;mdakki manas; ;;ylledir: "Hayat ;yledir: birisi a;larken, di;eri ne;elenir".
*Bire;n; h;;;n;ndan kesi katd;rman onlu: Birisinin bazlamas;ndan kendinin g;lemen iyi.
(Getirilen sat;ralt; terc;me yetersiz. "H;;;n" bazlama g;r;n;m;nde, i;inde patetes ve peynir bulunan bir yemektir, "katd;rma" ise hem "yufka" hem "i;i bo; g;zleme" olarak tan;mlanabilir).
*Cann; etge-tat;ran tuzluk: Temiz ete-ac; ket;ap (tuzluk). ("Tat;ran tuzluk" yogurt temellidir o y;zden ket;ap biraz farkl; anlam vermektedir).
*Beder bla m;;au bir bolsa tuu;an; "ou" bla ";au" bolur: Utanmazla gerizekal; bir olursa do;urduklar; "vay" ve ";f" olur.
*A; bergenni it da bilir. Yemek vereni k;pek bile bilir. Kullan;mda soyut tarzda anlam ta;;yarak "Besleyen ki;iyi k;pek bile is;rmaz" manada gelmektedir.
Eski du;man cann; ;ohdan igi. Eski d;;man yeni dosstan iyi.
;ohha ;oh bolsan ;ohl;k buzulmaz. Dosta dost olursan dostluk bozulmaz. (Burada suyut tarzda mana gelmekte ve atas;z; ;;yle okunmaktad;r. "Dosta kar;; dost;a davranmaya devam edersen dostluk bozulmaz").
*Tepmez tepse kesin eke;ge tutdurur. Sat;ralt; terc;me manas;n; ortaya ;;karam;yor. Soyut tarzdaki manas; "Sab;r;n sabr; ta;arsa durdururlmaz olur". Sat;ralt; terc;mesi "Yerinden oynamayan yerinden oynarsa kendini iki ki;iye tutturur", ("Eki ki;ige tutdurur" (iki ki;iye tutturur) "durdurulmaz olur" manay; ta;;maktad;r).
*Bek k;z;u;u terk suur: ;ok k;z;c; ;abuk s;n;c; olur.
*Bolsan ten bol, bomasan ken bol: Dostsan dost ol, dost de;ilsen de uzak ol.
*Bolcall; i; sozulur: Zamana b;rak;lan i; uzar.
*Bolluk onda ba; bolur, bolmaz k;rkda ca; bolur: Olacak on yia;;nda da lider olur, olmayacak k;rk;nda da gen; olur. ( Bu atas;z; sat;ralt; terrc;mede anla;;lam;yor. Kullan;mda manas; ;;yle okunur: " Adam olacak on ya;;nda bile lider olur, adam olmayacak ise k;rk ya;;nda bile ;ocuk kal;r".
*;lemen bla ketemenne madar cok: ;lece;im ve gidece;im diyene ;are yok.
*Bor;nu amal;-t;le;: Borcun ;aresi ;deme.
*Bor; kuana bar;r, c;lay kelir: Bor; sevinerek gider, a;layarak d;ner.
*;gilik etmesen caun da bolmaz: ;yilik yapmazsan d;;man;n da olmaz.
*Bosa;adan atlayalma;an kartn; to;uz au; auar murat; bolur: Kap; ;n;nden ge;emeyen ihtiyar;n dokuz da; bo;az;n; ge;ecek hayali olur.
*Bosa;a ta; ;yn; i;in bilmez, t;b;r ta; arbazn; tan;maz: Sat;ralt; terc;meyle bu atas;z;n;n manas; anala;;lamaz. Eski tarz; ev yp;m;nda kap; ;n; yats; bir ta;lakaplanm;;t; o ta;a "Bosa;a ta;" dnil;mi;ti. "T;b;r ta;" ise oca;;n ;n;ne yerle;tirilen yats; ta;;n ismidir. G;n;m;zde, yeni ar;itekt;r bu anlam; ve kelimeleri ortadan kald;rm;; durumda).
*Bo; oltur;andan bo; aylannan a;h;: Bo;u bo;a oturmaktansa, bo;u bo;a gezmek iyi.
*At;n caydak ese buhar b;rkden ne bar? At;n eyersiz ise k;rk ;apka ne eder?
*;u;huu; uu;a tiyer: Sokulup s;rr aray;c; zehire dokunur.
*Cann;z bay bolsa da carl;: Tek ki;i zengin de olsa - fakir.
*Tayan;r bilek hanna da kerek: Tutunacak kol hana da laz;m.
*C;;;l;an c;;;lmaz;a ;renir: D;;en d;;memeyi ;;renir.
*;ak;;; kak;;; bolsa kabdal ;a;;l;r: Bu atas;z; sat;ralt; terc;mede anla;;lamaz. ";ak;;;" (;akmak ta;; ve boza yap;m;nda kullan;lan kar;;t;r;c; tahta alet. ";akmak" manada "otluk ta;" s;z; da kullan;l;r. "Kak;;;" - ;;rp;c; sopad;r. "Kabdal" - diz;st; ve dizalt; ceketi and;ran d;;tan giyilen, her g;nk;l;k erkek elbisesi. (S;sl; elbise ";epgen"dir). ";a;;l;r" s;z; bu eski deyi;te "param par;a olur, mahvolur, kullan;lamaz hale gelir" manalar; i;ermektedir. ;yle de atas;z; ;;yle anla;;l;r: "Boza kar;;t;r;c;s; ;;rp;c;l;ka soyunursa kabdal kullan;lamaz hale gelir".
*S;yba-S;ba-S;y;mma, ;art-gurt s;zl; c;y;mma: Sat;ralt; terc;mesi -"S;yba soyu sevimli ve tuhaf konu;ucu topluluktur".
("S;yba" soyu Hun "s;ybalar"dand;r ve De;t-i-Kip;ak d;neminde Bat; taraf ka;anat;nda bulunup, devlet da;;ld;ktan sonra M.S. 14-15. as;rlarda g;neyli Bul;ar ka;anat;na kat;lm;;t;r, yerliler de onlar;n leh;esini atas;z;ne ta;;m;; olabilir. D;nya tarihince Hunnu'da bu soyun geleneksel mahkemeciler oldu;u bilinir).
*Nanda-can. Sevgili-can.
*S;t bla emilgen kab;rda t;g;l;r: Anne s;t;yle emilen ancak mezarda bo;al;r.
Bir minde k;r;nmez, min birsiz bolmaz: Birey bin i;inde ;nemsiz, fakat bin bireysiz var olamaz.
*C;lann; kabu;una seyirsine tilin unutma: Y;lan;n derisine hayran kalarak dilini unutma.
*Ir;akdan kutul;an bal;k ullu: Oltadan kurtulan bal;k b;y;k.
*Korkuunu k;zleri ullu: Korkunun g;zlelri b;y;k.
*Gabu;ur erinden ne k;l;mse;? Patlam;; dudaktan ne g;l;mse?
*Hurtdadan s;ydam tuumaz: Bu atas;z; soyut tarzda anla;;l;r. Manas;: "Bozuktan d;zg;n do;maz".
("Hurtda" y;z;nde ;i;ek hastal;;;n;n izlerini ta;;yan ki;idir. Ata s;z;nde bozuk" " olarak mana vermektedir).
*Al;a bar;an - ab;n;r, artha kal;an - s;rkelir: ;nde giden sendeler, arkada kalan s;r;n;r.
*Az a;a;an k;b ca;ar: Az yiyen ;ok ya;ar.
*Sabiysiz kelin dariy cay;l;r, sabiyli kelin calka kay;r;r: ;ocuksuz gelin ipek gibi yay;l;r, ;ocuklu gelin ba; kald;r;r.
*Urakla;an koldan turakla;an ayak as;u: Sald;rmaya meyelli elden duraklamaya meyelli ayak iyi.
*Nas;b-;;;ar;r, bolum-tam;rlnd;r;r: ;ans ;;kar;r, ama de;er k;k att;r;r.




;OCUK TEKERLEMELER



*Birden-bire;len, ekiden-eke;len, ;;den-;;e;len, t;rtden-t;rt;;len, be;den-be;e;len, alt;dan-altaulan, cetiden-cete;len, segizden-tize;, to;uzdan-eze;, onda-onluluk, caudan korunluk: Birden-bir ki;i, ikiden-iki ki;i, ;;ten-;; ki;i, d;rtten-d;rt ki;i, be;ten- be; ki;i, alt;dan alt; ki;i, yediden- yedi ki;i, sekizden-tize; (kuyruk), dokuzdan-topluluk, ondan-kuvvet d;;mana set.
*Eki bla bir ;; bolur, tirelirge k;; bolur: ;ki ile bir ;; olur, diren;li g;; olur.
*;omeltayak atsan athan cerinden tay: Boumerang f;rlatt;ysan f;rlatt;;;n yerden uzakla;.
*Cu-cu-cuala, iki ;;;han su ala,amma boza bi;ire, akka otdan t;;;re... Cu-cu-cuala, kayda bizge sak kala!.. Cu-cu-cuala, iki fare su i;er, nine boza pi;irir, dede ocaktan indirir... Cu-cu-cuala, nerede bize sakin kale?...
Balkar T;rkleri tekerlemesi:
*Ki;iu ki;iu-miau miau, a; boldunmu? Hau!Hau! ;;;han tut da a;a, zauuk et da ca;a. Erinmey'a kalay?.. Erine esen tur alay!
* Kedi, kedi! Miau, miau! Ac;kt;n m;? Evet, evet! Fare yakala da ye, g;le g;le ya;a!.. Tembelli;im a?.. O zaman tembelli;inle kal.
*D;b;r-d;b;r-d;b;rdauk, ;;b;r-;;b;r-;;b;rdauk, kams;k sabiy ;nn;rdauk, igi sabiy t;n;lauk: Ko;ma ko;ma ko;turmaca, ;;k;r ;;k;r ;;k;rdatmaca, yaramaz ;ocuk yaramazl;k yapar, iyi ;ocuk susar da dinler.
*K;m;l-k;m;l-k;m;ldauk, d;b;l-d;b;l-d;b;ldauk, igi ulan oyumlauk: K;m;l-k;m;l-k;m;lday;c;, d;b;l-d;b;l-d;b;lday;c;, iyi o;lan d;;;n;c; (anlay;c; anlam;nda).
*K;rla-k;rla kar cauar, Nart b;gekle tau auar: Lapa lapa kar ya;ar, Nart yi;itler da;; ge;er.
*Cel-ka;;u;u, suu-a;;u;u, k;n-ca;;u;u, igi k;z;;k carau;u: R;zgar esici, su ak;c;, g;ne; yak;c;, iyi k;zc;k faydal; olucu (destek;i anlam;nda).
( VERSYONLARDAN B;R;S;)
*Bara-bara baz tabd;m, bazn; i;inde tarak tabd;m, tarakn; amma;a berdim, amma manna babbu berdi, babbunu itge atd;m, it manna k;;;k berdi, k;;;kn; koy;u;a berdim, koy;u manna kozu berdi, kozunu konak;a soydum, konak manna k;rek berdi, k;rekni cerge urdum, cer manna cemi; berdi, cemi;ni suu;a sald;m, suu manna ;;m;; berdi, ;;m;;n; ;yge eltdim, ;y manna s;y;n; berdi, s;y;n;n; k;l;me k;md;m, k;l;m manna kuan; berdi, kuan; arbaz;a cay;ld;, halk da ;;m;;den i;erge c;y;ld;. Etcen-bolur, bersen-kelir. Teyri bilir: Y;r;ye y;r;ye bir kutu buldum, onun i;inde bir tarak buldum, tara;; nineye verdim, nine bana ekmek verdi, ekme;i k;pe;e yedirdim, k;pek bna yavrusunu verdi, yavruyu ;obana verdiim, ;oban bana kuzu verdi, kuzuyle misafiri a;;;rlad;m, misafir bana k;rek verd., k;re;i yere vurdum, yer bana ;r;n verdi, ;r;n; suya koydum, su bana dolu kab; verdi, kab; eve koydum, ev bana sevin; verdi, sevinci g;nl;me g;md;m, g;nl;m bana kvan; verdi, kvanc; avluya yay;ld;, hlk da kaptan i;mek i;in topland;. Yapsan-olur, versen-gelir. Tanr;-Bilir...
*Ba;barma;;n-ba;;;, al barma;;n-a;;;, ullu barmak-uzanma, orta barmak-casamma, git;e barmak-kuan; kol ayaz;a - cuban;: Ba; parma;;n-ba;;;, ;n parma;;n-a;c;, b;y;k parmak-uzant;, orta parmak-s;sl;, k;;;k parmak k;van;, el i;in sevin;.


«KARTKURTHANI TAURUHLARI»


(“Kartkurtha’n;n masallar;”seriden bir ;rnek.
BAYDIMAT ;ZDEN’;N anlatt;;;ndan. Kay;t 1976. Tereze. K;R,Rusya)

“C;G;T CA;;IK”
Bir k;n ay; ;aullada bata bata, ters aya;;n tersli t;zl; ata-ata, nan;kl;k;a kar;n sal;b ba;la;anlay, k;get tat;b, tat;u al;b tam;;hanlay, bir tau;la kula;;na kelgendile, tersbasarn; muharl;;;n b;lgendile.
C;y;la;and; ay; ;atn; soluusunlay, ;eklerine kirgenleni o;ursunmay, kara;and; k;nn;r k;z;n k;y;k sal;b, ;ak;r;lmay kirgenlege h;r;;lan;b, tik kula;;n ;i; tur;uzub oyla;and;, sora aunay eni; taba aylannand;.
H;r-h;r; bla ;amlannan;n bildirgenley, al;a t;;gen g;rtn;, ta;n; sildegenley, ;aullan; cara-cara, k;ra-k;ra, ba;dan t;bge nan;kl;kn; c;ra c;ra, ay; k;z;b tau;lani karma;and;, k;rgenine arsar bolub tohda;and;.
Alayda ua tau kabakn; sabiyleri, bellerinde kayi; tarthan g;genleri, auzlar; nan;k suudan k;z;l-k;z;l, ba;lar;nda kara ;ibin k;j;;l-k;j;;l, oynay-k;le nan;k c;ya turaelle, ;;;anakl; butaklan; buraelle.
Tersbasarn; ca;;;kladan biri k;r;b, olsa;atlay s;y;t-hahay hapar berib, ilgiz bol;an sabiy kaum aca;hand;, ba;; kal;an car; ka;;u ba;la;and;, kimi-ar;, kimi-beri kerilgendi, bir kaum da tereklege ;rlegendi.
Cigit Ca;;;k, olsa;atlay, es c;y;and;, bar;s;n da tau; etib sa;aythand;, minnenleni ka;hanlan; t;n;lathand;, ayr;l;ann; a; bollu;un anlathand;, bar;s;n da kaum etib cokla;and;, sora ;;;;b col k;rg;zt;b ba;la;and;.
Cigit ca;;;k ayt;l;u;u comakladan, halkda e;tgen kalubala haparladan, “ay; ;absa ;erte; ka;” deb bile edi, an; ;;;n ba; bolur;a tie edi, ondan -sol;a, soldan -onna ;erte; ;aba, s;de;ey bla tebregendi ;zen taba.
Ay; s;re, b;la ka;a barhand;la, ;erte; colnu burma;anlay tuthand;la, buruluu;a auur san; burukla;an, s;degeyde arsar bolub turakla;an;an, k;z;an ay; artha kala ba;la;and;, tamak c;r;b kuar hal;n ta;la;and;.
Sabiyle da bar;ular;n buzma;anlay, soluu al;r turaklau;a turma;anlay, tau kabak;a a;;u kibik ak;and;la, kau-kuu ete haparlar;n aythand;la, tintilgendi har birisi suuran; bola, korkuu bla kuan; birden ;ul;an; bola.
Ana, ata, amma, akka, karna;, ege;, bar;s; da bu ayt;u;a boldu betle;, Cigit Ca;;;k uzun uzun mahdal;and;, alay mahdau kelgeninde tart;nnand;,tur;an;;a tura-tura kal;and;, ;ohlar; da an; to;ay al;and;.
Bu tauruhda eki ak;l bar: Birin;isi bili;d; – “bilgen har zatha amal tabar”;
Ekin;isi adaml;kd;- “ullu k;ll;l;g; bolma;an-s;ylannan bolur”.
Hayda endi cuku;a, t;; bizni saklay bolur.



TC T;rk;e’si terc;mesi.
Bir g;n ay; ormanl;kta bata-bata,ters ayaklar;n; tersine d;z;ne ata-ata, yabani ;ileklikde oburlu;una ba;lar ba;lamaz, meyve tad;na yeni yeni varm;;ken, bir sesler kukla;;na tak;lm;;lard;, ters ayakl;n;n i;tah;n; bozmu;lard;.
Koklam;;t;r ay; etraf;, sanki soluusun gibi, s;n;r bozanlara ho;nut olmad;;;n; g;stererek, ;ekik g;z;n; ters koyarak g;zlemi;t;, davetsizlere kar;; kinlenmi;ti, dik kula;;n; dimdik koyub d;;;nm;;t;, sonra da yan yana sallanarak ini; y;n;nde ilerlemi;ti.
H;r-h;r sesiyle k;zg;n oldu;unu belirterek, ;n;ne ;;kan topra;;, ta;; s;;ratarak,ormanl;;; kopararak, s;y;rarak, ;ilekli;i ba;tan a;a;;ya
ge;erek, ay; gelip seslerin ;;kt;;; yeri incelemi;ti, sonra g;rd;g;nden etkilenerek durmu;tu.
Oradaysa da;l; yerle;imin ;ocuklar;, bellerinde deri ipli toprak kaplar;, a;;zlar; ;ilek suyundan k;z;l-k;k;l, etraflar;nda kara sinekler dolu-dolu, oynayarak g;lerek ;ilek topluyorlard;, dikenli dallar; b;k;yorlard;.
Ters basan; ;ocuklardan biri g;r;p, hemen ;;;l;k-ba;;r;;la haber verip, ;ocuk grubu orada panige kap;lm;;t;, d;zensizce ka;maya ba;lam;;t;., kimileri-oreya, kimileri-bureya yay;lm;;t;, bir di;erleri de a;a;lara t;rmanm;;t;.
Ama Yi;it O;lan hemen akl;n; toparlam;;t;, hepsine seslenip dikkatleri odaklatm;;t;, ka;anlar;, t;rmananlar; dinletmi;ti, kopan;n kurban olabilece;ini belirtmi;ti, hepsini de grup haline getirmi;ti, sonra ;ne ;;k;p yol g;sterip ba;lam;;t;.
Yi;it O;lan s;ylenen masallardan, halkta duydu;u eski s;yleyi;lerden, “ay; kovalarsa ;apraz ka;;l;r” diye biliyordu, o y;zden de ;nder olabiliyordu, sa;dan-sola, soldan-sa;a ;izgi ;izerek, ;apraz ini;le ba;lan;;t; ko;maya da; bo;az; y;n;nde.
Ay; kovalayarak, bunlar da ka;arak bir s;re ge;m;lerdi, ;ocuklar ;apraz yolu bozmadan tutmu;lard;, ;yle de a;;r bedeni ;evrilmekte zorluk ;eken, ;apraz yolda ne yapaca;;;n; ;a;;r;p duraklayan k;zg;n ay; arkada kala ba;lam;;t;, ba;;r;p-ba;;r;p kovalama hevesini b;kakm;;t;.
;ocuklar da h;zlar;n; bozmaks;z;n, nefes almak dinlenmek i;in ara vermeden, su akar gibi da;l; yerle;ime girmi;lerdi, nefes nefes olanlar; anlatm;;lard;, dinleyenler titrer olup dinlem;lti, korku ve mutluluk i; i;e girmi;ti.
Ana, ata, nine, dede, karde;, k;z karde; hepsi bu habere tan;k oldu, Yi;it O;lan b;y;klerden ;vg; ald;, fakat gururlanmadan oldu;u gibi kald;, dostlar; da onu sayg; ;emberine ald;.
Bu masalda iki mana var: Birincisi-Bilen her durumda ;are bulur. ;kincisi-Al;akg;n;ll; sayg;n olur.
;imdi hadi – uykuya, r;yalar bizi berleyor olmal;.



ESK; S;ZLER; KISA S;ZL;;;
(Yaz;daki rastlant; s;ras;yla sunulmakta)


Urak;n. URAK. Atak. H;c;m.
Urun;ak. Giri;ken. Efendili;ini yerle;tirme ;abas;ndaki ki;i.
Uraklar;a.Sald;r;ya ge;mek.
;ren;ek. Art;k b;rakamayacak kadar bir ;eye al;;k;n ki;i.
Alabuluk.Mavi temelli ;e;itli rengi g;z,
K;ks;l.A;;k eflatun rengi.
K;k.G;k. Mavi renk.
K;ks;man.Solgun mavi renk.
Temir betli.Koyu gri renk.
Tutun;ak. Kale duvar;nda kolay t;rmanmak i;in yap;lan, i; savunman;n hareketini kolayla;t;ran tutunabilecek olu;umlar.
Sar;.Sar;.
Cez betli.K;rm;z; k;na rengi.
K;z;l.K;rm;z;.
Ca;il.Ye;il.
Ca;ils;man: Ye;ile ;alan.
;ubar. Kar;;;k noktac;klardan olu;an renk.
Tal;;r. ;zli.
Kantor. Koyu bordo rengi.
Aks;l. S;t kafve rengi.
Ak. Beyaz. S;t ;r;nleri.
Aks;man. Beyaza ;alan. Kirli beyaz.
Kara. Siyah.
Koyk;z betli. A;;k kahverengi.
Mor. Koyu kahvrengi.
Cer betli. Kirli gri rengi.
Kaur. Solgun renk.
Aur k;ks;l.Eflatun ve bordo i;erikli renk.
Sar;s;man. Sar;dan s;t kahvesine ;alan renk.
K;z;ls;man. K;rm;z;ya ;alan.
;ubars;man. Kar;;;k noktac;klar;n;n az g;r;ld;;; renk.
Tal;;rs;man. ;zliye ;alan renk.
Teril;ek. Saf, tekrar tekrar aldat;lan ve ya;ad;klar;ndan ders al;p yeni davran;; olu;turmay; ba;aramayan insan.
Aur kantor. Koyu bordo.
Al;nd;u. Al;n;ak. Hemen k;z;veren insan.
Car;k kantor. A;;k bordo.
Karald;m. A;;k gri rengi.
Kergi;. Y;n kuma; ve ba;ort; kurutumunda kullan;lan gerici tezgah. Cerrah aleti.
Kiril;ek. Sokulgan, giri;ken, ba;ar;l; davran;; olu;turucu. Gernellikle doland;r;c; ki;iler hakk;nda s;ylenir.
Kauran. G;ne; ;arpmas; hastal;;;.
Kuuk. ;drar torbas;.
Kindik. G;bek.
;bge. Akci;er.
Baur.Karaci;er.
Bilin;ek. Her ;eye kulak diken olumlu veya olumsuz her t;r bilgiye merakl; ;ocuk.
Buul;ak.Baz; yut ma problemleri olan insan.
Berin;ek. Vermeye al;;k;n, eli, kalbi, ruhu a;;k insan.
Cab;;mak.Yap;;kan. Yap;;t;rma.
Caydak. Eyersiz at.
Barl;k. Varl;k.
Kiri. B;y;k mal varl;k.
;y kerek. Ev e;yas;.
Kerek. K;;;k mal varl;k. ;htiya;. ; aletleri.
K;l;m;ek. Her ;eye mizahla yakla;an ki;i. Sebepsiz g;len ;ocuk.
Mal. Hayvan.
;ay. Sakin b;y;k nehir.
Koban. Da; nehri.
Terk suu. Gemi, kay;k y;zd;rebilecek su(nehir,deniz).
A;arsuu.Engel ;st; akan su. ;elale.
Suu sekirtma. ;elale.
Ar;k. Dere.
;lipin. Sulama ama;la kaz;lan yapay derecik.
Irc; ilipin. Su tutan ve s;n;r; belirleyen yaray dere.
;ayl; ;at. Nehir k;y;s; b;lgesi.
;ayl;. Nehir k;y;s;nda ya;ayan.
Cal;n;ak. Yalaka.
Tennizli. Denizli.
S;y;m;ek. Her kese sevgiyle yakla;an temiz kalpli insan.
T;y;m;ek. D;;;m.
Korun;ak. Kendini s;k; koruyan, her t;r laya kar;; a;;k tepki vermeyen, " beni ;s;rmayan y;lan bin y;l ya;as;n" der gibi ya;ayan, kal;n kalpli ki;i. ;kinci manas;: d;;man i;gali s;ras;nda acilen olu;turulan yetersiz savunma sistemi.
Kalan;ak. Kalann;. Ta;dan yap;lm;; avlu duvar;.
Allan;ak.;abuk karar veren ve harekete ge;en ki;i.
;yil;ek. Her kesi efendi bilen, gururu ;;kertilmi; ki;i.
Uzal;ak. "Eli kolu uzun" denilen, arkal; ki;i.
Tayan;ak. S;rt;n yaslanabilece;i yer veya insanlar.
Tiyim;ek. Tiygi;. Tiek . ;ocuklar;n okutma s;ras;nda g;stermek ama;l;
kullan;lan s;sl; sopac;k. ;kinci manas;: Dokunucu s;zl; insan.
Tiril;ek. S;k;a "d;;en" yine de "aya;a kalkmay;" ba;arabilen ki;i.
;lin;ek. Tuttu;unu koparan ki;i.
Sal;n;ak. Uzun bile;ik dall; bitki.
Nart. ;at;. En ;st. S;sl; ;at;.
;rne;in: "Nartda-oyum, ;yde-toyum" (;at;da kesme s;sleme, evde bolluk). "Oyma" kesme k;rma metodla yap;lan resimdir. "Oyum" ise "fikir" manas;nda bir kelimedir. Burada uyum kurallar;na ba;l; olarak "toyum" s;z;ne kafiye olu;turmakta ve "oyum" ;eklilde "oyma" manas;nda gelmektedir. Eski T;rk dilinde bu t;r de;i;im s;k;a kullan;l;r.
"Nart" ayn; zamanda Hun ;st d;zey asiliyetin (Huyan (Koyan); S;ybu (S;yba); Lana (Lan;); Siolin (Sanbsen;en) soylar kitlesinin boy ismidir. Bilinen Hun boylar;: "Nart"; "Sya"; "Syanbiy"(Tan;ihayl;); "O;uz".
Tohalanma: ;;lemeyle s;slenmi; yap;ta "tohalannan" denir. Askeri z;rh giyme de bu s;zle anlat;lm;;t;. ;rne;in: "Oy er degen k;be-koruk tohalan;r, oy k;z degen dariy-damha coharlan;r." (Oy erkek dersen z;rh, kalkanla s;slenir, oy k;z dersen - ipek "damhayla" ;ahanele;ir). "Damha" g;n;m;zde t;r; belirlenemeyen bir eski kuma;;n ismidir."Cohar" ";ahane" demektir. "Coharla;;r"(;ahanele;ir) kelimesi ancak esprili konu;mada kullan;l;r).
K;yamut: B;y;k sava; veya do;al felaket belas;.
K;yam;t: K;;;n en so;uk zaman;.( "K;; k;yam;t" k;;;n en so;uk zaman; olarak s;ylenir. "K;; ;ille" de ayn; manay; ta;;makta. G;n;m;zde "ky;amut" ve "k;yam;t" kelimeler kar;;t;r;lmakta ve her iki manada da kullan;la bilmektedirler).
Boza. Arpa unu ve bu;daydan yp;lm;; i;ki.
;a;;r. Rak;.
Sos ta;. Soslan ta;. Granit.
Sos uruk. Granit par;as;.
Ke;ene. Yer;st; ta; mezar.
Tanr;c;l;ktan gele gelen g;mme t;relerine g;re (kurgan) Eski T;rk'ler (Lana kitlesi olarak bilinmekte) ;l;lerini da;l; ;artlara uyum sa;layarak, yer ;st; ta; mezarlara g;mm;;lerdi. Bunlar;n tarihte "Kaplamal; mezarl;klar" olarak bilinen mezarlarla ;ok ortak yon; bulunmakta. Nart -Kara;ayl;lar';n atalar; "K;;;k G;;" (M.;.6-5 as;rlar) s;ras;nda Bat;'ya giden bir Hun kitlesi olarak, Kafkas ;n; ve da;lar;nda tutunmu; ve ;; Asyadaki toplumsal ilerlemeden yoksun kalarak, eskiden bildi;i t;relerini korumaya devam etmi;ti. Eskidense ;;ll; Hunlar mezarl;;;n ;zerinde kum da;l;;; olu;turmu;lard;. (tarihi ismi "kurgan").
Casar;k. S;s.
H;n;. A;;r karakter. A;;r ruh.
G;r. Ku; sesleni;i. ;oklu ses. Ata s;z;nde "k;rlang;c;n sesi" anlam;dad;r.
S;z;lgen alt;n. Eritilip temizlenen alt;n.
Oka. Alt;n dantel.
Tak;;;. ;ki mana ta;;r: "Giysi ask;s;" ve "engel". Atas;z;nde "engel" anlam;nda gelmektedir.
Kak;;;. ;;rp;c; alet (sopa) y;n i;lenesinde kullan;l;r.
Cuurt. Yogurt. Eski s;z.
(Nart-Kara;ayl;lar';n s;t ;r;nleri:
"cuurt"-kaynat;lm;;, mayalanm;; s;tten yap;l;r;
"ayran" cuurtun kar;;t;r;lm;; hali;
"susab" ayran;n sula kar;;t;r;lm;; hali;
"tuzluk" cuurtun tuz kat;lm;; uzun s;re so;ukta bekletilmi; hali;
"kayna;an ayran" kar;;t;r;lm;; yogurtun s;cakta bekletilmesi sonras; gazoz haline gelmi; i;ecek.Mide mikrobik ve so;uk alg;nl;klara kar;; kullan;lan eski bir tedavi ;r;n;;
"kurt ayaran" cuurtun s;z;lmesinden sonra topcular ;eklinde kurutulmu; hali.;
"b;;lak" peynir.
( Yap;m;: koyun midesi kurutulduktan sonra yogurt s;v;s;nda bekletilir onunla da s;t mayalan;r).
"B;;lak" ;u t;rleri i;erir:
"kum ba;lak"- form verilmemi; saf peynir;
"g;b;t b;;lak"- Koyun tulumundan yap;lan kapta, ;zel tatl;, formlu peynir;
"s;kma b;;lak" yumu;ak serbest formlu tuzssuz veya az tuzlu peynir (kahvalt;l;k);
"kurt b;;lak" peynir toplar. Yaz;n kurutulur ve uzun s;re bozulmaz. Uzun yolculuklar s;ras;nda kullan;l;r;
"tat;ran b;;lak" bitkisel har; koyulmu; tuzlu, biberli peynir.
";;;gen b;;lak" yap;ld;ktan hemen sonra eksi derecede tuzlu suda beklet;len donmu; peynir. Eridikten sonra k;;;k topcuklar hal;nde da;;l;r, "h;;;n", "b;;lak bi;irgen", "begene","suu b;rek" yemeklerin yap;m;nda kullan;l;r;
"tuzlu b;;lak" S;k; tuzlanan ve ;rg; ;eklinde kurutulmu; peynir.
Cumuluk. Yerinde duramayan, her an ko;maya meyelli, h;zl; y;r;yen manalar; i;ermekte. Atas;z;nde h;zl; at anlat;lmaktad;r.
;am. ;an.
;li;an.Ni;an. (;rne;in: "can;uar esen'a ili;anna sal;b atma koy, sauluk maral esen da em;eginden tarma koy". (canavar isen ni;an al;p vurma imkan;n; tan;, sa;;lacak geyik isen da memeni sa;ma imkan;n; ver) (Kaynak: ;ark;-efsane "Biyn;ger").
Teyri. Tengri. Tanr;.
Caya. B;y;k yay. Arbalet.
Kon-kon. Bir t;rl; yerli lamayan ki;i, devaml; u;up duran ku;, gezginli;e kendini kapt;rm;; adam.
Hathu. G;h;s. (eski s;z).
Tulak. Al;alt;c; el i;areti.
K;sha k;sar. Manas; bulundu;u c;mlenin anlam;na g;re de;i;ir. H;zl; halleder, cimriler, az zaman tan;r, Net ve h;zl; karar verir vb. benzer manalarda kullan;l;r.
Kelbet. G;r;n;;, g;rkemlilik. ;nsan;n ve yerin tan;mlanmas;nda kullan;l;r.
Ay-hay. Hay-hay! "Ke;ke", "Tabii ki" anlam;nda kullan;lan s;zurumdur.
S;z urum. Konu;ma tarz. Ayn; zamanda kendinin ;zel anlam; olmayan, di;er s;zlere destek sa;layan tak;mlar;n ismidir. "Ay-hay", "Ah","Ou" gibi arac; s;zler "s;z urum" olarak tan;mlan;r.
Nay-nay. Bu bir s;z urumdur, ;zel anlam; yok, fakat kullan;ld;;; c;mlede "serseri ve bol konu;mal; ki;i" anlam;nda gelmektedir.Do;ru d;r;st fikrini anlatamayan, konu;ma ve d;;;nce imkanlar; k;s;tl; insanlar, ihtiyarlarlar bu s;zle tran;mlan;r.
;z. Her ;eyin ;z;. Ki;ilik. Soy gelenek k;lt;r;. Syanbiy boyu T;rkler'inde "ben" anlam;nda kullan;l;r.
K;zcanmaz. Ki;ili;i yetersiz, isteksiz, hedefsiz, hamur ;zl; denilen ki;i.
T;y;n ton. K;rk montu. (eskiden genellikle tilki ve samur derisinden yap;lm;;t;r).
Kucurur. "Kucur" s;zden olu;ur, tuhafla;;r many; ta;;r.
Kuturur. "Kutur;an" s;zden olu;ur ve "kudurur" anlam;n; ta;;r.
Ka; ber. G;l;mse, ho;g;r;yle kar;;la.
Can karma. "Can;n; karma" olarak g;n;m;zde kullan;lmakta. ";ntihat et" anlam;ndad;r.
Kerekli. Kafay; ;;;tm;; ki;i.
Gagayba;.Kibirli, az bilimli, kendi aptalca tutumunda ;srarl;, inatc; ki;i.
El sarkar. Atas;z;nde" Halk acele toplan;r", "k;y ak;n eder" manada gelmekte. Ba;l; oldu;u c;mleye g;re manas; de;i;ebilmektedir.
Kan ;eri;n; kaytar;r. Bir ;eyden ;ekinmez, s;y;r;l;r, utanmazl;;;yla ba;ar;r anlam;ndaki eski s;z.
Genca. Asil at cinsi. (G;n;m;zde d;nyaca ;nl; "Kara;ay At").
Kantor. Asil at cinsi. (G;n;m;zde "Kara;ay At" olarak d;nyada bilinen at cinsi).
Toru. At cinsi. ("Kara;ay At")
Suucor;a. Yar;;c; cinsi at. (G;n;m;zde Kara;ayda ;retilmekte).
;;meltayak. Boumerang.
Hoynuh. K;re.
Cora. Yorum.
Kuum. Bir fikrin y;nlendirilmesi.
K;y. Hun asil soylar;n;n unvan tan;t;m; olarak kullan;lan isim takmas;. ;rnek: Hun-Kaa;ayl;lar'da "men an; k;ys;nmeye"(ben onu asil saym;yorum), Balkar T;rkleri'nde "k;ys;z" (soysuz) bi;iminde korunmakta.
As;ek biy. Han soy. "Beyaz kemikli prens" olarak ;evrilir. y;ksek pren soydan ki;i.
Biy. Prens. ;st d;zey asiliyetin temsilcisi.
H;yanat. ;hanet.
K;tey. S;r;u;;. ;oban.
K;nde;. Kuma.
Kantar. Kan davan;n taraflar;. ;rne;in: "Eki tukum bir birine kantar boldu, tuu;an-tuuduk bir-birini tartar boldu"... (;ki soy kan daval; oldu, gen; nesilleri birbirini cevaba ;eker oldu). ( Kaynak: "Karahan". Nart Masallar;).
Ti; turur;a. Dimdik durmak i;in.
As;u. Teselli. Ho;.
Salauat. Salaati m;nciye.
Orayda. ;ok sesli koro melodisi, ;ark;s;. ;smi "eji;".
Bayra. Amazon. Genellikle erkeksi k;z ;ocuklar; azarlama s;ras;nda dile getirilir.
Ti; ce. Cer cer. Cek. K;zk;rmez. Gurbet.
;;rahtan. Me;alenin yerle;tirildi;i yer.
Ahtar;u. Bir i;ikesin sonuca ula;t;rmak. ;rnek: "kan;n ahtarsan da uyalmaz".
Berne. Damad;n akrabalar;na gelin taraf;ndan d;;;nde verilen hediyeler. (Bu t;re ;in prensesini vergiyle birlikte Hun ;an;yuna gelin olmak ;zere getirildi;i d;nemlerden (M.;.3-1 as;rlar) kala kalm;; ve Kara;ayl; Hunlar'da korunmaktad;r).
Casama. Aplikasyon. Bir kuma;;n, metal veya d;er maddelerin ;zerinde yp;lm;; kaplama s;slemesi.
Casamma. S;per ;ik giyinmi; ki;i.
Casar;k.De;erli metal ve ta;lardan yp;lm;; s;s. (Eskiden- g;h;sl;k, kemer, k;pe, kad;n s;sl; ;apka, tarhl;k ayakkab;lar;, y;z;k, bileklik, kuuluk (uuluk), ;b;r;ek (s;s sand;kc;k), erkek kemerler, g;h;sl;kler (hz;rlar), s;sl; tabaklar, at s;sleri, soy damgalar; vb).
Hagok. Zevksiz, fakat pahal; giyinen ki;i.
Kadama. Arka daki kuvvet. Sava; s;ras;nda yanda; deste;i. ;zel sdavran;;larda "o bana arka" gibi anlamda kullsn;l;r.
Tam;r. K;k. Bitkinin k;k;. ( Halk;n tarihi mazisi anlam;nda da kullan;lmakta. Ayr;ca bulundu;u c;mlenin manas;ndan etkilenerek anlam;n; de;i;tirebilen s;zd;r ve soyut tarza uzanmaktad;r).
S;rk;u. ;;mar;kl;ktan huyu bozuk ;ocuk, gen;, delikanl;.
B;gek. Cesur ayn; zamanda fiziksel anlamda kudretli. (Halk;na sahip ;;kan, kendini feda eden ki;ilere "b;gek" denilmi;tir. ;rnek: "Seni b;;na ;;k;anla-b;gekle bla cigitle"...(senin tepene t;rmananlar cesur kudretliler ve yi;itlerdir). (Kayanak ;. Semenov. "Minni Tau" (Elbrus) ;ark;s;.
B;lek. Grup. Topluluk.
Halpama.Arpa ve m;s;r unu kar;;;m;ndan yap;lm;; hamur topcuklar yeme;i.
;ap;an. B;y;klerin hizmetinde bulunan ;ocuk. ;o;unlukla haber g;nderme, davet etme gibi hafif g;revlerde kullan;lm;;lard;.
Turu. Herkesse a;;k. G;z ;n;nde. Hayvan;n ;iftle;me d;nemini da tan;mlar. ;rnek: "genca baytal turu bolsa genca acir kuru bolmaz" ( Burada "turu" ( herkese a;;k) kelimesi ";iftle;me d;nemi" anlamm;nda gelmektedir). (Kaynak. "Nart S;zle").
Temir;ile;.Vuru; ;ncesi yp;lan sald;r; tehditinin fiziksel yans;mas;.
Kemir;ile;. Haks;z su;lamaya kar;; su; duyurusunda bulunmak ve haks;z taraf; su;lu ;;karmak. Davac;n; daval; konuma d;;;rmek.
Cetimli.Varl;kl;, eksiklik hissedmeyen aile, ki;i.
Sakl;k., ;ek, Irc;, Ca;al;k,Kazakl;k. S;n;r.
T;RLER;N A;IKLAMASI:
"Sakl;k"- a;a b;lgesi s;n;r;;
"Irc;"- toprak s;n;r;;
"Cakl;k"-sava; sonras; devlete dahil edilen b;lgeleri de i;eren ortak s;n;r; ";ek"-devlet s;n;r;;
"Ca;al;k" devletin su s;n;r;;
"Kazakl;k" - d;;mana engel olu;turan kaz;lm;; kanallar ;eklindeki s;n;r.
May. Bu s;z mitolojide "Dolay" Teyri efsanesinde bulunur. Bolluk ve hayvanc;l;;;n verdi;i s;t ;r;nleri manalar; kapsar. Ya;, bal ceviz vb. kar;;;m;ndan yap;lm;; tatl;.
Aytar. Birisinin veya toplulu;un s;zl;s;.
K;l ;s;nde olturur. Rahats;z hayat s;rd;r;r. (Rahats;z d;nem ya;ar).
K;l;;ha k;l;k k;y;an. K;l;; kullan;m;nda s;per uzman, cesur sava;;; veye her an kavga yapmaya meyelli ve g;steri;li zafer arzulayan kimse harika teknikli asker.
Ebindir usta.;;inin tam uzman;, unutulmayacak usta.
Ka;anak. Yeni do;mu; bebek.
A;anak.Yer alt; sudan etlilenen ;slak toprak veya kayay; ;slatan az akan su.
Kayboran. ;aytan cel. Hortum r;zgar;.
Kayl;k bolur. Hortumun verdi;i zarar niteli;inde zarar g;r;r.
Uluul cel. S;cak ;;l r;zgar;.
Hay;a ;abar;a. K;t; haber alarak halk;n ak;n etti;i yere ko;mak.
Hay hapar. Bela haberi. K;t; haber.
Ka;a at;b ca;a;an. Ba;kalar; vaatlerle kand;rarak s;rtlar;ndan ge;inip giden kimse. Doland;r;c;.
Cepe. Celpelik, Cellik,U;ou, Celpegey. Yelpe t;rleri.
Selpe.Bal ;ibin. Ka;;bal. Ar;. "Ka;;bal" diye e;ek ar;s; da tan;;mlan;r
Tiranni;.Tirellek.Tiris;ek. Tiricilik. Tirekbel. Diren;li, dayan;kl;, ;srarla direnen ki;i.
Saucilik. Saubitgen. De;. Fiziki olarak kudretli ki;i.
Otcanmaz. Huzursuz. S;cakl;;; olmayan aile, ki;i. y;rek.
Ohde;k. Karamsar, hep oflay;p duran ki;i.
Tark;l. G;ptal; ki;i.
Tak;rk;l. A;lamaya meyelli, nazik ruh yap;l; insan.
Hay;s;lemez. Her ;eyi k;t; tarafa yorumlayan insan.
Tigilirge. ;l;r;e. Aniden fenala;arak d;;mek. Yukar;dan a;a;;ya ;l;mc;l darbeyle d;;mek.
Auruhsunnan. Halsizle;en,hastalanmaya ba;layan, rahats;zlanan.
Keriuan. Kervan.
Keram. Aura. Sat;rn gezegenin ismi.
Keramat. Yay;lan n;r. ( ;rnek: "Sanna Allahdan n;r keramat a;;ls;n,!".sana Allahtan nur auras; yay;ls;n) ( Kaynak: Kara;ayl;lar';n Halk Dualar;).
Cek bol;an. Yabanc;la;an. D;;lanan, halk;ndan kopan.
Cek adam. Cek. Yabanc;.
Cek cer. T;; cer. Gurbet.
K;r;k. K;r;k.
;y;retirge. ;o;altmak.
;y;rl;. Evli adam.
;yl;. Evli kad;n.
Cantok. ;yi y;rekli, saf, temiz kalpli insan.
Candoh. Deli de denilemeyen fakat biraz ;atlak ki;i.
Bolmaz hapar. Fantastik haber. Uyduruk haber.
S;nau;. S;nau;u. Denetimci.
Buu;ar it. Asil cinsi kurt av;nda kullan;lan k;pek.
Koyunduk(Koyundak). S;s k;pek.
Call;calka (it). Avc; k;pek.
Sakkulak (it). Bek;i cinsi k;pek.
Sam;r (it). Avlu k;pe;i, s;r; korumakta da kullan;l;r.
M;rd;, Bat;ul. K;m;;l. Batajkl;k.
Kumtartar. Cuthun kum. Batt;r;c;, i;ine ;ekici kum.
Kar ;z;lgen. Tepelerden ak;n eden mahvedici ;;;.
Ta; ;z;lgen. Da;larda kaya ve ta; d;k;lmesi.
Cuthun suu. ;;ine ;eken derin su.
Cuthun k;;. ;st;n g;;.
Cuthub adam. Her anlamda kudretli, d;;man;na haddini bildirebilecek ki;i.
K;l caz;an. Teselli eden.
;a;ay;r;a. Yeme;in ters bo;aza gitti;inden ;ks;rmek.
Kabak. Mahalle. K;;;k kasaba. Bir akraba toplul;un (soyun) topraklar;.
T;yal;ak. Durdurabilen, durdurma imkanlar; olan ;ah;s veya yap;t.
Suu t;y;;;. Suu buruu.Suu ;ht;r;k. Suu beginme. Suukeser huna. Su engeli t;rleri.
Tam;z;k. Ate;i yakmak i;in haz;rlanan k;;;k ince a;a; par;ac;klar. (G;n;m;zde ate; yakmak i;in kullan;lan petrola da "tam;z;k" denir).
Terilti;. ;nsan; olmayacak bir i;e, davran;;a inand;rarak s;r;klemek ve kand;rmak.
Tuar. B;yuk ba; evcil hayvanlar;n toplu ismi.
Mal. T;m evcil hayvanlar;n toplu ismi.
M;lk. Kiri. Mal varl;k.
Uak ayakl;. K;;;k ba; evcil hayvanlar.
Can;uar. Vah;i hayvanlar;n toplu ismi.
Irn;k . Vah;i. Yaban.
Kurt-kumursha. B;ceklerin toplu ismi.
S;rkelgenle. S;r;ngenler.
C;rth;;. Y;rt;c;.
Terilmez. Kand;r;lmaya elveri;lilik g;stermeyen sa;lam tutumlu ki;i.
Ab;nd;u. ;anss;zl;k ya;ayan, yaln;;lar;n; tekrar tekrar i;leyen ki;i.
Ab;ns;z. Sa;lam d;;;nce ce ki;ilikli. yanl;;;ndan ders alan ve tekrarlamayan ki;i.
Ginaz. Prens.
Terkni terk kaytar;r. ;ok say;y; ;ok say; ;evirir.
Terk. ;abuk. ;kinci manas;-";ok".
Tul-tuban. Say;s;z ;ok. Anlat;lamaz ;ok.
K;tlek. ;erefsiz.
Kodu;u. Han;n, a;an;n, beyin halka bildirisini duyurucu ki;i.
M;;;r. M;r;lday;p duran hi; bir ;eyden ho;lanmayan ki;i.
K;me. K;zam;k.
Oyma. A;a;, ta;, kemik, metaller ;zerinde k;y;larak yap;lan resim t;r;. (relyef, barelyef, gorelyef).
Sokmak. Kardaki patika.
;lle;k. Ottaki patika.
K;yau. Yetersizlik, eksik, hafif sakatl;k.
Totur. Enerji. (;rnek: "Sausar totur -Teyriden, cansar bala-belinden"(can; canland;r;c; enerji Tanr;'dan, candan b;l;nen yavru belinden). (Kaynak: "Nart Mitolojisi" "Teyri duala").
"Sausar totur" g;n;m;zde tamamen kullan;m d;;; bulunan "t;m canland;ran" manadaki eski s;zd;r, "cansar"(candan b;l;nen) ise bir erkek ismi olarak dilde bulunmakta, fakat konu;ma dilinden ;;kar;lm;; bulunmaktad;r.
Sausar totur. Canland;r;c; enerji.
Cansar. Candan b;l;nen. Erkek isim.
Toturlu adam. Enerjili insan.
;a;;r. Rak;.
;amtutar. ;nl;, ;anl; ki;i.
K;ye;e. K;p;ak. Kip;ak.
K;y;e. Kip;ak' esprili hitap.
;iy;e. Olmam;;,pi;memi; anlam;nda bir ;aka.
T;nn;. Sessizlik. Tam sessizlik.
K;nn;. Durmu; zaman. (;renek: "Ca;au-k;nn;;a, can;n-t;nn;;a"). (Kaynak: "Nart S;zle" Kara;ayl; Hunlar';n Folkloru).
Bu;oy. ;m;rl;k buzlar;n aras;ndaki ;atlak ve derinlikler. Kalenin savunma sistemindeki ate; pencereleri.
;ab;r. Kaba deriden yap;lm;; k;le (i;) ayakkab;lar.
Sakk;n haua.( kal;n "k"yla s;ylenir). Sabit hava durumu. (;rnek: "sakk;n haua sakl;k colun tutdurur, ayak ;zn; tuban ;al;u cutdurur"... (sabit hava durumu huduta yol tutulmas;n; sa;lar, ayak izleri de duman ;alg;lar; kaplar). (Kaynak. "Peliuan" masal;. "Nart Tauruhla").
;uruk. Kaliteli deriden yap;lm;; g;zel ayakkab;lar
Ba;l; ;uruk. Erkek ;izmeleri.
Uyuk. Ke;eden yap;lm;;, kara dayan;kl;, kal;n ;izmeler. (Rus T;rkleri'nde "valenki" olarak bilinmekte).
Tizme ;uruk. S;sl; kad;n ;izmeleri.
Messile. ;badet ayakkab;lar.
;ar;k. Hafif yazl;k kad;n ayakkab;lar.
Gabba. Gecelik ayakkab;lar.
;abba. ;ocuk ayakkab;lar.
I;;m. ;; s;ras;nda so;uktan korunmak i;in ;ab;r ;st; giyilen. dize kadar uzanan deri veya ;r;l; kaplama.
;at ;;;m. De;erli hammaddeden yp;lm;; dizalt; kaplama.
Kablau;la. Tabans;z arka taraf; a;;k terlikler. "Kablau;"un di;er manas;-"kaplay;c;".
Tarhl;k. (Tarhl;kla). Asil kad;nlar;n ve gelinlerin giydi;i boy uzat;c; s;sl; de;erli ayakkab;lar.
Karan cer. Bitkisiz, k;s;r yer.
Karan alam. G;kteki ayd;nlat;lmam;; alanlar.
T;r. Ba; k;;e. K;;k.
C;rma;. Elbisenin belindeki fermuar yeri. (eskiden d;;melenmi;ti).
;arh; oynar. Dirilir, hareketlenir, kuvvetlenir.
Dann;l t;z. Yar; ;;l.
Kum t;z. Kumlu ova.
Kuu t;z. ;;l.
C;ym;;. Biraz cimri, toplay;c; ki;i.
C;y;;;. Giysi dolab; yrine duvarda yap;lan derinlik.
Can;u. ;; ba;lang;c;nda kollar; s;valama ve haz;rlanma i;aretini anlat;r.
;o;ay.K;sa s;reli tan;nan arkada;.
Coyum eterge. Har;ama yapmak.
K;r;;y ku;. Dinozor ku;u. Y;rt;c; ku;.
Sipi ;;b;k. ;ocuklar; korkutmank i;in okulda kullan;lan ince sopac;k.
K;r;a. Eski erkek ismi. ;u anda kullan;m d;;; bulunmakta.
Kar;a. Erkek ismi. ("De;t-i-Kip;ak " devletinin Mo;ol ve Moskovya tarf;ndan par;aland;;;ndan sonra, T;rk asiliyeti s;;;nacak topraklar arad;;; d;neminde (M.S.14 asr.) ;nder olmu; ve halk;n; G;ney-Bat; ka;anat;ndan K;zeye (K;zey Kafkas) getirerek, yerli T;rkler'le birle;t;rmi; ve Kafkas b;lgesinde T;rk hakimiyetini g;;lendirerek, ;arl;;;n "rusla;t;rma" politikas;na kar;; direni;li kitle olu;turmu;tu. K;r;m Semenderler'den olmu;. Milli kahraman say;lmakta).
Teple;;: Pres. Bask; aleti. A;;rl;kla bask;y; birarada olu;turucu alet. (Ekiden y;n ;r;nleri i;lemesinde kullan;lm;;t;.
Minde;;. A;a;, ta;, deri, metaller ;zerinde tabloyaparken veye dikerken kullan;lan alet. K;;;k par;ac;klar kopararak ;ekil verilmesini sa;lar.
Tuaylau. Av s;ras;nda k;pkleri;nlendirmek i;in ;;kart;lan sesler.
Buu uular;a. Gey;k avlamak.
Bualar;a. Yakalamak.
(Bu s;z ;ok eskidir. G;n;m;zde her t;r mana i;im "tutar;a" s;z; kullan;lmakta. Fakat bu manay; ta;;yan di;er s;zler de vard;r. ;rne;in: "bualar;a" s;z; sadece av hayvan hakk;nda s;ylenir, insana kar;; "tutar;a"(tutmak) denir, "ca;alar;a" s;z; ise hukuki dilde kullan;l;r)
Buala. Anjin.
Ca;alar;a. Yakalamak.
C;r;k. (kal;n "k"k). Hafif kesik. Is;r;k.
C;r;k. (yumu;ak "k"). Tohumlar;n ;zerinde olu;an k;k belirtileri. ( ;rne;in patetes topra;a g;m;lmeden de u; verebiliyor vb).
K;j;;l. ;st ;ste, karma kar;;;k, ;ok say;l;, tedirgin veya k;zg;n topluluk,. Genellikle sinek, b;cek, k;;;k hayvanlar ve d;;man g;;leri hakk;nda kullan;l;r.
Calka kald;r;r;a. Kar;; koymak. Sat;ralt; terc;mesi-"yele kald;rmak". "Ba; tutmak", "y;z tutmak" s;zlerin manas;ndan daha da fazla tepkiyi ifade etmektedir.
Terk Ba;;. G;n;m;zde "Terek" olarak bilinen ;ay;n ba;lang;c; topraklar. "Terk Suu"(Terek) T;rk Karabulgarlar;n ana topraklar;n;n i;inde olmu;tu. (15 as;dan Birinci Rus-Kafkas sava;;na dek, k;s;m k;s;m "Terek" b;lgesi tamamen T;rk Bulgar, Kumanlar'dan kopar;lm;; ve Yunan ba;l;l;;;ndan Osmanl; donanmac; Gedik Ahmet Pa;a taraf;ndan kopar;lm;;, k;smen Osmanl;'ya g;t;r;lm;;, k;smen de K;zeye do;ru yay;lan, "Ad;;a"(;erkes, Kabartay, Ub;h) aile boylar;na, Rus ;arl;;; taraf;ndan, yanda;l;k ve hizmeti i;in verilmi;ti. (Tarihe ismini yerli Kafkas T;rk ler'le ;iddetle sava;arak yazd;ran Bekovi; ;erkasskiy isimli Kabartay, Rus ;arl;;;n;n bile kabul edemedi;i gaddarl;;;yla ismini T;rk ;ark;-efsanelerine de ta;;tm;;t;).
Ebin haz;rlar;a. Temel haz;rlamak. Atas;z;nde "terbiye y;ntemi haz;rlamak" anlam;nda gelmektedir.
Ebin eseblerge. Durumu inceleyerek ger;ek;i bir kararla hedef ayarlamak.
;;ni ebin bilgen. ;;in ;z;n; bilen.
Ebin. Her ;eyin ;z;, temeli.
Ebsiz. ;zs;z. Tuthu;suz. H;le;. ;zs;z ki;i. ("H;le;" kelimesi "yumu;ak, formsuz" anlam;nda da kullan;lmakta. ;rne;in: "h;le; t;l; boldu" (fazla yumu;ak hamur oldu).
;;lenmegen. Yontulmayan. Terbiyesiz.
Conulma;an. ;lkel durumdaki ki;i. Temizlenmemi;, ;st; kesilerek d;zeltilmemi; a;a;.
K;nt;ymaz. ;nat;;, kendi karar;nda ;srarl;, s;k;a yanl;; yapan ki;i.
K;ns;z. K;ns;z. K;n; olmayan. ;nsana kar;; "s;n;r tan;mayan" manada kullan;l;r.
K;l. Set t;y. ;kinci manas;-"yap", "ger;ekle;tir".
As. Alan ve Sarmat halklar;n;n birle;tirilmi; ve k;salt;lm;; ismi.
Taban kerirge. Ka;mak. Acele uzakla;mak. (Genellikle komik durumlar;n anlat;lmas;nda kullan;l;r.
Ta;k;yar.Ta; ;zerinde resim i;leyen usta.
Temirk;yar.Demir ;zerinde resim i;leyen usta.
A;a;k;yar. A;a; ;zerinde resim yapan usta.
A;a; usta. A;a;tan ihtiya; gere;leri yapan usta. (marangoz).
Temir usta. Demir aara;-gere;leri yapan usta.
Il;ht;n. B;y;k ve kal;n sopa.
S;rmahan. Kad;n ismi. Atas;z;nde dedikoduya d;;k;n kad;n anlam;nda kullan;lm;;t;.
Call;. Kurtlar;n s;r; hali.
B;r;.Kurt.
Mulhar. Hayvan;n yemek art;klar; (Kuru ot, yeni ot).
Cen. Giysi kolu. Kan akraba. ;rnek: "etim -cennim cok kimge ba; salay;m"... (kan akrabam yok ki kime yaslanay;m).
Cekli. Cek;i. Yabanc; insan.
T;b;n;;. Kaba ipl;k yap;c;s;.
Tartma. Eskiden lastik yerinei; giysilerde kullan;lan ip.
Cul;u;. K;m;;;. Gudu. Sipikol. Sipi. H;rs;z.
Kelepen. C;zam.
;uuba;. Beynini yerine suyu var der gibi ;ah;s.
Tarba;. K;;;k d;nyas;n;n s;n;rlar;n; a;amayan, eksik bilgili ve g;r;;l; zavall; insan.
Celba;. Ba;;nda cereyan esen, hi; bir tecr;be kazanamayan, yanl;;; bol ki;i.
Skandarbek. Halk oyyunu.
Alaugan. Hun-Kara;ayl;lar';n halk k;lt;r;ne yans;ma hakk;na lay;k g;r;lm;;, bir Hun Kazanova's;. ;n; bir ;ok defa evlendi;inden, kad;nlar;n da ona hayran oldu;undan olu;mu;mu;tu. ;irkinin teki de olsa bu g;rg;s;z adam;n pe;inden b;rak;lan kad;nlar; ayr;lmam;; ve onu tekrar elde etmek i;in adeta sava;m;;t;. Hayretler i;erisindeki halk da, hangi de;erinden ;t;r; o kadar sevildi;ini anlayamam;;t;, belki de o y;zden onun ismini folklor k;lt;r;ne ta;;m;;ti. G;n;m;zde ;ok defa evlenen ve kad;n n;f;s;n; etkileyerek ba;tan ;;karan erkekleri "Alaugan" takma adla an;msarlar.
(Halk bilgilerine g;re bu ;ah;s Hurzuk veya U;kulan'da 16. as;rda ya;am;;t;).
Kat;nk;l. Nazik ruhlu, k;r;lgan, g;zy;; yak;n erkek.
Kat;n;;. ;apk;n.
H;r;u. Batakl;k suyu ;zerinddeki "kurba;a yosunu".
Konnur. Kar;;;k solgun bordoya ;alan renk. ;rnk: "Konnur at", "konnur kuma;". Y;z; hastal;k sonucu buru;uklanmi; insana da "konnurbet" denir.
Tal;;r. ;ki rengin s;ralanmas;ndan olu;an renge "tal;;r" denir. (;rne;in: Zebra).
Kolan.Farkl; rekleri birarada bulu;turan renge "kolan" denir.
;ubar. Bir temel rengin ;st;nde k;;;k lekecikler ;eklinde yuvarlak noktalar g;zlenen renge ";ubar" denir. ";rne;in. ";ubar tauk", ";ubar at", ";ubar kuma;").
Kulunnur. Zevksiz renk kar;;;m; "kulunnur" rengini olu;turur.
K;k. Mavi. ;kinci manas;- G;k.
K;ks;l. Mor.
Mor. Koyu kahverengi.
Ak. Beyaz. ;kinci manas;- S;t ;r;nleri. ;;;nc; manas;-Sa;;n beyazlamas;.
Kara. Siyah.
Sar;. Sar;.
Ca;il. Ye;il.
Eman betli. S;t kahve rengi.
Mast;k. Kafkas t;rklerinin Ad;; (;erkes, Kabartay, Ub;h) aile boylar;na verdikleri lakap. (15. as;rda Osmanl; donanmac; Gedik Ahmet Ra;a taraf;ndan Yunan ba;;ml;l;;;ndan kopar;ld;ktan sonra, k;smen Osmanl;'ya g;t;r;lm;;, k;smen de K;zey Kafkas b;lgesine yay;lm;;lard;. Zor ;artlarda yerli T;rkler'in s;r;ler;ni basarak ge;inmek zorunda kalm;;lard;. "Mast;k" (Ki;i;) lakab; da ondan verilmi;ti. Ana manas; "el mantar;"(Ki;i;). Soyut tarzdaki anlam;-"s;r; h;rs;z;"). (Kaynak: K;z;lbekler'le Mast;klara ili;kin t;m ;ark;-efsaneler. "Kara;ay Halk C;rla", ";okkan; haparlar;", ";;pelle;", Folklor).
K;z;lbek. Abaza haydutlar;n M.S. 15-17 as;larda onlar;n K;zey Kafkas topraklar;na yay;lmas; s;ras;nda T;rk'ler taraf;ndan tak;lm;; lakab;.
Amanat. Emanet. Bir ba;ka manas;- Hun T;rkleri'nin Nart boyunda birbirinin erkek ;ocu;unu b;y;tme ve e;itim verme t;residir. "Amanat" sava; durumdaki taraflar;n bar;;mas; simgesi olarak da verilmi;ti. "Rehin" anlam olay; yans;tam;yor, zira "amanata" kendi yak;nlar;ndan ;st;n bak;m sa;lanm;;, ;st;ne toz konmam;;t;. "Amanat" ;erefi bir g;revdi. Nart-Kara;ayl;lar'da 20. asr;n 60 y;llar;na kadar g;zlenmekteydi, g;n;m;zde ise tarihe kari;maya y;z tutmu;tu.
Cank;r. K;r;c; ki;i. (;rnek: "cank;r adam-cama;atha"..).
Calkau. ;al;;mak istemeyen, sorumluluk ta;;mayan, hafif ki;ilikli insan.
K;mar;a. ;almak. H;rs;zl;k yapmak.
K;m;;;. K;;;k miktarda h;rs;zl;k yapan h;rs;z.
Senmen;i. Esprili s;zde kullan;l;r. Anlam;-"ara;t;rmac;" "inceleyici".
Arala;. K;sa s;reli acil durum de;erlendirilmesi toplant;s;. (;rnek: "halk- kuu;unda, can-tarbuunda, han-arala;da, Candoh da kat;n d;galasda".(halk bela haberiyle sars;lm;;, can d;rt taraftan s;k;;m;;, han acil g;r;;melerde, Candoh da kad;n bulma derdinde).
C;y;l;u. Toplant;.
Kenne;. Dan;;ma toplant;s;.
Betle; c;y;l;u. Y;zle;me toplant;s;.
T;relik. T;rrelik sark;u. Su; ve ceza nedenli halk toplant;s;.
Torsuk. S;sl; at eyer.
Cer. Duniya. D;nya.
Koruk. Kalkan.
Tentek. A;;lar;n a;;rl;;;na dayanamadan ;;km;;, serseriye benzemi; ki;i.
Ser. Hafizas; zay;f ki;i. ;htiyar.
Sayau. Kasatura.
K;be. Z;rh.
C;g;ra. Yenilebilen ot. ;kinci manas; - ;ok yak;n "can dost" (orta halk kitlesi s;z;).
Tos. Gizli sevgili. Cinsel partner.
N;ger. Arkada;. Dost. (;st s;n;f;n s;z;).
Arkada;. ;; arkada;;. (a;a;; s;n;f;n s;z;).
;o;ay. Arkada;. (askeri s;n;f;n s;z;).
K;nd;;. Zehirli ot.
;zenni. ;zengi.
;zek. A;ac;n bitkinin sap;n;n i;i. ( ;rne;in: kankal temizlendikten sonra yenilebilecek sap; ";zek" s;z;yle belirlenir).
Tigim. ;kram.
Kutuk. Kel adam. Kuyu.
Zukku. ters bakan ki;i.
Hay-hahay1. Bela ;;;l;;;.
Uluuk.. Hep uluyan k;pek. Hayat;ndan devaml; ;ikayet;i ki;i.
Serme;. Duelo.
;l;m serme;. K;r;u serme;. ;l;m sonucuna kadar sava;ma karar; al;nan duelo. (Genellikle askerleri birbirine mahveddirmek istenilmemesi durumda, asker ba;kanlar; dueloya ;;km;;, yenilen taraf da sava;; kaybetmi; say;lm;;t;.)
B;td;r. Beter. " Ol andan b;td;r" (o ondan beter) anlam;nda kullan;l;r.
G;lca. Ya;l; inek.
Kur;alak. Abluka.
Goliya. Nemli pislik tan;mlanmas;nda kullan;l;r. (;rne;in: "ba;;na goliya" (ba;;na bok yap;;s;n).
Ala;a. ;;ci at.
Bolat. Demirin paslanmaz hali.
G;l. ;i;ek.
;e;ek. ;i;ek hastal;;;.
Roza. G;l.
Lana. Orkide.
Cankoz. Kardelen ;i;e;i.
Tac. Tac.
Onnur zaman. Sonbahar tabiat;n;n solgun d;nemi. ;nsan ;mr; hakk;nda da kullan;l;r.
K;ys;mmegen. Ba;kas;n; yeterice asil saymayan ve kendine lay;k g;rmeyen.
T;n;;;an. Bozulan, koku yaymaya ba;layan.
Ca;. O;ul. Delikanl;. Gen;. Y;l. ( ;rnek: "ca; kelse ca;au car;a tartar"... ( ya; gelince hayat u;uruma do;ru ;ekert); "Ca;l;kda-aca;;u, kartl;kda-cara;;u" (gen;likte yanl;;, ya;l;l;kta uyum) vb.
Ulan. Ul. O;lan.
K;zca;. C;lamuk. G;zya;.
Armau. Tam k;r.
K;z au. Katarakt.
Ou! Mahvolmu; ki;i. Bir sesleni;.(mal ve itibar kay;b;n; i;erir).
;au. ;l;mle sonu;lanan belay; anlat;r.
Hubbegi. Yogurtun i;inde olu;an limon rengi s;v;.
K;l;k k;yma;an. terbiye vermeyen.
Emina. Salg;n hastal;k.
Colay hapar;-to;ay. Colay diplomatik ;st; ;rt;l; konu;makta uzman. (Burada Colay isim "her hangi birisi" anlam;nda okunmakta).
En;iler. Benimser. Kedini ilan eder.
S;y. Sayg;. Geleneksel itibar.
Karan. Bitki vermeyen k;s;r yer. Lilit gezegenin ismi.
Ka; kermez. G;l;msemez.
K;ntiymez. Hi; bir ;eye dayanamayan, kendini ;zel kategoride tutan ki;iler bu s;zle tan;mlan;r ve deyi; bir miktar alay i;erir.
Bu;oy. Da;lardaki ebedi buzlar;n aras;ndaki ;atlaklar. Kalenin ate; pencereleri.
K;zle;. Gara. Su kayna;;.
Satan ariu. Etraf;na nur sa;an g;zel.
Satan Ay. Etraf;na nur sa;an ay. ("Satanay" "Nart Efsaneleri'nde" kad;n kahraman;n ismidir).
Ezek. Ezgi;. Ezici alet veya z;l;mkar ki;i.
T;lma;. Simultine terc;man;. Terc;man.
T;y;;;. Suyun veya g;c;n ;n;n; kesen yap;t veya ki;i.
T;k;;;. T;ka;.
To;ay hapar. Bitmek bilmeyen konu;ma.
Dolay hapar. Fantezi ;r;n; g;l;n; hikaye.
Harh hapar. F;kra s;ylei;ler.
;am. ;aka.
Nak;rda.Gencin k;za a;k;n; bir orijinal espri ;eklinde belirtmesi.
;uu hapar. Gezginin haberi.
Kiyiz. Ke;e kilimi.
Kuu bolur. Nesil b;rakmadan yok olur. Toprak bitim vermez olur.
Tala. Ova.
Salk;nl;k. ;emsiye.
Kalk;nl;k.Suda batmamak i;in kullan;lan kare ;eklindeki a;a; yap;t.
Kelbet. K;l;k. (Ruhsal ve fiziksel de;erleri i;erir).
Kuat. Svimlilik.
K;zcanmaz. ;steksiz, d;;;k enerjili ki;i.
Tot. Pas.
Hal. Hal.Durum.
T;y;n. K;rk.
Mukkur. Kambur.
Kara k;n. Bela g;n;.
S;kgen. Karalayan. ;kinci manas;-bir ;eyi s;kmek.
Ti;iden ti;i. Erke;e hakaret s;z;. Anlam; "di;iden di;i", erkekli;i ;;pheli".
Art; bla korkutur. Genellikle gelinler hakk;ndaki konu;malarda kullan;l;r ve "do;urucu yetene;iyle aileye yerle;ip kal;r" manada, hafif alayl; bir hava ta;;maktad;r. Sat;ralt; terc;mesi- "k;;;yla ;rk;t;r".
Colda kalmaz. Yolda kalmaz.
;nnet. Niyet.
Kucur. Tuhaf.
Kuturur. Kudurur. Ata s;z;nde ;;mar;kl;ktan delirir anlam;nda gelmektedir.
;lecek.Hephastal;klar;ndan basedip duran, kendini zay;f g;stermeye meyelli ki;i. Karamsar.
Uru. ;ukur. ;kinci manas; "h;rs;zl;k."
Can; cannan. Can; yanan, ;z;nt; ya;ayan.
Calbar;an. Yalvaran.
Kerekli. Beyinsel ytersizli;i olan ki;i, tuhaf davran;;l; insan.
May eterge. Ya;lamak. S;t ;r;nlerin boolu;unu sa;lamak.
Nam;s-bet. Namus. Vicdan.
K;r;l;b barab;z nam;s ;;;n, bet ;;;n. Mahvolmaya y;z utmu;uz namus ve vicdan eksikli;inden.
Bat;ul. Batakl;k. Suyu yenilenmeyen, dibi btakl;;a d;n;;m;; g;l, derin ;eken su.
A; orun. Mide.
Hur dert. A;;r ve s;reli intikam.
Ba;. Kafa. "Birinciki;i", "ba;kan", ";nder" , ";st;n" nlamlar;nda da kullan;labilmektedir.
Madar. ;are. Acil problemi ;;zme ;aresi.
Amal. ;are.
El sarkar. K;y (halk) ak;n eder.
Sar;n. Cenazede kad;nlar;n a;lay;;;.
Auru;ann; t;;eginde sau ;l;r. Sat;ralt; terc;mesi"-Hastan;n minderinde sa;lam ;l;r". Soyut tarzdaki manas;-"Kimin ne zaman ne olaca;;n; kimse bilemez".
A;;u a;ar. Blayala beslenir. (ac; ya;ar anlam;nda).
Bal-calan. Bal yalan.
;t-kerti. ;t do;ru, ger;ek.
Biy. Asil.
Cab;u tab;lmaz. ;st; ;rt;lemez.
Er. Koca. Erkek.
Erki;i. Adam.
Bet cerge karar. Y;z utan;r.
Balauz. Tatl; dilli ki;i. Bur; ismi.
Dert. ;ntikam.
;;. Yar;;mada birinciye verilen ;d;l. ;kinci manas;- rakibine onun ya;att;;; ac;y; y;z;ne vurmak ve i;ini rahatlatmak. (;rne;in: ";;;n al;an edi" (yapt;;;n; ona ;detmi;ti); "ol ;arsda ;; ald;" (o yari;ta ;d;l ald;).
Tal;r;a. Yorulmak.
S;r. Soyun geleneksel itibar;. Halk;n, ki;inin mazisi.
S;r a;ar;a. Kapal; bulunan, soya, aileye, ki;iye ait s;rrlar; a;;;a ;;kartmak.
Bilim-bilek. Bilim destektir.
S;y;n;u. Sevin;.
Kan ;z tartar. Kan izi ;izer. Soyut tarzda "uzun vadeli kan d;;manl;;;n; olu;turur" manada okunmaktad;r.
Betden-laudan. Y;z;ne ipek.
Erni bil. Erke;i tan;.
Cata;an. Uykusever, tembel, rahat;na d;;k;n ;ah;s.
Kul. Erkek k;le.
Karaua;. Kad;n k;le.
Cumu;;u. Hizmet;i. (ba;;ms;z ki;i).
Genca tay. "Genca" cinsi tay.
Kem. Eksik.
;a;at cenmez. ;ahit d;nd;remez, sapt;ramaz.
Ur;u c;lan. Kobra. Zehirli y;lan.
Kab;;k. Deri ;uval.
;;ten t;y;m. G;ptal;, olumsuz duygular dolu ki;i.
;at. Muhtar.
Talannan. Hayvan veya bir insan (topluluk) taraf;ndan fici ;ekilde sald;r; ya;ayan ki;i.
Sar;ubek. Ejderha.
Celimauz. Nart Mitolojisi'nde "ay'; yutan ucube".
Tulpar. Do;u;tan kudretli bedeni olan ki;i.
Art bolmaz. Arkada kalmaz. K;;;msenmez.. G;zard; edilemez.
Haua sathan. Doland;r;c;.
Kara tan;;an. Okumay; bilen.
Kara k;y;an. Yazmay; bilen. (Eskiden “cazar;a”(yazmak) s;z; bir maddenin hafifletici giri;imini veya teselli anlam;nda kullan;lm;;t;. ;rne;in: “k;l;m; cazd;” (g;nl;m; rahatlatt;); “t;l;n; caz da h;nkel et” (hamuru a; da makarna yap), “yazmak”(cazar;a) anlam;nda ise “kara k;y;u” kullan;lm;;t;. “Kara k;y;an” ;;n;m;zde tamamen kullan;m d;;; kald;;;ndan, s;z;n manas;n; bir ;rnekle hat;rlatal;m: “Ol karatan;r, karak;yar ulludu, da Bekir uluna tilek;i bolub baray;k”.(O okuma yazma bilen b;y;kt;r, ona rica etmek ;zere gidelim...). (Kaynak: ;ark;-efsane “K;r;m;auhal”. Folklor.)
Calka. Yele.
C;lk;. At s;r;s;.
S;r;u. K;;;k ba; hayvan s;r;s;.
Tuar s;r;u. B;y;k ba; hayvan s;r;s;.
K;j;;l. B;cek veya d;;man ;oklu;u.
Kirtaban bolur. K;le olur. D;;;k seviyeli olur. (Sat;ralt; terc;mesi- "kirli tabanl; olur").
Tegene. Yalak. Hayvan;n beslendi;i a;a; yap;t.
Taland;r;r. Hayat; alt ;st eder. (Sat;ralt; terc;mesi- "vah;i hayvan sald;r;s;na u;rarcas;na mahveder").
D;nya;a ayt;l;r. ;ohretli ;nl; olur.
Uzak k;r;r. uza;a k;r;r. Ata s;z;nde "geni; g;r;;; olur" manada gelmektedir.
K;; ceter. Zor durumda kal;r.
T;nnek. Beden. ;kinci anlam;-a;a;;n par;aland;;;ndan sonra en kal;n yeri. K;k ;st; k;t;k.
Talk bolur. K;kten s;k;l;r, mahvolur. (Bu deyi; ssdece milletle ilgili kullan;l;r).
Halkn; ;;y;rt;r. Halk;n nefretini kazan;r.
Ur;u;. Vurucu alet. Soyut tarzdaki manas;- "Sals;r;c;."
Buu;u;. Bo;ucu.
;; a;ar. ;;ini yer. (Can;n; ruhunu y;prat;r).
Gakg;da t;k izlegen. ;ok titiz, paranoya derecede titiz.
Subay. Zarif.
Ket derigin!.. Kibirli al;alt;c; sesleni;. K;f;r niteli;inita;;r.
Ti; tutma;an. Kar;;l;k vermeyen.
Eliya. ;;b;la. K;k ;artla;an. ;im;ek. Y;ld;r;m.
Zaman c;kmaz. Zaman silemez. Ebediyen unutulmaz.
T;;. Tavu;;un g;hs; (beyaz et); ikinci anlam;-demir aletleri keskinle;tirmekte kullan;lan t;rp;, ;;;n;; anlam;-;evreye g;re biraz kabar;k, y;ksek yer.
Oyumla. Defalarca d;;;n.
Oyuula. Resim yap, resim yerle;tir.
Oyla. Kulak ver. Dikkatini ;evir. Kafana ssok analamlarda kullan;l;r.
Oyma. Temel maddeden par;a kopar;larak i;lene tablo,( resim).
(Nart-Kara;ayl;'lar genellikle a;a;, ta;, kemik, ve ;e;itli metaller kullan;r). Resmin T;rk ismi "Oyma surat".
K;ys;z. Soysuz. Asaletsiz. De;ersiz. D;;;k kaliteli. ;ahsiyetsiz.
K;ys;nmegen. Kimseyi kendine denk g;rmeyen.
Keri keter. Uza;a gider. Aata s;z;nde "uzaklara duyulur" manada gelmektedir.
Tabal;k boldu. Lanetlik oldu. ;zerinde lanet tuttu. Tanr; cezas;n; verdi. Haks;zl;;;nna kendisi u;rad;.
G;rc;n. K;y ekme;i. (Kal;n bazlama, kal;n pide ;eklinde yap;l;r).
Kolu tirek. Kudretli el. Eli kolu uzun denilen ki;inin tan;mlamas;. Her i;e yatk;n el.
Kol;a ;retilgen. Ele al;;t;r;lm;;. Elden beslenen hayvan veya devaml; allmaya al;;m;; almay; da hak bilen ;;mar;k ki;i.
Murda;ann. Katilin katili. ( ;ok eski s;zd;r. "Eresey ulu Bursalay" denilen hikayede ge;mektedir. " Hey murdar;n murda;an; Eresey ulu Bursalay, alay kele edi da t;rt can;n talay, ne c;rtay;m deb a t;;erekge karay, ;ugut k;zleri b;la da, da taunu ta;n; maray... ("Hey katilin katili Rus o;lu Bursalay, da ;yle geliyordu ki d;rt taraf; dalayarak, ne koparabilirim diye etraf; g;zleyerek, gaddar g;zleriyle de da;;, ta;; ni;an alarak...") Kaynak: "Hasauka Ayt;ula" ;. Semenov. Ar;iv materyalleri).
Oydam bolur. Ad; ;;kar. Rezil olur. Dillere d;;er.
Ke;mekik. Aff.
Dau salma. Davac; olma.
Perdan. Uzun basit, tek kur;un tak;l;c; silah.
Bet ;;;ar cer. ;tibar;n;n y;kselece;i ortam.
;;meltayak. Boumerang.
Hoynuh. K;re.
Iht;r;l;an. ;tilen. Kovulan. stenmeyen.
;al adam. Sa;; beyazlam;; insan.
Ullaul. ;ok eski bir s;zd;r. Anlam;-"y;kselme". (;rne;in: "ca;l;k - ullaul, kartl;k-talaul"(gen;lik-y;kselme, ihtiyarl;k t;kenme. Halk s;z;).
Talaul. Maddi manevi kay;ba u;rama.
K;y. Asilli;in tan;m; olarak asillerin ismine kat;lan takma. (Hun d;nemi. Kaynak: ;akinf. "Skazaniye o narodah..."; L.Gumilyov "Hunnu"; "Nart S;zle"-Hun-Kara;ayl;lar folkloru).
K;n k;rgen. Hi; ya;amad;;; konforlu hayata kavu;an, a;;rdan saraya yerle;ir gibi hayat; de;i;en ki;i. ;kinci manas;-"d;nyay; g;ren, g;n;n; g;n ederek ya;ayan, ak;ll;, bilgili ki;i.
Cemi;. Yerin verdi;i niymetler (yiyecek anlam;nda). ;r;n manada da kullan;labilir.
K;nd;z ;;rak cand;r;r. Her ;eyse zevksiz, komik bir bolluk degilemeye ba;lar. Sat;ralt; terc;mesi-"G;nd;z ;;;k yakar", fakat deyi; ba;ta getirilen soyut anlam;nda kullan;lmakta ve anla;;lmaktad;r.
H;yanat. ;hanet.
K;tey ulu. ;oban;n o;lu.
C;lauluk. A;lan;lacak durumdaki ki;i. Karamsar manada da kullan;lmakta. Sat;ralt; terc;mesi-"a;lan;lacak".
C;lauk. Her a;layan ki;i, ;ocuk.
Atas;n atas;n anas;n aytd;r;r. Babas;n; annesini k;f;rle and;r;r. K;f;r ettirir.
Tin. Ruh. Manevi varl;k.
(Baz; halk deyi;lerde "aman tin tuthand;" (k;t; niyet beslemi;) anlam;nda da, c;mle manas;na ba;l; anlam de;i;tirerek da ).
Tam;;. Damla.
;;rahtan. Me;aleler, mumlar koyulan y;ksek a;a; veya metal yap;t.
;ak;;;. Otluk Ta;. ;akmak. ;akmak ta;;.
;akmak. Kar;;m;; sa;, yele vb.
Keme da miner kay;k;a. Gemi de biner kay;k;a. Anlam; soyut tarzdad;r. "Gemi de kay;k;a muhta; olur" olarak anla;;l;r.
Ullu k;ll;. K;tenli. K;tenekley. Kendi ;st;nl;;;n; vurgulayan kibirli. Kibirli. Kibirlenme.
K;lden urulur. G;nl;nden ;arp;l;r. Al;alt;l;r.
K;lk;l;k. Kahkahal;k ki;i.
Tohana. Saray.
K;n ;;k;an. Do;u.
K;n bathan. Bat;.
Kad;r. Katir.
Ullay;r. Yeti;kin olur, olgunla;;r.
Kartay;r. Ya;lan;r.
Kart;n athan. Ya;l;s;n; b;rakan.
Colda;. Yol arkada;;. E;it arkada;.
Koz;al;r. Ayaklan;r.
S;y;n as;b tutar. Ki;ili;ine ve itibar;na leke d;;;rmez. ;an;n; (;n;n;) korur.
Uzun ca;ar. uzun ;m;rl; olur.
T;zge cak. Hakl; taraftar;. hakl;ya destek, arka.
Huyu. Kuyu.
Tiline-tiline. Sllana-sallana, ne yapaca;;n; bilmeden, olumlu bir fikir ;retmeden ya;ayan (gezen) ki;i hakk;nda s;ylenir.
Tirile-tirile. D;;e-kalka yine de hep ayakta kalmay; ba;aran, ilerleyebilen ki;i hakk;nda s;ylenir.
Campak. Ters yap;l; y;z kemi;i veya ki;ili;i g;zlenen insan.
K;lkald;. K;sk;. Hafif k;sk;nl;k.
Cumuk. Yumuk.
Cumukk;z. Yumuk k;zl;.
Palah. Bela. Trajik olay. K;t; haber de "palah hapar" olarak s;ylenir.
Dariy cay;l;r. ;pek gibi serilir. (s;per iyi davran;;l; olur anlam;nda).
Calka kay;r;r. Yle kald;r;r. Y;z tutar. Ba; kald;r;r.
Art bul;ar. K;; sallar. (Birisini k;;;msedi;ini g;steren bir d;;;k hareket).
Taban basar. Ayak alta al;r. B;ker, a;a;;lar.
Tensinnenin. Dost sayd;;;n.
Aldan;r;a-ta;;;;a. Kand;r;lmak i;in falc;ya.
H;rtlan;r;a. Ele;tirilmek i;in. Ele;tirilmek.
;ibijiburun. Herkese sald;rmaya meyelli, sert dilli ki;i.
Cez. Pin; metal.
S;zl;k bolur. Dillerde dola;;r.
Mu;uldauk. Mi;ilday;c;.
Min c;lar. Bin a;lar. (her a;lar).
I;annan;ndan c;lar. G;vendi;i taraf;ndan a;lat;l;r.
K;l salmaz. Can; ;s;nmaz, eyrle;emez, ba;lanamaz.
;;n temir. Paslanmaz demir (bolat).
Ba; urub ca;a;an. Birisinin emrindeki ki;i. Ba; e;erek ya;ayan.
Kal;anna kar cauar. B;rak;lan b;rak;l;.
Cumu;. Birisinin ricas; veya emri sonucu yap;lan i;, g;rev.
Talam;;. Genellikle halk; zora sokarak elinden mal;n; alan ki;iler veya i;;al;iler hakk;nda s;ylenen ;ok eski s;zd;r. "Casak;;"-vergi toplay;c; bundan daha da adresli ve k;s;tl; bir mana i;ermektedir. "Casak" kabul edilmi; vergidir, "Talam" ise aniden bas;p halk; zora sokma anlam;n; ta;;maktad;r. "Ya;malamac;" s;z; daha da tan;mlay;c; gelmekte. G;n;m;zde kullan;m d;;;d;r.
Casak. Vergi.
Casak;;. Vergi toplay;c;.
U;ama;an cukmaz. Benzemeyen birle;mez. (cukmaz "bula;maz anlam;ndaki kelimedir. Sat;ralt; terc;mesi- "benzemeyen bula;maz").
Kazauat. Sava;.
To;ay kur;alak. D;rt tarafl; abluka.
S;rk;u. Hayata ciddi davranamayan, biraz ;;mar;k, nank;r ve bencil ;ocuk (ki;i).
Casama.S;s.
Kadama. Arka. Destek kuvvet.
Cer tebreni;. Deprem.
Burnu topluk. Burnu ;i;mi; k;zarm;;.
Konakbay. Misafiri a;;rlayan ki;i.
T;c;n et. Kokmu; et.
Cuk caratmaz. Bir ;ey ;retmez. Bir ;eyi be;enmez.
Cars;u. ;z;nt;. (a;;r mana i;ermez).
;ille ;ul;ar. ;pek topunu sarar. (Kelebek anlat;lmakta).
Uu;alay. K;;;k avc;.
Uu;u. Avc;.
Bi;imsiler. Kurallar tutkunu oldu;unu sergiler.
Calan cul;u. Heyin pahas;na olursa olsun her durumdan s;y;r;labilen ki;i.
Ara;a ar;k tartar. Mesafeli durur. Sat;ralt; terc;mesi-"araya dere koyar".
Tabanda bolsa da... En altta olsa bile...
Ters tire;. Ba;ar;s;z, beceriksizli;in ;rne;i olabilecek i;. (Sat;ralt; terc;mesi- "yanl;; direk".
Handar. Han soydan ki;i.
Alabuluk. Mavi-ye;il de;i;imine elveri;li g;z rengi. Di;er alanlarda renk anlat;m;nda da kullan;l;r.
Alabuluk sald;. Telkin etti.
K;sha bi;er. Cimri olur. Sat;ralt; terc;mesi "k;sa bi;er".
Z;ld;. Kaba;;n ;ekirdek ;evresi maddesi. ;kinci anlam;-"beyni olu;mam;; ki;i".
A;art;u. Dalga ge;me. Hafiften kand;rarak e;lenme.
;orbat ;;p;;k. Ser;e.
K;y;nl;k. Trajedi. B;y;k bela.
Hayl; hal. Felaket durum. Acayib hal.
Kat;ns;uay. Kad;ns; erkek.
Erkeksuay. Erkeksi kad;n.
Mashara. Hafif hakaret i;eren "Amazon" kelimesi.
G;b;r. Kesim degen. Bencil.
K;lkuyruk. Kurnaz. Her kesi cepten ;;karabilecek ki;i.
T;n kerek. Dur laz;m. (durdurmak laz;m).
Nanl; ;at;r. Sevgili bulunan ;ad;r.
H;rtdauk. Herkesi ele;tirip duran ki;i.
S;z;;. Dedikodu;u.
;ap-;ap. Al;ak ki;ilikli dedikodu;u.
Mahdauk. Pohpoh;u.
T;l;. Nesil.
Pariy. Avlu k;pe;i. (soysuz).
Col tutar;a. Yolu izlemek. (ata s;z;nde "hedefe do;ru yolu ;a;;rmadan ilerlemek" anlam;ndad;r).
Ot tam;z;r;a. Ate; yakmak.
Cutulur. Yutulur. ;kinci manas;-bir maddede sindirilmek. Ata s;z;nde soyut tarzda anlam ta;;makta ve ""hayat;ndan olur, temelli mahvolur" anlam;nda gelmektedir.
Tirelir. Kar;; koyari
Tirenni adam. Dayanmaya ve kar;; koymaya al;;m;; insan. (;rne;in: " Han tirenni k;;;n c;y;b, bolur bolmaz - eseb k;y;b, azaular;n keter col;a ;;;ar;and;, da k;n sanay hapar saklab ba;la;and;..."(Han en direni;li kuvvetini toplay;p, olur olmazlar; g;zden ge;irip, yi;itlerin gidecekleri yola u;urlam;;, sonra da g;n sayarak onlardan haber beklemeye koyulmu;tu). Burada "Azaula"(kudretli di;ler) kelimesi c;mle manas;na ba;l; anlam;n; de;i;tirmekte ve "yi;itler" olarak okunmaktad;r. (Kaynak: "Nart Tauruhla").
S;ygenni k;yd;rgen... Seveni yakan, seveni ;zen...
Boran. Kuvvetli r;zgar. Furt;na.
Kar boran. Kar f;rt;nas;.
Tenniz boran. Deniz f;rt;nas;.
Kay boran. Hortum.
C;rlauk. B;cekler hakk;ndas;ylenir. Anlam; ";ark; s;yleyici". ;ocuklar;n anlat;m;nda da esprili konu;mada kullan;l;r.
S;lauk. Ok;ay;c;.
K;n; k;nl;. G;n; g;ne;li. Mutlu. Mesut.
Ay;ak. Herkese a;;k.
Totur. Enerji.
Auruu k;b. Hastal;;; bol. Ata s;z;nde "karakterinde bozukluklar; bol" anlam;da gelmektedir.
Karaton. K;s;r. Sadece kad;na kar;; kullan;l;r. Hayvan;n anlat;m;nda"k;s;r", topra;;n tan;mlanmas;nda "karan" s;z; kullan;l;r.
;ak. ;a;.
Ka;;l;;;. Her an s;zl; ve fiziksel bask;ya maruz kalan, onu da sindirmek zorunda olan ki;i. Ya;;tlar; taraf;ndan fiziksel hakarete maruz kald;;; al;;kanl;k hale gelmi; ;ocuk.
Turu. A;;k. ;kinci manas;-hayvan;n ;iftle;me d;nemi.
Ta;a. Gizli.
Ca;;rt;n. Gizli. sakl;.
K;m;r;;l; halda. H;rs;zl;k yaparcas;na gizli.
;;yre ca;ar. Ters ya;ar. Hayat; ters gider.
Bet ;;y;r;u;;. Y;z buru;uklay;c;-as;l manas;. Kullan;mdaki anlam; "herkesin arkas;ndan laf at;c;, ;ifte y;zl; ki;i".
Sadak;;. Yay ustas;. Yay sava;c;s;.
Sadaka;;. Dilence.
K;be;i. Z;rh ustas;.
Kuu bolur. Ahvats;zca nesli t;kenir. Art;k bitki veremeden kurur.
Kag; ;a;; bolur. "Kak" arpa (bu;day, m;s;r) unundan yap;lan yemektir ve yumu;ak hamur kvamundad;r. Ata s;z;nde (sevmeyen kad;n;n)" kak yeme;inin kvam; bozuk olur" manada gelmektedir.
K;; ceter. A;;rl;k dokunur. Zorlan;r.
T;n;lauk. Suskun.
K;k;rek. G;h;s.
Karmau kalma. Geceleme. Karanl;kta kalma.
Kara an. (burun "n") Trajik hat;ra.
Tan. ;afak.
K;sha ;a;;rey. K;sa s;reli tan;d;k.
Kerek. Laz;m. Ev ve i; e;ya ve gere;ler. (;rne;in: ";y kerek", "kol kerek").
Teyri e;igi a;;ls;n. Tanr; kap;s; a;;ls;n. Tanr;n;n sevgisini kazans;n.
Tal;r. Yorulur.
K;z tutmaz. G;r;lmez, g;ze batmaz, dikkat ;ekmez.
C;z ;abar. Y;z ki;i sald;r;r. (Sat;ralt; terc;mesi-"y;z ko;ar").
;au. Bitkin. (cans;z, mutsuz,kahrolmu;).
Kau;ar. Asker. Er.
Kesi kesin s;r;r. Kendi kendini s;r;rkler. Ata s;zde-"kovalar".
Eke;. ;ki ki;i.
K;;;k. K;pek yavrusu. (K;pek t;r; hayvanlar;n yavrusuna "k;;;k" denir.
;ll;u. ;;ki i;ilen e;lenceli yer.
Erke;l;k. Erke;e layik g;rev. (sava;c;l;k anlam;nda).
Ornunda orunlu. Yerinde de;erli.
Ceti;imli. ;dare edebilen ki;i.
Bire;. Tek ki;i.
Tersge t;;ek t;;er ;;;n. Haks;z; haks;zl;;;na u;ratmak i;in. (sat;ralt; terc;mesi-"su;luya minder sermek i;in", fakat bi deyi; sadece ;nce getirilen soyut tarzda anla;;lmaktad;r.
Bolumsuz. ;mkanlar; az ki;i. Bir di;er manas;-"elinden bir i; ;;kmaya, beceriksiz.
Bolum. Her t;r imkan.
Gele;. Yayla otla;;s; otu.
Bi;imli. D;zenli. Zevkle (giyinen, ev, i; yeri d;;eyen).
Tizginin bilgen. Haddini bilen. (Sat;ralt; terc;mesi-s;ras;n; bilen).
T;zley ayth;l;k. Sanki ger;ek imi; gibi me;hur.
K;m;z. At s;t;nden yp;lan i;ecek.
Ebindir usta. Unutulmaz, ebediyen hat;rada kalacak esta.
Ka;anak. Yeni do;mu; bebek.
;amlan;r;a. K;zmak.
Casak kelin. Vergiyle verilen geli aday;. (Tarihte bilindi;ine g;re ;in Hunnu'ya vergiyi prensesiyle birlikte vermi;ti).
;an ;y, ;am ;y. Han evi. (D;nya tarihine ge;en Hun han;n ismi ";an;y"dur. Kara;ayllar'da ise o s;z "han evi" olarak anla;;lmaktad;r).
;an;y. D;nya tarihince bilinen Hun han;n unvan ismi.
Can;;k. Krali;e. (Hun tarihinde krali;e ";cuan'k;y-yan;ji " M.;.1. y;zy;lda bilinmekte. ;in yaz;s;ndan "yan;ji"olarak ;evrilmi; ve tarihe de ;yle girmi;ti. "Can;;;;n" anlam;-"K;;;k can". G;n;m;zde de bu isim k;zlara verilmektedir.
Hanbiy;e. Krali;e.
("Hanbiy;e" M.S'ki zamanlara ait "han kad;n;" anlam;ndaki s;zd;r).
S;z;n s;ger. Verdi;i s;z;n; unutur veya tutmaz.
S;d. Mahkeme.
T;relik. Mahkeme yeri.
T;re. Hakim. (Mahkeme anlam;nda da kullan;l;r. ;rne;in: "t;rege baray;k, aran; anda ay;ray;k". (Mahkemeye (hakime) gidelim ve orada hakl; haks;z; ;;renelim).
Cama;at t;re. Halk mahkemsi.
Kama. K;sa k;l;;.
Hak degen. Do;ru diyen.
Cana;;u. Yakla;;m.
H;le;. Diren;siz, adaleleri sarkm;;, g;;s;z ki;i, hayvan, yumu;ak madde. ;rne;in: "h;le; t;l;" (yumu;ak hamur); "h;le; sanl;"(adalesiz, kuvvetsiz bedenli).
;;r;ek. Hayat dolu, hareketli, ne;eli, gen; duran insan. Gen; hayvan.
O;ar; cel. K;zey r;zgar;.
T;benni cel. G;ney r;zgar;.
Selpe. Ar;.
Ka;;bal. E;ek ar;s;. Ar;.
Oyum k;yd;r;r. D;;;nd;r;r, fikri netle;tirir.
;;den kur;alak. ;; tarafl; abluka.
Can;n kabar. ;l;r.
Tirellek. ;natla zorluklara kar;; direnen ki;i ve ba;aran.
Tigellek. Hemen yenik d;;en, direnci olmayan ki;i.
Keram. Sat;rn gezegenin ismi. Aura anlam;nda da kullan;lmakta.
Keramat. Allahdan gelen l;tfu anlam;n; i;eren "n;r aura" manas;nda bir s;zd;r.
Keriuan. Kervan.
Sak. Dikkatli. Korunan.
Koyunduk;a-boyunluk. S;s k;pe;e s;s boyunduruk.
A; c;l. A;l;k y;l;.
S;l;k. ;;ren; g;r;n;;l;. ;tici.
K;ln; bildirir. ;z; a;ar. ( Ata s;z;nde "k;l" (k;l) s;z; ba;l; oldu;u c;mlenin manas;ndan etkilenerek anlam;n; de;i;tirerek ";z" s;z;ne e;it okunmaktad;r)
Surat. Resim.
Suratlau. Olay; yorum katarak anlatmak.
Kerige ca;;l;r. Sat;ralt; terc;mesi- "uza;a ;;;;n;r". Kullan;mdaki manas;-"uzakta yrle;ip kal;r".
;amn; beti kan. ;an;n y;z; kanl;.
K;nlar;a. Hareketsiz k;lmak.
K;llar;a. Form vermek. Terbiye vermek. ;nsan hakk;nda konu;uldu;unda olumsuz davran;;;n g;stergesi olur. ;rne;in: "bu sabiyni igi;a k;llann;;; bard;" (bu ;ocu;un iyice bir terbiye (sopa) almas; gerekir).
Keri. Uzak. Geri (ver) anlam;nda da kullan;l;r.
;ek;i. Hudut;u. S;n;r bek;isi.
Cek;i. Gurbet;i.
Cek cer. Gurbet.
Tem urur. Forma sokar. ;ekillendirir.
K;;erik catak. Kayma olas;l;;; y;ksek olan da; yamac;. "Oy tau catak k;;d; da Eltarka; elde kau boldu, nart;h kak s;ygen C;getey, gardo;-Mara';a cau boldu"... (da; yamac; kayd; da Eltarka;'ta panik ya;and;, bu arada m;s;r sevdal;s; C;getey k;y;, patetes sevdal;s; Mara k;y;yle k;s;;t;). (Kaynak: B;lgesel ;akalar. ";ynar").
Camba;. Tuhaf d;;;nen ve g;r;len ki;i. "Ba;;n; yan tutarak y;r;yen" anlam;nda da kullan;lmakta.
"K;nk" deme. Ses ;;kartma.
Bilgen. Bilen. Bilir ki;i.
Kara cahil. Z;r cahil.
;olpu. Kep;e.
K;r;r;n k;r;r. ;e;ece;ini ;eker.
( Sat;ralt; terc;mesi "g;rece;ini g;r;r", fakat kullan;mdaki manas; ba;da getirilen anlam;ndad;r).
C;rekli. Cesur y;rekli. Gururlu. Cesur manalar; i;erir.
K;tenin to;uz ko; ;g;z tartmaz. Kibirini dokuz a;;r dolu manda ;ekemez.
;;l;. Zafer kazanm;; ;d;l sahibi olan ki;i.
Tiygi; til. Dokunucu sivri dil.
Gaci. Di;i k;pek. Fahi;e.
Auz marau;u. A;z; arayan ki;i.
Tillenirge. Konu;maya ba;lamak.
Cak;;. Koruyucu.
Beder betle;se. Utanmaz y;zle;irse...
Buu;ar it - b;r;basar. Buu;ar cinsi k;pek kurt avlay;c;.
Sakkulak it. S;r; bek;isi k;pek.
Sam;r. Sessiz yakalay;c; avc; k;pek.
Pariy-b;dene uu;a. Pariy cinsi k;pekle ancak tavuk av;na.
Maske. K;;;k boylu k;pek. S;s k;pek.
;ge et kondursa da cau kondurmaz. ;yle bakar ki, bedeninde et olsa da ya; olu;turtmaz.
S;ge bolur. Karalay;c; olur.
Aartmak. Heybe.( Deri ve farkl; uma;lardan yap;l;r).
Cek cerde u;hun. Gurbette (insan) bir k;l par;as; de;erinde.
Cau;a;ar. D;;man da;;t;c;.
Ku;u;ar. Ku; gibi u;an.(H;zl;).
U;uldauk. U;ultulay;c;.
Duuldauk. Dombulday;c;.
Hurukdauk. Horlay;c;.
G;b;t kobuz. Tulum kopuzu.
K;l kobuz. Saz. Telli m;zik aleti.
Tart;;. S;zl; tart;;ma. Genellikle intellekt;el tart;;malar; anlat;r. (Birbirini ;izilen s;n;rdan kendi taraf;na ;ekmekten ibaret "Tart;;" halk oyunu da bu s;zle tan;mlanabiliyor).
;ars. Birinci manas;-"sis", yay;lm;; duman. ;kinci manas;-""at yar;;lar;."
C;r;; can; - ka;anak. ;ark;c; g;nl; bebek. (Sanat;;n;n, yarat;c;n;n g;nl; bebek g;nll; gibidir).
Kama;a bi;ak tak;anlay. K;l;;a bi;ak takarcas;na... (;yle yak;;;r).
Karasaut. G;m;;;n ;zerindeki siyah kalem i;lemesi.
Oka. Alt;n ipten dantel.
Har. B;y;k boyutlarda ;r;len dantel.
Galua. Kal;n iplikten yap;lm;; kaba dantel. (;rne;in: y;n ipinden yap;lan dantel s;slemelere "galua casar;kla" denilir).
K;nde;. Kuma.
K;nley. Her g;n.
;am;;. Mizah;;. ;aka;;. Esprici.
Bedi;. Bilinmi; bir rezalet verici olay ve onun halk taraf;ndan y;ze vurulmas;.
Ebin bilir. ;zelli;ini bilir. Huyunu bilir.
M;y;k t;b;nden k;l;r. B;y;k dibinden g;ler. ( "Alay ederek y;z;ne g;ler").
Kiri. Mal varl;k.
Can;n; cayarsa. hayat;n; ortaya koyars;n. Ki;ili;inden olursun.
Kekel. Kak;l.
Kartay;r. Ya;lan;r.
Suuluk. Yolculukta veya askerlikte kullan;lan su kab;.
Kuuluk. Asil kad;nlar;n bir sava; yenilgisi ve esir d;;me olas;l;;;na kar;; bulundurduklar; zehir kab;.
Kuuluk;a s;y t;;er. Zehir kab;n;n de;eri (k;ymeti) artar.
Sar;kay Hansemen. Sar; Hansemen. (Sar;-k;rm;z; sa;lar;yla tan;nan Hansemen soyun temsilcisi. Tarihte bilinen Hazarya hanlar; Semender'ler).
Kel;ige keti;. Davete gitmek.
K;tenli. Kibirli. Kendini herkesten ;st;n tutan ki;i.
T;rt tayak. A;;r dayak olay; "t;rt tayak;a tutuldu" (d;rt dayak yedi) olarak s;ylenir.
Kat;n;;. ;apk;n.
;aph;n;;. So;uk alg;nl;klara yenik d;;;c; ki;i. ;kinci manas;- hemen patlay;veren ve sald;r;ya ge;en ki;i. ;;;nc; manas;-;al;nt; malla beslenen ki;i. (Ayr;ca bu s;z "lastik" denilen s;zler t;r;ndendir ve ba;l; oldu;u c;mlede kolayca ba;ka mana ta;;maya m;saittir).
;aph;n ;abd;. ;;;tt;. ( So;uk alg;nl;;;na yakaland;).
C;r;ml;. ;ddial;, ge;ebilen, engel tan;mayan.
Udut kabak duuldar (g;r;lder). Udut bilgesi g;r;lt;den dolar.
Udut kabak. Esprilerde kullan;l;r. Kullan;mdaki manas; "karga yurdu", kargalar;n topluca bulundu;u yer.
Karaba;. Siyah ba;l; (sa;l;). Nart Kara;ayl;lar'daki bir prens soy.
;aman uyal;ak. ;aman utanga;. (;aman prens soyu ger;ekten de ;ekingen ve uyumlulu;uyla g;n;m;zde de tan;mlanmaktad;r).
;zden-tayan;ak. ;zden arka. (Orta prens soyu ";zden" Hun asaletinin bir g;stergesi olarak g;n;m;zde de ;erefe hizmet etmekte ve akraba, dost rol;nde benzersizdir).
Silde;k. Abart;l; konu;arak yalana da kay;verici ki;i.
K;le;k. K;ls;m. G;l;c;, her ;eye mizahla yakla;an ki;i. ("K;le;k" - erkek; "K;ls;m" - kad;n).
Auz ;aykamd; bolur. Sat;ralt; terc;mesi-"gargara suyu olur",fakat manas; ;yle anla;;lam;yor. manas;-"Dillere d;;er ve olumsuzca taran;r".
K;bge k;z s;zgen. ;ok ki;iyle fl;rt yapan.
K;lk;l;k. G;l;n; duruma d;;en ki;i.
Elek bolur. Delik te;ik olur. Mahvolur.
Coyul;an. ;nsanl;k kaliteden tamamen yoksunla;m;;, ahlaks;z i;ler ve davran;;lara dalm;; ki;i. "Har;anan mal, para" anlam;nda da kullan;lmaktad;r..
Kan;;k. Ahlak; bozuk kad;n. Hayat kad;n;.
Nartda oyma. ;at;da kesme resim (i;leme).
K;me. K;zam;k.
Kaurak. ;iddetli ;l;mc;l allerji.
Orun al;r;a. De;erine g;re sayg; kazanmak.
;;damaz. Dauanmaz.
Ur;u; ;ibin. (Kara ;ibin). Sivrisinek gibi sokan siyah yayla sine;i.
Murdar. Katil.
Kire tur;an. S;k s;k gire ;;ka d;ran.
Aj;m. Pi;manl;k.
Aj;m eterge. Pi;manl;k duymak.
Calka kay;rsa. Yele kald;rsa-sat;ralt; tarc;mesi. Kullan;mdaki anlam;-"Ba; kald;r;rsa".
Cama;at. Camiya. Belli bir bikteli;i (co;rafi, etnik, bilgesel, dini vb.) olan topluluk.
Til;i. Gizli ihbar;;.
Tin. Ruh. Manevi varl;k.
Miz. Biz.
Kurt. Solucan.
Cumulub c;r;r. Aya;; bast;;;n; g;z; g;rmeden, ;nemli yo;un bir ki;iymi; gibi y;r;yen ki;i hakk;nda s;ylenir.
Aslan kekel;li. Kal;n sa;l; (Sat;rlt terc;mesi "Aslan kak;ll;").
Samarkau;u. Alayc;. Alay edici ki;i.
Sam;r bla kal;r. Sat;ralt; terc;mesi "sam;r;yla ("sam;r" cinsi k;pe;iyle) kal;r". Kullan;mdaki anlam;-"Tek ba;;na kal;r".
;;li-t;;l; kiydir. Pahal; ba;tan aya;a giysi giydir. Kullan;mdaki anlam; "Her zaman ya;la, yat;;t;r, kendine dost tut".
I;;m sa;adak. Dizalt; sadak.
Bel sa;adak. Bel sada;;.
Caya. B;y;k yay. Arbalet.
S;nn;. M;zrak.Kasatura.
Koruk. Kalkan.
Ba; ;a;ar. Kafay; oynat;r
Ba; ca;ar. Ba;;n; yakar.
;am. ;an. (;rnek: "Oy ;am-Kara;ay;a'ua kuu;un keldi, ou keldi"...(oy ;am-Kara;ay'a bir k;t; haber geldi, a;lay;; geldi...). (Kaynak. ;ark;-efsane "Ashak-Timur". "Kara;ay Halk Folkloru"). (";am-Kara;ayl;"-";anl; Kara;ayl;" demektir ve onu ;am ;ehriyle ;zle;tirenler yan;lmaktad;rlar).
;am;ay. ;;hretten ba;; d;nm;; ;;marm;; ki;i.
K;ye;e. Kip;aklar'a ;inli'lerin verdi;i lakap.
;iy;e. Anlam; "pi;memi;". ;akalarda kullan;l;r. Anla;;lan manas; "soy, gelenek ve ki;ilikte biraz olmam;;".
Bet betge ;;yre. ;ki ki;i birbirine k;s. (Sat;ralt; tec;mesi- (y;y y;ze ters).
Muhar. Obur.
Obur. Cad;.
Kams;k. Sevilmekten ve dikkatten ;;marm;; ki;i, ;ocuk.
Betge-kazan kara. Lanetli durumu yans;t;r. "Utanmaz;n y;z;ne kara leke" anlam;ndad;r. Sat;ralt; terc;mesi- "y;ze kazan karas;".
Tilkem. K;;;k lokma.
Dukgul. Y;rt;k par;a. B;y;k lokma.
Auz marda. S;ylenen fiyat. (Sat;ralt; terc;mesi-"a;;z ;l;;s;").
T;gennen. Direncini kaybeden ve direnmekten vazge;en ki;i.
Tirelgen. Direnen.
Talak. Dalak.
Hapdemez. Havlamayan k;pek veya kar;; koymas;n; ba;aramayan ki;i.
Tigilmez. Yenilmez. ;kinci manas;- "kuma; dikilmez".
Mukgur. Kambur. Kamburlu ki;i.
Ka; kermez. G;l;msemez. (Sat;ralt; terc;mesi-"ka;;n; germez").
Karan cer. Bitki vermeyen toprak.
Kan dau. Kan davas;.
Kal;n betli. Utanmaz. K;zarmaz. (Sat;ralt; terc;mesi - "kal;n y;zl;").
Terseyir. Hadden, raydan, yoldan, alandan, insanl;k de;erlerden ;;kar.
(Kelimesi kelimesine "ters gider" anlam;ndad;r).
K;ye. G;ve.
Baymak. Ters basan.
Ca;au-k;nn;;a... Hayat k;s;tlanmaya... ("hayat durgunlu;a" manada ata s;z;nde gelmekte).
T;nn;. Tam sessizlik.
Horlam. Zafer.
Onnar. Solar.
Kadal;an. Tuttu;una yap;;an.
S;l;k. ;;ren; ki;i vb.
Kuuk. ;drar torbas;.
Kindik. G;bek.
M;;au. Ytersizli;i pek g;ze batmayan, fakat tuhafl;klar; bilinen ki;i.
Maym;z. K;l;fl;k kaba kuma;.
Irh;. Sel.
Sab;r;na ta; bayla;an. Dayanan. (Sat;ralt; terc;mesi - "sabr;na ta; ba;layan").
K;z;n k;nne a;han. Tembel uykucu. (Kelimesi kelimesine "g;z;n; g;ne;e a;an" diye ;evrilmekte).
Atlau;. Mrdiven.
Bash;;. T;rmanma merdiveni.
Sen;a. Evin giri;i.
Uruk. Urka. Sert madde par;as;.
Sosuruk. Sosurka. Granit par;as;.
Borbay. Durumu belirten kelimedir. ;rne;in: "borbay; i;i edi" (keifi yerindeydi).
Hater. Dost;a davran;; (bir i;ini yapma veya destekleme).
D;r;. Otun yeni bi;ilmi; ve s;ralarda bulundu;u hali. Ot destesi.
Geben. Kuru otun piramit ;eklinde y;;;lmas;.
Gap;na. Geben'in ge;ici k;;;k hali.
Senek auz. ;nsan;n kald;rabilece;i kadar miktardaki kuru ot.
("D;r;"-"Senek auza, o -"gar;naya", gap;na da "gebene" d;n;;;r ve k;;a saklan;r).
Bitim. Yerin b;y;tt;;; t;m bitkiler.
Hans. Ot.
Azat. Berahat etmi; ki;i. Serbest.
I;ar;u. G;l;mse.
Halahosta. Kendini toplayamayan, ;st; ba;; d;zensiz ki;i.
Carmal;k. Fuar. ;ok kat;l;ml; pazar. Geni; imkanlara sahip pazarlama yeri.
Bazar. Pazar.
Baraza. Saban izi.
Baytal. K;zak.
Ala;a. ;;ci at.
Fahmu. Yetenek.
Catma. Duvars;z ;at; kaplanm;; alan.
Bau. Dam. A;;r. Ba;lama ipi.
G;zen. Ambar. Kiler.
Gum. Kuru yiyecek ;r;nlerin korundu;u yer.
M;rze;. Bu;day, arpa, m;s;r, pirin; vb. kuru ;r;nlerin toplu ismi.
Mindem. Kenardan kopar;lan k;;;k par;ac;k.
Dibildirik. Islak ve ;;;m;; insan.
Cut. Karn; g;z; de doymayan.
Hut. Nart efsaneler'in bir kahraman;. Erkek isim.
Harib. Arkas;z. Garib.
T;ek. M;zik aletin d;;mesi.
C;ym;;. Toplay;c;. (Toplama hevesli insanlar hakk;nda dalga ge;en bir s;zd;r).
Hon;a. ;akak.
Toba;a kaythan. T;be eden.
De;let. Devlet.
Kral. Devlet.
Ata curt. Ana vatan (ata vatan olrak s;ylenir Nartlar'da).
Han. Kral.
;an;y. Kral.
Ban. (Uan). Kral. (Hunnu d;nemindeki s;z. G;n;m;zde nadir bilinir. D;nya tarihine girmi;, manas; "kral" olan ;in s;z;d;r. Nart-Kara;ayl; Hunlar';n, oyun maskelerinde "Ban Balattu"(Han Bala, Han yavru) bulunmaktad;r ve o kan;t ;zerinden, tarihi bilgilere tutunarak s;ze ula;;lm;;t;).
;at. Kral taraf;ndan b;lge ba;kanl;;;na atanan ki;i. ( ;rne;in: vali).
Ka;an. Toprak sahibi b;lge prensi.
Ka;anat. Prenslik b;lgesi.
De;let Ba;;;s;. Kral Ba;;;s;. Kral. President. Ba;bakan vb.
Caur. ;;;i hayvan;n s;rt;nda y;k ta;;mak ve eyerin uyumsuzlu;undan olu;an yara.
Ciger. ;al;;kan.
Beti cibimez. Utanmaz. (Sat;ralt; terx;mesi "y;z; ;slanmaz").
K;nk;r. ;ok iyi ya;ayan ki;i. Alayl; lafta kullan;l;r.
D;rtd;uay. Espride kullan;lan "gaz ;;kart;c;" s;z;d;r.
Kul. K;le.
Karaua;. Kad;n k;le.
T;b;r kul. Sahibine ba;l; ev i;lerinde kullan;lan k;le.
T;b;r karaua;. Sahibine ba;l; ev i;lerde kullan;lan kad;n k;le.
Cumu;;u. Hizmet;i.
Kara kul. A;;r i;lerde kullan;lan erkek k;le.
Karaul. G;zlemci. (S;n;r g;zlemci eskiden. G;n;m;zde "bek;i" "g;vennik" anlam;da kullan;lmaktad;r).
Bege;l. Bir yerden bir yere haber g;t;ren ve posta gibi ;al;;an ba;;ms;z ki;i.
Ba; baulu kul. Sat;n al;nan ve ;mr; boyunca sahibine ait k;le.
;ab;;uay. K;sa mesafelerde g;t;r getir i;leri yapan ;ocuk.
Han bala. Ba; Biy. Veliaht.
Kan;n boklan;r. Kan;n kirlenir. (Kullan;mdaki manas; - neslinin geneti;i al;al;r).
;;rak. Me;ale, lamba vb.
Cau ;;rak. Mum.
N;z; ;;rak. ;am a;ac;ndan yap;lm;; mum vb.
K;lden tilek. ;;ten dua.
Hars. Alk;;.
Eslenmegen. G;ze batamayan.
;uruk. De;erli deriden ayakkab;.
;ab;r. Kaba deriden i; ayakkab;. (;izmeler ;eklinde).
;oh. Dost. Arkada;.
Tatah. Yak;n dost. ;ocukluk arkada;.
N;ger. Arkada;. Dost.
;a;;rey. Tan;d;k.
;o;ay. K;sa s;reli dost.
Can tatah. Can arkada;.
Ho; k;ll;. Ho;g;r;l;.
Hapa-sapa eterge. Alt ;st etmek.
;z. Madde veya ki;inin ;z;.
Tal. S;g;t.
;arh. Tekerlek. ;kinci manas;-"bedenin varolma enerjisi" ;rne;in: ";arh; oynama;an adam" (bedeni canlanamayan insan).
Gurt tauk. Kulu;ka.
Bagu;. ;;pl;k.
;ncilgi;. S;regen ;z;nt; ya;ayan ki;i.
B;gek. Kudretli ve cesur ki;i.
Tuu. ;a; d;nemi her t;r anlamda kullan;l;r.
Kuu. ;a;;n soldu;u ve ;lmeye y;z tuttu;u zaman;n tan;mlamas;nda kullan;lan s;z.
Urluk. Tohumluk.
Ind;r. ;r;n.
Tulpar. Do;u;tan fiziki kudreti olan ki;i.
G;ceb. G;re;ci.
Ants;z. Ant;n; tutmayan, fakat bu ;zelli;ini sevimli k;la bilen bir yetene;e sahip ki;i. ;akada kullan;l;r.
Antbuzar. Ant;n; bozan ki;i. (A;;r mana ta;;r).
Auzuna suu alma;anlay. St;ralt; terc;mesi "a;z;na su almadan..." olarak ;evrilir. Fakat anlam; soyut tarzda "g;z;n; k;rpmadan s;yledi;inin tersini yapar" manada anla;;l;r.
Tamam;a tirelgen. ;aresizli;in son noktas;na gelen. (Sat;ralt; terc;mesi-"tamam'a direnen" olarak ;evrilmekte).
K;;g;n halk. K;;ebe halk. G;;ebe halk.
Cazl;k. Hayvanlar;n yazl;k (yayla) otla;;lara ;;kar;ld;;; ve insanlar;n yaz;n dinlendi;i yer.
K;;l;k. K;; mekanlar. Halk;n k;; oturdu;u yer.
Mekam. ;y. Ev.
Sakl;k. S;n;r. ;kinci manas; yeni ev in;a edilirken ge;ici olarak s;;;nmak i;in kurulan k;;;k ev. "A; ;y".
Tohana. Saray.
Kala. Kale.
Han kalas;. Han saray;.
Bagu;;u. ;;p;;.
Birlik. Birlik.
Erkeklikden kem. Erkek de;erden ve ki;ilikten yoksun.
;kok. Uzun tek kur;unlu silzh.
Sebilgen urluk. Ekilen tohum.
K;shaak;l. Derin d;;;ncesiz ki;i.
Uzuntil. Dokunucu dilli ki;i.
Canda;. Yanda;.
A;h;. ;yi.
;gi. ;yi.
Alamat. ;ok iyi. Muhte;em.
Ba;;r ;ay. Bak;r kuru;.
To;ay alt;n. Yuvarlak alt;n.
Kantuluk kozu. Hasta veya yaramaz kuzu.
Cor;a. D;rtnalc; at.
On. ("n" "ng" gibi okunur) Maddi manevi imkanlar manas;n; ta;;r. (Onlu adam-;mkanl; ki;i).
Ti;ge ti;. Di;e di;. ("Her davran;;a e;it kar;;l;k" olarak anla;;lmaktad;r).
Esirgen. Sarho;.
Esirik. Konforlu ya;am;ndan kendinden ge;en ;;mar;k ve son derece terbiyesiz insan. ;kinci manas; - "iyi toprakta gerilesiye b;y;yen bitki."
Usta oyma. Zekice i;lenmi; resim. (oyma resim maddenin ;zerinden par;ac;klar kopar;larak yap;l;r. relyef, barelyef, gorelyef).
Ca;;l;an temir. Yak;lan demir. ("Ca;;l;an" eski s;zd;r. ;rne;in: "ot ca;ar;a" (ate; yakmak).
;ap-;ap. Kimsenin de;er vermedi;i, herkes taraf;ndan hizmette kullan;lan ki;i.
An. ("n" "ng" gibi okunur) Hafiza. (Ay andan ketmez nan;m kalaylada kald;n? Hey hafizadan silinmez sevgilim nerede kald;n?).
Casau. S;sleme.
K;s;la bilgen. Yak;nla;a, uyumla;a, birlikteli;i s;rd;rebilen ki;i. Direkt anlam;-Sar;lmas;n; bilen. Fakat o mana yetersiz kalmakta, zira soyut tarzda anla;;lmaktad;r. T;rkiye T;rk;esindeki kurnazl;;; i;eren mana, Hun-Kara;ayl; T;rk;esinde ge;ersizdir ve sayg; kazand;r;c; b;r tan;mlama olarak okunmaktad;r.
T;y;;;. Set.
K;y;;;. Kesici, form de;i;tirici alet. A;a;, ta;, bronz, demir vb. maddeler ;zerinde tablo yaparken kullan;l;r.
Baz;k ;r;r. " Kal;n havlar" sat;ralt; terc;mesidir. Kullan;mdaki manas; "gururla, arka hissederek havlar".
Ur;uy. Sivrisinek.
Ab;n;ak. Hep d;;;c;.
En;i. ;zel. ;kinci anlam; yeri ;l;erek ailelere da;;tan g;revli.
;lgen;ek. ;ocu;u korkutmak i;in kullan;lan ince dalc;k veya sopac;k. ;kinci anlam; ";rk;c;".
Tiren;ek sabiy. ;nat;; ;ocuk.
Dubbur. Da;l;k.
Dubur. Deri ;zerindeki sivilce veya ;i;kinlik.
Cap;. G;r;n;m. G;r;n;;. (Olumsuz davran;;l; lafta kullan;l;r)
Cap;s;z. G;rg;s;z. ;irkin surat.
Tab. Uygun. Uyumlu. ;yi. Yak;;;r. ("Tab" s;z; bulundu;u c;mlede kendi anlam;n; de;i;tirebilir ve c;mlenin manas;na kat;l;r).
Bolumunu k;y. ;mkanlar;n; g;zden ge;ir, toparlan, var;n; de;erlendirerek duruma kar;; koy.
Ur;u cannur. Sa;nak ya;mur.
Sebelek cannur. G;r;l;r g;r;lmez ya;an ya;mur.
Sokur cannur. Bir tarafta g;ne; varken aniden ya;;veren k;sa s;reli ya;mur.
O;ar; cannur. So;uk ya;mur. ( K;zey esintili so;uk ya;mur).
T;ben cannur. C;l; cannur. G;ney esintili s;cak ya;mur.
Su;ar;r;a. Suu su;ar;r;a. Bah;e sulamak.
K;k ;artla;an. Teyri tayak. ;;b;la. Eliya. ;im;ek, y;ld;r;m.
Cank;l;;. G;kku;a;;.
P;rh-;;rhha t;;er. Esprili konu;maya konu olur. Anlam; -"komik duruma d;;er".
Kadar. Kader.
Kak;;;. ;;rp;c; alet.
Tak;;;. At;n ba;land;;; yer. Giysi ask;s;.
Tal;;r. Zebra rengi.
B;l;nd;u. S;rt omurgas; tutmazcas;na y;r;yen hakk;nda bu s;zle espri yap;l;r. Ciddi konu;mada ancak renk ve kuma; tan;m;nda kullan;l;r. As;l anlam;: B;l;n;c;.
Kiyiz;i. Kilimci.
M;y;z;;. Boynuzdan s;s ve kadeh i;leyen uzman.
Teple;;. Bask; olu;turan alet.
Minde;;. Ufak par;ac;klar kopar;c; alet. (Metal vb. maddeler ;zerindeki t;m i;lemelerde kullan;l;r).
Tepsi. Al;ak sofra masas;.
Sahan. Tepsi.
Say sahan. S;s tepsicik.
Har cau;a - ti;. Her d;;mana kar;; g;;. (Sat;ralt; terc;mesi "her d;;mana di;").
Kualar;a. Kovalamak.
Terk ba;;. Terek nehrin ba;lang;c;ndaki topraklar.
Kebin. Kefen.
Celpe. Yelpe.
Celpegey. ;nce ke;eden s;k; yap;lan ya;murluk, r;zdarl;k yamc;. ;kinci manas;-"hafif, ani manevral; gemi yelpesi."
Cegen. Bitkisel ;zl; kilim.
Koynu kal;n bolsa. Cep; dolu olsa. (Sat;ralt; terc;mesi-"g;hs; kal;n olursa", fakat kullan;mdaki manas; ba;ta getirilendir.
Karau;u. Bak;c;. Refahat;;. G;zlemci. Bu s;z bulundu;u c;mleye ba;l; olarak manas;n; de;i;tirerek, sunulan c;mlenin manas;na katk; olarak kullan;llmaktad;r. *;zs;z s;zler* denilen kelime grubuna girer.
Kele;i. El;i. ;op;atan.
Betle; T;be;i;. Y;z y;ze gelmek, g;r;;mek.
Aybatl;k t;be;i;. Resmi g;r;;me.
;an bala. K;;;k ya;taki veliaht.
Han bala. K;;;k ya;taki Han, ;an;y kan;n; ta;;yan tahta kanunen talip ;ocuk.
Hanturun. Hanedanl;k.
Ara;;. Arabulucu, El;i.
Calan cu;u. Yalan s;r;l;. (;akalarda kullan;l;r. ;rnek: "bu kele;ini burnu calan cu;udu" (bu ;op;atan;n burnu yalan s;r;l;d;r).
Kesamat. S;zle;me.
Anla;ma. (‘n’ ‘ng’ gibi okunur) Anla;ma.
Nalat. Nalet.
Genezir. ;rk;t;c; i;ren;, i; d;; anlam;nda da hi; b;r kurala uymayan itici ki;i.
Taban kerdi. Ka;t;. ( Sat;ralt; terc;mesi- "taban gerdi").
Canla;;u. Candan cana ba;l;l;k. (;rne;in: "Sar;ubek bla Kara K;r;;y oyla;d;la, s;z arada uak-uak tala;d;la, sora tobuk s;ekleden ka;;;d;la, ;oh bolduk -deb, kuyruk burub canla;d;la". (Ucubeyele Y;rt;c; ku; d;;;nd;ler, konu;urken az az dala;d;lar, sonra diz kemiklerine vurdular, dost olduk diye candan cana yak;nla;d;lar). (Kaynak: "Nart Tauruhla").
K;ymak. Omlet.
T;;dan-"oh"! G;r;n;;; ho; da...
Ta;k;yar. Ta; ;zerinde i;leme yapan usta, (ressam).
Kuukbuuma min;ak. Eskiden idrar torbas; rahats;zl;;;nda kullan;lan, belin a;a;; taraf;na as;l;p bekletilen ye;il rengi ta; boncu;u.
Marcan. Yantar. Deniz k;y;lar;nda toplanan, g;ne; akkumulyat;r; olarak bilinen sar; rengi s;s ta;.
;nci. ;nci.
Asmak. Asmak.
Kasmak. ;ok kir. Kurumu; kir.
;a;;usuz a;;u. Ge;mez ac;.
Sal. ;l;. Koy ( ;rne;in: koy bureya anlam;nda).
;arh tayar. Beden ;;ker.
Bi;en. Kurutulmu; ot.
Auzluk. Gem.
Eze;. Birle;erek bir g;ce kar;; duran g;;.
K;l;kl;. ;zel huylu. S;ra d;;; karakterli.
K;l;ks;z. Terbiyesiz.
K;llan;r sabiy. D;v;lecek ;ocuk.
Caum. Kar, dolu, ya;mur ya;mas;n;n ortak ismi.
Kaum. Grup.
Cek k;rgen. Yabanc; g;ren. Ata s;z;nde "yabanc; sayan" anlalm;nda gelmektedir.
C;r;;y. Sald;rgan.
Ba;; k;t. Biraz gerizekal;.
T;b;na. Kaba ip.
Cul;u;. H;rs;z.
Cu;ar. Bula;;r.
Uu. Zehir.
Karaton. K;s;r kad;n.
K;s;r. K;s;r hayvan. ‘K;s;r cer’- ekilmeden b;rak;lan toprak.
Turu bolma;an. Bir sene ;iftle;meyen hayvan.
Turu hayuan. ;aftle;mi; hayvan.
Ta;a g;nah; turu boldu. Gizli g;nah; a;;;a vurdu. Turu s;z; bu anlamda da kullan;lmaktad;r.
Kelepen. Bula;;c; hastal;k. Ata s;z;nde "nefret do;uran ki;i" anlam;ndad;r.
;;k;l;k. Hi; bir kurala uymayan kendi tarz;nda hareket eden inat;; ki;i. ";atlak" anlam;nda da kullan;lmaktad;r.
Kal;n. Ba;l;k paras;.;kikci manas;-Kal;n ip, sa;, halat vb.
;a;h;nl;. Psikolojik bozuklu;u olan ki;i.
Kir;elgen. Sald;r;ya ge;mek ;zere olan, s;z hareketle sald;raca;;n; g;steren ki;i, hayvan.
Sola;ay. Solak.
Onnalay. ("n" "ng" gibi okunur) ;ansl;. (eski s;zd;r. G;n;m;zde ancak ;ok ya;l; ki;iler taraf;ndan kullan;l;r).
Skandarbek. Halk oyunu.
Te;ik. Delik.
T;k;;;. T;ka;.
Uzun c;lar. ;ok a;lar, ;ok zaman a;lar.
K;l;;;n bi;gen. Kendi kendine terbiye verebilen ki;i.
K;llannan. ;ok eziyet ;eken insan.
Teber. Yerinden oynar.
Konnur. Kar;;;;k solgun renk.
Onnnur. Solmaya y;z tutmu; renk.
Calkau. ;al;;mak istemeyen, e;lenceye d;;k;n.
Cank;r. Herkelsi ;zen ki;i.
Doul. Davul.
Tizi;. Boncuk ipi.
Onlu. ;st;n de;erli.
Buala. Anjin.
K;k;rek auruu. Bron;it.
K;k;rek k;shan. Ast;m.
Bezgek. So;uk alg;nl;;;.
Zay;n. Tavu;un ayn; yerde yumurtlamas; i;in koyulan, yuva belirleyici yumurta.
Sak kala. G;venli kale.
Ki;;u. Kedinin ok;ay;;l; ad;.
Zauk. Mutlu. ;ok iyi.
D;b;rdauk. Ko;turucu (;ocuk).
;;b;rdauk. F;s;lday;c;.
Inn;rdauk. ;nlemeye meyelli (;ocuk).
T;n;lauk. Suskun.
K;;m;ldauk. Haareketli (;ocuk).
Db;ldauk. Konu;maya ;al;;an( ;ocuk).
Oyumlauk. D;;;nmeye gayret eden (;ocuk).
K;rla k;rla kar. Lapa lapa ya;an kar.
Tau auar. Da;;n di;er taraf;na ge;er.
Baz. S;s kutu.
Babbu. Ekme;in ;ocuklar i;in s;ylenen ok;ay;;l; ad;.
K;;;k. ;t bala. K;pek yavrusu.
S;y;n;. Sevin;.
Uzamma. normalden uzun bir ;ey.
Casamma. Ha;ok. ;ik giyinen.
Cuban;. E;lence.
Terk onnar. ;abuk solar.
Comak. Bilmece.
Tauruh. Masal.
Ayt;u. Deyi;. Haber.
Samarkau. Alay.
Aca;;r. Kaybolur. ;kinci manas; "ne yapaca;;n; ;a;;r;r".
Kuu-;uu. Kimsesiz mekan veya ;ekicili;i olmayan az insanl; ev, k;y, yer;le;im b;l;esi vb.
Tala;;r;a. Dala;mak.
Basta. Yumu;ak hamur kvam;nda bul;ur, pirin; vb. ;r;nlerden yap;lm;; s;cak yemek.
Kalak. Gezmeyi seven. Evde bulunmayan.
Kalak . ("k" bo;az "k" olarak okunur) Boza ve yemek kar;;t;r;c; tahta alet.
Soltan. Sultan.
Min toyum. ;ok ki;i beslenir.
;l;;. Bir ki;inin kazand;;; veya verilmi; g;da ;l;;m;.
Hazna. Zenginlik. Hazine.
Kazna. Devlet hazinesi.
Arkan. Halat.
E;igi cab;ld;. Hepsi ;ld;, kimsesi kalmad;. Sat;ralt; terc;mesi "Kap;s; kapand;". Bu s;ztak;m; insan;n ba;;na bir k;t; olay geldi;inde de s;ylenir.
K;l; bul;an;r. G;nl; bulan;r sat;ralt; tarc;me mana veremiyor. TC T;rk;esi'ne "midesi bulan;r" olarak ;evrilir.
Cer t;rna;an. Elinden bir ;ey gelmeden kahr;ndan ;;rp;nan ki;i.
;;rp;. Orman;n gen; bitkilerinin tooplu ad;.
T;yme t;ymez. D;;me d;;;mleyemez. (Eskiden d;;me d;;;mllenme metodla ayap;lm;;t;).
As;l hans. K;lt;rle;tirilmi; bitki.
Al;s;n. Yabani ot.
Aj;ms;z, Mutlaka. ;;phesiz. Bir di;er manas; - "yapt;;;ndan dolay; t;vbe etmeyen ki;i. "Aj;m etmegen adan"-"pi;manl;k duymayan insan" demektir.
An. ("n" "ng" gibi okunur) Hafiza. Bellek.
T;bbe. Kafan;n en ;st noktas;. Y;ksek yer. (;rne;in: "suy;n t;bbemde bolsun" (Sayg;nl;;;n ba; ;st;nde).
Al;u;u. Al;c;.
Onsuz. Gariban. Arkas;z.
Torsuk. At eyerinin eski ad;. S;sl; at eyeri. (kad;nlar kullanm;;).
Fayton. S;sl; araba . /(;rnek: "Min Aktama;;m da faytonna, hamut sal;anma sar; atha"... (bin Aktama;;m faytona, boyunduruk takm;;;m sar; ata...). Kaynak: ;. Semenov. (C;r;; S;may;l) "Aktamak", "C;rla bla nazmula" kitab;).
Colu;ur. Rastlar. Kar;;la;;r.
Amanat;n kab;l;r. Emanetin kaybolur.( Sat;ralt; tec;mesi-"emanetin yenir,yutulur).
Cahanim. Cehennem.
Candet. Cennet.
;ar;k. Yumu;ak deri veya kuma;tan yap;lm;; hafif ayakkab;.
K;y;nl;. ;snss;z.
Ar;;;. Otun olmak ;zere toplanan a;a;lar;n toplu ismi. (;rne;in: "ar;;; zaman kelgendi"(odun toplama zaman gelmi;).
Ara ba;ana. Orta direk.
Arkau. Evin tavan;n; tutan kudretli yatay direk. Ara ba;anan;n ;st;nde olur.
Bet bla oyna;an. Ba;kas;n;n itiba;r;n; zedelemeye ;al;;an ki;i. ( Sat;ralt; terc;mesi-"y;zle oynayann").
Adeb. Edeb.
B;rk kergi;. ;apka tezgah;.
Ca;ala;;r;a. Yaka tekme tokat ;at;;mak. (Sat;ralt; terc;mesi- "yakalara yap;;mak").
Haram. Becil, ba;kas;n;n iyili;ini istemeyen insan. G;ptac;. Haram "a;", "hak" anlam;da da kullan;l;r.
To;ur;a. Acele b;y;k yudumlarla yutmak.
;;erge. ;;mek.
Urtlar;a. Yudum i;mek.
Tilge tiyirirge. yeme;i b;r defa deney;p b;rakmak. ( Sat;ralt; terc;mesi "dile dokundurmak").
Aybatlau. ;yi niyet ve sayg; g;stergesi olarak nadir yap;lan ziyaret.
Bezdiri;. B;kt;rma.
Aylan; col. D;neme;li yol. D;z alandaki serpantin.
K;rk;an col. Da; ymac;ndaki serpantin.
K;ndelen. Bu s;z direk giden yolun kesen setin tan;mlamas; gibi durumu anlat;r. ;rne;in: "col;a k;ndelen t;;gen bir terek bard;" (yolu kesen bir a;a; vard;).
S;de;ey. ;apraz. "ay;den ka;san s;de;ey ka;" (ay;dan ka;arsan ;apraz ka;).
Ann;lau. Anlama.
T;n;;;an m;ll;k. Koku;mu; le;.
M;ll;k. Hayvan, canavar ;l;s;. (Hayvana jar;; ";l;" s;z; kullan;lamaz).
;al. Beyazlam;; sa;.
Akmak. Ak;ls;z ki;i.
;hdem. Gururlu.
Oyumsuz. D;;;ncesizce ba;;n; belaya sokmaya devam eden ki;i. (Sat;ralt; terc;mesi-"d;;;ncesiz").
K;se. Sakal b;y;;; olmayan ki;i. K;se.
Santl;k. Safl;ktan biraz fazlas;n; anlat;r. Ak;l dengesinin az bozuklu;u.
;; bolur. Al;;k;n olur.
K;y;k ki;i. Biraz aptal ve inat;; ki;i.
Kol cuu. ;mit kes. (Sat;ralt; terc;mesi-"ellerini y;ka").
C;rme. ;;kembe kapl; i; ya;;ndan birkisel harc; katk;l; yp;l;p kurutulan sucuk.
Abc;t;r;a. Zarar vermek. K;t; m;dahale etmek.
Suu ba;; kesgen emegen. Masallardan g;ndem diline ta;;nm;; bir deyi;. Manas; "Suyu kesen ejderha", soyut tarzdaki anlam; "ba;kan yerine oturup haks;zl;k yapan ki;i".
K;r;;. Yenecek g;;.
K;r;;;. A;ac; temizleyici alet. Deri i;lemesinde de kullan;lmakta.
Zukku. Ters bakan.
Kutuk. Tamamen kel. Kuyu. Kuduk.
Hay atar. Kay atar. Korku ;;;l;;; atar.
C;g;ra. Yenilen bitki. Alt s;n;f halkta kullan;lan "dost", "arkada;" s;z;.
;;g;r. Hastal;k sonras; kelle;mi; ki;i.
Can aurutuu;u. Yard;msever.
Ar;;. Araban;n atlar;n yan yana ba;land;;;, ;ne uzanan ;eki; dire;i.
S;pd;r;l;r;a. S;y;r;lmak.
Ca; ;;;ar. 1. manas; "gen; ;;kar", 2. anlam; "g;zya; d;k;l;r". Ata s;z;nde "g;zya;" anlam;ndad;r.
Ca;l;k etgen. Gen;likten tecr;besizlikten yanl;; yapan.
;;nkart. B;y;k alev. Bilerek yak;lan (e;lence ama;la) b;y;k ate;.
;;;kgen. ;ntikam duygu besleyen ki;i.
Tayar tau. G;;;k da;.
;rek. ;apka yap;m; tezgah;.
Katd;rma. ;;i bo; g;zleme.
H;;;n. Patetesli peynirli i;iyle yap;lan bazlama.
Tat;ran tuzluk. Ac; ket;ap. Tuzluk.
Ou-;au! Brbat durumu anlat;r.
T;le;. ;dev. ;deme.
Bosa;a. Giri; kap;n;n alt ;n;.
T;b;r. Evin en kullan;;l; mekan;, a;lenin devaml; bulundu;u yer.
Caydak. Yeyersiz at.
Tin. Ruh. Maneviyat.
Oltan. Ayakkab;n;n yere basan k;sm;.
T;b;rda kalmaz. Evde kalmaz.
Kank;lda;an. Tavu;un yumurtlamadan sonra ;;kartt;;; ses.
Kozla;an. Do;uran. (Sadece hayvan anlat;m;nda kullan;l;r. ;nsana kar;; hakarettir).
Sabiy Tabd;. Kutuldu. Do;urdu. (Kad;n do;umu bu s;zlerle anlat;l;r. "Do;urdu" demek hakaret i;erir ve kad;n; hayvanla denkle;tirir). S;zlerin ;z anlam; "tabd;"(buldu), "kutuldu"(kurtuldu).
Kayi;. Deri dilimlerden yp;lm;; kudretli ip(halat).
;amlan;r;a. K;zarak kendinden ge;mek.
K;y;m. "Oyma" s;z;ne e; manal;d;r. ;zel nitelikte yap;lm;; teknik s;sleme anlam;ndad;r. ;rne;in: Demir halat;n k;vr;lmas; y;ntemiyle yap;lan s;slere (duvar giri;i vb.) "k;y;m casar;k" denir.
T;y;m. Birikdirilmi; varl;;; anlatan s;zd;r. ;rne;in: "T;y;ml; adam" "birikdire bilen insan".
Cau;a;ar. Bu s;z iki s;zden olu;makta ve birlikte yaz;l;;;ndan dolay; anlam;n; de;i;tirmektedir. ;;inde "cau"(d;;man, ya;) ve ";a;ar"(da;;t;r) kelimeler bulunmakta. Manas; "Ebediyen yenilgisiz".
Ku;u;ar: Ku; gibi u;an. Ya da (manaya g;re) " u;an at".
K;z. Nazar. G;z. Eski ar;itekt;rde "Teyri tereze" adl; ;afak penceresi.
Kan kayt;r. ;ntikam al;n;r.
At;ul. Sald;r;ya meyelli ki;i.
;inkebel. ;nce belli.
Zalim. Z;l;mc;.
Terk kayt;r. ;o;unluk geri ;evrilir.
Tillerge. Dil uzatmak. Karalamak. ;tibar;n; zedelemek.
Emilik. Dizgine al;;mayan at. Kurallara uymayan ki;i. ;nsan hakk;nda ;zel durumlarda ve ;ok nadir kullan;l;r.
Bet ;omalt;r;a. Y;z tutmak.
I;an. Genellikle "proje, hedef"anlam;daki bir kelimedir. ;rne;in: "men ;;an etgen;a bolmad;"( benim hedefledi;im (d;;;nd;;;m) gibi olmad;).
H;n;. Ki;isel, ruhsal yap; demektir. A;;r huylu insanlar; tan;mlar. Eski s;zd;r. ;rnek: "O h;n;l;dan kutuldun ese ba;;n t;n;" (o huysuzdan kurtulduysan ba;;n rahat).
Suu ;ap;ak. K;y;da bar;nan suda avlanan hayvanlara "suu ;ap;ak" denir. G;n;m;zde s;z ancak ;ocuklar;n azarlamas;nda kullan;l;r. ;rnek: "suu ;ap;ak;a suu;a bat;bm; turasa?"...( su ;ap;a;; gibi suya dal;b m; duruyorsun?...)
Callar;a. Olaya kar;;madan uzakla;mak.
K;z;n;r;a. Bir ;eyi ;ok istemek. (;rne;in: "ol i;ge bek k;z;nnanma" (o i;i ;ok istiyorum).
Kuu;han. E;e;in arabaya ko;uldu;u zaman kuyruk alt;na ge;irilen tahta dizgin ;r;n;.
G;lduay. Ot bi;ici b;y;k ora;;n el tutucu yeri, sap;.


KULLANILAR EDEB;YAT VE FOLKLOR KAYNAKLARI

-;.Semenov. "C;rla", "Nazmula", Ar;iv materyalleri.
-Yakinf. (N.Ya. Bi;urin) "Sobran;ye svedeniy o narodah, obitav;ih v Sredney Aziyi v drevney;iye vremena".
- -H.Appaev. "Kara K;b;r".
F.E.Maharadze. "O;erki po istoriyi rabo;e-krestyanskogo dvijeniya v Gruziyi".
-Folklor. "Kalay ulu APPA'n; ;amlar;".
-K. Ko;karov. "C;rla".
-Kazim Me;iev ;iir kitab;.
-;. Aliev. ;aka Kitab;.
N.A.Baskakov. T;rk K;kenli Rus Soylar;.1997. T;rk Dil Kurumu.
-Halk Folklordan ";okkan; haparlar;".
-Kara;ay Halk C;rla (Nart-Kara;ayl;lar';n Folkloru 1964 bask;)
T;rk D;nyas; gen;lik g;nleri Kurultay; belgeleri. (4-11 Eyl;l 2004)
-;mla K;lavuzu. T;rk Dil Kurumu Yay;nlar;. 1996.
-"Nartskiy Epos", "Nart'La", (Nart Efsaneleri). (Halk edebiyat; eseri).
-"Nart Tauruhla" (Nart Masallar;). (Folklor).
"-Nart S;zle" ( Atas;zleri). (Folklor).
"Nart Mitolojisi".
"Halk oyun maskeleri" (Aksakal. ;;yre ton, Ban Balyattu, Silti H;zen, T;nn;k, Z;kg;l teke).
Balkar Folkloru ve edebiyat;.
Kumuk Folkloru.
Avar Folkloru.
No;ay Folkloru.
Rus Kazaklar; Halk Folkloru.
Hun-Kara;ayl;lar;n Halk Folkloru.


Рецензии